Son Konu

2 Yaş Sendromu mu?

yasuo

Yeni Üye
Katılım
14 Şub 2021
Mesajlar
84,876
Tepkime
0
Puanları
36
Yaş
35
Credits
0
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0


Tüm sağlıklı çocukların geçirdiği dönem olan ‘2 yaş sendromu’ genellikle 1,5 ile 3 yaş arasında görülür. İngilizceden ‘iki yaş sendromu’ olarak çevrilen ‘ terrible two’ kavramı aslında 2 yaşın genel gelişim özelliklerini içerir. Normal bir süreç olan davranışlardaki bu değişimi bir sendrom olarak adlandırmak ailelerde gelişimsel bir bozukluk olduğu kaygısı uyandırmaktadır ancak bilinmelidir ki bu süreç çocuğun olması beklenen gelişim aşamalarından biridir ve burada ebeveynlerin doğru yaklaşımı çocuğun ilerleyen gelişim süreçlerini etkilememesi adına büyük önem taşır. Bu yaş döneminde çocuklar sık sık sınırları dener ve zorlarlar, anne babaya düşen sorumluluk ise çocuğun ihtiyaçlarını anlamaya çalışarak kesin sınırların çizilmesidir.

Yavaş yavaş anneden ayrılmaya ve kendini bağımsız bir birey olarak hissetmeye başlayan çocuk her şeyi tek başına yapabileceğini düşünür ancak fiziksel olarak yetersiz kalmasıyla yüzleşir. Bu yüzleşme zaman zaman öfke patlamalarına sebep olabilir. Öfke patlamalarına anlam veremeyen ebeveynlerde çocuklarının bu şekilde davranmasına öfkelenir ve çocuklarında bu öfkeli tutuma karşı daha çok öfkelenerek içinden çıkması zor bir döngüye girilir. Yaşanılan bu gergin sürecin aileler hep devam edeceğini ve çocuklarında kalıcı bir karakter özelliği olmasına endişelenseler de bilinmeli ki geçici bir dönemdir.

Bu Dönemin Belirtileri

Duygu dünyasında yoğun iniş çıkışlar yaşayan çocuklar bu dönemde negatif tutumlar sergilemeye başlayabilir. Dil gelişiminin de ilerlemesi ile birlikte sözcük dağarcığına yeni kelimeler ekleyerek ret içerikli kelimeleri sıklıkla kullanma eğilimindedir. Bunlar; ‘Yapmayacağım’, ‘yemeyeceğim’, ‘istemiyorum’, ‘hayır’, ‘olmaz’ gibi kelimeler olabilir. Bu kelimeleri kullanarak ailenin dikkatini çeken ve bireyselliğini kanıtlamaya çalışan çocuk istediği geri dönüşü alamadığında öfke krizlerine girebilir, kendini yere atabilir ve bu yöntemlerle sizin sınırlarınızı deneyebilir. Peki bu süreci en sağlıklı şekilde tamamlamak isteyen ebeveynler nasıl davranmalı?

Ebeveynler Bu Sürece Nasıl Destek Olabilir?

Her zaman olduğu gibi bu süreçte de ‘anlaşıldım’ hissini çocuğa vermek kritik. Varoluşsal bir mücadele içinde olan çocuğun bağ kurduğu kişiden anlaşıldım hissini alması kendini güvende hissetmesini sağlayacaktır. 2. önemli nokta ise çocuğa sürekli emir verip itaat etmesini beklememektir. Kendini kanıtlama çabası içinde olan çocuğa sürekli emir vermek yerine direnç gösterdiği konularda opsiyon tanımak doğru bir yaklaşım olacaktır. Örneğin; Oyuncaklarını toplamayacağını ve dans etmek istediğini söyleyen çocuğa ‘Hayır! Oyuncaklarını toplayacaksın’ diyerek karşılık vermek çatışma yaratmaktan başka bir işe yaramaz. Bunun yerine; ‘Dans edip biraz eğlenmek istiyorsun, seni anlıyorum ve çok da iyi fikirmiş. O zaman oyuncaklarını hızlıca topla hemen dansa başlayalım.’ Demek bir önceki cümleden hem daha işbirlikçi bir tutum sergiliyor hem de çocuğa anlaşıldım hissini vermemizi sağlıyor.

Bu dönemde önemli olan bir diğer nokta ise ailelerin tutarlı olması. Herhangi bir sebepten dolayı ‘hayır’ cevabı verildiyse bu hayır sonran evet olmamalı. Böyle olduğu zaman çocuklar sınırlarını öğrenemiyor ve siz farklı bir durumda tekrar hayır cevabını verdiğinizde evet’i duyabilmek için ailelerle çatışmaya giriyorlar. Bunu önlemek adına çocukların ‘hayır’ kelimesinin sadece ‘hayır’ anlamına geldiğini öğrenmesi gerekiyor. Ayrıca aynı konu üzerinde ebeveynler farklı cevaplar vermemelidir. Yani, annenin hayır dediğine baba evet dememelidir.

Sınır koyulmalı, hayırı duyması gerektiği zaman duymalı ancak her yaptığı davranış engellenmemeli seçenek sunarak çocuğunda istediklerini yapabildiği hissettirilmeli. Sürekli engellenen çocuk engellendikçe tepkiselleşir ve hırçınlaşır.

Otorite savaşına girmeye gerek yoktur. Eğer otoritenizi sağlamak amacıyla problemlerinizi katı yolla ve emir vererek çözerseniz çocuğunuzunda çözüm yolu olarak bunu öğreneceğini unutmamanızda fayda var.

Yazının başında bu süreçteki çocuğun en büyük ihtiyaçlarından birinin birey olduğunu kanıtlama arzusu olduğundan bahsetmiştim. Bu hissi yaşatmak adına çocukla konuşurken, uyarırken veya bir durumla ilgili açıklama yaparken eğilip çocuğun göz hizasına inerek konuşmak faydalı olur.

2 yaşında bir çocuk yaptıklarının sonunu düşünemediği için ebeveynlerinin sınırlarını deneyerek deneyim kazanacaktır. Bu süreçte çocuğunuzun yanında ve sakin olmanıza ihtiyaçları var. Ve en büyük destekçileri siz ebeveynlerisiniz.


 
Üst Alt