Gazeteci Müyesser Yıldız, dün akşam Halk TV’de yayınlanan Açıkça programına konuk oldu ve 15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe teşebbüsü hakkında değerli açıklamalarda bulundu. Yıldız, darbe günü Genelkurmay Başkanlığı’nda yaşanan olayların kamera kayıtlarının devlet arşivinde yer aldığını lakin kamuoyu ile paylaşılmadığını sav etti.
‘Böyle bir günde nasıl yemek yiyebiliyorlar’
Özellikle Genelkurmay Başkanlığı’nda yaşanan hareketlilik sonrasında MİT Lideri Hakan Fidan’ın durumunu sorgulayan Müyesser Yıldız şunları söyledi;
“Örneğin derdest edileceği söylenen Hakan Fidan Genelkurmay'a iki kere gidiyor ve ayrılıyor. En kolayından Hulusi Akar'ın buyruk subayı Levent Türkkan orada, neden bırakıyorlar. Bu kadar anormalliğin üzerine Hakan Fidan MİT'e dönüyor ve Diyanet İşleri Lideri'yle yemek yiyor. Bu türlü bir gecede gidip yemek yemek... Yani bilemiyorum.”
‘İfadeye gitmediler’
Hem Hulusi Akar’ın hem de Hakan Fidan’ın, söze gitmediğine değinen Yıldız, açıklamalarına şöyle devam etti;
“Meclis kuruluna gelmediler. Muhtemelen müsaade verilmedi. O dönemki savcılar hem Fidan'ın hem de Akar'ın tabirini almak istedi. Yalnızca savcılar da değil Saray'ın da bir kısmı o sözlerin alınmasını istedi. Çok önemli argümanlar var. Mahkeme sürecinde de söz vermeye gelmediler. Pekala bunu nasıl aydınlatacağız. En kolayından vazifesi ihmal yok mu burada! Sayın Erdoğan'a sordular 'dere geçilirken at değiştirilir mi' dedi. 6 sene oldu dere şimdi geçilmedi mi?”
‘Ham imgeleri şimdi izlemedik’
Gazeteci Müyesser Yıldız’ın 15 Temmuz darbe teşebbüsü ile ilgili en kritik açıklamaları ise yaşananların kamera manzaraları oldu.
‘Biz Türk milleti olarak şimdi 15 Temmuz gününün ham imajlarını görmedik’ diyen Yıldız; “Devletin elinde bu manzaralar var. Yani bilmesi gerekenler bunları biliyor. Hatırlayın devrin Hava Kuvvetleri Kumandanı Abidin Ünal da itiraf etti. Abdülkadir Selvi'ye yaptığı açıklamada 'Akıncı'da neden yalnızca benim manzaralarım yayınlanıyor da öteki imgeler yayınlanmıyor' dedi” sözlerini kullandı.’
‘Darbeciyse bırakın ölsün’
Müyesser Yıldız, 15 Temmuz darbe teşebbüsü ile ilgili savlarını ise şöyle tamamladı;
“Genelkurmay'ın her yerinde kameralar var. Biz yalnızca Hulusi Akar'ın merdivenlerden indirilişini görüyoruz. Yanında Mehmet Dişli, önünde Fırat Alakuş ve özel kuvvetler, arttan müdafaa subayı Abdullah geliyor. Genelkurmay lideri derdest edilmiş güya dönüyor 'Abdullah şapkamı getir' diyor Abdullah da koşa koşa şapkasının getiriyor. O Abdullah müebbet mahpus cezasına çarptırıldı. Bir değişik manzara daha var. Dişli ve Akar helikoptere yanlışsız ilerliyor. Mehmet Dişli dalgın biraz helikopterin pervanesi çalışıyor Hulusu Akar kendisini derdest eden Dişli'yi başını eğerek pervaneden koruyor. Madem darbeci bırak çarpsın pervane”