Son Konu

18 Mart Çanakkale Zaferi İle İlgili Skeçler

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
36
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
18 Mart Çanakkale Zaferi İle İlgili Skeç


KOCA SEYİT ONBAŞI

(Perde açıldığında ya da sahne aydınlandığında belli başlı gövdesi kuliste olduğu varsayılan bir topun namlusu görülür Topun önünde topa mermi kurmak için tırmanılması gereken iki üç basamaklı bir meren de vardır Aşınmış bir tahta yükselti de denilebilir buna Sahnede sükunet egemendir)

ANLATICI hemen şimdi burada büyük bir patlama oldu (Eliyle göstererek) Şuraya bir yere bir bomba düştü 1915 yılının mart ayındayız Çanakkale Boğazı'ndaki düşman gemileri Türkiye topraklarını, kıyıda resmileşmiş Türk askerlerini top ateşine tutuyor işte o top mermilerinden biri de bu yakınlara düştü On iki askerimiz şehit oldu Yirmi dört askerimiz de yaralı Tam şurada patlamayla toprak aşağı kalan iki yakın arkadaş Niğdeli Ali ile Koca Seyit var Derhal onları izleyelim (Kenara çekilir)

NİĞDELİ ALİ (Yerden kalkmaya çalışır Üstünde kalın kaputu vardır Doğrulur Ayağa kalkar Sağını solunu yoklar, zarar görmüş olup olmadığına bakar Yerde onu aramaya koyulur Nefret içindedir) Seyit Heey Koca Seyit Nerdesin? Seeyit (Arkalardan bir inilti kazanç) Kardeş (bilgi yelpazesinet) neredesin (Arkaya koşar, telaş içinde yerdeki yıkıntıların içinden arkadaşını bulmaya çalışır Seyirciye arkası dönüktür Toprak içinden arkadaşını çıkarır gibi yapar) Zarar Görmüş mısın kardeş? (İniltiler içinde doğrulmaya çalışır Koca Seyit) Yaşıyorsun fazla şükür Kalk hadi kardeş Dayan bana Bir yerin acıyor mu?

KOCA SEYİT (Zorlukla kalkarak) Değil Ali, acımıyor Acımıyor da öldüm sandım Ölmedim yok mi?

NİĞDELİ ALİ Değil ölmedin Koca Seyit Toprağa gömülüp kalmışsın Ben de pek Cephanelik tamamen yok olmuş

KOCA SEYİT (Kalkar tamamen Üstünü başını silkeler Kendine çeki armoni vermeye çalışır Ne yapsak Niğdeli Ali? (Topun yanına gider Heyecan içinde) Ali gel hele Benim topa bak Sapasağlam duruyor Hey aslanım top Biz bu topla ateş edebiliriz Ali

NİĞDELİ ALİ Edemeyiz kardeş, baksana topun vinci kırılmış

KOCA SEYİT (Mutluluk içinde) Mermisi de burada duruyor işte Kundakta çocuk gibi Yirmi sekizlik mermi Yaşasın

NİĞDELİ ALİ İyi de Seyit kardeş o mermi Kundakta çocuk yok Vinç olmadan onu kıpırdatamayız bile

KOCA SEYİT Vinç gerekmez Ali Sırtıma koyabilirsem Gerisi kolay (Çömelir) Hadi kardeş, destek et de şunu sırtıma yerleştirelim

NİĞDELİ ALİ Olacak iş değil Seyit

KOCA SEYİT Dediğimi yap Ali Döndür şöyle mermiyi sırtıma

NİĞDELİ ALİ (Zorlukla mermiyi Seyit'in sırtına doğru döndürür Bu bile çok zorlama gerçekleştirilir) Ayağa kalkabilecek misin kardeş? gayret Koca Seyit Kalktım işte (Bacaklarının üzerinde zorlukla durur İki yana salınır Düşmemek için büyük mücadele harcar Merene yaklaşır) Tümü topu topu altı basamak Dayan Koca Seyit (Zorlukla bir basamak çıkar)

NİĞDELİ ALİ Ha gayret Koca Seyit Kaldı beş basamak (Koca Seyit bir basamak daha çıkar) Yaşa Koca Seyit, yaşa Kaldı dört Üç İki Bir Basardın kardeş Yaman delikanlıymışsın

KOCA SEYİT (Soluk soluğadır Hemen şöyle çevirelim namluyu Ağzı düşmandan yana olmalı fakat (Namlu seyircilere doğru çevrilir) Şu Anda de bir ayrıntılarıyla nişan almalı Oldu Ateş (İki dost da geriye çekilerek kulaklarını kaparlar Fazla da dinç olmayan top ateşi sesi duyulur Daha Sonra da Koca Seyitle Niğdeli Ali'nin sevinçli haykırmaları)

NİĞDELİ ALİ (Sevinç içinde haykırarak) on ikiden vurma Koca Seyit vurdun düşman gemisini Bak Koca gemi bağlı yatıyor Yangın çıktı gemide Dumanlara bak

ANLATICI (Öne çıkar Olanaklar elveriyorsa ışık Anlatıcıya yoğunlaşır Koca Seyit ve Niğdeli Ali kulisten uzaklaşırlar) İzlediğiniz durum inanılmaz fakat hakiki Top mermisinin ağırlığı tam tamına 215 okka Yani 276 kilo Bunu yapan genç erimiz Koca Seyit, dört büyük insan ağırlığındaki mermiyi sırtlayıp topa yerleştirebildi, koca Seyit, Balıkesir İlinin Edremit İlçesine emrindeki Havran Bucağında doğmuştu Fakir bir aileden geliyordu iri yarı kuvvetli adaleli olduğu için ona cümbür cemaat Koca Seyit derdi Koca Seyit'in gençliği hep savaşlarda geçti 1912 Balkan Savaşında, 1915 de Birinci Dünya Savaşı'nda da Çanakkale'de savaştı Koca Seyit, o gün tek başına kaldırıp ateşlediği mermiyle İngilizlerin Ocean (Oşın) adlı savaş gemisini batırmıştı Bu şahane bir olaydı O sırada Çanakkale'deki birliğin komutanı Cevat Paşa Koca Seyit'in bataryasına gelip olan biteni yerinde bakmak istedi İşte Cevat Paşa

YANIT PAŞA (O devrin üniformasıyla gerisinde emir subayı daha arkada da fotoğrafçı olduğu halde kazanç Niğdeli Ali ve Koca Seyit selama dururlar Cevat Paşa da onları selamlar) Merhaba asker

KOCA SEYİT NİĞDELİ ALİ (İkisi birdenbire) Sağol komutanım

CEVAT PAŞA (Koca Seyit'e yaklaşır) Koca Seyit sen misin? KOCA SEYİT Benim komutanım

CEVAT PAŞA (Elini uzatır sıkmak için Koca Seyit etini öper Cevat Paşa'nın) Seni kutlarım Koca Seyit (Dikte subayının uzattığı V biçimindeki kırmızı şeritleri Seyit'in iki koluna da takar Gösterdiğin kahramanlık sebebiyle seni onbaşılığa terfi ettirdik Uğurlu olsun

KOCA SEYİT Sağol komutanım

CEVAT PAŞA bundan böyle Seyit Onbaşısın Seyit Onbaşı, yanımda fotoğrafçı da getirdim Mermiyi sırtında taşırken bir fotoğrafını çekecek Bu fotoğraf da tarihe şahitlik edecek Mermi şurada Hadi Seyit Onbaşı Arkadaşın da sana takviye etsin

KOCA SEYİT Başüstüne komutanım

(Koca Seyit Niğdeli Ali'nin de yardımıyla mermiyi sırtlanır Ayağa kalkmaya çalışır başaramaz bir daha dener, beceremez Ali takviye eder, ayağa kalkması için Seyit yine yapamaz Uğraşır Ter içinde kalır, nefes nefese çabalar) Kaldıramıyorum Paşam Bağışlayın O gün savaşın öfkesi hırsı içinde yaptım besbelli

CEVAT PAŞA Bir {zaman gülerek bakar) Üzülme Seyit Onbaşı O merminin aynını tahtadan yaptırıp resmini pek çekeriz

ANLATICI İşte böyle arkadaşlar Ders kitaplarında da gördüğünüz fotoğraf Seyit Onbaşı'nın gerçek mermiye benzeyen tahtayı kaldırırken çekilmiş fotoğrafıdır Sahici (bilgi yelpazesinet) mermi değildir Zaferden daha sonra Seyit Onbaşı tekrar yoksul bir köylü olarak yaşadı Odunculuk yaptı 1939 yılının aralık ayında soğukta çalışıp terleyen daha sonra da üşüten Seyit Onbaşı zatürreden öldü Öldüğünde elli yaşındaydı Ölümünden yirmi sekiz sene sonra 1967'de Seyit Onbaşı'nın doğduğu Havran ilçesine Koca Seyit İlkokulu açıldı Törende Kurtuluş Savaşı kahramanlarından biri olan Seyit Onbaşı saygıyla sevgiyle anıldı İşte bugün biz de onu andık Yurdumuzun kurtarılmasında kahramanlıklar göstermiş böylece çok insanımızı kutlamak bize düşen bir borçtur Unutmayalım ancak Seyit Onbaşı gibi insanlarımızı kutlamak, tarihimizi ve onları yaşatmaktır



alıntı *
 
Üst Alt