Son Konu

3. Selim'in Yaptığı Islahatlar

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
3 Selim'in Doneminde Yaptığı Islahatlar



3 Selim'in Yaptığı Islahatlar Nelerdir

III Selim 28 Osmanlı padişahı ve 107 İslam halifesidir

Layihaların incelenmesinden sonra Selim III ıslahat gereğine tam manası ile inanmış bir ekip kurmak istemişti Bunun icin daha onceden var olan bir ekibin başındaki Esseyit İbrahim İsmet Efendi ile goruştu İsmet Efendi ve Selim III ıslahat hareketlerinde beraber calışacaklarına yemin ettiler Yayla İmamı Risalesinde 72 madde olduğuna işaret edilen ıslahat planında once askerlik ile ilgili ıslahata girişildi

AAskeri Alanda Yapılan Islahatlar

Askerlik alanında 3 konu uzerine gidilmiştir Mevcut askeri ocakların ıslahı, Nizamı Cedit adında yeni bir askeri birlik oluşturulması,askeri muesseselerin ıslahı

1 Mevcut Askeri Ocağın Islahı

Bu ocağın tamamen kaldırılması cok guc olacağından, dağıtılması icin mucadeleyi goze almak ve dayanak bulmak gerekiyordu Mevcut ıslahatcılar da bu guc olmadığından Selim bu ocakları faydalı hale getirmeye calıştı Yeniceri ocağı icin askeri eğitim ve oğretim usulu kabul edildi Yeniceri Ocağı dışında kalan Kumbaracı, Lağımcı, Topcu ve Arabacı sınıfları icinse kanunların yeniden duzenlenmesi ongoruldu

a) Kumbaracı Sınıfı
Kumbaracı sınıfının İstanbulda bulunması ve daima eğitimoğretim ile uğraşması kararlaştırılmıştır1972deki yeni kanunlarına gore kumbaracı erler tımarlı olacak, yevmiyeli olup, İstanbulda bulunacaklar ve yoklamaya tabi tutulacaklardı Yoklamada olmayanların yevmiyesi kesilip, kumbaracı sıfatı ellerinden alınacaktı Mevcut olanlar ise imtihana girecekler ve başarı kazandıkları takdirde yevmiye hak edeceklerdi Başarılı olamayanlarsa bir kez daha eğitim verildikten sonra tekrar başarısız olurlarsa kumbaracı sınıfından cıkarılacaklardı Ayrıca bundan boyle erlerin evlenmesi yasaktı Kağıthanede veya Okmeydanında yapılacak kışlada oturacaklardı

b) Lağamcı Sınıfı
Lağamcı sınıfının gorevi eskiden beri yer yararak lağım bağlamak, sanayi sektorunde calışmaktıKanunnamelerinde bunların aynen devam etmesi ve sanattan anlamayanları cıkartarak ocağa duzen verilmesi hususları belirtilmişti Kumbaracı sınıfın kanunnamesi ile aynı doğrultuda olan Lağamcı Kanunnamesinde erler icin kışlalar yapılmasına karar verildi Kışlalardan biri lağım bağlamak sanatının gosterileceği 125 kişilik bina , diğeri de kopru ve kale yapma sanat bilgisiyle geometri bilgisinin verileceği ikinci 125 kişilik binadır

c) Topcu Ocağı
Yenicerideki disiplinsizlik Topcu Ocağına da sarkmış,talimler yapılmaz olmuştur Topcu zabitleri mesleki bilgi sahibi değillerdi ve savaşta toplar ağır oldukları icin camura batıp yolda kalıyordu Mustafa III devrinde atlarla cekilebilen hafif toplar dokulmuşse de Abdulhamit I devrinde herhangi bir calışma yapılmamıştı Selim III babasından kalan işi devralmış ve topculuğa onem vermişti Topcu kanunnamesinde subayların rutbe ve maaşlarından, teşkilattan ve erlerin uniformalarından bahsedilmiştir Ayrıca erlerin talime gelip kışlaya devam etmesi şart koşulmuştur

d) Arabacı Sınıfı
Arabacı sınıfı icin de bir kanunname hazırlanmış, erlerin kışlaya devam etmesi zorunlu hale getirilmişti Bu kanunname hemen hemen Topcu Ocağı Kanunnamesi ile aynı idi

e) Yeniceri Ocağı nın Islahı
Sınıflarla ilgili bu kanunnameler ile ocakların bozulmuş olan duzeni yeniden kurulmaya calışılmıştır ancak yenilik adına fazla bir hareket yoktur Ayrıca bunların yanı sıra ordunun asıl buyuk kutlesini teşkil eden Yeniceri Ocağının ıslahı gerekliydiYeniceri Ocağı şohretli ve imtiyazlı idi, ıslahatı zorla kabul etmeleri de mumkun değildi Yeniceriler icin haftada birkac gun talim yapmaları şartı getirildi Topkapı dışında Sadabadda her yıl kasım ayına kadar talim yapacaklardı Yeniceriler ilk etapta saygı gostermişlerse de kısa surede sıkılmışlar, eski, tembel gunlerini, serbest hayatlarını ozlemişlerdi Bir başka sebep de yeni kurulan ve Leventte talim yapan Nizamı Cedit Ocağına karşı devlet adamlarının gosterdiği ilgi ve sevgidir Esamenin alınıp satılmasının yasaklanmasıyla şikayetler artmış ve 5 ay sonra Yeniceriler talim yapmayı bırakmıştır Selim III ve yardımcıları Yenicerilere rağmen Nizamı Cedit Ocağı icin sıkı bir şekilde calışmaya devam etmişlerdir

Nizamı Cedit Ocağının Kurulması
Yeniceri Ocağının eski kanunnamesine donup, Ocağa Avrupa eğitim ve oğretiminin verilmesi daha kolaydır Ancak Selim III ve yardımcıları yeni bir ocak kurma yoluna gitmişlerdir Bunun sebebi de şuphesiz Yeniceri Ocağının umutsuz durumu idi Cunku Yeniceri Ocağı cok fazla bozulmuştu, hatta Yenicerilerin coğu asker bile değildi Esameler ya para ile satılmış ya da babadan oğula gecmişti Ocakta her sınıftan halk vardıYenicerilik teşkilatı askeri karakterini kaybederek mali ve iktisadi bir hal almıştı8 Gecimi Yeniceri esamesinden karşılayan pek cok insanın tepkisi olacağı icin esameler askerliğe ehliyeti olmayanlardan toplanamamıştır Bu nedenle yeni bir ocak kurulması yoluna gidilmiştir
Avusturya ve Rusya ile sulh imzaladıktan sonra Koca Yusuf Paşa yurtdışından Leventteki neferlere eğitim verecek Avrupa talim ve terbiyesinden anlayan birkac adam getirmişti Genc Yenicerilerin de katılması ongorulmesine rağmen Yeniceriler itiraz etmişlerdi Bunu uzerine Selim III Nizamı Cedit in ayrı bir ocak olarak kurulmasını emretti Ancak birbirine duşman iki ocağın zararı olacağından Nizamı Cedit Bostancı Ocağına bağlandı
Nizamı Cedit in ilk kanunnamesine gore 12 000 Nizamı Cedit askeri olacaktır 1600u İstanbulda, 8001600er asker ise Rumeli ve Anadolunun ceşitli yerlerine yerleştirilecekti Nefer ve subayların yevmiyeleri ile silahları, giysileri Nizamı Cedit hazinesinden sağlanacaktı Neferler bekar kalacak, subaylar evlenebilecekti
Nizamı Cedit askerlerinin Yeniceriler ve halk tarafından kıskanılmaması icin halka yeni askerin gereği ve oneminin anlatılması gerekiyordu Bunun icin Sekban Başı olarak tanıtılan bir ağa gorevlendirildiAncak kanunlar hakkında konuşanlara gereken şiddet gosterilmediğinden herkes devleti cekiştirmeye başlamıştıSelim III un Nizamı Cedit lehinde yaptığı calışmanın buyuk etkisi olamamıştı Yinede ilk anda kimsenin tepki vermemesinden yararlanarak Leventte ve Anadolunun bir cok yerinde asker yetiştirme işine başlandı Selim III askerlerin eğitimlerini surekli takip etmiş, Anadoluda calışanları da teşvik etmişti

1789 Napolyonun Mısır seferi yeni ocak icin bir sınav niteliğindeydi Bu vesile ile padişah Anadolu ve İstanbulda yetişen askerler arasındaki buyuk farkı da gormuş oldu Anadoluda yetişen askerler berbat durumdaydı, İstanbul askerlerinin de pek cok eksikleri vardı Napolyonun 25 bin kişilik ordusuna karşı100150 bin kişilik Osm ordusu mağlup olmuştu Daha sonra Nizamı Cedit askerinin Akka zaferi bile gercekci padişah Selim III un askerin durumu hakkındaki uzuntusunu azaltmadı
Selim III halkın ve devlet adamlarının kendisine destek vermemesine rağmen asker yetiştirme konusunda calışmalarına devam etmiştir Levent Ciftliğinin yanı sıra Edirne, Corlu, Silivride asker yetiştirilmesi ve Uskudarda bir orta kurulmasına karar verdi Mısır Seferinden alınan dersler sonucunda yeni silahlar tedarik edildi Bolu Sancağı Levent Ciftliğine, Hudavendigar Sancağı da Uskudar kışlasına bağlandı Mısır Harbi sonrası yeni asker yetiştirme faaliyetleri daha da artmıştır


Askeri Muesseseler

a) Tophane
Dunya harp tarihinde ağır topculuk Fatih Sultan Mehmetin İstanbulu Fethi sırasında ilk kez denenen toplarla başlamıştı Yavuz Sultan Selimin Caldıran ve Kanuni Sultan Suleymanın Mohac zaferinde de topculuk onemli bir nedendi Selim III un babası IIIMustafa da Avrupa tarzı toplar dokturmuştu Selim III de bu nedenle tophanenin ıslahına onem vermişti

İlk iş olarak tophaneyi kanunnameye bağladı İsvicre, İngiltere ve Fransadan top ve yuvarlak dokumculuğunde ustalar getirtildi Tophane Fransız tophanesine benzedi Fransız toplarının ebatları kabul edildi
Selim III tophanenin yanı sıra baruthaneye de nizam vermeyi ihmal etmedi Baruthanelerin başındaki baruthane nazırları baruthaneyi kendi işlerine geldiği gibi idare etmekteydiler Selim III Selanik, Gelibolu ve İstanbuldaki baruthanelerin eskimiş binalarını tamir ettirdi ve Kucukcekmece de yeni bir de baruthane actırdı Bir yandan yeni barutlar yapılırken bir yandan da eskileri ıslah edildi
Tophane ve baruthane, Selim III un gayretlerine rağmen iyi idare edilmedikleri icin istenilen seviyeye cıkarılamadılar
b) Donanma ve Tersane
Selim III oncesinde ve Selim III un tahta cıktığı vakitlerde donanmanın hali perişandı Buyuk harp gemilerinin kaptanlarının manevra ve taktik hakkında bilgisi yoktu Kaptanlar limanlarda bekler, ruzgar musait olunca acılırlardı Kılavuzlar ise sadece deneyimlerinden uzmanlaşmış, pusula kullanmayı bilmeyen Rumlardı Gemilerde hicbir duzen yoktu, her şey karışıktı Deniz savaşına ilişkin talim ve top egzersizleri bilinmiyordu 24 gemiden 16sı iyi durumda ise de onlara da gereken bakım yapılmıyordu Tamiratlarda calışanlar parayı cebe atıp, malzemeyi isteklerine gore kullanıyorlardıİntizamsızlık, hırsızlık, ihmal Osm bahriyesinde oyle dereceyi bulmuştur ki,bir Osm gemisinin cıkıp da en zayıf bir duşmana bile karşı koyamayacağını tahminde mubalağa etmiyorum9
Kucuk Huseyin Paşa nın Kaptanı Deryalığa tayini ile donanma işleri bir kanunnameye bağlanmıştır Buna gore gemiler kucuk ve buyuk olarak 2ye ayrılıp, kaptanlar da sınava tabi tutulmuştur Maaş ve tayinler sağlam esaslara gore belirlenmiştir Deniz bilgisi edinmek ve talimlere katılmak şart koyuldu
Padişah sık sık tebdili kıyafet dolaşarak tersaneleri teftiş etmiştir Selim III sıkı calışmasının karşılığını birkac yıl icinde aldı En buyuğu Selimiye Kalyonu olmak uzere 23 ambarlı, 1200 mevcutlu, 122 top alabilen 45 gemi yapıldı Bu nizam ile Osm donanması hatırı sayılır bir kuvvet haline geldi Ancak bu ordunun emniyeti icin ehliyetli, talim, terbiye almış zabitlerin yetişmesi gerekliydi

Askeri Alanda Eğitim ve Oğretim
Ordu ve donanmayı askeri usulde duzenlemek icin teknik okullara onem verilmeliydi Selim III e kadar yapılmış bazı calışmalar mevcuttu Tersane ve hendeshane de Fransız hocalar oğretim yapmakta,dersler de Turk hocalarca verilmekteydi Daha sonra Fransız hocaların yararlandığı kitaplar Turkceye cevrilerek kaynak olarak kullanılmaya başlandı Bu Turk Fransız ilişkileri Rusya ve Avusturyayı rahatsız etmişti Yaptıkları girişimler sonucunda Fransa uzmanlarını cekmek zorunda kaldı Selim III de daha şehzade iken Avrupa yardımına ihtiyac olduğunu biliyordu Viyanaya gonderilen Ebubekir Ratip Efendinin dondukten sonra reisulkuttaplıktaki gorevlerinden biri de Fransa dan teknik adam ve subay getirtilmesidir Fransa Osm İmpna muhendis ve zabit gondererek yukseliş ve refah hareketine ne kadar onem verdiğini gostermiştir Bir ara Napolyon bile Turk hizmetine girmeye talip olmuştur Fransız hukumetince başka bir goreve tayin edildiğinden gelememiştir En cok Fransa dan, İngiltere ve İsvecten muhendis, subay ve teknik adam hizmet etmeye gelmiş ve batı usullerinin Turkiyede kokleşmesi icin caba sarfetmişlerdir
Selim III Avrupa yı tanımak icin calışmalarına devam etmiş, elciler gondermiş, elcilere bulundukları memleketi tanımalarını emretmişti Selim III ordu ve donanmanın esasının okula dayandığını duşunuyordu 1795de Muhendishanei Berri Humayun(Topcu Ocağı) kuruldu Varolan okullar genişletildi Yeniden teşkilatlanan okullara ehli hocalar getirildi, yaş sınırı sorun edilmeksizin genc talebeler alındı Okul icin 400 ciltlik kutuphane kurulduSelim III askerlik ve askeri ilimlerle ilgili pek cok kitap risale tedarik ettirdi
Butun bu calışmalar şuphesiz buyuk masraflarla gercekleşmişti Ancak bu masraflar normal hazineden değil, Nizamı Cedit icin kurulan İradı Cedit hazinesinden karşılanmıştı
İradı Cedit Hazinesi
Yapılacak ıslahatlar icin para gerekmekteydi ve devletin geliriyle giderleri ancak karşılanıyordu Yeni bir gelir kaynağı bulmak lazımdı Bu nedenle bu kaynakların gelirini toplamak icin İradı Cedit Hazinesi kuruldu
Selim III tahta cıktığı sıralar uğraşmak zorunda olduğu Avusturya ve Rusya harpleri sebebiyle ordu ve donanmanın masrafları Osm maliyesini alt ust etmişti Selim III mali konularda yetersiz olduğu icin anlayan kimselerin fikrini almak istemişti Ancak bu insanlar padişaha sırt cevirmekten cekinmemişlerdiSelim III ilk iş olarak musadere yoluna gitti Devlet hizmetinde olenlerin servetine el konuldu Fakat bu yeterli değildi Bu nedenle istikraz yolunu denediler Ancak Avrupa – Osmanlı ticari hayatı yeni canlandığından Avrupa ulkelerinden gumruk vergisi istemek zordu Cezayir ve Tunus hazinelerinden borc istenmesi duşunuldu ancak yeterli gelmeyeceği duşunulup vazgecildi Selim III umidini kaybetmeyerek altın ve gumuş eşyaların satın alınarak para dokturulmesine karar verdi Her ne kadar Selim III kendi gayretiyle para temin edip ordu ve donanmaya gondermişse de harpler yenilgi ile son bulmuşturSelim III harplerden dersler cıkarmıştı Devletin her alanında yapılacak ıslahat yıllık 20 000 keseye mal olacaktı

Islahatlar icin elde edilecek kaynakların gelirleri İradı Cedit Hazinesine koyulacaktıİradı Cedit Hazinesi iki kısımdan oluşacaktı;birinci kısımda gelirler toplanarak giderler yapılacaktı Yıl sonunda yapılacak hesaplamada gelir fazlası olursa, fazlalık ikinci kısma gelecekteki savaşlar icin yedek ekce olarak koyulacaktı Derya, zeamet ve tımarlar hazineye bağlandı Tutunden alınan resim yuzde 6ya cıkarıldı Talimli askerle mevcut olan kişinin İradı Cedit Hazinesi nin başına getirilmesi kararlaştırıldı Hazinenin gelişmesi verilen oneme rağmen kolay olmamıştıSelim III annesinin ruhuna mevlit okutmaktan bile İradı Cedit Hazinesi ne para vermekten dolayı vazgecmişti Bu olay Selim III un din icinde boğulmadığını, devlet icin yapılanı din icin yapılmış saydığını gostermektedir İradı Cedit Hazinesi nden sadece Nizamı Cedit ve sefer maddeleri icin para alınmasını kabul etmekteydi, diğer hususlarda rıza gostermemekteydi


İdari Alanda Yapılan Islahatlar

1 İstanbul un İdaresi
a) Asayiş ;Selim III devrinde İstanbul un nufusu 800 bin1milyon arasındaydı Padişahlar şehrin idaresi ile bizzat ilgilenir, tebdili kıyafet gozlem yaparlardı Padişaha gore koylulerin tarlalarını, tuccarlarında işlerini bırakıp İstanbul a dolmaları gereksiz kalabalık yapıp İstanbulun idaresini zorlaştırıyordu Dukkanları, medrese ve zaviyeleri dolaşıp taşradan gelenleri deftere geciren bir teşkilat kuruldu İşi gucu olanlar İstanbulda kalırken, taşradan gelip serserilik yapanlar memleketlerine geri gonderildiler Ayrıca kontrollerin altı ayda bir yapılması kararlaştırıldı Selim III şehrin huzuruna da cok onem vermişti Sokakta veya ocakta bir kavga olmasına cok uzulur, hiddet gosterirdi Ayrıca ticaret amacıyla yerleşmiş bulunan Hıristiyanların da istediği gibi hareket etmelerine musaade edilmezdi Şehrin asayişinin zor olduğunu bilen Selim III icki meselesi ile de ilgilenmişti Muslumanların kullanmaması icin meyhaneleri kapattırmıştı
b) Kıyafet;Selim III asayişteki ozeni kıyafet konusunda da gostermişti Hanedan uyeleri ve devlet adamlarının şık, guzel ve suslu kıyafetler giymeleri halkta da etki bırakmaktaydı Halkta aşırı suslu giyinmek modasına kapılınca yerli kumaşa ilgi azalmış, Hindistan ve İrandan kumaş ithal edilmeye başlanmıştı Bu mesele iktisadi duzensizliğe de sebep olmuştu Selim III surekli uyarılarda bulunmasına, emirler vermesine rağmen kıyafet duzensizliğinin onune gecememiştir

c) Yangın;Evlerin ahşap olması, yolların dar olması,vasıtaların az olması ve cok kere su bulunmaması İstanbul icin yangını buyuk sorun haline getirmiştiSelim III zamanında yangın cıkınca haber vermek icin Galata Kulesinin ustunde can caldırmaya başlanmıştır Cami avlularında da daima su dolu olmak uzere havuzlar yapıldıSelim III de diğer devlet adamları gibi yangın sondurme işi ile alakadar olmuş ve yangını sondurme işi ile gorevli olanların durumu konusunda konu ile yakından ilgilenmiştir

d) Yiyecek işi; Osmanlı İmpda eşya, yiyecek, giyecek fiyatları kanunname ile belirlenirdiSelim III de yiyecek giyecek işinin onemini bildiğinden tebdil gezilerinde esnafla yakından ilgilenmiştir Selim III doneminde hayat pahalılığı artmıştı, bu konu uzerine Selim III sadrazamının dikkatini eşya fiyatları uzerine cekmiştir Ancak hayat pahalılığı devam etmiştir Padişah da bunun uzerine esnafın kendisine boyun eğeceğini bildiğinden yiyecek maddelerinin fiyatını kendisi belirlemiş ve sadrazama bildirmiştir
 
Üst Alt