İçindekiler Hide
3d yazıcıyı kim buldu, 360 dereceyi kim buldu, yılın 365 gün olduğunu kim buldu? Dairenin 360 derece olduğunu, 4 elementi kim buldu? Sorularının yanıtlarına tüm detaylarıyla bu yazımızdan ulaşabilirsiniz.
3D yazıcı teknolojisi, ilk olarak 1980'lerde Chuck Hull tarafından stereolitografi (SLA) yöntemi ile keşfedildi. SLA, katman katman 3D nesneler oluşturmak için bir lazerle özel bir sıvı reçine materyalini küçük bir havuzda dondurarak çalışır. Hull, 1986 yılında ilk 3D yazıcıyı üretti ve 1989 yılında 3D Systems adlı şirketi kurdu. O zamandan beri, 3D yazıcı teknolojisi hızla gelişti ve yaygın bir üretim aracı haline geldi.
Antik çağda, Yunan filozof Empedocles, evrendeki her şeyin bu dört elementin bir kombinasyonu olduğunu iddia etti. Bu dört element, farklı kombinasyonlarla her şeyin oluştuğunu düşünülüyordu. Örneğin, ateş ve hava bir araya geldiğinde sıcaklık oluşurken, su ve toprak bir araya geldiğinde çamur oluşuyordu.
Bu felsefi düşünceler zamanla batı kültüründe popüler hale geldi ve özellikle Orta Çağ'da birçok filozof ve alkimist tarafından ele alındı. 17. yüzyılda, kimya bilimi geliştiğinde, elementlerin kimyasal bileşenler ve atomik yapıları hakkında daha fazla bilgi elde edildi.
Sonuç olarak, 4 element felsefi bir kavramdır ve belirli bir kişi tarafından keşfedilmemiştir. Ancak, antik Yunan filozofu Empedocles, bu kavramın temelini oluşturan düşünceleri ortaya koydu ve bu düşünceler zamanla batı kültüründe popüler hale geldi.
3D yazıcı teknolojisi, ilk olarak 1980'lerde Chuck Hull tarafından stereolitografi (SLA) yöntemi ile keşfedildi. SLA, katman katman 3D nesneler oluşturmak için bir lazerle özel bir sıvı reçine materyalini küçük bir havuzda dondurarak çalışır. Hull, 1986 yılında ilk 3D yazıcıyı üretti ve 1989 yılında 3D Systems adlı şirketi kurdu. O zamandan beri, 3D yazıcı teknolojisi hızla gelişti ve yaygın bir üretim aracı haline geldi.
360 Dereceyi Kim Buldu?
360 derece, ilk olarak MÖ 3. yüzyılda yaşamış Antik Yunan matematikçisi Eratosthenes tarafından keşfedildi. Eratosthenes, Dünya'nın yuvarlak olduğunu ve yüzeyinin ölçülebileceğini göstermek için bir dizi gözlem yaptı. Bu gözlemler arasında, günümüzde "Eratosthenes Yöntemi" olarak bilinen, Mısır'daki bir kuyunun dibine düşen güneş ışınlarının açısının, aynı anda aynı meridyen üzerindeki İskenderiye'deki bir sütunun gölgesinin açısıyla karşılaştırılması vardı. Bu yöntemle Dünya'nın çevresini hesapladı ve sonuç olarak 360 dereceyi keşfetti.Yılın 365 Gün Olduğunu Kim Buldu?
365 günlük yıl, günümüzde kullandığımız takvimin temelini oluşturan Güneş takviminin bir sonucudur. Güneş takvimi, bir yılın tam olarak bir dönüşü tamamlayıp Güneş'in yine aynı noktada olması kadar uzun olduğunu kabul eder. Bu takvimin ilk kez kim tarafından kullanıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte, günümüzdeki modern Güneş takvimi Roma İmparatorluğu döneminde Julius Caesar tarafından kabul edilmiştir. Bu takvim, MÖ 45 yılında Julius Caesar tarafından değiştirildi ve Julian takvimi olarak adlandırıldı.Dairenin 360 Derece Olduğunu Kim Buldu?
Dairenin 360 derece olduğunu ilk olarak Antik Yunan matematikçileri keşfetti. Özellikle, Antik Yunan matematikçisi Thales, Dünya'nın yuvarlak olduğunu ve açıların 180 dereceye kadar ölçülebileceğini göstermek için bir dizi deney yaptı. Bu deneyler arasında, üçgenlerin iç açıları ile çevreleri arasındaki ilişkiyi araştırdı ve sonunda bir dairenin toplam açılarının 360 derece olduğunu keşfetti.4 Elementi Kim Buldu?
4 element, yani ateş, su, hava ve toprağın temel elementler olarak kabul edilmesi felsefi bir kavramdır ve bir kişinin keşfi olarak nitelendirilemez. Ancak, bu felsefi kavramın temelini oluşturan düşünceler antik çağlara dayanmaktadır.Antik çağda, Yunan filozof Empedocles, evrendeki her şeyin bu dört elementin bir kombinasyonu olduğunu iddia etti. Bu dört element, farklı kombinasyonlarla her şeyin oluştuğunu düşünülüyordu. Örneğin, ateş ve hava bir araya geldiğinde sıcaklık oluşurken, su ve toprak bir araya geldiğinde çamur oluşuyordu.
Bu felsefi düşünceler zamanla batı kültüründe popüler hale geldi ve özellikle Orta Çağ'da birçok filozof ve alkimist tarafından ele alındı. 17. yüzyılda, kimya bilimi geliştiğinde, elementlerin kimyasal bileşenler ve atomik yapıları hakkında daha fazla bilgi elde edildi.
Sonuç olarak, 4 element felsefi bir kavramdır ve belirli bir kişi tarafından keşfedilmemiştir. Ancak, antik Yunan filozofu Empedocles, bu kavramın temelini oluşturan düşünceleri ortaya koydu ve bu düşünceler zamanla batı kültüründe popüler hale geldi.