Nasıl da içine doğmuş bu makus günler... Seni özleyeceğiz Rasim Abi!
Kimimizin çocukluğundan beri hafızasına kazıdığı, daha genç olanların ise birkaç vakit evvel tanıştığı çok değerli bir oyuncu o: Dünyalar tatlısı Rasim Öztekin...
1959 yılında doğduktan sonra Türkiye'nin usta oyuncularından biri olacağını elbette ne kendisi ne de ailesi bilebilirdi. Keza ilerleyen yıllarda eğitimini Basın Yayın yüksek okulunda tamamlamış bir gazeteci adayıydı.
Ama bir biçimde tiyatro tuttu onu kolundan. Birinci amatör sahne denemelerini İstanbul Akademik Sanatkarlar Topluluğu ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde yaptı.
Akabinde kendisi üzere Galatasaray Liseli, Ferhan Şensoy ile yolları kesişti Ortaoyuncular'da. Artık iş amatör oyunculuktan çıkmış, profesyonel oyunculuk yoluna girmişti bir kez.
Ortaoyuncular topluluğu ile birlikte unutulmaz oyunlarda onun da emeği büyük. Biz diyelim "Şahları da Vururlar", siz deyin "Soyut Padişah" ve daha neler neler...
90'lı yılların TRT'sini bilen bilir. Bir yerde bir mizah programı varsa, hele ki içinde Ferhan Şensoy da varda orada kesinlikle Rasim Öztekin de vardı. Şanslı bir jenerasyon bu ikiliyi seyrederek büyüdü.
Sonra "Seksenler" dizisinin Fehmi Babası oldu, güya kendi babamızı kendi konutumuzda seyredermiş üzere seyrettik onu.
G.O.R.A.'da Arif Işık'a "Fazla dikkat çekiyorsun, yapma!" diye öğüt veren Bob Marley Faruk da o denli bu türlü işlemedi hafızamıza.
Lakin galiba en çok Pardon'daki Muzo oldu bizim için. Nezarethanede İbrahim'e "Sigaramız diye genel bir durum yok" demesini mümkün değil çıkaramayız aklımızdan.
Ferhan Şensoy 2016 yılında Kel Hasan'ın kavuğu kendisine devrettikten sonra dünyanın en keyifli ve en hüzünlü anlarını yaşamıştı. Zira artık kalbi sahneye çıkmasına müsaade vermiyordu. Kalp pili yeni değişmişti lakin aritmi başlamış, şeker ve KOAH'da eşlikçisi olmuştu tüm bu sıkıntıların.
"Çok vaktim yok, üstümde kalmasın. Kavuğu sahneye çıkan birine vermem lazım" diyerek 2020 yılında kavuğu Şevket Çoruh'a devretti. Ah be hoş abim...
2018 yılında geçirdiği bir operasyonla kalp pili değişmişti ve kendini yenilenmiş hissettiğini şu cümlelerle paylamıştı:
"Geçmiş olsun iletileri için çok çok teşekkürler. Benim ki var olan pili değiştirmekti yani mazot aldım yola devam. Allah çaresiz hastalık vermesin. Çaresiz hastalığı olanlara Allah'tan şifa diliyorum"
Dün arkadaşlarıyla mesajlaştıktan sonra kötüleşip kalp krizi geçiren Rasim Öztekin, yapılan müdahalelerin akabinde tekrar hayata dönmüştü. Babası ağır bakımdayken Pelin'in yazdığı satırlar bunlar işte...
"İlk aşkım, Rasoş’um, Babiş’im; Dün kalbiyle önemli bir uyuşmazlık yaşadı. Anjiyo yapıldı, tıkalı kalp damarına müdehale edilerek açıldı. Artık ağır bakımda tedavi görüyor.
Dünden beri arayıp soran, bildiri atan, geri döndüğüm, dönemediğim herkese, tüm sevenlerine kalpten teşekkür ederim. Türkiyenin her yerinden kan vermek için arayan bi biçimde yanımızda olmak isteyen herkese minnetarım. Kan gereksinimimiz çok şükür sayenizde kalmamıştır. Artık en çok dualarınıza gereksinimi var.
Çoook seviliyorsun Babiş. Biran evvel güzelleş, güzelleş ki senin için her an hazırız diyen binlerce insanı gör. Daha yaşanacak çok an, gezilecek çok yer, gidilecek çok maç, keşfediceğimiz çok tat var. Hepsi bizi, biz seni bekliyoruz. Seni çoook seviyorum. "
Ah be Muzo, ah be Rasim Abi... Çok kıymetlimizsin, yerin her vakit kalbimizin köşesinde. Güle güle git, yerin cennet olsun...