Çelik, gümüş veya altından yapılmış özel akupunktur iğnelerinin belli akupunktur noktalarına batırılması ile yapılan tedaviye, akupunktur tedavisi denir.
Akupunktur iğneleri ile belli noktalara uygulama yapıldığında, o noktalardan beyne uyarı gider. Bu uyarılar sonunda beyin ve uygulanan bölgeden salınan bir takım salgılar, gerekli tedavinin oluşmasını sağlar.
Akupunktur’un tarihçesi, 3.000 yıl öncesine kadar uzanır. Çin’den köken alan bu tedavi dalı, bugün artık tüm dünyada ve ülkemizde, Tıp Fakülteleri’nde eğitimi verilen bir tıp disiplinidir.
Akupunktur tedavisi için en çok kullanılanı çelik iğnelerdir. Bu iğneler hemen hemen kıl inceliğindedir. Bu özel iğneler cilt altı veya kas içine batırılarak uygulanır
Çoğunlukla akupunktur iğneleri uygulandıktan sonra hasta genellikle sakin bir kabin veya odada 15 ile 45 dakika yatarak tedavi edilir.
Akupunkturda seansların sayısı hastalığın tipi, süresi ve hastanın yaşına göre farklılık gösterir. Bu 3 ila 30 seans hatta daha uzadığı durumlarda olabilir.
Genellikle 7–12 seans bir kür olarak kabul edilir. Her kür arasında 5 ila 10 gün ara verilir. Hastalığın seyrine göre kürlerin uzunluğu ayarlanır.
Bazı durumlarda kulaklara 5 ila 15 gün kalıcı iğne (raptiye biçiminde iğne) uygulanabilir.
Ayrıca akupunktur noktalarına Lazer ile de akupunktur uygulanabilir (özellikle çocuk, çok yaşlı hastalarda ve iğne fobisi olanlarda).
Bazı durumlarda akupunktur noktalarına elektro-akupunktur şeklinde (noktalara alternatif akım, düşük voltaj ve amperli) uygulanabilir.
Akupunkturun olumlu etkileri: Analjezik(Ağrı kesici) etki, Homeostatik etki (otonom sinir sistemini dengeleyici etki), İmmün sistemi (Bağışıklık Sistemini) artırıcı etki, Sakineştirici etki, antidepresan, kilo verdirici (iştahı azaltarak ve metabolizmayı hızlandırarak) etki olarak sıralanabilir.
Akupunktur uyarımı sonrası metenkefalin ve de B endorfin (Vücudun ürettiği morfinler) seviyesi artar bu da ağrının azalması ve kişinin rahatlaması sakinleşmesi açısından önem taşır.
Akupunkturun bir çok etkisi otonom sinir sistemi üzerinden ortaya çıkar.
Otonom sinir sistemi iç organların çalışmalarına sürekli ve otomatik olarak kontrol eder. Sistem, dolaşım, boşaltım, solunum, sindirim ve üreme fonksiyonlarını ayarlar ve düzenler.
Aynı şekilde damarlar üzerinde vasokonstrüksiyon-vasodilatasyon (kasılma gevşeme) yaparak hipertansiyon tedavilerinde, yine mide uyarılarak, mide hareketlerinin ve asidinin azaltılması sonucu gastrit ve duadenal (On iki parmak barsağı) ülser tedavilerinde de akupunktur etkilidir.
Akupunkturun bilimsel olarak vücut direncini artırdığı tespit edilmiştir.
Akupunkturun sedatif etkisi dolayısıyla epilepsi, ilaç bağımlılığı, fobi, anksiyete (özellikle sigara bağımlılığı tedavisinde ) tedavisinde etkilidir.
Akupunktur’un Kullanılmadığı Durumlar: Akupunktur özellikle hamileliğin ilk 3 ayı içinde, bazı akupunktur noktalarına (alt karın ve bel noktaları gibi) kesin kullanılmaz, düşüğe neden olabilir.
Ayrıca kanama hastalıklarında (Hemofili gibi) akupunktur kullanılmaz.