altiyüz dirhemlik ip

altiyüz dirhemlik ip Altıyüz Dirhemlik İp Submitted by piri reis on Thu, 20070104 00:36 Bağdat Dul bir kadın Altı kimsesiz çocuğu ve bundan başka ihtiyar asıl Bayan geçimi sağlamak üzere, hafta boyu el emeği verir, göz nuru döker iplik eğirir, pazara çıkar ve anası ile çocuklarının rızkını tedarik etmeye çalışırdı Vakti hazır olunca bu dul kadın vefat eder, çocukların bakımı ise yaşlı kadına kalır Bayan pazara her hafata çıkamıyor, ip eğiriyordu Bir zaman baktıki altıyüz dirhem kadar ip eğirmişti, pazara götürmeye karar verdi Ya Rabbi! Bu öksüzlerin, yetimlerin rızkını ver, diyerek sabahleyin erkenden pazarın yolunu tuttu Yolda bu arada Şeyh Abdülkadir Geylani Hazretlerinin evinin önünden geçiyordu Onu görür görmez durakladı Şeyh mürüdleriyle sabahleyin namazından çıkmıştı, yaşlı kadını görür görmez duraklayarak: Güzel geldin bacı, nereye gidiyorsun? Bir tedarik ipliğim var, pazara götürüp satacağım Ver bakalım Benden altıyüz dirhem ip isteniyor, bunu ver de ben satayım Gönül Rahatlığıyla, lütuf buyurmuş olursunuz, efendim dedi ve ipi verdi Abdülkadir Geylani Hazretleri eline aldığı ipi şaka yollu mescidin damına atınca hemen nereden geldiği belirlenmiş olmayan büyük bir kuş gelip, ipi kapıp gider Bayan bu nebiçim şaka diye kendi kendine söylenmeye başlayınca, müritler kadına itiraz etmemsi için göze çarpan ettiler, kadında daha artı bir şey demedi Hazreti Şeyh kadına dönerek Hatun canını sıkma, ipliği satmaya gönderdim, parası gelsin ne dek etti se alırsın Pekala, diyerek gider, ertesi gün kazanç İpilik satıldı mı? Abdülkadir Geylani Hazretleri: İplik satıldı, ama parası henüz gelmedi Bir hafta hadar bir zaman içinde kazanç Bayan bir hafta daha sonra kazanç, para demin gelmemiştir, kadına: Yarın gel, paranı al Bayan, pazara niye gitmedim, derhal param elimde olurdu hayıflana hayıflana evine gitmek üzere iken, Mürütler: Bir gün daha sabret bakalım mevla ne gösterecek, derken bu işin sade bir şaka olmadığının haberdar idiler Ertesi gün oldu Abdülkadir Geylani Hazretlerinin huzuruna o ana kadar görülmeyen bir heyet geldi Bin altın ibraz ettiler Müritler heyete bu kadar paranın ne olduğunu, niçin Şeyhe ibraz ettiklerini sordular Gelenler tüccar olduklarını belirterek: Altınlar Hazreti Şeyhindir Denizde seyahat yaparken kasırga nedeniyle geminin yelkeni delindi, yol alamaz olduk, denizin ortasında kalacaktık Kaptana bir çaresi yok mu diye sorduğumuzda: Altıyüz dirhem ip olsa geminin yelkenini onarır, yolumuza devam ederdik fakat, acilen nerede bulacağız, dedi Biz ellerimizi kaldırarak Allaha dua ettik ve duamızda: Ya Sultanul Arifin bize altıyüz dirhem kadar ip gönder, sana bin altın vereceğiz diye yalvardık bir de baktık ama, bir kuş gelip altıyüz dirhem ipliği geminin güvertesine bırakıp uçtu gitti Şu Anda o adağımızı yerine getirdik, dediler Tüccarlar ayrıldıktan bir müddet daha sonra, yaşlı bayan gelip sordu Para geldi mi efendim? Şeyh bin altını kadına verirken: Benim satışım seninki kadat kârlı olmuş mu? Bayan aniden varlıklı olmuştu Abdülkadir Geylani Hazretleri'ne teşekkür ederek huzurdan ayrıldı