Kemal Sunal, Türk sinema ve televizyonlarının vazgeçilmez güldürü ve mizah ustalarından birisidir. Türk sinemasına yaptığı katkılar saymakla bitmez. Halkın her sınıfının sevgisini kazanması, sinemalarının bugün bile sıkılmadan tekraren izlenebilmesi, bugün hala Kemal Sunal mizahının içimizde devam ettiğinin bir işaretidir. Vefatının akabinde 21 yıl geçmesine karşın hala tıpkı sevgiyle sinemalarını gülerek izliyoruz. Seni çok özledik iki gözümüzün çiçeği!
1. Gençliğinde Çok Sessiz Birisiydi
Annesinin anlatımıyla Kemal Sunal, gençliğinde sürekli buruk tutumları olan bir çocuktu. Güya her vakit bir sıkıntısı varmış ve üzgünmüş üzere gözükürdü. Ama sıkıntısı olsa bile bunu hiç kimseyle paylaşmazdı.
2. Liseyi 11 Yılda Bitirdi
Kemal Sunal, Müjdat Gezen ve Uğur Dündar ile okul arkadaşlığı da yaptığı Vefa Lisesini tam 11 yılda bitirdi. Kemal Sunal sonraları bu uzun eğitimi hakkında kendisi de espriler yapmış ve 'ne yapayım okumayı çok seviyorum' demiştir.
3. Eşi Gül Sunal İle Bir Tesadüf Yapıtı Tanıştılar
Kemal Sunal 1973 yılında Devekuşu Kabare Tiyatrosunun turnesiyle Ankara'ya gelmişti. O sırada seyirciler ortasında oyunu izleyen Gül ile göz göze geldiler. Oyundan sonra ortak bir arkadaşlarının konutundaki toplantıda birbirlerini yine gördüler. Sohbet edip pastanede buluşmak için sözleştiler. Kemal Sunal, sonraki gün, aslında İstanbul'a geri dönecekleri için buluşmaya gitmek istemedi. Münir Özkul'un ve öbür arkadaşlarının ısrarları sonucu zorla pastaneye gönderildi. Bu, iki ebedi hayat arkadaşının birinci buluşmasıydı.
4. Ergin Orbey Ve Dinçer Çekmez İle Çok Yakın Arkadaşlardı
Çoğumuzun Hababam Sınıfı sinemasındaki müfettiş olarak tanıdığımız Ergin Orbey ve İnek Şaban sinemasındaki mafya babası karakteriyle hafızalarımıza kazınan Dinçer Çekmez, yalnızca Kemal Sunal sinemalarında oynayan yardımcı oyuncular değillerdi. Birebir vakitte Kemal Sunal'ın en yakın arkadaşlarıydılar.
5. Tiyatrodaki İdolü Ulvi Uraz'dı
Ulvi Uraz, Kemal Sunal'ın tiyatroda ustası ve idolüydü.
6. En Sevdiği Müzik 'Gökyüzünde Yalnız Gezen Yıldızlar'
Bu müzik her gittiği müzikli programlarda Kemal Sunal'ın istek şarkısıdı. Kemal Sunal'ın eşi Gül Sunal, 'bu şarkıyı neden bu kadar çok sevdiğini onu kaybettikten sonra çok yeterli anladım' diyor.
7. Siyaset Konuşmayı Sevmezdi
Bir devir Kemal Sunal'a İstanbul Belediye Başkanlığı için adaylık teklifi götürüldü. Ancak Kemal Sunal, bu işi yapamayacağını belirterek teklifi reddetti. Siyasete girerse yalnızca bir kesitin görüşlerine hitap edecekti. O, herkese eşit aralıkta bulunmak istiyordu. Birebir vakitte hiçbir vakit hararetli siyasi tartışmalardan hoşlanmazdı. Hatta birkaç sefer arkadaşlarıyla buluşmalarından erken dönmüş, Gül Sunal bunun sebebini sorunca, 'sohbet istemediğim bir istikamete gidiyordu' demişti.
8. İbrahim Tatlıses Hayranıydı
Kemal Sunal, İbrahim Tatlıses'in türkülerine ve müziğine farklı bir hürmet duyuyordu.
9. Bazen Ciguli Taklidi Yapardı
Kemal Sunal'ın birtakım sabahlar çok sevinçli bir biçimde sofraya gelirken Ciguli taklidi yaparak bütün aileyi neşelendirdiğini, yeniden Gül Sunal'dan öğreniyoruz.
10. Hiçbir Vakit Kızmadı
Ne çocuklarına, ne de etrafındaki rastgele birisine hiçbir vakit bağırıp kızmadı. Her isteğini bir rica üzere belirtirdi.
11. Kostümleriyle Dolaşırdı
Kemal Sunal, oynadığı sinemalardaki karaktere tam manasıyla alışabilmek için, konutta bile daima kostümleriyle dolaşırdı. Hatta birkaç davete, o sıralar çektiği sinemalardaki karakterin kostümüyle gitmiş ve dostlarını şaşırtmıştı.
12. Marmara Üniversitesini Bitirdi
Kemal Sunal, 11 yıllık uzun lise eğitiminin akabinde Marmara Üniversitesi- İrtibat Fakültesine girmiş, lakin oyunculuğu münasebetiyle eğitimini yarım bırakmak zorunda kalmıştı. Daha sonraki yıllarda çıkan üniversite affıyla okuluna geri dönen Kemal Sunal, 1995 yılında Lisans, 1998 yılında ise Radyo Ve Televizyonda Kemal Sunal Güldürüsü isimli teziyle Yüksek Lisans diplomasını kazandı.
13. Akademisyen Olmak İstiyordu
Kemal Sunal, başta kendi çocukları olmak üzere bütün gençlere örnek olmak için yarım bıraktığı okulunu bitirdi. Tıpkı vakitte Yüksek Lisans diplomasını aldıktan sonra doktora eğitimini de tamamlayarak, üniversitede öğretim üyesi olmak istiyordu.
14. Kendisine Ayrıcalık Yapılmasını İstemezdi
Ne bir tiyatro-sinema gösterisine gittiğinde ne de diğer bir yerde kendisine hiçbir vakit ayrıcalık yapılmasını istemezdi. Mesela arkadaşlarının tiyatro oyununa bilet kalmamışsa kendisini gişe memuruna tanıtmaz, 'bilet kalmadıysa demek ki güzel iş yapıyorlar, kâfi ki para kazansınlar da biz izlemesek de olur' diye düşünürdü. Birebir vakitte üniversite eğitimi sırasında da kendisine hiçbir ayrıcalık yapılmasını istemedi. 'Ben okula adım attıktan sonra artık bir öğrenci olurum. Kimse Kemal Sunal'ı fark edemez' sıkıntısı.
15. Kitaplara Başka Bir Değer Verirdi
Kemal Sunal, meskeninde bütün kitaplarını ihtimamla koruma ederdi. Kütüphanesinde bir kitabının yeri değişse çabucak farkına varırdı. Kitaplarının yerini neredeyse ezbere bilirdi. Bir arkadaşı ödünç kitap istediğinde, kendi kütüphanesinden vermek istemezdi. Lakin o kitabın yenisini alıp arkadaşına armağan eder, istekleri kırmazdı.
YARARLANILAN ESERLER
KİTAPLAR
Kemal Sunal-Radyo Ve Sinemada Kemal Sunal Güldürüsü, Om Yayınevi, İstanbul 2001
Ferhan Şensoy-Başkaldıran Kurşun Kalem, Ortaoyuncular Yayınları, İstanbul 2012
Gül Sunal-Kemal (Hadi gel, bi kahve içelim), Doğan Kitap, İstanbul 2014
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.