COVID-19 pandemisi patlak verdiğinde birçok insan tek çarenin aşı veya sürü bağışıklığı olduğuna kanaat getirmişti. Tarih boyunca şahit olunan birçok pandemi uygun aşıyla çözüldüğü ve sürü bağışıklığının tehlikeli sonuçları olduğu için en mantıklı yolun aşı olduğu kamuoyunun genelinde kabul görmüş bir durum. Ancak halk arasında aşıya karşıt olanlar da yok değil. Sıradan bir vatandaşın çeşitli komplo teorilerine inanarak aşı karşıtı olması ‘normal’ karşılanabilecek olsa da bunu yapanlar tıp doktorları olduğunda durum değişebiliyor.
Nitekim Türk Tabipler Birliği, aşı karşıtlığı nitelikleri taşıyan açıklamalarda bulunan 20’den fazla doktorla ilgili disiplin sürecinin başlatıldığını açıkladı. Ankara Üniversitesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berna Arda, DW Türkçe'den Gülsen Solaker’e verdiği demecinde durumu şöyle değerlendirdi: “Aşı karşıtı olmak hekimler açısından gerçekten son derece sakıncalı bir durum. Neden? Çünkü hekimler toplumu yönlendirebilecek, etkileyebilecek kişiler. Bu bağlamda da bir miktar da kendi aldıkları eğitime tırnak içinde ihanet içinde olduklarını bile düşünmek mümkün.”
Aşı karşıtlığı, hekimlik meslek etiği kurallarının 11. maddesine aykırı
Aşı karşıtlı olan doktorlar, buna yönelik bilgileri sosyal medya üzerinden paylaşıyorlar ve bilimselliğe dayanmayan mesajlarını milyonlarca insan görebiliyor. Hekimlik meslek etiği kurallarının 11. maddesine göre doktorların, mesleğini uygularken insanları "yanıltıcı, paniğe düşürücü, yanlış yönlendirici" davranışlarda bulunması yasak. Tıp doktorlarının meslek etiği kurallarına aykırı davranışlarda bulunması hâlinde, 6023 Sayılı Türk Tabipleri Birliği Yasası'na göre tabip odaları yönetim kurulları tarafından onur kurullarına sevk ediliyor.
Aşı karşıtı doktorların bu yanlış bilgileri yaymasında alınan ilk önlem doktorların onur kurullarına sevk edilmesi değil tabii, öncelikle bilginin yayılmasını önlemek gerektiği için Twitter gibi bazı sosyal medya platformları bu doktorların aşıyla ilgili gönderilerine uyarılar eklemeye başlamış durumda.
Doktor olmayan sağlık çalışanları hakkında da soruşturma açıldı
DW Türkçe'nin TTB’den aldığı bilgilere göre hâlihazırda hakkında disiplin süreci başlatılan 20'den fazla doktor bulunmakta ve soruşturma süreci devam etmekte. Doktor olmayıp sağlık çalışanı olan kişiler için ise savcılıklara suç duyurusunda bulunuluyor. Bunların sayısının da 100 civarında olduğu belirtiliyor.
Peki doktorların etik kurallarına aykırı hareket ettiğine hüküm verilirse ne oluyor? Bu durumda kişi; yazılı ihtar, para cezası ya da 15 günden 6 aya kadar meslekten geçici olarak men cezasına çarptırılabiliyor.