iltasyazilim
Yeni Üye
Mustafa Kemal Atatürk'ün zihin ve bilme verdiği siklet hakkında
ATATÜRK ün Akla ve Bilime Verdiği Önem
Atatürk ve Bilim;
Atatürk'ün ağırlık verdiği ve savunduğu kavramların dinimizle olan uyumunu hemencecik her alanda bakmak mümkündür Atatürk'ün bilim konusundaki yaklaşımı bunun bir başka örneğidir Atatürk, İlim ve fen nerede ise oradan alacağız ve her ahali ferdinin kafasına koyacağız İlim ve fen için tescil ve koşul yokturderken sahiden Peygamberimiz (sav)'in asırlar öncesinde söylediği ilim Çin'de bile olsa alınızbuyruğuyla ayrıntılarıyla paralel bir ilke ortaya koymuştur
Atatürk, dünya çapında yabancı bilim adamlarının katıldığı milletlerarası toplantılara katılırdı Yukarıda bu şahsiyetlerle bir sohbet esnasında görülüyor Karşısındaki hanım, manevi kızlarından Prof Dr Felaket İnan, yanındaki de onun hocası İsviçreli Tarih Profesörü Eugene Piccard'dır
İslam'da bilime verilen ağırlık Kuran'da dobra dobra belirtilmektedir Kuran ayetlerinde Allah; insanları düşünmeye, incelemeye ve araştırmaya çağırır Bir ayette şöyle buyrulur:
Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün sıralı gelişinde, insanlara yardımsever şeyler ile denizde yüzen gemilerde, Allah'ın yağdırdığı ve kendisiyle yeryüzünü ölümünden daha sonra dirilttiği suda, her canlıyı orada üretipyaymasında, rüzgarları estirmesinde, gökle yer aralarında boyun eğdirilmiş bulutları evirip çevirmesinde düşünen bir topluluk için fiilen ayetler vardır (Bakara Suresi, 164)
Gerek gökyüzü, lüzum yeryüzü, gerekse bu ikisi arasında yaşamış canlılara baktığımızda her birinin kendilerini var eden Yaratıcı'nın varlığını onaylama ettiğini görürüz Evreni ve içindeki tüm varlıkları incelemenin ve Allah'ın yaratmasındaki sanatı keşfedip insanlığa açıklamanın yolu bilimdir Dolayısıyla İslam Dini, bilimi Allah'ın yaratışındaki detaylara ulaşmada bir yol olarak benimser ve böylece bilimi teşvik eder Atatürk'ün bilime verdiği önem, bu manada anlaşılmalıdır
Bir diğer çağdan kalma adetlerinizde,alışkanlıklarınızda direnirseniz,cüzzamlılar gibi tek başınıza kala kalırsınızBenliğinize yan kalın fakat,gelişmiş uluslar gibi zorunlu olan şeyleri Batıdan almasını bilinYoksa,bilim ve yeni görüşler sizi bir lokmada yiyip bitirebilirler
Dünyada herşey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en reel yol gösterici ilimdir, fendir İlim ve fennin
açık havada yol gösterici çağırmak gaflettir, cahilliktir, dürüst yoldan sapmaktır Yalnız ilmin ve fenin yaşadığımız her
dakikadaki safhalarının gelişimini kavramak ve ilerlemeleri vaktinde takip etmek şarttır Bin, iki bin, binlerce yıl
önceki ilim ve fen lisanının koyduğu kuralları, şu kadar bin yıl sonra bugün tıpkı uygulamaya cüret etmek şüphesiz ilim ve fennin içinde bulunmak değildir
Millet ve köylüler, beni bitmiş şu iki sözle uyardılar: Yol ve mektep
Eğer Cumhurbaşkanı olmasam, Milli Eğitim Bakanlığını elde etmek isterdim
Eğitimde şipşak yüksek bir düzeye çıkacak bir ulusun yaşam savaşımında somut ve manevi bütün güçlerinin artacağı kesindir
Erkek ve kız çocuklarımızın aynı biçimde tüm öğretim derecelerindeki eğitim ve öğretimlerinin çalışmalı olması önemlidir Ülke evladı, her öğretim derecesinde idareli hayatta etken, etkili ve başarılı olacak biçimde donatılmalıdır
Alıntı *
ATATÜRK ün Akla ve Bilime Verdiği Önem
Atatürk ve Bilim;
Atatürk'ün ağırlık verdiği ve savunduğu kavramların dinimizle olan uyumunu hemencecik her alanda bakmak mümkündür Atatürk'ün bilim konusundaki yaklaşımı bunun bir başka örneğidir Atatürk, İlim ve fen nerede ise oradan alacağız ve her ahali ferdinin kafasına koyacağız İlim ve fen için tescil ve koşul yokturderken sahiden Peygamberimiz (sav)'in asırlar öncesinde söylediği ilim Çin'de bile olsa alınızbuyruğuyla ayrıntılarıyla paralel bir ilke ortaya koymuştur
Atatürk, dünya çapında yabancı bilim adamlarının katıldığı milletlerarası toplantılara katılırdı Yukarıda bu şahsiyetlerle bir sohbet esnasında görülüyor Karşısındaki hanım, manevi kızlarından Prof Dr Felaket İnan, yanındaki de onun hocası İsviçreli Tarih Profesörü Eugene Piccard'dır
İslam'da bilime verilen ağırlık Kuran'da dobra dobra belirtilmektedir Kuran ayetlerinde Allah; insanları düşünmeye, incelemeye ve araştırmaya çağırır Bir ayette şöyle buyrulur:
Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün sıralı gelişinde, insanlara yardımsever şeyler ile denizde yüzen gemilerde, Allah'ın yağdırdığı ve kendisiyle yeryüzünü ölümünden daha sonra dirilttiği suda, her canlıyı orada üretipyaymasında, rüzgarları estirmesinde, gökle yer aralarında boyun eğdirilmiş bulutları evirip çevirmesinde düşünen bir topluluk için fiilen ayetler vardır (Bakara Suresi, 164)
Gerek gökyüzü, lüzum yeryüzü, gerekse bu ikisi arasında yaşamış canlılara baktığımızda her birinin kendilerini var eden Yaratıcı'nın varlığını onaylama ettiğini görürüz Evreni ve içindeki tüm varlıkları incelemenin ve Allah'ın yaratmasındaki sanatı keşfedip insanlığa açıklamanın yolu bilimdir Dolayısıyla İslam Dini, bilimi Allah'ın yaratışındaki detaylara ulaşmada bir yol olarak benimser ve böylece bilimi teşvik eder Atatürk'ün bilime verdiği önem, bu manada anlaşılmalıdır
Bir diğer çağdan kalma adetlerinizde,alışkanlıklarınızda direnirseniz,cüzzamlılar gibi tek başınıza kala kalırsınızBenliğinize yan kalın fakat,gelişmiş uluslar gibi zorunlu olan şeyleri Batıdan almasını bilinYoksa,bilim ve yeni görüşler sizi bir lokmada yiyip bitirebilirler
Dünyada herşey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en reel yol gösterici ilimdir, fendir İlim ve fennin
açık havada yol gösterici çağırmak gaflettir, cahilliktir, dürüst yoldan sapmaktır Yalnız ilmin ve fenin yaşadığımız her
dakikadaki safhalarının gelişimini kavramak ve ilerlemeleri vaktinde takip etmek şarttır Bin, iki bin, binlerce yıl
önceki ilim ve fen lisanının koyduğu kuralları, şu kadar bin yıl sonra bugün tıpkı uygulamaya cüret etmek şüphesiz ilim ve fennin içinde bulunmak değildir
Millet ve köylüler, beni bitmiş şu iki sözle uyardılar: Yol ve mektep
Eğer Cumhurbaşkanı olmasam, Milli Eğitim Bakanlığını elde etmek isterdim
Eğitimde şipşak yüksek bir düzeye çıkacak bir ulusun yaşam savaşımında somut ve manevi bütün güçlerinin artacağı kesindir
Erkek ve kız çocuklarımızın aynı biçimde tüm öğretim derecelerindeki eğitim ve öğretimlerinin çalışmalı olması önemlidir Ülke evladı, her öğretim derecesinde idareli hayatta etken, etkili ve başarılı olacak biçimde donatılmalıdır
Alıntı *