Son Konu

Atatürkün Kitap Okuma Sevgisi

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Atatürkün Kitap Okuma Sevgisi hakkında veri

Atatürkün çocukluğunda başlayan kitap tutkusu, savaş zamanı cephede bile sürmüştür Sırtından üniformayı çıkarıp sivil hayata geçince okumaya ayırdığı süre daha da arttırmıştır Atatürkün hizmetinde bulunanlardan Cemal Granada, Atatürkle Vasıf Çınar aralarında geçen bir konuşmayı anlatırken; Ondaki okuma alışkanlığının çocuk yaşlarda oluştuğunu belirler

Atatürkün elinden boş zamanlarında tarihle ilgili kitapların düşmediğini hatırlarım Bir gün yeniden Atatürk, tarihle ilgili kalın bir kitap okuyordu Öylesine dalmıştı ki, çevresini görecek hali yoktu Bir sürü yurt meselesi dururken devlet başkanının kendini tarihe vermesi, Vasıf Çınarın azıcık canını sıkmış olmalı oysa, Atatürke şöyle dediğini duydum;

Paşam! Tarihle uğraşıp kafanı yorma 19 Mayısta kitap okuyarak mı Samsuna çıktın? Atatürk, Vasıf Çınarın bu fazla arkadaş canlısı yakınmasına gülümseyerek şöyle karşılık verdi: Ben çocukken fakirdim İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim Eğer böyle olmasaydım, bu yaptıklarımın hiç birisini yapamazdım

Hayatta en hakiki mürşit ilimdir diyen Atatürkte okumak, çözümlemek bir tutkuya dönüşmüştür Atatürk, geniş bir kültüre ve pek çok eserden oluşan bir kütüphaneye sahiptir Varlıklı kütüphanesi baştan sona kitap okumak, incelemek, akıl üretmek, araştırdığı, düşündüğü konuları tartışmaya açmak, Onun gündelik hayatının vazgeçilmez bir parçasıdır Hâkim Cengiz Otacı Atatürkün en çok tarihe ilgi duyduğunu şu şekilde belirtmiştir:

Manastır idadisinde tarih öğretmeni Mehmet Tevfik Bey bir uçtan bir uca tarih en fazla ilgilendiği saha olmuştu Atatürkün ileriki yıllarında kitaplığının çoğunluğunun tarih kitaplarından oluşması, onun tarihe ve ulusal bilince verdiği önemi göstermektedir

Askeri İdadi yıllarında Atatürk en fazla Namık Kemal, Abdülhak Hamit, Ahmet Mithat ve tarihçi Murat Beyin yazılarıyla ilgileniyor, bu kitaplardaki ulusal bilinç ve ruh, Onu cezbediyordu Fethi Bey, Atatürkle arkadaşlığı yıllarında Fransız düşünürlerinin kitaplarıyla tanışmasında mühim bir rol oynadı Voltaire, Montesguieu, Rousseau gibi düşünürleri hem okuyorlar ayrıca de tartışıyorlardı

Harp Okulu yıllarında Atatürk, memleket meseleleriyle daha pozitif ilgilenmeye başlamıştır Sürekli okuyup, yurtiçinde basılması yasak olduğu için birçok kez İranda basılıp gelen, eşitlik, hürriyet gibi kavramların işlendiği eserleri temin etmekte ve gizli gizli okumaktadır Hikmet Bayurun anlattığına tarafından Atatürk, bu kitapları yatakhanede, kötü ışık şartlarında okuyor, uzun düşüncelere dalmaktadır Harp akademisinde, çocukluk yıllarında başlayan birikimlerini ve siyasal gözlemlerini arkadaşlarına da anlatabilmek için el yazısı bir gazete çıkarmaya karar vermiş ve gazetenin yönetim kurulunda ödev alarak, gazetenin çoğu yazılarını kimsesiz yazmıştır

Atatürkün okuma ve öğrenme aşkı sadece öğrencilik yıllarına özgü değildir kuşkusuz Okumaya cephede de devam etmiştir Çanakkale savaşının en şiddetli zamanında kendisini ziyarete gelen gazeteci Ruşen Eşref Ünaydın, Atatürkün odasını tarif ederken, Balzakın, Maupassantın, Boule de Suifin ve Lavedanın eserlerinin masasının üzerinde durduğundan bahsetmektedir Tekrar Çanakkale savaşı zamanlarında Atatürkün, yazdığı bir mektupla arkadaşı Ömer Lütfi Beyin eşinden bir takım kitaplar istediğini görülmüştür 16 Kolordu Komutanı olarak Doğu Anadoluda bulunduğu yıllarda da kesintisiz okumayla meşgul olan Atatürk, burada geçirdiği yıllarda tuttuğu anı defterinde, okuduğu kitapların adını vermekte, günlerinin askerlikten boş kalan kesimini okumakla değerlendirdiğini anlatmaktadır

Atatürkün harp meydanlarında deha okumaktan vazgeçmediğine tanık olanlardan biri de Fevzi Çakmaktır Anlamak, Sakarya Meydan Muharebesi ile Büyük Taarruz aralarında kalan zamanda Paşanın İslam Tarihi okuduğunu anlatmaktadır

Kitap okumayı heves seviyesinde seven Atatürk, Cumhuriyet sonrası zamana değin oturmuş bir hayatı olmadığı için çok istemesine karşın kütüphane kuramamış, yanında okumak istediği, sevdiği, yardımcı bulduğu kitapları taşımakla yetinmiştir Ama Ankara ve İstanbulda sürekli olarak kalmasıyla kütüphane kurabilmiştir

Atatürk, Ankaraya yerleşmesinin ardından Keçiörendeki köşkünde kütüphanesini kurmuş, lakin zamanla bu evin ihtiyaçlarını karşılayamaması karşı yeni bir köşk yapılmıştır Atatürk köşkü yapacak olan mimardan iki özel istekte bulunmuştur Bunlardan biri geniş ve ferah bir yemek yemek odası diğeri de yine geniş bir kütüphane yapması

Doğrusu Atatürkün yeni bir köşke gereksinim duymasının temel nedenlerinden biri, Yıkım İnanın dediğine kadar geniş bir kütüphaneye olan ihtiyaçtı Eski köşkün kütüphanesi Paşanın ayrıca çalıştığı keza de gündüz misafirlerini kabul ettiği bir yerdi 1930dan sonradan yeni alınan kitaplar kütüphaneye sığmaz olmuştu Paşa bu kütüphanede saatlerce çalışır, okur, okuduğu kitapların altını kırmızı ve mor renkli kalemlerle çizer, kenarlarını işaretler, notlar alırdı Atatürk, yeni yapılacak köşkte geniş bir kütüphane olmasını, bu kütüphanede haritalarını rahatça yayabileceği ve kitaplarını koyabileceği geniş bir masa istemişti

Türkiyede devir yapan Amerikan büyükelçisi General Charles H Sherril, Atatürkün kendisini kütüphanesinde kabul etmesinin gerisinde hissettiklerini şöyle anlatmaktadır:

Bugün Mustafa Kemal kendisini birincil günkünden daha sıcacık hissediyordur, çünkü kütüphanesindeydi Yaradılışı itibarıyla okumayı ve araştırmayı seven ırk kendi kitaplıklarında, kitapları aralarında bütün güçleri ve büyüklükleriyle görünürler Acilen ne masanın üzerinde yayılı duran haritalardan ne de odayı tüm duvarlarıyla dolduran kitaplardan bahsetmeyeceğim

Atatürk, Dolmabahçe Sarayına taşınırken yanında kitaplarını da götürmektedir Kitaplar cephane sandıklarına konulmuştur Bu görüntü karşı duygulanan A Dilaçar, sonra kitapların mühimmat sandıklarıyla taşınmasını, kazanılan askeri savaşın kültürel savaşa döndüğü biçiminde açıklama edecektir

Cengiz Otacının araştırmasına kadar, Atatürk, kültür savaşını kazanacak malumatla donanmak için her zamankinden daha fazla okumaya adadı kendini Değişik sahalardan kitapları topluyor, okuyor, yurtiçinde bulunmayan kitapları yurtdışından getirtiyor, vâkıf olmadığı dilde yazılmış olanları kısa zamanda tercüme ettiriyordu *
 
Üst Alt