Atatürkün Ölçülerde Yaptığı Yenilikler
Atatürkün Yaptığı Ölçülerdeki Yenilikler
Atatürkün Yaptığı Ölçülerdeki Yenilikler
Atatürk ’ün Önderliğinde Ölçü Birimlerinde yapılan Değişiklikler
Osmanlı Devleti'nde kullanılan saat, takvim ve ölçüler, Avrupa devletlerinde kullanılanlardan farklıydı Bu şart, sosyal, ticarî ve resmî ilişkileri zorlaştırıyor, bir takım karışıklıklara sebep oluyordu Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinde bu farklılığı gidermek için bir takım incelemeler yapıldı Fakat tatmin edici değildi Cumhuriyetin ilânından daha sonra bu zorluklan ortadan kaldırmak için çalışmalara başlandı
Vakit Ölçülerindeki Şartların Değişmesi:
Önce 26 Aralık 1925'te çıkarılan bir kanunla, o zamana değin kullanılmakta olan, Hicrî ve Rumî takvimlerin yerine Milâdî yıllık kabul edildi, 1 Ocak 1926'dan itibaren de kullanılmaya başlandı Böylece devlet işlerinde keşmekeş önlendi Takvimdeki bu değişikliğin yanında, alaturka denilen, güneşin batışına göre ayarlanan saat yerine, çağdaş dünyanın kullandığı saat sistemi kabul edildi Batıdan alınan zaman ölçüsü ile bir gün 24 saate bölünüp, jurnal hayat düzene sokuldu 1935'te çıkarılan bir kanunla, cuma günü olan hafta tatili değiştirilip, cumartesi öğleden sonradan ve pazar günü hafta tatili olarak kabul edildi Bu yeniliklerin yanında millî bayramlar ve tatil günleri de baştan düzenlendi
Uzunluk ve Önem Ölçülerindeki Şansın Dönmesi:
1928 yılında yapılan bir değişiklikle milletlerarası rakamlar kabul edildi 1931'de kabul edilen bir kanunla eski yük ve uzunluk ölçüleri değiştirildi Önceden kullanılan arşın, endaze, okka gibi ölçü birimleri kaldırıldı Bunların yerine uzunluk ölçüsü olarak metre, yük ölçüsü olarak kilo kabul edildi Uzunluk ve ağırlık ölçülerinde yapılan bu değişikliklerle ülkede ölçü birliği sağlandı
Atatürk ’ün Yaptığı Bu Yeniliklerin Sağladığı Yararlar
26 Aralık 1925'te miladi takvimin kabul edilip, alaturka saat yerine Batı'da kullanılan alafranga saatin kabul edilmesiyle, 23 Mart 1931'de çıkarılan yasayla da gram, kilogram, ton, metre, kilometre gibi ölçülerin benimsenmesiyle, bir yanlamasına Batı ülkeleriyle ilişkiler kolaylaştırılırken, bir yanlamasına da yurdun her yerinde tutarlı bir ölçü ve yük düzeni sabit oldu