Son Konu

Bir Takım Canlıların Görme Duyuları ve Ilginç Özellikleri

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Canlıların gözleri ve görme sistemleri, canlı nereye aitse ona kadar gelişmiştir Canlıların nerede yaşadıkları ise gözlerinden kavranabilir Buradan da anlıyoruz oysa göz fazla manâlı bir sistemdir
İnsan dış dünyayı üç boyutlu gören canlılardır İnsanlarda sağ gözün ve sol gözün görme oranları ufakta olsa bir farka sahiptir Bu küçük boyut ise insanların üç boyutlu görmelerine sebep olur Hayvanlar ise sadece sol gözleriyle sol taraflarını sağ gözleriyle ise sağ taraflarını görebilirler Bu nedenledir ancak dış dünyayı bir tabloymuşçasına algılarlar Herhangi bir derinlik boyutu söz konusu değildir
Tavşanlar başlarını çevirmeden hem arkalarını keza önlerini görebilen hayvanlardır Arkalarını başını çevirmeden görebildikler için arkadan habersizce yaklaşan bir hayvanın onu yakalaması mümkün değildir Lakin tavşan başını çevirmediği takdirde burnunun ucunda olanları da göremez Atlarda tıpkı tavşanlara benzer hayvanlardır Onlarda arkalarındakileri görebilmeleri için başlarını hafifçe çevirmeleri yeterlidir
Anlaşıldığı üzere ot yiyen otobur beslenen hayvanların arkalarından sessizce yaklaşan et yiyen etobur hayvanları görebilmeleri mümkün olabileceğinden etçillerden de kaçabilmeleri fazlasıyla mümkündürYırtıcı etçil hayvanların ise gözleri önündedir ve böylece görme alanları kısıtlıdır Ama buna karşın gelişmiştir ve düşmanlarının mesafelerini çok iyi görüp ölçebilirler
Su aygırlarını inceleyecek olursak, onların gözleri defalarca kulaklarına yakındır Bundan dolayı*vücutları su içerisinde zeka olduğunda etrafta olup bitenleri rahatlıkla gözlemleyebilirler Arının şaşılacak olmasına karşın toplam 12000 gözü vardır Ve gözlerini meydana getiren merceklerin tamamı teker teker bir gözdür Bukalemunun gözleri birbirinden bağımsızdır Bir gözleriyle avı izleyip öteki gözleriyle etrafı peşine düşüp takip edebilir Eşeklerin gözleri tamamen muntazamdır Ve her halükarda rahatlıkla dört ayaklarını da görebilirler

Kurbağanın gözleri ve görme duyusu epeyce dardır Ama önlerinden geçen bir sineği görmesi ve yakalamasından ibarettir Köstebeğin gözleri ise toplu iğne başı büyüklüğündedir Ve buda onun toprak altındaki yaşamını sürdürebilmesi için yeterlidir Bazı hayvanlar renklerin tamamını rahatlıkla görüp ayırt edebilirler Lakin bazı hayvanlar ise renk konusunda pekte sağduyu değildir
İnsan gözü de anlattıklarımın içinde sadece bir hedef için var olanıdır Ama buna rağmen en çokta şartlara düzen karşılayan özelliklere sahiptir Gözler insan oluşumuzdaki en manâlı etmen, nedendir Memelilerde en kayda değer duyu kokudur Böceklerin tattır Ama insanların en önemli duyusu görmedir İnsanların, hayvanlar değin uzakları, karanlıkları görebilme yeteneği yüksek olmasa da kısıtlı bir yeri görebilmek yerine her yeri görebilme ve en iyi algılamaya sahiptir

Doğadaki bütün canlı türleri etrafındaki nesneleri ayrı şekilde görürler Yani ne dek canlı varsa öyle da göz ayvanların gözleri çeşitlilik göstermesine karşın hepsinde aynı optik sistem mevcuttur Hepside bir fotoğraf makinesini andırırcasına çalışırlar Tabikide görme mekanik bir sistem değildir Beynimiz gözden gelen algıları duyularımıza aktarıp yorum katar bu nedenle kimin kadar hoş olan kimine göre çirkin olarak görünür
Bütün bunların sonucu olarak insan gözünün kapasiteli olduğu ve yaşamını sürdürebilecek yeterliliğe sahip olduğunu gösterir bu nedenle gözlerimizle göremediğimiz çoğu şey vardır İnsan dünyadaki pek çok şeyi göremez bununla birlikte düş deha edemez
 
Üst Alt