ABD’li bilim insanları Şili’deki Atacama Büyük Milimetre Dizisi (ALMA) Teleskobundan gelen dataları kullanarak, Dünya’dan 395 ışık yılı uzaklıktaki bir yıldız siteminde yer alan ve şimdi oluşumunun birinci kademesinde bulunan bir öte gezegen tespit ettiklerini açıkladı. Gök bilimciler, etrafında uydu oluşumlarının gözlendiği belirtilen ‘Bebek Gezegen’n kainatın bilinmeyenlerine dair yeni keşiflere yol açacağını söyledi. ABD’de yer alan Ulusal Radyo Astronomi Gözlemevi (NRAO) tarafından yapılan açıklamada, AS 209 yıldızının yakınında bir ışığın, yıldızın diskindeki hareketsiz bir gaz boşluğunda parlamasıyla bebek gezegeni tespit edildi.
Heyecan verici bir gelişme
Florida Üniversitesi’nde astronomi profesörü olan ve çalışmanın başyazarı Jaehan Bae, “Gezegen oluşumunu incelemenin en âlâ yolu, gezegenleri oluşurken gözlemlemektir. Bunun güçlü teleskoplar sayesinde gerçekleştiği çok heyecan verici bir vakitte yaşıyoruz” diye konuştu. Astrophysical Journal Letters isimli bilimsel mecmuada yayımlanan çalışmanın muharrirleri, bu cins keşiflerin gezegen atmosferlerinin nasıl geliştiği ve bir gezegen sisteminin en erken basamaklarında uyduların nasıl bir ortaya geldiği hakkında daha fazla bilgi vereceğini açıkladı.
Keşif büyük şaşkınlık yarattı
Araştırmacılar, mevcut gezegen oluşumu teorileri kapsamında, gezegenlerin çoklukla çok fazla gaz ve toz bulutu bulunan bölgelerde oluştuğunu varsaydıklarını söyledi. Buna rağmen, bir yıldız sisteminin dış bölgelerinin, Kuiper Kuşağı’nda olduğu üzere daha küçük ve daha soğuk objelerle dolu olduğu tabir edildi. Bu nedenle A2 209 yıldızından bu kadar uzakta bir gezegeninin oluşumu araştırmacılarda şaşkınlığa neden oldu.
Kuiper Jenerasyonu, gezegenimizin içinde yer aldığı Güneş Sistemi’nin dış kenarında bulunan bir halkaya deniliyor. Bu halka uzay kayaları ve cüce gezegenlerden oluşuyor ve Neptün’ün yörüngesinin ötesine oturuyor. Öbür taraftan, bilim insanları AS 209 diskinin yıldızından bu kadar uzakta bu büyüklükteki bir gezegeni nasıl destekleyebileceğine dair birkaç teorinin bulunduğunu söyledi. Bunlardan birincisini diskin uzak geçmişte, tahminen de bir cins gelgit bozulması nedeniyle yer çekimi açısından kararsız olduğu varsayımı oluşturuyor.