Bulumia ve anorexia nervosa

Yemek yedikten sonra suçluluk hissine kapılıp, yedikleri yemekleri kusan kişilerin sayısı az değil. Bünye devamlı olarak yemekleri kusmaya alıştığı vakit "Bulumia yada prenses hastalığı" olarak isimlendirilen hastalık ortaya çıkar. Besinler mideye alındıktan sonra sindirilmesine ve bağırsaklara gitmesine müsaade verilmeden midedeyken kusmayla dışarı atılır. Bu da mide-bağırsak sisteminin bütün istikrarlarını bozar.Midede sindirim olmadığı için mide hiçbir besini kabul etmemeye başlar ve bu sefer kusmalar tabiatıyla gerçekleşir. Bu durum likit dahil her çeşit besinler için muteber. Mide hiçbir şey kabul etmediği için kişi isteği dışında günden güne daha çok zayıflamaya başlar. Üstelik bunun yanı sıra diğer rahatsızlıklar da ortaya çıkar.Vücudun kuvvet muhtaçlığını karşılamak için gereksinim duyduğu azıkları alamaması, hudut sisteminden organlara kadar tüm vücudun istikrarını bozar. Ve bu da çok çeşitli marazlara sebebiyet verir. Bulumianın dışında "Anorexia nervosa" denilen bu biçim diğer bir hastalık daha var. Bu iki hastalık arasındaki en büyük fark şu: Bulumialar yemek yedikten sonra pişmanlık duyarak yediklerini çıkarırlar. Sonra tekrar yemek yanlar ve bu bir kısır döngü halinde devam eder. Anorexialarda ise daha ağır bir semptom vardır:Onlar hiçbir şey yemezler. Bulumialılara orantıyla onları tedavi etmek çok daha zordur. Anorexia nervosa hastaları kendilerini olduklarından daima daha kilolu görürler. Zira onlar bilinçaltında kilolu oldukları fikrini kabullenmişlerdir. Bir mühlet sonra da istikrarsız bir formda zayıflamaya başlayarak, ülkü kilolarının epeyce altına düşerler. Anorexiaların tedavisi çetin olduğu için ne tek başına bir diyetisyen ne de tek başına bir hekim bunun üstesinden gelebilir.Bu hastalık kesinlikle kompetan bir ekip tarafından tedavi edilmelidir. Münhasıran de bir psikiyatristin durumu denetim altında tutması gerekir.

Hastane ortamında tedavi

Bulumia olsun anorexia nervosa olsun, her ikisinde de tedavi mümkün. Tedavi, kişinin hastalık noktasına nazaran hastane ortamında gerçekleştirilir.

Midenin tekrardan yemek yeme alışkanlığını kazanabilmesi için hastane ortamı gereklidir. Hastane ortamında uygulanmayan bir tedavi sonrasında, kişinin birebir şeyleri tekrar etme mümkünlüğü yüksektir. Besinleri mideye kabul ettirebilmek için hastaya besinlerin kesinlikle ağız yoluyla verilmesi gerekir.Bunun için de birinci başlarda yumuşak ve asit içeriği az olan besinler tercih edilir. Tedavinin ahir ise hastalar tertipli beslenme alışkanlıklarını kazanırlar.