bilgiliadam
Yeni Üye
Canakkale Kahramanlık Hikayeleri
Canakkale Savaşından Kahramanlık Hikayeleri
Canakkale Savaşında Kahramanlık Hikayeleri
SAKA HUSEYİN
İkinci Anafartalar taarruzundan sonra, Turk birlikleri Anafarta Ovası'na ve tepelere yerleşmişti 35 Piyade Alayı 2Boluk erlerinden Hayrabolu'lu Huseyin alayın su ihtiyacını gidermekle gorevli idi sabahın alaca karanlığında katırı ile yola cıktıBigalı Koyune gidip, kuyulardan tahta, damacanalara su doldurup geriye donuşunu akşamın karanlığına denk getirmeye calışırdı
Katır onde, bizim Saka Huseyin arkada ama, yola cıkmadan evvel katırının kulağına eğilir, her defasında soylediği sozleri tekrarlardı: Haydi, Buyuk Anafarta Koyunun ustunden 35 Piyade alayının bulunduğu siperlerekatır gidegele bu yollara alışmıştır
Fakat yolda, Huseyi'nin cenesi durur mu? Savaş var imiş! Yığınla yaralı taşırlar imiş, umurunda mı? O bir turku tutturmuş gidiyordu:
Pınar baştan bulanır
İner dağı dolanır
Al başımdan sevdayı
Buna can mı dayanır
EDİNCİKLİ MEHMET ER
Edincikli Mehmet Er'in bir top mermisinin parcaladığı konumdan kanlar icerisinde bir et parcası sarkmaktadırYalvarı rcasına:
Komutanım ne olur şu kolumu kes!
Sağ eliyle yakaladığı ve tuttuğu sarkık kola bakan Teğmen donmuşturEdincikli Mehmet Er tek ve emin sesi ile tekrarlar:
Allah Aşkına, Allah Rızası icin kes şu kolumu!
Bu ilahi cumleleri eimr gibi işiten Teğmen Saip, bıcağı kola kola vururGık bile dememiştir, Edincikli MehmetBir sağ elindeki kola, bir ileride Allah! Allah! nidaları arasında carpışan erlere bakar ve kolu fırlatır: Bu kol vatana feda olsun,derYerdeki et parcalrından başını kaldıran Teğmen'in karşısında kimse yokturCunku, Edincikli, Hakla alış verişe başlayınca herşeyi, acıyı, ozlemleri unutuyor, rahmet deryalarında, tecelli dalgalarında yıkanıp arınırken, kolunun fani bedenden ayrılma işlemini duymuyorduO ateş, o yangın fakat getirilmez feryatlar icinde, edincikli bu cehennemi ateş altında kendinden gectiBir avuc istek ve ozlem halinde yandı, tuttu
Edincikli Mehmet, coktan kolunun ocunu almak icin vatan icin Allah icin hucum saflarına katılmıştıAlayların icine karışır, teke tek vuruşurOnu durdurmak mumkun değil artık, yine harikalar gosterir, bire bir dovuşur, bire on dovuşur, bire yuz dovuşur Allah'ın yardımıyla haklamadığı kafir kalmazAma kaderden kacılmaz ki! Kolunun kopmasıyla kaybettiği kan onu halsiz duşurmeye başlamış Edincikli'ye şimdi de şehitlik mertebesi ekleniyorduGuzel yuzu soldu, sarardı, canı teninden suzulduGozu dunyaya kapandı
Teğmen SAİP
Canakkale Savaşlarından
12 Alay 1 Boluk Komutanı
KINALI HASAN
Yuzbaşi Sirri Bey, ikindi vakti yeni gelen erati teftiş ederken, iclerinde bir tanesinin sacinin bir tarafi kinalanmiş oldugunu gorur ve takilir: Hic erkek kinalanir mi? Mehmetcik: Buraya gelmeden evvel, anam kinalamişti komutanim der ve sebebini bilmedigini ilave ederKomutanin istegi uzerine anasina haber salar, Niye benim sacimi kinaladin? Gelen cevabi mektupta şunlar yazar:
Ey gozumun nuru Hasanım
Koyumuzde rahat rahat oturalım mı? Vatan sevgisi icimizde alev alev yanıyorSen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın Ben, senin anan isemBeni ve seni Allah yarattı, vatan buyuttuAllah, bu vatan icin seni besledi Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor
Sen bu ailenin secilmiş kurbanisin
Hasanım, soyle zabit efendiye Bizim koyde kurbanlık ayrılan koyunlar kınalanır Ben de seni evlatlarımın arasından vatana kurban adadımOnun icin sacını kınalamıştım
Elhukmu billah Allah, seni İsmail Peygamberin yolundan ayırmasın
Seni melekler şimdiden rahmetle anacaktir Gozlerinden operim
Anan Hatice
2 GAZİ MEHMET AŞKININ ANLATTIKLARI:
İngiliz donanması Sarozdan top atışları ile bize son derece ağır kayıplar verdiriyorduBoyle bir atıştan sonra, aynı, birlikte silah arkadaşım Recep Eniştemin iki ayağı kopmuş calıların uzerinde gordum, henuz sağ idiYanına kadar gidebildimOnu o vaziyette gorunce ağlamaya başladım Henuz ruhunu teslim etmeyen Recep Eniştem:
Kardeşim nicin boyle ah edip aglarsin, benim cigerimi daglarsin! Allah in verdigine merhaba! Takbir i Rabbani boyle imiş! Onun kazasi geri cevrilmez ve hukmune mani yoktur Elimizden ne gelirArzuladigim savaş yolunda olduO saadet bana yeter! Sen sag kalirsan, anamin elini benim icinde op! Emzirdigi sutleri helal etsin! dedikten sonra:
Başimi kibleye dogru cevir! diye bildi Ruhu coktan ucmuştu
Halil, bolukte sungu hucumuna kalkmıştı, ağır bir yara alarak yanıma yıkıldıBir mutted sessiz kaldı ve sonra: Ahiretlik olumum yaklaştı, oldukten sonra cesedimi geriye goturtme, buraya ellerinle gom! Uzerimde harbediniz! Ta ki Gazilerin ayak seslerini Allah! Allah! Nidalarını rahatlıkla duyayım! dedi ve gulerek ruhunu teslim etmişti
Karayurek deresine doğru iniyorduk: Bir akşam beni keşif kolu cıkardılar bu derenin yatağında geziniyordumCok susamış idim Dere şırıldıyordu, mataramı doldurdum Birkac yudum ictiğimde, ictiğim suyun tadı cok başka idi avucuma mataradan su aldığımda, matarama doğdurduğum suyun kan olduğunu anladım
KAYBOLAN İNGİLİZ ALAYI
21 Ağustos 1915 gunu savaşın en şiddetli ve son anlarında Anzak Suula Koyu 60 tepede gun ağrırken gok berraktıGorunurde altı veya sekiz tane, hepsi birbirinin eşi olan ekmek somunu bicimindeki bulut, 60 Tepe'nin uzerinde yayılmış duruyordu O sırada saatte 6 veya 8 kilometrelik bir hızla guneyden esen meltem olmasına rağmen, bu bulutların ne bicimleri ne de yerleri değişmiyordu
Meltemin etkisiyle kayıp gitmediler Bunlar bulunduğumuz yere gore 60 derecelik bir yukseklikte asılı duruyorlardı Bulut kumesinin tam altına gelen yerde toprağın ustunde duran aynı bicimde bir bulut daha vardı Yaklaşık 250 metre uzunluğunda, 65 metre yuksekliğinde ve 60 metre genişliğindeydi Bu bulut oldukca yoğundu Yapısı katı maddeymiş gibiydi İngilizlerin bulunduğu bolge savaş yerine 1000 metre kadar uzaklıktaydı Butun bunları Yeni Zeland kıtasının birinci sahra birliğine bağlı 3 bolukteki 22 asker oldu Aralarında biz de vardıkİcinde bulunduğumuz siperden guneybatı doğrultusunda yere inmiş bulut duruyordu
Bulunduğumuz yer 60 Tepe'ye gore 90 metre daha yukarıda olduğundan ustten gorebiliyordukBu bulut daha sonra Kayacık Dere denilen kuru bir derenin yatağına doğru ilerlediğinde onun daha once durduğu zemine butunuyle gorebildik Bu bulut diğerleri gibi acık gri renkteydi Daha sonra 4 Norfolk Taburu'nun bu kuru dere yatağında harekete gecerek 60 Tepe'ye doğru uygun adım yuruyuşe gectiğini fark ettik Buluta vardıklarında hic cekinmeden dosdoğru icine girdiler Ama tekrar icinden cıkıp 60 Tepe'de savaşa katılan hic bir kimse olmadı
Bir sure sonra askerlerin sonuncusu da gorunmez olunca , bulut sanki yukunu almışcasına yerden yukseldiHerhangi bir bulut gibi yukarıda duran diğerlerine ulaşıncaya kadar yavaş yavaş havalandıBu ana kadar yukarıdaki bulutlar yerlerinde duruyorlardı Yerdeki bulut yukselip aynı hizaya gelir gelmez birden kuzeye doğru uzaklaşmaya başladılarTrakya istikametine doğru gittiler Bir saat icinde de gozden kayboldular Savaş sonunda bu tabur kayıp veya yok edilmiş sayıldıAnzak cıkarmasının 50 Yılında gec de olsa aşağıda imzası olan bizler anlattığımız bu olayın kelimesi kelimesine doğru olduğunu beyan ederiz
İstihkam eri 4165 kunyeli, F Reichardt Malata Bay Of Plenty
İstihkam eri 13416 kunyeli , DNevnes 157 King Street Cambridge
JL Newman, 75 Freyberg Street Octumoctai Tauranga
21081965 AVUSTRALYA
İNSANLIK DERSİ
Canakkale Savaşlar'ında savaşıp, bir kolu ile bir ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna dondukten sonra anlattığı bir savaş hatırasında şoyle diyor:
Fransızlar, Turkler gibi mert bir milletle savaştıkları icin daima iftihar edebilirsinizHic unutmamSavaş sahasında doğuş bitmiştiYaralı ve olulerin arasında dolaşıyorduk az evvel, Turk ve Fransız askerleri sungu sunguye gelip ağır zaliyat vermişlerdiBu sırada gorduğum bir hadiseyi omrum boyunca unutamayacağımYerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Turk askeride kendi goleğini yırtmış onun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyorduTercuma n vasıtası ile şoyle bir konuşma yaptık:
Nicin oldurmek istediğin askere yardım ediyorsun? Mecalsiz haldeki Turk askeri şu karşılığı verdi:
Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi cıkardıBirşeyler soyledi, anlamadım ama herhalde annesi olacaktıBenim ise kimsem yokİstedim ki, o kurtulsun, anasının yanına donsun Bu asil ve alicenap duygu karşısında hungur hungur ağlamaya başladımBu sırada, emir subayım Turk askerinin yakasını actıO anda gorduğum manzaradan yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu hissettimCunku, Turk askerinin goğsunde bizim askerinkinden cok ağır bir sungu yarası vardı ve bu yaraya bir tutan ot tıkamıştıAz sonra ikisi de olduler
Fransız Generali BRIDGES
Canakkale Savaşları komutanı
Canakkale Savaşından Kahramanlık Hikayeleri
Canakkale Savaşında Kahramanlık Hikayeleri
SAKA HUSEYİN
İkinci Anafartalar taarruzundan sonra, Turk birlikleri Anafarta Ovası'na ve tepelere yerleşmişti 35 Piyade Alayı 2Boluk erlerinden Hayrabolu'lu Huseyin alayın su ihtiyacını gidermekle gorevli idi sabahın alaca karanlığında katırı ile yola cıktıBigalı Koyune gidip, kuyulardan tahta, damacanalara su doldurup geriye donuşunu akşamın karanlığına denk getirmeye calışırdı
Katır onde, bizim Saka Huseyin arkada ama, yola cıkmadan evvel katırının kulağına eğilir, her defasında soylediği sozleri tekrarlardı: Haydi, Buyuk Anafarta Koyunun ustunden 35 Piyade alayının bulunduğu siperlerekatır gidegele bu yollara alışmıştır
Fakat yolda, Huseyi'nin cenesi durur mu? Savaş var imiş! Yığınla yaralı taşırlar imiş, umurunda mı? O bir turku tutturmuş gidiyordu:
Pınar baştan bulanır
İner dağı dolanır
Al başımdan sevdayı
Buna can mı dayanır
EDİNCİKLİ MEHMET ER
Edincikli Mehmet Er'in bir top mermisinin parcaladığı konumdan kanlar icerisinde bir et parcası sarkmaktadırYalvarı rcasına:
Komutanım ne olur şu kolumu kes!
Sağ eliyle yakaladığı ve tuttuğu sarkık kola bakan Teğmen donmuşturEdincikli Mehmet Er tek ve emin sesi ile tekrarlar:
Allah Aşkına, Allah Rızası icin kes şu kolumu!
Bu ilahi cumleleri eimr gibi işiten Teğmen Saip, bıcağı kola kola vururGık bile dememiştir, Edincikli MehmetBir sağ elindeki kola, bir ileride Allah! Allah! nidaları arasında carpışan erlere bakar ve kolu fırlatır: Bu kol vatana feda olsun,derYerdeki et parcalrından başını kaldıran Teğmen'in karşısında kimse yokturCunku, Edincikli, Hakla alış verişe başlayınca herşeyi, acıyı, ozlemleri unutuyor, rahmet deryalarında, tecelli dalgalarında yıkanıp arınırken, kolunun fani bedenden ayrılma işlemini duymuyorduO ateş, o yangın fakat getirilmez feryatlar icinde, edincikli bu cehennemi ateş altında kendinden gectiBir avuc istek ve ozlem halinde yandı, tuttu
Edincikli Mehmet, coktan kolunun ocunu almak icin vatan icin Allah icin hucum saflarına katılmıştıAlayların icine karışır, teke tek vuruşurOnu durdurmak mumkun değil artık, yine harikalar gosterir, bire bir dovuşur, bire on dovuşur, bire yuz dovuşur Allah'ın yardımıyla haklamadığı kafir kalmazAma kaderden kacılmaz ki! Kolunun kopmasıyla kaybettiği kan onu halsiz duşurmeye başlamış Edincikli'ye şimdi de şehitlik mertebesi ekleniyorduGuzel yuzu soldu, sarardı, canı teninden suzulduGozu dunyaya kapandı
Teğmen SAİP
Canakkale Savaşlarından
12 Alay 1 Boluk Komutanı
KINALI HASAN
Yuzbaşi Sirri Bey, ikindi vakti yeni gelen erati teftiş ederken, iclerinde bir tanesinin sacinin bir tarafi kinalanmiş oldugunu gorur ve takilir: Hic erkek kinalanir mi? Mehmetcik: Buraya gelmeden evvel, anam kinalamişti komutanim der ve sebebini bilmedigini ilave ederKomutanin istegi uzerine anasina haber salar, Niye benim sacimi kinaladin? Gelen cevabi mektupta şunlar yazar:
Ey gozumun nuru Hasanım
Koyumuzde rahat rahat oturalım mı? Vatan sevgisi icimizde alev alev yanıyorSen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın Ben, senin anan isemBeni ve seni Allah yarattı, vatan buyuttuAllah, bu vatan icin seni besledi Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor
Sen bu ailenin secilmiş kurbanisin
Hasanım, soyle zabit efendiye Bizim koyde kurbanlık ayrılan koyunlar kınalanır Ben de seni evlatlarımın arasından vatana kurban adadımOnun icin sacını kınalamıştım
Elhukmu billah Allah, seni İsmail Peygamberin yolundan ayırmasın
Seni melekler şimdiden rahmetle anacaktir Gozlerinden operim
Anan Hatice
2 GAZİ MEHMET AŞKININ ANLATTIKLARI:
İngiliz donanması Sarozdan top atışları ile bize son derece ağır kayıplar verdiriyorduBoyle bir atıştan sonra, aynı, birlikte silah arkadaşım Recep Eniştemin iki ayağı kopmuş calıların uzerinde gordum, henuz sağ idiYanına kadar gidebildimOnu o vaziyette gorunce ağlamaya başladım Henuz ruhunu teslim etmeyen Recep Eniştem:
Kardeşim nicin boyle ah edip aglarsin, benim cigerimi daglarsin! Allah in verdigine merhaba! Takbir i Rabbani boyle imiş! Onun kazasi geri cevrilmez ve hukmune mani yoktur Elimizden ne gelirArzuladigim savaş yolunda olduO saadet bana yeter! Sen sag kalirsan, anamin elini benim icinde op! Emzirdigi sutleri helal etsin! dedikten sonra:
Başimi kibleye dogru cevir! diye bildi Ruhu coktan ucmuştu
Halil, bolukte sungu hucumuna kalkmıştı, ağır bir yara alarak yanıma yıkıldıBir mutted sessiz kaldı ve sonra: Ahiretlik olumum yaklaştı, oldukten sonra cesedimi geriye goturtme, buraya ellerinle gom! Uzerimde harbediniz! Ta ki Gazilerin ayak seslerini Allah! Allah! Nidalarını rahatlıkla duyayım! dedi ve gulerek ruhunu teslim etmişti
Karayurek deresine doğru iniyorduk: Bir akşam beni keşif kolu cıkardılar bu derenin yatağında geziniyordumCok susamış idim Dere şırıldıyordu, mataramı doldurdum Birkac yudum ictiğimde, ictiğim suyun tadı cok başka idi avucuma mataradan su aldığımda, matarama doğdurduğum suyun kan olduğunu anladım
KAYBOLAN İNGİLİZ ALAYI
21 Ağustos 1915 gunu savaşın en şiddetli ve son anlarında Anzak Suula Koyu 60 tepede gun ağrırken gok berraktıGorunurde altı veya sekiz tane, hepsi birbirinin eşi olan ekmek somunu bicimindeki bulut, 60 Tepe'nin uzerinde yayılmış duruyordu O sırada saatte 6 veya 8 kilometrelik bir hızla guneyden esen meltem olmasına rağmen, bu bulutların ne bicimleri ne de yerleri değişmiyordu
Meltemin etkisiyle kayıp gitmediler Bunlar bulunduğumuz yere gore 60 derecelik bir yukseklikte asılı duruyorlardı Bulut kumesinin tam altına gelen yerde toprağın ustunde duran aynı bicimde bir bulut daha vardı Yaklaşık 250 metre uzunluğunda, 65 metre yuksekliğinde ve 60 metre genişliğindeydi Bu bulut oldukca yoğundu Yapısı katı maddeymiş gibiydi İngilizlerin bulunduğu bolge savaş yerine 1000 metre kadar uzaklıktaydı Butun bunları Yeni Zeland kıtasının birinci sahra birliğine bağlı 3 bolukteki 22 asker oldu Aralarında biz de vardıkİcinde bulunduğumuz siperden guneybatı doğrultusunda yere inmiş bulut duruyordu
Bulunduğumuz yer 60 Tepe'ye gore 90 metre daha yukarıda olduğundan ustten gorebiliyordukBu bulut daha sonra Kayacık Dere denilen kuru bir derenin yatağına doğru ilerlediğinde onun daha once durduğu zemine butunuyle gorebildik Bu bulut diğerleri gibi acık gri renkteydi Daha sonra 4 Norfolk Taburu'nun bu kuru dere yatağında harekete gecerek 60 Tepe'ye doğru uygun adım yuruyuşe gectiğini fark ettik Buluta vardıklarında hic cekinmeden dosdoğru icine girdiler Ama tekrar icinden cıkıp 60 Tepe'de savaşa katılan hic bir kimse olmadı
Bir sure sonra askerlerin sonuncusu da gorunmez olunca , bulut sanki yukunu almışcasına yerden yukseldiHerhangi bir bulut gibi yukarıda duran diğerlerine ulaşıncaya kadar yavaş yavaş havalandıBu ana kadar yukarıdaki bulutlar yerlerinde duruyorlardı Yerdeki bulut yukselip aynı hizaya gelir gelmez birden kuzeye doğru uzaklaşmaya başladılarTrakya istikametine doğru gittiler Bir saat icinde de gozden kayboldular Savaş sonunda bu tabur kayıp veya yok edilmiş sayıldıAnzak cıkarmasının 50 Yılında gec de olsa aşağıda imzası olan bizler anlattığımız bu olayın kelimesi kelimesine doğru olduğunu beyan ederiz
İstihkam eri 4165 kunyeli, F Reichardt Malata Bay Of Plenty
İstihkam eri 13416 kunyeli , DNevnes 157 King Street Cambridge
JL Newman, 75 Freyberg Street Octumoctai Tauranga
21081965 AVUSTRALYA
İNSANLIK DERSİ
Canakkale Savaşlar'ında savaşıp, bir kolu ile bir ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna dondukten sonra anlattığı bir savaş hatırasında şoyle diyor:
Fransızlar, Turkler gibi mert bir milletle savaştıkları icin daima iftihar edebilirsinizHic unutmamSavaş sahasında doğuş bitmiştiYaralı ve olulerin arasında dolaşıyorduk az evvel, Turk ve Fransız askerleri sungu sunguye gelip ağır zaliyat vermişlerdiBu sırada gorduğum bir hadiseyi omrum boyunca unutamayacağımYerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Turk askeride kendi goleğini yırtmış onun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyorduTercuma n vasıtası ile şoyle bir konuşma yaptık:
Nicin oldurmek istediğin askere yardım ediyorsun? Mecalsiz haldeki Turk askeri şu karşılığı verdi:
Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi cıkardıBirşeyler soyledi, anlamadım ama herhalde annesi olacaktıBenim ise kimsem yokİstedim ki, o kurtulsun, anasının yanına donsun Bu asil ve alicenap duygu karşısında hungur hungur ağlamaya başladımBu sırada, emir subayım Turk askerinin yakasını actıO anda gorduğum manzaradan yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu hissettimCunku, Turk askerinin goğsunde bizim askerinkinden cok ağır bir sungu yarası vardı ve bu yaraya bir tutan ot tıkamıştıAz sonra ikisi de olduler
Fransız Generali BRIDGES
Canakkale Savaşları komutanı