Son Konu

Çocuk Terbiyesinde Anne

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
36
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
ANNE BABA OLACAK ADAYLARIMIZ BU YAZIYI FAZLA ITINALI OKUMALARI OKUYAMASALARDA MUTLAKA VE MUTLAKA ARŞİVLERİNE SAKLAMALI İLERDE LAZIM OLUNCA OKUYARAK AMEL ETMELERİ TEMENNİSİYLE

Çocuk Terbiyesinde Anne ve Babanın görevleri:

Çocuk terbiyesi, anne ve babanın en ilk olarak gelen vazîfelerindendir Çocuklarını güzel edep eden milletler, huzûrun ve medeniyetin zirvesine ulaşırlar

İslâmın yaşandığı bir âile içinde artan çocuğun istîdâdları, îmân istikâmetinde gelişip olgunlaşır Âilede bahşedilen terbiye kalıcıdır İnsanlık târihi baştan başa âile terbiyesi üstünde önemle durulmuştur Çocukların dünyâ ve âhıret seâdetini kazanmaları için en büyük gayret, sâliha hanımlara düşmektedir

Çocuk, ilk esas terbiyeyi âile ocağında, anneden alır Anne, tabiî olarak vaktinin çoğunu konut içinde çocuklarının bakımı ve terbiyesi ile geçirir

Çocuk, dünyâya geldiği günden itibaren annesinin gönlünde ve kucağındadır Sahiden çocuk, her hususta annesinden bir parçadır Anne, doğuncaya dek karnında taşıdığı yavrusunu, bu sefer ölünceye kadar gönlünde taşır

Dînimizde çocuk terbiyesinin temeli, İslâma uygun bir nikâha dayanır Zîrâ nikâhsız olarak doğan bir çocuk, veledi zinâ olur

Çocuk terbiyesinde uyarı edilecek diğer mühim başlıca da, helâl lokmadır Anne, bu konuda fazla titiz ve titiz olmalı, haram ve şüpheli lokmalardan kaçınmalıdır Çünkü yavrusunun maddî ve mânevî yapısı bu lokmalardan oluşmaktadır Bu suretle doğacak çocuk, anne ve babasına saygılı ve itâatkâr, dînine ve milletine hizmetkâr olur Bunların hepsi, rızkın ve gıdânın helâl ve pak olmasının bereketiyle meydana kazanç

Hâmilelik döneminde de anne, kendilerine derin saygı ve muhabbet duyduğu kimseleri tefekkür etmeli ve onları dâimâ hatırlamalıdır Bu da, cenînin zihinde yer eden bu şahıslara benzemesine sebebiyet verir İnsan tabîatının bu hususdaki kabiliyeti, herkesin bildiği ve tıbbın da kabul ettiği bir gerçektir (23)

Ebenin dindâr olması, hiç olmazsa çocuğu alırken besmeleçekmesi gerekir Doğumdan kurtulan anneye de, geçmiş olsun!demeli ve bir çocuk dünyâya getirdiği için onu tebrik etmelidir Zîrâ çocuğu olanı tebrik etmek müstehabdır (24)

Dünyâya gelen çocuğun, önce sağ kulağına ezân, sol kulağına da kaamet okumalıdır Böylece çocuğa, ilk İslâmî telkîn ve dâvet yapılmış olur Kalbi de, ezânın derin tesirinden bir hisse alır Nitekim bu dünyâdan ayrılırken de, insana kelimei tevhîd telkîn edilir

Hz Fâtımâ (r anhâ), Hz Hasanı dünyâya getirdiğinde Rasûlullâh (sav) Efendimiz, Onun kulağına ezân okumuşlardır (25)

Ayrıca, yeni doğan çocuğun damağına tatlı bir şey sürmek müstahabdır Buna tahnikdenir Tahnik, hurmayı ağızda tamamen çiğnedikten sonradan onu çocuğun ağzına dokundurmaktır Hurma bulunmadığında, herhangi bir tatlı gıdâ da olabilir

Ashâbı kirâmdan Ebû Mûsâ (ra) anlatıyor:

Bir oğlan çocuğum dünyâya geldi Onu alıp Peygamber (sav) Efendimize götürdüm Çocuğun adını İbrâhîm koydu Sonra da ağzına hurma alıp iyice çiğneyerek çocuğumun ağzına sürdü Ve bolluk ile duâ ederek çocuğu bitmiş bana verdi(26)

Dünyâya gelen çocuğa yapılacak ilk iyilik ve ikrâm, ona güzel ad vermektir Hz Peygamber (sav) Efendimiz:

Kıyâmet gününde siz, kendi isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağırılacaksınız O halde isimlerinizi güzelleştiriniz(27)

Konacak isimler hakkında da hadîsi şerîfde şöyle buyurulur:

Peygamberlerin isimleriyle isimleniniz İsimlerin Allâha en sevimlisi, Abdullâh ve Abdurrahmândır(28)

Çocuğun, yedinci günü adı konuldukdan daha sonra saçları kesilip ağırlığınca altın veya gümüş sadaka olarak verilir Nitekim Rasûlullâh (sav) Efendimiz, Hz Hasanı dünyâya getirdiği süre Hz Fâtımâ (r anhâ)ya şöyle buyurmuştur:

Yâ Fâtımâ, çocuğun başını tıraş et ve ağırlığı kadar da gümüşü sadaka olarak ver(29)

Akîka kurbanı da, çocuğun doğduğu günden bülûğa ereceği güne değin kesilebilir Ama, yedinci günü kesilmesi daha fazîletlidir Rasûlullâh (sav) Efendimiz, akîkanın durumunu soran Ümmi Kürze şu cevâbı vermiştir:

Oğlan çocuğunda iki, kız çocuğunda bir koyun (kesilir)(30)

Öteki bir hadîsi şerîfde de şöyle buyurulur:

Her oğlan çocuğu akîka kurbanı ile rehindir Akîka, çocuğun doğumunun yedinci günü kesilir Adı konulur ve başı tıraş edilir(31)

Akîka, vâcib değil, müstehabdır Normal kurban gibidir Eti, derisi satılmaz Kemikleri kırılmaz Akîkanın etinden kesen de yiyebilir

Akîka, çocuğu rehin olmaktan kurtarır Zîrâ o, akîkasına karşılık bir rehindir İmâm Ahmed b Hanbel der fakat:

Çocuk, belli başlıbabasına şefâat etmekten alıkonulur, ancakakîka ile şefâat hakkı doğar(32)

Sünnet olmak, peygamberlerin yoludur Peygamber (sav) Efendimiz bir hadîsi şerîflerinde şöyle buyururlar:

Dört şey peygamberlerin sünnetlerindendir: Sünnet edinmek, aroma sürünmek, misvak uygulamak ve evlenmek(33) *
 
Üst Alt