Son Konu

Çocuklar ve Ödül

yasuo

Yeni Üye
Katılım
14 Şub 2021
Mesajlar
84,876
Tepkime
0
Puanları
36
Yaş
36
Credits
0
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0


Ödül: Bir davranışın yapılması için verilen; haz keyif verici bir maddi olanak( hediye,çikolata, hamburger, oyuncak gibi) veya bir çocuğa tanılan bir haktır (sinemaya götürmek, tablet oynamasına izin vermek gibi).

Çocuğun istenen, beklenen davranışı yapması için genellikle önceden söz verilir. Çocuk davranışı yapar ve ödülünü hak eder. Ancak ödül zamanla çocukta bağımlılık yaratır. Çocuk sadece ödülü almak için istenilen davranışta bulunur, gerçekten o davranışı yapması gerektiğine inandığı için değil:

-Bugün dersimi çalışırsam, bana istediğim oyuncağı alacaksın değil mi?

Sürekli ödül almaya alışık çocuk maddiyatçı olur, her yaptığı davranışa bir karşılık bekler:

-Bugün Aslı ile kavga etmezsem bana ne alacaksın?

Zamanla ödül çekiciliğini ve etkisini kaybettiğinden, anne-baba bunu değiştirmek, daha etkili bir ödül bulmak zorundadırlar:

-Eskiden dersini yapınca bir gofret alırdım. Şimdi artık gofret işe yaramıyor. 

*Çocuk eğitinde takdir ve teşvik, ödülden daha önemlidir. Zira zamanla ödülün etkisi kaybolur, ancak çocuk annesinin takdirini duymak için o davranışı tekrarlar. Dolasıyla ödül başlangıçta ve ölçülü olarak kullanılmalı, davranışın devamında artık yerini takdir, olumlu duygular ve teşviğe bırakmalıdır. 

Takdir ve Övgüde Dikkat Edilecek Noktalar; 

Çocuğun kabul edilir davranışlarını beğendiğimizi göstermek için övgü, takdir sözleri kullandığımız zaman dikkat etmemiz gereken çok önemli bir nokta vardır; Övgü ve takdir, çocuğun kişiliğine değil de çabasına, becerilerine, yani davranışına veya neticesine ilişkin olmadır. 

Diyelim ki; Hakan (8yaş) oyun oynadıktan sonra odasını topladı; 

‘’Aferin hakan, sen çok düzenli ve temiz bir çocuksun’’ yerine; ‘’Odan çok dağınılmıştı, odanı ne kadar kısa bir süre içerisinde topladın seni tebrik ediyorum’’ diyebiliriz. 

Örneğin sen çok uslu bir çocuksun gibi nitelik ve sıfatlar, çocuğu ‘’uslu’’ algısıyla çerçevelediğinden, çocuğun hareket özgürlüğünü kısıtlar, ona atfedilen sıfatın veya niteliğin asılsız çıkabileceği korkusuyla çocuk ya sürekli uslu rolünü oynamaya veya içinden yapmak istediği yaramazlığı gizli yapmaya yönelir, bu da çocukta huzursuzluk ve kaygı duyguları yaratır. 


 
Üst Alt