Çocuklarda zehirlenme, zehirleyici özelliği olan bir maddenin zarar verecek miktarda vücuda çeşitli yollarla ( ağız, cilt yolu vs.) girdikten sonra vücutta bazı olumsuz belirti ve bulgulara yol açmasıdır. Bunlar arasında yaşamı tehtid eden durumlar da olabilir. Ülkemizde zehirlenmeler; trafik kazası, düşme ve yanıklardan sonra 4. sırada yer alan kaza çeşididir ve okul öncesi dönem en sık görüldüğü yaş grubudur. Çocukluk çağı zehirlenmeleri en sık 6 yaş altı dönemde görülürler( %80). Bunun yaklaşık %40’ıda 2 yaş alında görülmektedir. Şunu belirtmek gerekir, zehirlenmeler çocuğun değill, ebeveynlerin kusurudur.
Zehirli maddeler, vücuda solunum, sindirim ve deri yoluyla girebilirler. Zehirlenme, maddeninin alımından bir kaç saat gibi kısa bir süre sonra olabileceği gibi uzun süre maruziyet sonrası ( 3 ay ve üstü) da oluşabilir. Zehirlenmeye neden olan maddeleri sayarsak, son tüketim tarihi geçmiş veya bozuk olan gıdalar, ilaçlar, temizlik malzemeleri( çamaşır suyu, tuz ruhu vs.), böcek ve hayvan ısırıkları, gıda katkı maddeleri, çevresel kirleticiler (egzoz, böcek ilaçları vs.), soba dumanı (karbon monoksit zehirlenmesi), mantarlar, zehirli otlar çocuklarda zehirlenmeye neden olan maddelerdir.
Çocuklarda zehirlenmelerin büyük bir oranda kaza sonucu meydana gelmektedir. Bundan çıkaracağımız sonuç, çocuklar merak etme duygusu ile yeni gördüğü maddeleri yeme, içme, koklama sonucu zehirlenme olur ve anne babaların bunlara önlem almamasından dolayı gerçekleşir. Çocuklar evdeki çekmeceleri karıştırırlar, uzanamayacakları yerlere bile evdeki eşyaları kullanarak (çekmeceleri merdiven olark kullanmak gibi bazen büyük bir yaratıcılık ile bunu yaparak) ulaşırlar. Her şeye karşı büyük bir merak içindedirler ve kendilerine neyin zarar verebileceği konusunda fikirleri yoktur. Zehirli maddeler, ilaçlar ortalıkta bulundurulmamalı, çocukları ulaşamayacakları ve mümkünse kilitli bir yerde tutulmalılar. Hiçbir zaman tiner, çamaşır suyu gibi maddeler su veya başka bir içecek şişesine konmamalı, ilaçlar çocuğa şeker diye verilmemeli, çocuğun yanında ilaç içmemeli, unutulmamalıdır ki çocuklar taklit ederler, çocuk dışarıda oynarken iyi gözetlemeli, çöp yakınlarında oynamasına müsaade etmemeli, piknik alanlarında böcek( kene vs.) ve yılan gibi hayvan ısırıklarına karşı dikkatli olunmalıdır.
Zehirlenme belirtileri nelerdir ve ne yapmak gerekir;
Çocuğun genel durumu hızla bozulur. Ateş yükselmesi, ishal, kusma veya kabızlık , hipotansiyon( tansiyon düşüklüğü), aşırı terleme, ağız kuruluğu, ağızdan aşırı salya akması, görme bozukluğu, kasılmalar, bilinç bulanıklığı veya kaybı, nefes darlığı, kalp ritim bozuklukları, göğüs ağrısı ,idrar kaçırma veya idrar yapamama gibi belirtiler gelişebilir.
Çocuğun bilinci kapali ise ilk olarak yan yatırılır ağız içinde bir şey olup olmadığı , dilinin geride olup olmadığı kontrol edilir. Hemen 112 acil ve 114 zehir danışma aranır. Solum sıkıntısı varsa, önce hava yolu açılır. Solunum yollarında yabancı cisim olduğundan şüpheleniyorsak, çocuk eğer küçük ise baş aşağı gelecek şekilde diz üstüne yatırılır ve sırtına, iki kürek kemiğinin ortasına birkaç kez vurulur, daha büyük çocuklara heimlich manevrası uygulanır. Solunum yoksa yapay solunum ve kalp masajı uygulanmalıdır. Zehirlenme kömür sobasından veya böcek ilacı gibi nedenlerle solunum yoluyla olmuşsa, hasta o ortamdan uzaklaştırılmalıdır. Ağız yolu ile eğer çamaşır suyu, kezzap gibi yakıcı bir madde, veya gazyağı, benzin, tiner gibi hidrokarbon yapısında olan maddeler alınmışsa hiç bir şekilde çocuk kusturulmamalıdır. Bu, maddenin mide, yutak, ağız boşluğu, akciğerlerdeki yıkıcı etkisini artırır. Ayrıca hastanın bilinci yerinde değilse kusmuk akciğerlere kaçabileceğinden gene kusturulmamalıdır. İlaç içmiş ve bilinci yerinde olan çocuk kusturulabilir. Süt, yoğurt zehirin kana karışmasını artırabileceğinden veya çamaşır suyu gibi yakıcı maddelerin etkilerini artırabileceğinden verilmemelidir. Zehirli madde deriye bulaşmışsa( böcek ilacı gibi) elbiseler çıkarılır, eldiven ile vücut bol su ve sabun ile yıkanır, göze bulaşmıssa sadece bol su ile yıkanır.