Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) çocukluk döneminin en sık rastlanan nörogelişimsel hastalıklarından biridir. Çocuk ve ergenlerde sıklığı %5-8 arası olarak bildirilmektedir. DEHB’nin üç alt tipi vardır; dikkat eksikliğinin baskın olduğu tip, hiperaktivitenin baskın olduğu tip ve bileşik tip. En sık rastlanan bileşik tiptir. Hastalığın nedenleri tam olarak açığa kavuşmamış olmakla birlikte, genetik ve çevresel etkenlerin neden olduğu belirtilmektedir. DEHB hastalarının %80’inde bir diğer psikiyatrik sorun eşlik eder. Karşı olma-karşı gelme bozukluğu, davranım bozukluğu, anksiyete bozuklukları, öğrenme bozuklukları ve tik bozuklukları en sık eşlik eden hastalıklardandır. Olguların önemli bir kısmında belirtiler yetişkinlikte de devam eder. DEHB, yetişkinlikte antisosyal kişilik bozukluğu ve madde kötüye kullanımı ile birlikte görülebilir.
Belirtiler
Ders çalışamama, ders başarısızlığı,
Dalgınlık
Unutkanlık
Sürekli hareket halinde olma
Oturması gereken durumlarda içsel huzursuzluk(daha çok ergenlerde ve erişkinlerde)
Akranlarına göre daha fazla hareketli olma
Çok konuşma,
Acelecilik
Sıra bekleyememe,
İsteklerini erteleyememe
Tanı ve Değerlendirme
Tanı için esas olan klinik muayenedir. Tanı ölçütleri arasında birden fazla ortamda belirtilerin gözlenmesi gerekliliği yer aldığı için, hem anne babadan hem öğretmenlerden bilgi alınması gereklidir. Özellikle akademik başarısızlık yaşayan çocuklarda, öğrenme bozukluklarının, uygun zeka testleri ve çocuğun okuma, matematik, yazma becerilerini değerlendiren testlerle değerlendirilmesi gerekir.
Psikostimülanlar
Hiperaktivite tedavisinde 1936’dan beri kullanılmaktadır. Bu ilacın kısa ve uzun etkili formları bulunmaktadır. Psikostimülan tedavisinde en iyi aşırı hareketlilik düzelirken, en az düzelme öğrenme sorunlarında veya sorun çözme becerilerinde görülür.
Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğunda Doğal Gidiş
DEHB çocukluk çağında başlayan ve olguların önemli bir kısmında ergenliğe ve erişkinliğe kadar devam eden bir bozukluktur. DEHB olan çocuklar normal gelişen yaşıtlarına göre daha fazla sınıfta kalma, sınıf tekrarı ve düşük okul başarısı göstermektedir. Çocukluğunda DEHB tanısı konulan olguların %30 kadarının erişkinlikte DEHB’den pek etkilenmeden yaşadıkları, %60 kadarı sürmekte olan DEHB belirtileri nedeniyle akademik , iş, sosyal ve emosyonel alanlarında sorunlu oldukları ve geri kalan %10’luk kısmın ise son derece önemli psikiyatrik sorunlar yaşadıkları düşünülmektedir. İlaç tedavisi veya eşlik eden bozukluğu olanlarda bütünleyici tedavi almama veya tedaviye geç başlanması da DEHB’nin gidişini olumsuz etkileyen özellikler arasında yer almaktadır.