dişçi korkusu nasıl aşılır ?

diş hekimi korkusu nasıl aşılır ? Diş Doktoru korkusu, psikolojik olarak dişçiye gitmekten korkma veya antipati ile dişçiye gitmeyi iğrenç bulgu gibi mantıkdışı korkuları içerir Bu korkular, diş hekimi koltuğunda geriye yatırılma, ellerin ya da diğer diş aletlerinin ağzın içine sokulması, (özellikle de dişçilikte sıkça kullanılan delici aletin), iğne korkusu ve kullanılan aletlerin steril olmayacağı düşüncesiyle, HIV ve hepatit gibi bulaşıcı dağıtılmış rahatsızlık ve mikropların kapılabileceği korkularından oluşabilir Gerçekten bu korkular bir bakıma korkulardır ve kişinin bu cins korkular içinde olmasında kendine kadar haklı nedenleri de bulunabilir Oysa her şeye rağmen, yaşantımızda defalarca için dişçiye gitme olasılığımızın bulunduğu ve hoşlanmadığımız bu gibi durumlarla rastlamak zorunda kalabileceğimiz gerçeği göz ardı edilmemeli ve hoşumuza gitmese de günün birinde bu duruma sabretmek zorunda kalabileceğimiz unutulmamalıdır Hepimizin bildiği ve bize önerildiği gibi sağlıklı bir tebessüm için en az altı ayda bir almak üzere bir diş hekimine gitgide artarak ağzımızı ve dişlerimizi yoklama ettirmemiz gerekmektedir Ağız ve diş sağlığımız için olduğu kadar öteki organlarımızın sağlığı için de gerekli olan bu şart, bazılarımız için büyük bir dehşet ve endişeye yol açmaktadır Bu nefret edilen şey ve üzüntü; değil diş hekimine gitmek bu düşüncenin akla getirilmesiyle dahi yaşanabilmekte ve kişide panik hali yaratabilmektedir Diş hekimine gidildiğinde yapılacak işlemlerin akli deneyimlenmesi dahi bu kişiler için son derece korkutucu olabilmektedir Bu durum kişilerin dişçiye gitmelerini engellediğinden ortaya fazla daha önemli diş sorunları çıkmakta ve giderek büyüyen sorunlar nedeniyle de dişçiye gitmek zorunda kalan kişiler daha uzun vakit ve daha çok sayıda çare işlemlerine maruz kalmaktadır Bu işlemlerin diş problemine yan olarak uzaması ve kişiye can sıkıntısı vermesi de diş doktoru korkusunu pekiştirmektedir Hasta bu korkusundan dişçisine önceden söz edebilir ve korkularının kaynağı ile nedenleri konusunda doktoruyla konuşabilirse fazla farklı alanlara yönlendirilmiş nedenlerle ortaya çıkabilen ve çok çeşitli korkuları da taşıyan (iğne korkusu, kan görme korkusu, sancı duyma korkusu, hastalık veya mikrop kapma korkusu vb) diş doktoru korkusunun üstesinden gelebilmek genelde olası olabilmektedir Bazı durumlarda hastanın diş doktoru korkusu çare esnasında ortaya çıkabilir ve dolayısıyla bu dehşet fakat tedavi başladığında fark edilebilir Bu geciken ayrım etmenin hastanın tedavisi konusunda farklı alanlara yönlendirilmiş alternatiflerin araştırılmasında ve geliştirilmesinde de gecikmelere yol açabileceği unutulmamalıdır hemen hemen bütün diş hekimleri diş hekimi korkusu yaşayan hastalarla kastetmek durumunda kalmışlar veya kalacaklardır Aynı şekilde siz veya bir yakınınız bu korkuyu halen taşıyor olabilir ya da günün birinde bu korkuyla siz veya bir yakınınız karşılaşabilirsiniz Böyle durumlarda atılması gereken ilk adım diş hekiminden randevu alınırken bu korkudan söz edilmesidir Keza unutulmaması gereken bir başka konu da diş doktoru korkusu olan hastaların daha evvelden tanıdıkları ve iyi bir irtibat kurdukları doktorları tercih etmeleridir Aşina bir doktorla hedeflemek tanıdık olmayan bir doktorla çalışmaya kadar daha sakinleştirici ve gerilimi azaltıcıdır Öteki yandan, özel olarak dişçi korkusu olan hastalarla çalışan diş hekimlerinin bulunduğu da bilinmelidir Bu alanda çalışan ve deneyimi olan diş hekimlerinin seçilmesi hasta açısından kolaylıklar sağlayabileceği gibi diş doktoru açısından da rahatlık sağlayacaktır Bunun için önceden bir araştırma yapılabilir Dişçi korkusunda göreceli olarak diğerlerine kadar sonuçlandırılması daha basit olan bazı korkular vardır Bu korkular belirlendikten daha sonra bazı önlemler alınabilir ve dehşet ortadan kaldırılabilir Örneğin; diş hekimliğinde kullanılan delici aletin çıkardığı sesten rahatsızlık duyanlar için çare sırasında walkman kullanılması önerilebilir Bu yolla aletin çıkardığı ses müzik sesiyle bastırılacağı için nefret edilen şey nedeni ortadan kaldırılmış olur Kirli kokular ve yabancı kokular sebebiyle oluşan korkuları gidermede arama terapi uygulanabilir Öteki yandan diş hekimi ya da asistanının hastaya yumuşak bir biçimde teması, sıcak ve doğru tavrının yanı sıra rahatlatıcı konuşmaları da duyulan gerginliği gidermede yardımcı olabileceği gibi duyulacak ağrıyı hafifletmede de muavin olabilir Bazı durumlarda ise meditasyon denenebilir Yeniden fazla heyecanlı kişiler için değişik relaksasyon yöntemleri kullanılabilir ve hastaya gevşeme eksersizleri öğretilebilir diş doktoru tarafından hastaya çare sırasında yapılacak olan işlemleradım adım anlatılabilir ve sancı duyulduğunda hastanın elini kaldırılarak haber verilmesi istenebilir Böylece hastaya işlemin ağrı duyulduğu anda kesilebileceği garantisi verilerek dehşet azaltılabilir Bazı insanların ise daha ciddi korkuları olabilir Bu durumlarda oral veya damardan sakinleştiriciler verilmesi gerekebileceği gibi ara sıra genel anesaaai dahi gerekli olabilir Hem psikoterapinin yanında hipnoz kullanılarak bu korkuların yenilmesinde muavin olunabilir Bunun için diş doktoru ile diğer bir takım alanlardaki doktorların ve psikoloğun işbirliği yapmaları gerekmektedir Burada kayda değer olan, ilk kez hangi tekniğin hasta için yerinde olduğuna karar verilmesi ve o tekniğin uygulamaya konulmasıdır Hasta dişçi koltuğuna oturduktan daha sonra bu konuda yaşanacak kararsızlıklar hastanın veya hekimin tedaviden vazgeçmesine yol açabilir ve hastaya gitmesi için müsade verildiğinde de dişten kaynaklanan sorunlar daha da artabileceği gibi hasta daha sıklıkla diş hekimine gitmek zorunda kalabilir Bu durumda hasta çok daha dağıtılmış işlemlerden dinmek durumunda kalabilir böylece diş doktoru korkusu ya da dişçiye gitme korkusu mutlaka yenilmelidir id