En Komik Piyes
Dünyanın en komik skeci
dünyanın en komik tiyatro oyunu
dünyanın en mizahi piyesi
GÜLSÜM'ÜN KISMETİ
BABA : Biliyor musun Bayan, Gülsüm ’e ne çıktı?
ANNE : Piyango mu çıktı yahut bey?
BABA : Onun gibi bir şey, bil bakalım
ANNE : Kısbet mi çıktı?
BABA : Güreşçi mı bu? Ne kısbeti? Şans seslenmek istedin nasıl olursa olsun
ANNE : He ya, bütün onu diyecektim
BABA : Aferin sana, evet ondan çıktı
ANNE : Peki kim?
BABA : Kim kim?
ANNE : Alıcı, şans kim?
BABA : Baht de kim?
ANNE : Ayol, Gülsüm´e meydana çıkan talih kim?
BABA : Düşünüyorum, sen de düşün
ANNE: Olur
GÜLSÜM : Asıl, baba, ne oluyor burada?
ANNE : Ne bağırıyorsun kız! Otur sen de düşün
GÜLSÜM : Oluur
BABA : Yahu Bayan, ne düşünüyoruz biz?
ANNE : Gülsüm´e çıkan kısmetin adını
GÜLSÜM : Nee! Bana kısmet mi çıktı?
BABA : He ya
GÜLSÜM : Ne duruyorsunuz öyleyse, verin gitsin
BABA : Kime vereceğiz kız?
GÜLSÜM : İsteyen adama
BABA : O kim? îşte onu düşünüyoruz
GÜLSÜM : Baba, beni kim istedi?
BABA : Karşısında köyden biri
ANNE : Alıcı, madem biliyordun neden söylemedin?
BABA : Ne düşünüyorduk demin biz?
ANNE : Gülsüm´ün kısmetini düşünüyorduk!
BABA : Hay Allah ben de ne düşünüyoruz diye düşünüyordum
GÜLSÜM : Peki kim bu adam baba?
BABA : Çiftçi Seni de şehzade istemez ya
GÜLSÜM : Nerede görmüş beni?
BABA : Görmemiş fakat
ANNE : Bey, bu nasıl iş? Kızı görmeden mi alacak bu adam?
BABA : Görmeden olur mu kadın? Görecek ast
ANNE : Ne zaman?
BABA : Nerdeyse kazanç
GÜLSÜM : Amanın! Başlıca kız, hemencecik ortalığı toparlayalım
BABA : Kapı çalınıyor, kim o?
DÜNÜR : Benim, haber yollamıştım Aldınız mıydı?
BABA : Haber bu, kaybolur mu? Aldık ast
ANNE : Gülsüm! Gel kız buraya!
GÜLSÜM : Süsleniyorum ayol, müşteri gelip beni böyle mi görsün?
BABA : Şeey, bizim kızımız birazcık şeydir
ANNE : Akılsızca Yapılan
DÜNÜR : Aman efendim, akıllı bayan daha tehlikeli olur
BABA : Zaten ben hiç zeki kadın görmedim
GÜLSÜM : İşte geldim Deminden beri ne bağırıp duruyorsunuz yahu? Bu da kim?
BABA : İşte, bu kısmetin
DÜNÜR : Adım İsmet
ANNE : Kızım hele bi sor Talih efendi ne içmek ister?
GÜLSÜM : Ne içecek! Şıra natürel
DÜNÜR : Niçin?
GÜLSÜM : Bizim şıramız iyi de ondan Aptal değilsen şıra içersin
BABA : Kusura bakma oğul bizim kız kıt akıllıdır
DÜNÜR : Aman aman, böylesi daha iyi
GÜLSÜM : Anaaaa, anaaaaa, üüüüüüüüü,üüüüü
ANNE : Ne oldu kız? Niye ağlıyorsun?
GÜLSÜM : Ağlarım tabi
ANNE : Kız, kocaya gidiyorum diye ağlanır mı?
GÜLSÜM : Ona ağlamıyorum Şu baltaya ağlıyorum
ANNE : Baltanın nesine ağlıyorsun?
GÜLSÜM : Ben evlenince çocuğum olmayacak mı?
ANNE: Olacaak!
GÜLSÜM : Çocuk buraya şıra olmaya gelmiyecek mi?
ANNE:Geleceek!
GÜLSÜM : O balta yavrumun kafasına düşerse ya
ANNE : Essahtan kuz Vah benim torunum Vay şanssız yavrum!
BABA : Nooluyor orada be!
ANNE : Beey, bey yetiş!
BABA :Noldu?
ANNE : Bu balta ilerde torunumuzun kafasına düşerse nolur halimizİ bir düşünsene
BABA : Amanın, bunu ben hiç düşünmemiştim yahu Vay torunum
DÜNÜR : Yahu sabah beri sizi dinliyorum oradan Çok safsınız ha
BABA : Vay yavrum, oy torunum, ooy!
DÜNÜR : Yahu kesin şu ağlamayı Bakın baltayı aldım oradan Artık çocuğunuza bir şey olmaz
BABA : Vaay, ne değin akıllıymış bu talih yav! Allah razı olsun evladım
DÜNÜR : Bakın, ben Gülsüm´ü akıllı değil diye alacaktım fakat, dünyanın en aptal kızıyla da evlenemem
GÜLSÜM : Başlıca, başlıca, almayacak bu adam beni!
DÜNÜR : Şayet en aptal değildir Bunu öğreneceğim
BABA : Nereden öğreneceksin?
DÜNÜR : Acilen yola düşeceğim Eğer kızınızdan daha aptal birini görürsem gelir kızınızla
evlenirim Beni beklesin
BABA : Zaten kim alır ama onu? Zoraki bekleyecek
GÜLSÜM : Benden aptal insan yoktur dünyada Bulamaz Evlenemiyeceğim
DÜNÜR : Sözüm laf Hadi hoş bir şekilde kalın
BABA : Merak etme kızım, buralar aptal doludur Döner alır seni
sahnenin önünde
DÜNÜR : Kolay gelsin hemşerim!
ÇOBAN : Kolaysa başına gelsin Anamdan emdiğim süt burnumdan geldi
DÜNÜR : Ne yapmaya çalışıyorsun?
ÇOBAN : Eşeği yukarı, ağaca çıkaracağım
DÜNÜR : Güç bir iş ama, eşek ağaçta ne yapacak?
ÇOBAN : Görmüyor musun, hayvanın karnı aç Hadi aslanım, çık yukarı
DÜNÜR : İyi de eşek ağaçta ne yapacak?
ÇOBAN : Bakış seyredecek! Pişmanlık yarabbi! Karnını doyuracak karnını!
DÜNÜR : Yani ağaca karnını doyurmak için mi çıkacak?
ÇOBAN : Len git işine! Sorgu meleği misin sen?
DÜNÜR : Kızma, sahiden merak ettim
ÇOBAN : Ağaçta ne var?
DÜNÜR : Yapraak
ÇOBAN : Haa, aramak kör değilsin Ya âmâ olmalıydın ya aptal Demek ama kör değilsin
DÜNÜR : Eşek ağaçta ne yapacak?
ÇOBAN : Len hemşerim, hayvan açdiyorum
DÜNÜR : Haa, anladım Çıkarıp onları yedireceksin
ÇOBAN : Afferin sana
DÜNÜR : Lakin şöyle yapsan, dalı tutup aşağıda çeksen böylece yedirsen daha basit olmaz mı?
ÇOBAN : Vaay canına!
DÜNÜR :Yaa!
ÇOBAN : Yahu sen sandığım gibi aptal değilmişsin be
DÜNÜR : Sana bu kadarı yeter Hadi eyvallah
ÇOBAN : Uğurlar ola!
sahnede
GÜLSÜM : Güzel geldiniz Bak geçen gün şıranı içmemiştin Sakladım îç
DÜNÜR : Yani sen üç gündür elinde bardakla beni mi bekledin?
GÜLSÜM : Ne var bunda? Diğer işim mi var ki?
DÜNÜR : Ya hiç gelmeseydim?
GÜLSÜM : Babam mutlaka geri dönerdedi Benden daha aptal insan çokmuş Söyle bakalım beni alacak mısın?
DÜNÜR : Alacağım Gülsüm
GÜLSÜM : Yaşasın, demek benden aptallar da var şu dünyada Ne gördün, anlatsana DÜNÜR : Bir adam gördüm Aç olan eşeği zorla ağaca çıkarmaya çalışıyordu Eşek ağaca çıkınca oradaki dalları yiyecekmiş Zavallı hayvanı itip duruyordu
GÜLSÜM : Hah hah hah ha! Aptal adam Eşek o kadar itmeyle ağaca çıkar mı? Önce kendi ağaca çıkıp, sonra iple eşeği yukarı çekseydi ya! *