Fonksiyonel disfoni (FD), yapısal olarak tamamen normal olan ses tellerinin uygun ses çıkarma işlevini yerine getirememesi durumudur. Bir başka ifade ile, normal olan ses organının uygun olmayan, ya da yanlış şekilde kullanılması olarak tanımlanabilir. Bu tanının koyulabilmesi için hastanın ses hastalıkları konusunda deneyimli bir klinik tarafından gerekli tüm incelemeler ışığında değerlendirilmiş olması gereklidir. Bu hasta grubu, ses hastaları içerisinde %10-40’lık bir bölümü oluşturmaktadır (1). FD’nin belirti ve bulguları çok değişkenlik gösterebilmekle birlikte, çoğu hastada geçirilmiş bir üst solunum yolu infeksiyonunu takiben görülebilir. Kadınlarda erkeklerden daha sık olarak görülür. Genellikle geçicidir ve tedavi yanıtı değişkendir.
FD’de sesin değişik özellikleri olumsuz olarak etkilenebilir. Sesin şiddeti, perdesi ya da genel kalitesinde bozulmalar olabilir, hatta nadiren de olsa, hasta hiç ses çıkaramayabilir (Fonksiyonel afoni). Psikolojik faktörler ve stres, FD belirtilerinin başlamasına ya da artmasına neden olabilir.
FD tanımı yerine ya da benzer klinik durumlar için kullanılan çok sayıda tanımlama mevcuttur. Bunlar arasında psikojenik, konversif, histerik, hiperfonksiyonel, kas gerilim ve misuse (yanlış kullanım) ses kısıklıkları sayılabilir (2-6).
Fonksiyonel disfonide larinks (gırtlak, hançere) içerisindeki küçük kasların uygunsuz kasılmalarının rol oynadığı düşünülmektedir. Bu kasılmalara neden olarak aşağıdaki mekanizmalardan bir ya da birkaçının rol oynayabileceği değişik çalışmalarda ifade edilmiştir (1):
1. Aşırı ses kullanma gerekliliğine bağlı teknik olarak sesin yanlış kullanımı (2-4)
2. Üst solunum yolu infeksiyonu sonrası gereken öğrenilmiş ses uyumu (5)
3. Laringofaringeal reflüye bağlı ses problemlerine ikincil artmış larinks ve farinks (boğaz, yutak) kasları gerginliği (7,8)
4. Küçük ses teli patolojileri (nodül, polip gibi) yada yetmezliklerine ikincil ses probleminin aşırı düzeltilmesi (9)
5. Kişilik özellikleri ya da psikolojik nedenlere bağlı larinks bölgesinde aşırı gerginlik (10,11)
FD tanısı, bireyin tam bir kulak burun boğaz ve baş boyun muayenesinin yapılmasını takiben, larinksin gerek geleneksel, gerek güncel (endoskopik, videolaringostroboskopik) yöntemlerle incelenmesi ve gerek görülürse ses laboratuarında yapılacak diğer incelemeler (ses analizi, tanısal ses terapisi, larinks elektromyografisi gibi) sonucunda koyulabilir.
Tedavi edilmeyen FD, bireyin yaşam kalitesini olumsuz etkilediği gibi, devam etmesi durumunda organik patolojilere (ses teli nodülü gibi) de yol açabilir.
FD tedavisi, ihtiyaç olan hallerde kullanılan değişik ilaçların yanı sıra bireye doğru ses davranışını öğretmeyi ve bunu güncel hayatta uygulamayı amaçlayan ses terapisi yöntemleri ile yapılmaktadır. Yeterli sıvı alımı, solunan ortamdaki havanın nemlendirilmesi, sigaradan uzak durulması, genel stresin azaltılması, uygun sesle ve nefes desteği ile konuşma, boğazı sık temizleme alışkanlığından kaçınılması gibi hastanın kendi başına uygulayabileceği yöntemler de tedavi başarısı açısından çok önemlidir (12). Bu önlemlerin alışkanlık haline getirilmesi, FD sorunları ile tekrar karşılaşmamak için de çok faydalıdır.