nicebayan
Yeni Üye
Basımevi İcadı,
Geçmişten Günümüze Matbaanın Tarhçesi,
Matbaanın Gelişimi
Matbaa Johann Gutenberg tarafından icat edilmemiştir Gutenberg bir bir metal harflerle yüksek zorlama tekniğini geliştirmiş Gutenberg ’in bu buluşundan daha sonra matbaacılık yaygın ve süratli artan bir sektör olmuştur Matbaanın ilk önce kullanılması Uzakdoğu ’da başlamıştır Bilinen ilk zorlama VIII yy ’da Japonya ’da yapılmıştır İmparatoriçe Shotoko Budizm ’in kutsal metinlerini Sanskrit dilinde Çin alfabesiyle bastırmıştır
ilk önce tek tek harfler dökerek baskı yapmayı Pi Sheng (9601297) adında bir Çinli denemiştir Pi Sheng porselenden harfler kullanarak matbaanın gelişimine hız kazandırmıştır Ancak fazla harfli Çin alfabesinde bir bir harfler kullanarak zorlama yapma nedeni hala anlaşılamamıştır Basımevi Çinlilerden Uygurlara geçmişlerdir Uygurların IX yy ’dan itibaren zorlama yaptığı bilinmektedir (TunHuang mağarasındaki buluntular)
Avrupa ’da tipografya bilhassa XV yy ’da gelişme göstermiştir Avrupa ’da matbaacılığın üssü Hollanda olmuştur Burada ama basım tekniği tahta kalıplarla yapılmaktadır Hattatlarca yazılan tahta kalıplar Hakkaklarca kazınmaktadır Kalıplar bu yönetemle üretilmektedir Harlem kentinde öncelikle tek tek harflerle zorlama denemelerini 1430 yılında Lourens Janszoon Coster ’in yaptığı sanılmaktadır
Johann Gutenberg ise çırağı Fust ile birlikte Mainz şehrinde metal harflerle basım tekniğini uygulamıştır Gutenberg bu çaılşmalara bilgi ve birikimlerini, Fust ise sermayesini katmıştır Ilk çalışmaları olan 42 satırlık İncil ’i 1455 yılında basmışlardır Fust ve Gutenberg işlerin yolunda gitmemesi neticesinde ortaklıklarına son vermiştir 1462 ’de Nassau başpsikoposunun askerleri Mainz şehrine saldırdı Kaçan basımcılar Avrupa ’nın her yanında dağıldı
Türkiye ’de Basımcılık
Sultan 2 Beyazit'ın 1492 yılında topraklarına kabul ettiği engizisyondan kaçan yahudiler, basımevi tekniğini beraberlerinde getirmişlerdi Osmanlı'ya gelişlerinden derhal bir yıl daha sonra, David ve Samuel ibn Namhias kardeşler 1493 yılında İstanbul'da birincil basımevini (matbaasını) kurarlar Kendilerine tevrat ve dnii kitaplar basma izni verilmişti Bu sebepten sadece tevrat, dua ve din tarihi kitapları basılmıştır Bu tarihten sonra değişik kereler matbaa açma girişiminde yer alan Osmanlı'nın islam tebasından kişilere defalarca karşı çıkılmış, Kuran'ın daha önce olduğu gibi mutlaka elle yazılması gereğini gösteren bu kişiler zamanın önemli kişileri olan hattatlar göre kışkırtılmış ve himaye görmüşlerdir Osmanlı topraklarında çalışan birincil matbaadan 234 yıl sonradan Osmanlı'nın islam tebasınadan olan İbrahim Mütefferika Lale Devri olarak bilinen dönemde, 1772 yılında matbaasını kurmuştur Matbaasında basılan birincil kitap Kitabı Lügatı Vankulu (Vankulu sözlüğü) ’dur Mütefferika yaşamı boyunca 18 öbür eser basmıştır Fakat kitapların maliyetlerinin ve buna alt olarak fiyatlarının çok yüksek olması matbaacılığın yaygınlaşmasını engellemiştir Mütefferka ’nın ölümünden daha sonra basımevi zaman zaman atıl kalsa da çalışmaya devam etmiştir Matbaanın başına 1754 yılında İbrahim ve Ahmet Baylar, 1783 yılından daha sonra Beylikçi Raşid Mehmed Efendi ve Vak ’anüvis Vasıf Efendi geçmişlerdir
1769 yılında Abdurrahman Efendi Mühendisane matbaasını kurmuştur Sonradan Üsküdar matbaası(1802) ve ardından Takvimhanei Amire adında bir basımevi daha açıldı (1831) Bu sırada Mısır ’da Kavalalı Mehmet Ali Paşa Bulak matbaasını kurdu (1822) 1833 yılında ülkede 54 matbaa (15 ’i litografi) 1948 yılında 509 matbaa ve 1983 yılında 3537 basımevi bulunmaktaydı 2007 yılında 6000 civarında basımevi bulunmaktadır
Günümüzde Türk matbaacılığı teknolojik gelişmelere emrindeki olarak gelişimini sürdürmektedir Basım sektörü Avrupa ’daki emsalleriyle aynı kalitede ürünler üretebilmektedir Hazırlanmış teknoloji imalatçı ülkelerden alınmakta ülkemizde başarı ile uygulanmaktadır Ama Türkiye bazı istinalar hariç teknoloji üretmekten uzaktan, fakat iyi bir teknoloji takipçisi durumundadır
netten seçme parça *
Geçmişten Günümüze Matbaanın Tarhçesi,
Matbaanın Gelişimi
Matbaa Johann Gutenberg tarafından icat edilmemiştir Gutenberg bir bir metal harflerle yüksek zorlama tekniğini geliştirmiş Gutenberg ’in bu buluşundan daha sonra matbaacılık yaygın ve süratli artan bir sektör olmuştur Matbaanın ilk önce kullanılması Uzakdoğu ’da başlamıştır Bilinen ilk zorlama VIII yy ’da Japonya ’da yapılmıştır İmparatoriçe Shotoko Budizm ’in kutsal metinlerini Sanskrit dilinde Çin alfabesiyle bastırmıştır
ilk önce tek tek harfler dökerek baskı yapmayı Pi Sheng (9601297) adında bir Çinli denemiştir Pi Sheng porselenden harfler kullanarak matbaanın gelişimine hız kazandırmıştır Ancak fazla harfli Çin alfabesinde bir bir harfler kullanarak zorlama yapma nedeni hala anlaşılamamıştır Basımevi Çinlilerden Uygurlara geçmişlerdir Uygurların IX yy ’dan itibaren zorlama yaptığı bilinmektedir (TunHuang mağarasındaki buluntular)
Avrupa ’da tipografya bilhassa XV yy ’da gelişme göstermiştir Avrupa ’da matbaacılığın üssü Hollanda olmuştur Burada ama basım tekniği tahta kalıplarla yapılmaktadır Hattatlarca yazılan tahta kalıplar Hakkaklarca kazınmaktadır Kalıplar bu yönetemle üretilmektedir Harlem kentinde öncelikle tek tek harflerle zorlama denemelerini 1430 yılında Lourens Janszoon Coster ’in yaptığı sanılmaktadır
Johann Gutenberg ise çırağı Fust ile birlikte Mainz şehrinde metal harflerle basım tekniğini uygulamıştır Gutenberg bu çaılşmalara bilgi ve birikimlerini, Fust ise sermayesini katmıştır Ilk çalışmaları olan 42 satırlık İncil ’i 1455 yılında basmışlardır Fust ve Gutenberg işlerin yolunda gitmemesi neticesinde ortaklıklarına son vermiştir 1462 ’de Nassau başpsikoposunun askerleri Mainz şehrine saldırdı Kaçan basımcılar Avrupa ’nın her yanında dağıldı
Türkiye ’de Basımcılık
Sultan 2 Beyazit'ın 1492 yılında topraklarına kabul ettiği engizisyondan kaçan yahudiler, basımevi tekniğini beraberlerinde getirmişlerdi Osmanlı'ya gelişlerinden derhal bir yıl daha sonra, David ve Samuel ibn Namhias kardeşler 1493 yılında İstanbul'da birincil basımevini (matbaasını) kurarlar Kendilerine tevrat ve dnii kitaplar basma izni verilmişti Bu sebepten sadece tevrat, dua ve din tarihi kitapları basılmıştır Bu tarihten sonra değişik kereler matbaa açma girişiminde yer alan Osmanlı'nın islam tebasından kişilere defalarca karşı çıkılmış, Kuran'ın daha önce olduğu gibi mutlaka elle yazılması gereğini gösteren bu kişiler zamanın önemli kişileri olan hattatlar göre kışkırtılmış ve himaye görmüşlerdir Osmanlı topraklarında çalışan birincil matbaadan 234 yıl sonradan Osmanlı'nın islam tebasınadan olan İbrahim Mütefferika Lale Devri olarak bilinen dönemde, 1772 yılında matbaasını kurmuştur Matbaasında basılan birincil kitap Kitabı Lügatı Vankulu (Vankulu sözlüğü) ’dur Mütefferika yaşamı boyunca 18 öbür eser basmıştır Fakat kitapların maliyetlerinin ve buna alt olarak fiyatlarının çok yüksek olması matbaacılığın yaygınlaşmasını engellemiştir Mütefferka ’nın ölümünden daha sonra basımevi zaman zaman atıl kalsa da çalışmaya devam etmiştir Matbaanın başına 1754 yılında İbrahim ve Ahmet Baylar, 1783 yılından daha sonra Beylikçi Raşid Mehmed Efendi ve Vak ’anüvis Vasıf Efendi geçmişlerdir
1769 yılında Abdurrahman Efendi Mühendisane matbaasını kurmuştur Sonradan Üsküdar matbaası(1802) ve ardından Takvimhanei Amire adında bir basımevi daha açıldı (1831) Bu sırada Mısır ’da Kavalalı Mehmet Ali Paşa Bulak matbaasını kurdu (1822) 1833 yılında ülkede 54 matbaa (15 ’i litografi) 1948 yılında 509 matbaa ve 1983 yılında 3537 basımevi bulunmaktaydı 2007 yılında 6000 civarında basımevi bulunmaktadır
Günümüzde Türk matbaacılığı teknolojik gelişmelere emrindeki olarak gelişimini sürdürmektedir Basım sektörü Avrupa ’daki emsalleriyle aynı kalitede ürünler üretebilmektedir Hazırlanmış teknoloji imalatçı ülkelerden alınmakta ülkemizde başarı ile uygulanmaktadır Ama Türkiye bazı istinalar hariç teknoloji üretmekten uzaktan, fakat iyi bir teknoloji takipçisi durumundadır
netten seçme parça *