Son Konu

gökbilim

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
astronomi Gökbilim ya da Astronomi, gök cisimlerini onların kökenlerini, evrimlerini, fiziksel ve kimyasal özelliklerini açıklamaya niyetlenmek üzere gözlemleme bilimidir Gökbiliminin sınırlı ve özel bir alan olan gök mekaniği ile karıştırılmaması gerekir Gökbilim daha açık bir deyişle, yörüngesel cisimleri ve Dünya atmosferinin dışında gerçekleşen, yıldızlar, gezegenler, kuyrukluyıldızlar, uç ışıkları, galaksiler (gökadalar) ve kozmik fon radyasyonu gibi gözlemlenebilir bütün durum ve olguları inceleyen bilim dalıdır Evrende yer alan her değişiklik maddenin dağılımını, hareketini, kimyasal bileşimini, evrimini, maddi özelliklerini ve birbirleriyle etkileşimlerini inceler Astronomi terimi eski Yunanca’daki astron ve nomos (άστρον et νόμος) sözcüklerinden türetilmiş olup, « yıldızların yasası » anlamına gelir Asteroitlerin ve kuyruklu yıldızların keşfindeki katkıları gözönüne alınırsa, gökbilim amatörlerin de halen etkili bir rol oynayabildikleri nadir bilimlerden biridir Gökbiliminin tarihi Astronomi yeryüzündeki en eski bilimlerden biri olarak kabul edilir Kazıbilimsel bulgular en eski çağlarda bile insanların astronomi hakkında bilgileri olduğunu ortaya koymaktadır Neolitik çağda bile ırk ekinoksların devirli karakterini, mevsimlerle ilişkisini ve bir takım takımyıldızları bilmekteydiler Modern gökbilim gelişimini, özellikle antik çağdaki ve onları izleyen matematikçilere ve Ortaçağ’ın sonunda keşfedilmiş gözlem aletlerine borçludur Ilk Olarak ayrılmaz bir ikili veya paralel olarak ilerleyen Yıldızbilim ve astronomi zamanla yollarını birbirlerinden dağıtmak zorunda kalmışlardır Antik Devir’da astronomi 1548892292 1548892292 gokbilim5c523888a81e9gokbilim5c523888a81e9 http:uploadwikimediaorgwikipediacommonsthumbbbfTarantulanebuladetail200pxTarantulanebuladetail Tarantula nebulası Antik Çağ'da gökbiliminin gelişimindeki manâlı hususlar olarak şunlar söylenebilir : Astronomi önceleri yalnızca, çıplak gözle görülen gök cisimlerinin gözlemi ve hareketleri hakkındaki öngörmelerden oluşuyordu Eski zamanlarda gözlemler çıplak gözle yapılıyorsa da o zamanlar günümüzdeki gibi sanayi ve ışık kirliğinin bulunmayışı eski insanlara büyük bir fayda sağlıyordu Bu yüzden antik çağda yapılan gözlemlerin günümüzde yapılması olanaksızdır Eski insanların yuvarlak tarzda dikmiş oldukları 6500 takvim megalitlerin (Nabta Playa, Stonehenge) gökbilimsel gözlem nedeniyle kullanıldıkları sanılmaktadır Eski çağlarda gökbilimde ilerlemiş uygarlıklardan bazıları, Çin, Hint, Sümer,Kalde, Mısır, Toltek, Zapotek ve Maya uygarlıklarıdır id RigVeda’da Güneş’in hareketine bağlanan 27 takımyıldızdan ve 13 bölümlü zodyaktan laf edilir Mayalar ise teleskopları olmadıkları halde Venüs’ün evrelerini ve tutulmalarını iyice saptayabilmişlerdi Antik Yunanlar’ın gökbilime yaptıkları en kayda değer katkı maddesi yıldızları kadir derecelerine göre sınıflandırmaya çalışmış olmalarıdır Ortaçağ’da gökbilim 1548892292 1548892292 gokbilim5c52388a8ee79gokbilim5c52388a8ee79 http:uploadwikimediaorgwikipediacommonsthumbbb2Eaglenebulapillars200pxEaglenebulapillars Eagle nebulasından ilginç bir bakış 1548892292 1548892292 gokbilim5c52388c127a3gokbilim5c52388c127a3 http:uploadwikimediaorgwikipediatrthumb003ApolloTeleskobu200pxApolloTeleskobu Apollo Teleskobu Ortaçağ’da astronomi bilgilerinin İslam bilginlerince geliştirildiği ve bu bilgilerin sonradan Batı'ya aktarıldığı görülür Gökbilimini geliştiren bu İslam bilginlerinden başlıcaları şöyle sıralanır : AlFarghani (805–880), Gök cisimlerinin hareketleri üstüne yazılar yazdı, ekliptiğin eğikliğini hesaplamasını sağladığı gözlemlerde bulundu AlKindi (801–873), filozof ve ansiklopedici bilgin, astronomi üstüne 16 eser yazdı AlBattani (855–923), astronom ve matematikçi AlHasib Al Misri (850–930), Mısırlı matematikçi AlRazi (864–930), İranlı alim AlFarabi (872–950) büyük filozof ve bilgin AlKhujandi 10 yy’ın sonunda Tahran yakınında bir gözlemevi yapı etti Ömer Hayyam (1048–1131), cetveller hazırladı, takvimi ilerletti Ibn alHaytham (965–1039), matematikçi ve fizikçi AlBiruni, (973–1048), matematikçi, astronom ve ansiklopedici AlTusi (1201–1274), filozof, matematikçi, astronom ve ilahiyatçı; trigonometrinin kurucularından biri olarak kabul edilir AlKashi (1380–1429), (Özbekistan) Ali Kuşçu (1403 1474 ) Türk gökbilimci, matematikçi ve dilbilimci Rönesans’ta gökbilimi Kopernik Güneş merkezli güneş sistemi modelini akıl olarak ortaya attı Koperniğin fikri Galile ve Kepler tarafından savunuldu, geliştirildi ve düzeltildi Kepler Güneş’in çevresindeki gezegenlerin hareketini belirleyen bir yasalar sistemi olduğunu düşünen birincil kişi oldu Çekimi hareket yasalarıyla tanımlayan Newton oldu Böylece gezegenlerin hareketine akılcı bir izah etme getiren birincil kişi de o olduAynı zamanda yansıtıcı teleskobu icat etti Gökbiliminin tarihsel sürecinin son aşaması Astronomi 19 ve özellikle 20yy’da şaşkın bir çabucak ilerlemiştir Gökbiliminin son aşamasında buluş ve gelişmelerle ilgili olarak şunlar söylenebilir: Teleskopların geliştirilmiş olmasının yanısıra diğer bilim dallarındaki ilerlemelerin de gökbilimine yardımcı olmaları sayesinde evrenin gizleri tek tek açığa çıkmaktadır Gökbilimindeki en manâlı gelişmelerden biri tayfölçümü de denilen spektroskopinin (maddelerin ışıkla olan etkileşimlerini anlamaya çalışma, maddelerin soğurduğu ve yaydığı ışığı, yani elektromanyetik dalgaları saptayarak maddenin yapısı hakkında sonuçlara varma tekniği) yani yıldız ışığının elektromanyetik spektral analizine başlanmış olmasıdır Öteki yıldızların ışıklarının analizi bu yıldızların ışığının temelde Güneş’imizin ışığından farksız olduğunu, lakin yıldızlar aralarında ısı, kütle ve ebat bakımından son derece büyük farklılıklar bulunduğunu göstermiştir 1548892292 1548892292 gokbilim5c52388e16e26gokbilim5c52388e16e26 http:uploadwikimediaorgwikipediatrthumbdd5Evreningeni%C5%9Flemesipng223pxEvreningeni%C5%9Flemesipng Evrenin genişlemesi, galaksiler gitgide artarak birbirinden uzaklaşmaktadır 20 yy’ın başında öteki galaksilerden farklı bir bölüm olarak galaksimizin varlığı kanıtlanabilmiştir Arkasından Hubble yasası ile evrenin bir genişleme içinde olduğu saptanmıştır; galaksiler gitgide artarak birbirinden uzaklaşmaktadır Kozmolojik termik ışıma (eski kalıntı ışıması) ve kimyasal elementler ve izotoplarının maddeden ayrılmasını açıklayan bambaşka nükleosentez teorileriyle büyük ölçüde astronomi ve fiziğe dayalı olan BigBang teorisi aracılığıyla Kozmoloji özellikle 20yy’da büyük gelişmeler göstermiştir 20yy’ın bu alandaki son gelişmeleri olarak, radyoteleskopların, radyoastronominin, modern bildirişim araçlarının ortaya çıkması sayılabilir Bunlar bir uçtan bir uca, elektromanyetik dalgalarla uzayı aşan atomların ve bambaşka izotopların yayınlarının spektroskopik analizi yapılabilmiş ve böylece uzak gök cisimleri üzerinde yeni deney türleri makul ayla gelmiştir Gökbiliminin dalları, alanları, konuları Antikçağdaki başlangıç döneminde gökbilim yalnızca astrometriden ibaretti, yani yıldız ve gezegenlerin gökyüzündeki konumlarının ölçümünden ibaretti sonra Kepler ve Newton’un çalışmaları gök cisimlerinin çekim etkisi altındaki hareketlerinin matematik aracılığıyla öngörülmesini sağlayan gök mekaniğini doğurdu Bu iki alandaki (astrometri ve gök mekaniği) çalışmaların çoğu, önceleri, elle yapılan işlemlerden oluşuyordu Günümüzde ise bu çalışmalar bilgisayarlar ve resim aygıtları ile yapılabilmektedir fakat, bu da gök cisimlerinin konum ve hareketlerinin çok büyük bir çabuk saptanabilmesini sağlamaktadır Bu yüzden modern gökbilim daha ziyade gök cisimlerinin maddesel doğasını gözlemlemleye ve anlamaya yönelmiştir 20yy’dan itibaren profesyonel gökbilim iki alana ayrılma eğilimi göstermiştir : Gözlem astronomisi ve teorik gök fiziği Gökbilimcilerin çoğunun her iki alanda da çalışıyor olmasıyla birlikte, profesyonel gökbilimciler giderek bu iki alandan birinde ihtisas eğilimi göstermektedirler Gözlem gökbilimi başlıca olarak verilerin elde edilmesiyle ilgilenir Teorik astrofizik ise olarak gözlemlenen fenomenleri anlamaya ve öngörülerde bulunmaya çalışır Teorik gök fiziği gözlem gökbilimine bir tamamlayıcı etmen olarak gökbilimsel oluşumları açıklamaya çalışır da denilebilir Gökbiliminin bir dalı olan astrofizik yıldızların gözlemiyle sınıflandırılan fiziksel fenomenleri tanımlar, belirler Günümüzde gökbilimciler hepsi de belirtilmiş bir gök fiziği bilgisine sahiptirler ve gözlemleri de yaklaşık olarak defalarca, yine, astrofizik bie bağlamda incelenir bununla beraber, kendilerini yalnızca astrofiziği incelemeye vermiş araştırmacılar da değil değildir Astrofizikçilerin çalışması gökbilimsel gözlem verilerini çözümlemek ve onları fiziki olgulara indirgemektir Astrofiziğin bir dalı olan Kozmoloji evreni fiziksel bir sistem olarak inceler; yani evrenin doğuşu ve büyümesi, evrimi, gökcisimlerinin maddi ve kimyasal özellikleri ve konumlarının hesaplanması ile ilişkilidir Gökbilim gözlemleri salt gökbilim ile ilişkili değildir, bununla beraber genel görelilik kuramı gibi fizikte fazla önemli bir yeri olan teorilerin ispatı için de bilgi sağlar Kullanılan inceleme yöntemi, niyet ve konuya kadar birbiriyle iç içe olan, genel astronomi, gök fiziği ve uzay bilimleri gibi çoğu dala ayrılır Gökbilimde analiz alanları bununla beraber şu iki kategoride ele alınır: Konuya kadar gökbilim Genellikle uzayın bölgelerine kadar (örneğin galaktik gökbilim) ve ilgili meselenin tiplerine göre dallara ayrılır (yıldızların oluşumu, kozmoloji) Gözlem tarzına kadar gökbilim Saptanan partiküllerin tipine (ışık, nötrino) ya da dalga genişliğine (radyo dalgaları, gözle görünen ışık, kızılötesi ışınlar) kadar dallara ayrılır  
 
Üst Alt