nicebayan
Yeni Üye
Göz İle İlgili Atasözleri,
abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır (yolda olur)
çıkarına düşkün kimselerin arkadaşlığı işi bitinceye kadardır
*aç gözünü, açarlar gözünü
yaptığın işlerde açıkgöz davranmazsan çok fena durumlarla karşılaşır, gözünü dört açmak zorunda kalırsın
*aç ölmez gözü kararır, susamış ölmez benzi sararır
yoksulluk insanı öldürmez lakin türlü türlü endişe ve sıkıntı içinde yıpratır
*aç tokun gözüne bakmakla doymaz
yoksul insanla ilgilenmek ancak ona yardım etmekle olur
*açın gözü ekmek teknesinde olur
kişinin tek düşüncesi, yaşaması için zorunlu olan şeyi elde etmektir
*açın karnı doyar, gözü doymaz
ihtiraslı olduğu konuda insan doyumsuzdur, kanaat etmek bilmez
*açtı ağzını, yumdu gözünü
öfkelenerek veya kızarak ağır sözler söyledi
*ağanın gözü cet tımardır
iş sahipleri denetimlerini kesintisiz yaparlarsa işler yolunda gider
*ağanın gözü öküzü (ineği) semiz eder
ana babalar çocuklarına, mal sahipleri de mallarına iyi bakarlarsa iyi sonuçlar alınır
*ağanın gözü, yiğidin sözü
çalışanlarını gereği gibi yöneten ve çalıştıran birey iyi bir yöneticidir, sözünün eri olan kimse de yiğittir
*ağaran baş, dertli göz gizlenmez
belirtileri meydanda olan yaşlılık ve izleri apaçık duran üzüntü ne yapılsa gizlenemez
*ağlar gözden, sahte sözden kendini sakın
kendini acındıranlardan kork
*ağlayıp da gözden mi olayım?
meseleyi büyütüp sıkıntıya girmek boşboğaz
*ağrılardan göz ağrısı, her kişinin öz ağrısı
herkesi en çok ilgilendiren kendi derdidir
*ağzı eğri, gözü şaşı ensesinden belli olur
bir kişinin tavır ve davranışları, o kişide birtakım eksiklikler bulunduğunu gösterir
*ağzını açacağına gözünü aç
tedbirli ol, uyanık ol
*akıl (göz) var, izan (mantık, yakın) var
1) herhangi bir şey bilgiye ve mantığa dayalı olarak yapılmalıdır; 2) her şey ortadadır
*alakargada alacağım olsun, alamazsam gözümü oysun
borçlu olmaktansa alacaklı olmak iyi bir şeydir
*Allah sağ gözü (eli) sol göze (ele) fakir etmesin
Tanrı kimseyi kimseye, en yakınlarına bile fakir etmesin
*arığa su gelene değin kurbağanın gözü patlar
yapılması geciken iyilikler, bekleyenleri bıkkınlık içinde bırakır
*bundan böyle mal göz çıkarmaz
ne kadar ve ne türden mal olursa olsun malın fazlası elden çıkarılmamalıdır çünkü mutlaka bir gün kazanç lazım olur
*aslan kocayınca sıçan deliği gözetir
kuvvetli olduğunda ağır ve büyük işler yapan, büyük kazançlar elde eden kimse, güçten us öyle minik işlerle uğraşır, azla yetinir
*âşığın gözü kördür
kendisini aşka kaptıran kimse, sevgilisinin kusurlarını görmediği gibi çevresinde olup bitenlerle de ilgilenmez
*azıksız yola çıkanın gözü el torbasında kalır
ileride gereklilik duyacağı şeyleri zamanında hazırlamayan kişi, hazırlık yapan öteki insanlardan yardım bekler
*bakan göze bağ (yasaklanmış) olmaz
herkesin gözü önündeki şeye bakılması önlenemez
*bekâr gözü, kör gözü
bekâr erkek, evlenme açlık ve telaşı içinde olduğundan alacağı kızın kusurlarını göremez
*besle kargayı, oysun gözünü
elinde büyüttüğün kişi gün gelip sana nankörlük edebilir
*bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz
bir başa bir göz ne değin zorunlu ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir
*bir başa bir göz yeter
azla yetinmek gerekir
*bir göz ağlarken değişik göz gülmez
keder ya da bıkkınlık varken dostlar, akrabalar eğlenmemelidir
*caminin (mescidin) mumunu yiyen kedinin gözü âmâ olur
kendisini yetiştiren kimsenin malına hıyanet eden, el uzatan kimse cezasını bulur
*civcivde gözün, et yemeye yüzün olsun
birey, karşılık beklediği işten istediğini alabilmek için gereken harcamaları yapmalıdır
*çuvaldız yurdusu (gözü) kadar yerden deve denli soğuk girer
1) soğuk küçücük bir delikten bile girebilir ve hastalık verebilir; 2) bir takım minik olaylar büyük olaylara yol açabilir
*devletli gözü perdeli olur
varlıklı, işi yolunda kimse yoksulların hâlinden anlamaz
*dört göz bir evlat için
anne ve babanın bütün emek ve didinmesi evlat içindir
*durdu durdu, turnayı gözünden vurdu
uzun zaman bekledi fakat sonunda isteğini elde etti
*el için ağlayan gözden olur
başka biri için yapılacak fedakârlığın bir sınırı vardır
*el terazi, göz mizan
elle tartıp ağırlığı, gözle bakıp hacmi varsayım edebiliriz
*ergen gözüyle kız alma, gece gözüyle bez alma
insan hiçbir şeyi incelemeden, gözü kapalı biçimde almamalıdır
*esirgenen (sakınan) göze çöp batar
üstüne fazla düşülen şeyler genellikle kazaya ya da zarara uğrar
*artı mal göz çıkarmaz
ne dek ve ne türden mal olursa olsun malın fazlası elden çıkarılmamalıdır çünkü mutlaka bir gün gelir lazım olur
*gece gözü, âmâ gözü
geceleyin iyi iş yapılamaz
*göle su gelinceye değin kurbağanın gözü patlar
yapılması geciken iyilikler, bekleyenleri bezginlik içinde bırakır
*gören gözün hakkı vardır
gıda veya imrenilecek bir şeyi görene o şeyden saptamak gerekir
*göz gördüğünü (ağız yediğini) ister
kişi, tekrar tekrar gördüğü, (yemeye) alıştığı güzel şeyleri arzular
*göz görmeyince gönül katlanır
yakınımızda bulunmayanların özlemine, acısına daha basit dayanabiliriz
*göz görür, gönül ister (çeker)
birey, görmediği şeyi istemez; görüp beğendiği şeye karşı açlık duyar
*göz görür, gönül katlanır
birey, sevdiği bir kimsenin uzaktan yere gitmesi durumunda onunla görüşmekten umudunu keser, ayrılığa katlanır
*göz terazi, el mizan
elle tartıp ağırlığı, gözle bakıp hacmi varsayım edebiliriz
*gözden ırak olan gönülden de ırak olur
öbür düşenlerin arasındaki sevgi de zamanla azalır
*göze yasaklanmış olmaz
bir kimseye ya da nesneye bakılmasını kimse önleyemez
*gözlüye dar yoktur
görmesini haberdar olan kişiden hiçbir şey gizlenemez
*gözü göz yok
iyi insan olmadığı bakışından belli oluyor
anede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz
daima çıkar ardından koşan kişi, tehlikelerden uzak kalamaz
*horoz ölür, gözü çöplükte kalır
yaşanılmış, alışılmış, erişilmiş bir şart ya da makam yitirildikten sonra, göz o şart ya da makamda kalır
*imam evinden aş, ölü gözünden yaş çıkmaz
bir şey alınması imkânı olmayan yerden, bir şeyler vermesini beklemek boştur
*kaş ile göz gerisi laf
alımlılık, her şeyden önce kaş ve göz güzelliğidir, vücudun başka yerlerinin güzel olması önemli değildir
*keçinin uyuzu, çeşmenin gözünden su içer
değersiz kişiler kendilerini değerli ve en hoş şeye bedel görürler
*saçsız ölür, sırma saçlı olur, âmâ ölür badem gözlü olur
bir kimse veya bir şey değil olduğunda layık kazanır
*âmâ ölür badem gözlü olur, saçsız ölür sırma saçlı olur
bir kimse veya bir şey değil olduğunda layık kazanır
*körler memleketinde tek gözlü kraldır
hepsi bilgisiz olan bir çevrede azıcık bilgisi bulunan başa geçer
*körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz
istenilen şey fazlasıyla elde edildi
*körün istediği bir göz, iki olursa ne söz
istenilen şey fazlasıyla elde edildi
*körün istediği iki göz, biri ela biri boz
istenilen şey fazlasıyla elde edildi
*körün yanına varırsan, sen de bir gözünü kapa
birtakım eksiklikleri bulunan bir kimsenin yanına ona eksikliğini sezdirip onu mutsuz edecek davranışlardan kaçınılmalıdır
*kul kullanan, bir gözünü kör, bir kulağını sağır etmeli
işçi çalıştıran kimse, işin aksamaması için işçinin yaptığı yanlışları daima görmemeli, söylediği uygunsuz sözleri işitmemelidir
*lodosun gözü yaşlı olur
lodos genel olarak yağmur getirir
*oduncunun gözü omçada
herkes işine yarayan şeyi elde etmeye çalışır
*oduncunun gözü omçada, dilencinin gözü çömçede
herkes işine yarayan şeyi elde etmeye çalışır
*sakınılan göze çöp batar
üzerine fazla düşülen şeyler genel olarak kazaya ya da zarara uğrar
*tan yeri ağarınca hırsızın gözü kararır
lekeli işler yaparak çıkar karşılayan kişi, buna elverişli olan şart sona erince sersemleşir, hiçbir iş yapamaz
*vardığın yer körse, sen de bir gözünü kapa
girdiğin çevrede bakımlı etmek istiyorsan sana ters gelse bile çevrene armoni sağlamasın
*ver yiyeyim, ört uyuyayım; gözle, canım çıkmasın
başkalarının sırtından geçinmeye alışmış kişi en hayati sorunlarının bile çözümünde kendisine hizmet edecek birini arar *
abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır (yolda olur)
çıkarına düşkün kimselerin arkadaşlığı işi bitinceye kadardır
*aç gözünü, açarlar gözünü
yaptığın işlerde açıkgöz davranmazsan çok fena durumlarla karşılaşır, gözünü dört açmak zorunda kalırsın
*aç ölmez gözü kararır, susamış ölmez benzi sararır
yoksulluk insanı öldürmez lakin türlü türlü endişe ve sıkıntı içinde yıpratır
*aç tokun gözüne bakmakla doymaz
yoksul insanla ilgilenmek ancak ona yardım etmekle olur
*açın gözü ekmek teknesinde olur
kişinin tek düşüncesi, yaşaması için zorunlu olan şeyi elde etmektir
*açın karnı doyar, gözü doymaz
ihtiraslı olduğu konuda insan doyumsuzdur, kanaat etmek bilmez
*açtı ağzını, yumdu gözünü
öfkelenerek veya kızarak ağır sözler söyledi
*ağanın gözü cet tımardır
iş sahipleri denetimlerini kesintisiz yaparlarsa işler yolunda gider
*ağanın gözü öküzü (ineği) semiz eder
ana babalar çocuklarına, mal sahipleri de mallarına iyi bakarlarsa iyi sonuçlar alınır
*ağanın gözü, yiğidin sözü
çalışanlarını gereği gibi yöneten ve çalıştıran birey iyi bir yöneticidir, sözünün eri olan kimse de yiğittir
*ağaran baş, dertli göz gizlenmez
belirtileri meydanda olan yaşlılık ve izleri apaçık duran üzüntü ne yapılsa gizlenemez
*ağlar gözden, sahte sözden kendini sakın
kendini acındıranlardan kork
*ağlayıp da gözden mi olayım?
meseleyi büyütüp sıkıntıya girmek boşboğaz
*ağrılardan göz ağrısı, her kişinin öz ağrısı
herkesi en çok ilgilendiren kendi derdidir
*ağzı eğri, gözü şaşı ensesinden belli olur
bir kişinin tavır ve davranışları, o kişide birtakım eksiklikler bulunduğunu gösterir
*ağzını açacağına gözünü aç
tedbirli ol, uyanık ol
*akıl (göz) var, izan (mantık, yakın) var
1) herhangi bir şey bilgiye ve mantığa dayalı olarak yapılmalıdır; 2) her şey ortadadır
*alakargada alacağım olsun, alamazsam gözümü oysun
borçlu olmaktansa alacaklı olmak iyi bir şeydir
*Allah sağ gözü (eli) sol göze (ele) fakir etmesin
Tanrı kimseyi kimseye, en yakınlarına bile fakir etmesin
*arığa su gelene değin kurbağanın gözü patlar
yapılması geciken iyilikler, bekleyenleri bıkkınlık içinde bırakır
*bundan böyle mal göz çıkarmaz
ne kadar ve ne türden mal olursa olsun malın fazlası elden çıkarılmamalıdır çünkü mutlaka bir gün kazanç lazım olur
*aslan kocayınca sıçan deliği gözetir
kuvvetli olduğunda ağır ve büyük işler yapan, büyük kazançlar elde eden kimse, güçten us öyle minik işlerle uğraşır, azla yetinir
*âşığın gözü kördür
kendisini aşka kaptıran kimse, sevgilisinin kusurlarını görmediği gibi çevresinde olup bitenlerle de ilgilenmez
*azıksız yola çıkanın gözü el torbasında kalır
ileride gereklilik duyacağı şeyleri zamanında hazırlamayan kişi, hazırlık yapan öteki insanlardan yardım bekler
*bakan göze bağ (yasaklanmış) olmaz
herkesin gözü önündeki şeye bakılması önlenemez
*bekâr gözü, kör gözü
bekâr erkek, evlenme açlık ve telaşı içinde olduğundan alacağı kızın kusurlarını göremez
*besle kargayı, oysun gözünü
elinde büyüttüğün kişi gün gelip sana nankörlük edebilir
*bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz
bir başa bir göz ne değin zorunlu ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir
*bir başa bir göz yeter
azla yetinmek gerekir
*bir göz ağlarken değişik göz gülmez
keder ya da bıkkınlık varken dostlar, akrabalar eğlenmemelidir
*caminin (mescidin) mumunu yiyen kedinin gözü âmâ olur
kendisini yetiştiren kimsenin malına hıyanet eden, el uzatan kimse cezasını bulur
*civcivde gözün, et yemeye yüzün olsun
birey, karşılık beklediği işten istediğini alabilmek için gereken harcamaları yapmalıdır
*çuvaldız yurdusu (gözü) kadar yerden deve denli soğuk girer
1) soğuk küçücük bir delikten bile girebilir ve hastalık verebilir; 2) bir takım minik olaylar büyük olaylara yol açabilir
*devletli gözü perdeli olur
varlıklı, işi yolunda kimse yoksulların hâlinden anlamaz
*dört göz bir evlat için
anne ve babanın bütün emek ve didinmesi evlat içindir
*durdu durdu, turnayı gözünden vurdu
uzun zaman bekledi fakat sonunda isteğini elde etti
*el için ağlayan gözden olur
başka biri için yapılacak fedakârlığın bir sınırı vardır
*el terazi, göz mizan
elle tartıp ağırlığı, gözle bakıp hacmi varsayım edebiliriz
*ergen gözüyle kız alma, gece gözüyle bez alma
insan hiçbir şeyi incelemeden, gözü kapalı biçimde almamalıdır
*esirgenen (sakınan) göze çöp batar
üstüne fazla düşülen şeyler genellikle kazaya ya da zarara uğrar
*artı mal göz çıkarmaz
ne dek ve ne türden mal olursa olsun malın fazlası elden çıkarılmamalıdır çünkü mutlaka bir gün gelir lazım olur
*gece gözü, âmâ gözü
geceleyin iyi iş yapılamaz
*göle su gelinceye değin kurbağanın gözü patlar
yapılması geciken iyilikler, bekleyenleri bezginlik içinde bırakır
*gören gözün hakkı vardır
gıda veya imrenilecek bir şeyi görene o şeyden saptamak gerekir
*göz gördüğünü (ağız yediğini) ister
kişi, tekrar tekrar gördüğü, (yemeye) alıştığı güzel şeyleri arzular
*göz görmeyince gönül katlanır
yakınımızda bulunmayanların özlemine, acısına daha basit dayanabiliriz
*göz görür, gönül ister (çeker)
birey, görmediği şeyi istemez; görüp beğendiği şeye karşı açlık duyar
*göz görür, gönül katlanır
birey, sevdiği bir kimsenin uzaktan yere gitmesi durumunda onunla görüşmekten umudunu keser, ayrılığa katlanır
*göz terazi, el mizan
elle tartıp ağırlığı, gözle bakıp hacmi varsayım edebiliriz
*gözden ırak olan gönülden de ırak olur
öbür düşenlerin arasındaki sevgi de zamanla azalır
*göze yasaklanmış olmaz
bir kimseye ya da nesneye bakılmasını kimse önleyemez
*gözlüye dar yoktur
görmesini haberdar olan kişiden hiçbir şey gizlenemez
*gözü göz yok
iyi insan olmadığı bakışından belli oluyor
anede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz
daima çıkar ardından koşan kişi, tehlikelerden uzak kalamaz
*horoz ölür, gözü çöplükte kalır
yaşanılmış, alışılmış, erişilmiş bir şart ya da makam yitirildikten sonra, göz o şart ya da makamda kalır
*imam evinden aş, ölü gözünden yaş çıkmaz
bir şey alınması imkânı olmayan yerden, bir şeyler vermesini beklemek boştur
*kaş ile göz gerisi laf
alımlılık, her şeyden önce kaş ve göz güzelliğidir, vücudun başka yerlerinin güzel olması önemli değildir
*keçinin uyuzu, çeşmenin gözünden su içer
değersiz kişiler kendilerini değerli ve en hoş şeye bedel görürler
*saçsız ölür, sırma saçlı olur, âmâ ölür badem gözlü olur
bir kimse veya bir şey değil olduğunda layık kazanır
*âmâ ölür badem gözlü olur, saçsız ölür sırma saçlı olur
bir kimse veya bir şey değil olduğunda layık kazanır
*körler memleketinde tek gözlü kraldır
hepsi bilgisiz olan bir çevrede azıcık bilgisi bulunan başa geçer
*körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz
istenilen şey fazlasıyla elde edildi
*körün istediği bir göz, iki olursa ne söz
istenilen şey fazlasıyla elde edildi
*körün istediği iki göz, biri ela biri boz
istenilen şey fazlasıyla elde edildi
*körün yanına varırsan, sen de bir gözünü kapa
birtakım eksiklikleri bulunan bir kimsenin yanına ona eksikliğini sezdirip onu mutsuz edecek davranışlardan kaçınılmalıdır
*kul kullanan, bir gözünü kör, bir kulağını sağır etmeli
işçi çalıştıran kimse, işin aksamaması için işçinin yaptığı yanlışları daima görmemeli, söylediği uygunsuz sözleri işitmemelidir
*lodosun gözü yaşlı olur
lodos genel olarak yağmur getirir
*oduncunun gözü omçada
herkes işine yarayan şeyi elde etmeye çalışır
*oduncunun gözü omçada, dilencinin gözü çömçede
herkes işine yarayan şeyi elde etmeye çalışır
*sakınılan göze çöp batar
üzerine fazla düşülen şeyler genel olarak kazaya ya da zarara uğrar
*tan yeri ağarınca hırsızın gözü kararır
lekeli işler yaparak çıkar karşılayan kişi, buna elverişli olan şart sona erince sersemleşir, hiçbir iş yapamaz
*vardığın yer körse, sen de bir gözünü kapa
girdiğin çevrede bakımlı etmek istiyorsan sana ters gelse bile çevrene armoni sağlamasın
*ver yiyeyim, ört uyuyayım; gözle, canım çıkmasın
başkalarının sırtından geçinmeye alışmış kişi en hayati sorunlarının bile çözümünde kendisine hizmet edecek birini arar *