Pendik’te trafikte yol verme hengamesi sonrası bir şoför, aracını içerisinde gebe bir bayanın da olduğu arabanın önüne kırmıştı. Araçtan inen iki şahıs akabinde gebe bayan ve eşinin olduğu aracın aynasını kırıp, tekmeledikten sonra araca ziyan vermişti. Yaşananlar ise cep telefonu kamerasına yansımıştı.
Olayın akabinde harekete geçen emniyet güçleri, şahısları tespit etti. Avukatıyla birlikte sabah saatlerinde Pendik Şehit Adil Gözalıcı Polis Merkezine gelen kuşkulu H.S.’nin tabiri alınarak isimli süreç yapıldı.
Bahisle ilgili olarak Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ne bağlı Sivil Trafik Takımlar Amirliği vazifelileri, 07 BSS 76 plakalı aracın şoförü kuşkulu H.S.’ye, ‘Aksine bir işaret bulunmadıkça şoförlerin; trafik kazası, arıza halleri, acil yardım, kurtarma, kar uğraşı, kaza incelemesi, genel güvenlik ve asayişin sağlanması üzere durumlar dışında emniyet şeritlerini ve banketleri kullanmaları’ hususu ve ‘Araçlarını mecburî bir neden olmadıkça, başka araçların ilerleyişine mahzur olacak biçimde yahut işaretle belirtilen sürat sonunun altında sürmek, diğerlerini rahatsız edecek yahut tehlikeye sokacak halde gereksiz ani yavaşlamak’ hususundan 108 lira olmak üzere toplamda 1110 lira idari para cezası uyguladı.
ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Ayrıyeten şahsın şoför evrakı, Karayolları Trafik Kanunu’nun 45 ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 90. hususuna istinaden Şoför Adayları ve Şoförlerde Aranacak Sıhhat Koşulları ile Muayenelerine Dair Yönetmelik kararları doğrultusunda sıhhat koşulları mucibince süreksiz olarak geri alındı.
Polis merkezinde süreçleri tamamlanan şoför, “Kara, Deniz, Hava yahut demir yolu ulaşım araçlarını şahısların hayat, sıhhat yahut mal varlığı açısından tehlikeli olabilecek formda sevk ve yönetim eden kişi, üç aydan iki yıla kadar mahpus cezası ile cezalandırılır” unsurundan de isimli süreç yapılarak adliyeye sevk edildi.
ZANLILARIN TABİRİ
Kuşkulu Hasan Sel'in emniyetteki sözünde, Kastamonu'da yaşayan annesinin rahatsızlığı nedeniyle 6 Temmuz'da şirket aracıyla yola çıktıklarını belirterek, kardeşi Hüseyin Sel'in yönetimindeki arabayla e-5 Karayolu'nda seyrettiklerini, güvenlik şeridini kullanmadıklarını söyledi.
Olaya mevzu aracı sollamaya çalıştıklarını belirten Hasan Sel, şunları anlattı:
"Sollarken ani bir formda bizim aracımızın önüne yanlışsız geldi. Biz ani fren yapıp durduk. Bir hasar oluşmadı. Bizim aracın sol sürücü tarafı yan aynası katlandı. Bir şey olmadığını gördük. Elimizde değerli değil usulü işaret yaparak yolumuza devam ettik. Bu araç sağ tarafımızdan emniyet şeridini de kullanarak bizim yanımıza geldi. Kendi aracının sol tarafı ile bizim aracımızın sağ tarafına yaklaşarak kasıtlı olarak sağ yan aynamıza çarptı. Sonrasında, aracın sürücü mahallinde bulunan kişi camını açarak bize küfürlü kelamlar söyledi ve dur işareti yaptı. Biz yeniden acelemiz olduğu için durmadık. Ben elimle 'Ne var? Hayırdır' işareti yaptım. Hiçbir halde bana küfürlerine karşı, küfürle ya da makûs kelamla karşılık vermedim. Biz yolumuza devam ederken bizi durdurma eforları devam etti. Sonra bizim gerimize geçerek trafiğin yavaşladığı bir noktada bize geriden çarptı. Bu aracımıza üçüncü çarpmasıydı."
"ARACIN ÜZERİNDEN GEÇMEK ZORUNDA KALDIM"
Hasan Sel, çarpmanın akabinde kendisinin ve kardeşi Hüseyin Sel'in araçlarından inerek öteki aracın başına gittiklerini belirterek, "Biz aracımızdan indiğimizde manzaraya yansımayan tahrik edici el hareketleri yapmaktaydı. Yanına geldiğimde camı açmasını istedim. Camı açmadı. Bana aynamı kırdın diye yan aynasını gösterdi. Ben de o anın gerilimi ve ruhsal durumu ile istem dışı aynasını kırdım. Sonra aracını bizim araca çarptığı için geçiş uzaklığı olmadığı için aracın üzerinden geçmek zorunda kaldım. Bu geçiş esnasında kaput üzerine bastım. Sonra aracımıza binerek yolumuza devam ettik" tabirlerini kullandı.
Hüseyin Sel ve Hasan Sel
"HAMİLE OLDUĞUNU BİLMİYORDUM, ŞİKAYETÇİYİM"
Daha sonra Kastamonu'ya rahatsız annesini ziyarete gittiklerini ve haklarında şikayet olduğunu öğrendikten sonra da en kısa müddette geldiklerini anlatan Hasan Sel, "Böyle bir olayın yaşanmasını istemezdik. Ben katiyen bayanın gebe olduğunu bilmiyordum. Gebeyim diye bağırmasını araç camları kapalı olduğu için duymadım. Ağır tahrik altında bu türlü bir olay yaşandı. Bize küfür etmesinden ve aracımıza taammüden verilen ziyandan ötürü araç şoföründen davacı ve şikayetçiyim" formunda konuştu.
Kuşkulu Hasan Sel tabirinde olay sırasında üzerinde bulunan ruhsatlı tabancasını da kendi isteği ile polis merkezine teslim ettiğini bildirdi.
"KÜFÜRE KÜFÜRLE KARŞILIK VERDİM"
Öbür kuşkulu Hüseyin Sel de tabirinde, annesinin rahatsızlığı nedeniyle kendi yönetimindeki araçla yola çıktıklarını, D-100 Karayolu üzerinde dörtlüleri yanar halde seyir halinde olduklarını belirterek, "Acelem olduğu için birtakım noktalarda emniyet şeridini kullanmış olabilirim" dedi.
Öbür araç şoförünün trafikte yaşanan olay sırasında kedilerine küfür ettiğini öne süren Hüseyin Sel, "Yapılan küfür içinde bulunduğumuz ruh haliyle bizde ağır tahrik oluşturdu. Ben bu şahsı 'Yanında ailen var, bayan var, terbiyesizlik yapma.' diye uyardım. Acelemiz olduğu için durmadık. Küfürlerine küfürle karşılık vermedim. Yolumuza devam ederken bizi durdurma çalışmaları devam etti. Gerimize geçerek trafiğin yavaşladığı bir noktada bize geriden çarptı" tabirlerini kullandı.
"LİNÇ KAMPANYASI TEHLİKELİ BOYUTA ULAŞTI"
Aracın çarpmasıyla durduğunu anlatan Hüseyin Sel, şunları aktardı:
"Bel fıtığından ameliyatlıyım, platin takılı. Çarpma anında belim incindi. Ağrılarım devam etmektedir. Araçtan indiğimde niyetim olayı yatıştırıp onlarla konuşmaktı. Hiçbir halde kelamlı ve fiili, tahrik edici hareketim olmadı. Olayı yatıştırmak niyetindeydim. Aslında manzaralarda duruşum ortadadır. Araç içindeki bayanın gebe olduğunu bilmiyordum. Toplumsal medyaya yansıyan imajlardan öğrendim. Olay anında araç camları kapalı olduğu için bayanın söylediklerini duymadım. Bu türlü bir olay yaşandığı için üzgünüm. Şikayete bahis harekete iştirakim olmadı. Şahsıma yapılan linç kampanyası tehlikeli bir boyuta ulaşmıştır. Bize küfretmesinden ve aracımıza taammüden verilen ziyandan ötürü araç şoföründen davacı ve şikayetçiyim."
KAPUTUN ÜZERİNE ÇIKIP TEKMELEDİ
İki maganda, içinde Yunus Emre Bahçıvan ve gebe eşi Ayfer Bahçıvan'ın bulunduğu otomobile saldırmıştı. Saldırgan aracın aynasını kırıp üzerine çıktı, o anlar cep telefonu kamerasına yansıdı.
Teze nazaran, içinde Hasan Sel ve Hüseyin Sel'in içinde bulunduğu araç trafik polisine yakalanmamak için emniyet şeridinden çıkarak bir diğer aracın önüne kırmak istedi. Bunun üzerine tartışma çıktı.
Tartışma sonrasında maganda aracını başka şoförün önüne kırdı. Aracın durmasının akabinde arabadan inen maganda camı yumruklamaya başladı. Trafik magandası suratını alamadı, aynayı kırdı ve kaputun üzerine çıkıp tekmelemeye başladı.
Bu sırada neye uğradığını şaşıran şoför Yunus Emre Bahçıvan ve gebe eşi Ayfer Bahçıvan, bu anları kayda aldı. Gebe bayan çığlıklar atarken, olay cep telefonu kamerasına yansıdı. İmgelerde maganda arabasını aracın önüne kırıyor. Akabinde evvel camı yumrukluyor ve aynayı kırıyor. Bu sırada bayan çığlık atıyor. Maganda aracın üzerine çıkıyor akabinde da uzaklaşıyor. Araç şoförü kaydettiği imgelerle polise gidip şikayetçi oldu.