Murat Ağırel'in köşe yazısından alıntı
Haydarpaşa ve Sirkeci garları, çocuklarımıza yani gelecek jenerasyonlara olduğu üzere koruyarak taşımakla yükümlü olduğumuz yegane varlıklarımızdır.
Haydarpaşa ve Sirkeci garları üzerindeki spekülasyonlar hiçbir vakit bitmedi. Halihazırda ülkemizde yandaşlara, siyaset arenasında bulunan birtakım ailelerin çocuklarının ve akrabalarının birçok kentte yaptığı yağma aşikâr olduğundan bütün herkes daha da hassas davranıyor. Beşerler tarihi yapılara sahip çıkmaya çalışıyor.
Haydarpaşa Garı'nın otel yapılacağı söylentileri tekraren çıkarıldı. Hatta yakın vakitte onarım çalışması sırasında çıkan yangın kaygıları daha da arttırdı.
Tam bu türlü bir hassasiyetin kelam konusu olduğu bir periyotta, TCDD (Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demir Yolları) Haydarpaşa ve Sirkeci garlarının depo alanlarının kültür ve sanat faaliyetlerinde kullanılmak üzere bir ihale açtı.
İhale, 4 Ekim 2019 tarihinde yapıldı. İhaleye İBB Konsorsiyumu (Kültür A.Ş, Metro A.Ş, Medya A.Ş) Emre Kamçılı, Anadolu Kültürel Girişimcilik ve Hezarfen Danışmanlık katıldı.
İhale kapsamında, ihaleye katılan firmalardan teklifler alındı. İş bitirme evrakları denetim edildi. İştirakçilerden Emre Kamçılı bir koleksiyoner. İhale komitesine sunduğu iş bitirme evrakı incelendi, uygun görülmedi ve değerlendirmeye alınmadı. TURSAB Lideri Firuz Barbaros Bağlıkaya'nın İdare Konseyi Lideri olduğu Anadolu Kültürel Girişimciliği teşekkür etti ve teklif vermedi.
Geriye iki firma kaldı.
İBB Konsorsiyumu ve Hezarfen Danışmanlık. Bu firma kiralanacak alanlar için birinci cinste 300 bin TL teklif verdi. Devasa bütçeli İBB şirketleri ise bu alan için 100 bin TL teklif sundu. İhale o gün için iki firma ortasında 15 gün sonra pazarlık yapılacağı bildirilerek sonlandırıldı.
Pazarlık yapılacak tarih geldiğinde ise İBB yetkilileri, TCDD'den davet beklerken bir belgegeçer ile donup kaldılar. Gelen evrakta İBB konsorsiyumunun ihaleden elendiği bildiriliyordu. İhale kurulu görüşmeye yalnızca Hüseyin Avni Önder'in Hezarfen Danışmanlık isimli firmasını çağırmıştı.
İBB şirketlerinin elenme nedenleri tam güldürü.
Şartnamede olmamasına karşın ihaleye ortak giren İBB firmalarının başka farklı iş tecrübe dokümanının olmadığı, "Müşterek ve müteselsilen" yerine teklifte "Ortaklaşa ve birlikte" denildiğinden ötürü ihaleden elendiği bildiriliyordu.
Birinci tekliflerin alındığı çeşitte iş bitirme dokümanları incelenmişti esasen. O vakit komite tarafından görülmedi mi? Türkçe söz yazılması nasıl bir elenme sebebi olabilir?
Dolap dönüyor çünkü…
***
İBB Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, bu gelişmelerden sonra yasal yollara başvuracağını bildirdiği bir görüntü yayınladı. Pazartesi günü evvel ihalenin iptali için Bölge Yönetim Mahkemesi'ne, ihaleyi düzenleyenler hakkında da Anadolu Cumhuriyet Savcılığı'na kabahat duyurusunda bulundu.
Akabinde Ulaştırma Bakanı bir basın açıklaması yaptı argümanları yalanladı lakin yalanlarken de doğruladı. Evet, yaptığı açıklama da, İmamoğlu'nun savlarına "yalan" dedi. Fakat açıklamada İmamoğlu'nun argüman ettiği elenme nedenlerini doğruladı. Ekrem İmamoğlu'nu verdiği kelamları tutmamak için gündem saptırmak ile suçladı ve ulusal birlik beraberlikten kelam ederek kelamlarını bitirdi.
Açıklamayı okuduğumda inanın Hezarfen isimli firmanın avukatı açıklama yapıyor sandım. Yani firma avukatı müvekkilini savunsa lakin bu kadar savunurdu. Sayın Bakan açıklamasında, "Yüksek fiyat teklif edene verdik diyor. Ne yapalım daha düşük teklif verene mi verseydik" diyor lakin ikinci tipe davet edilmeyen İBB'nin pazarlık masasındaki teklifi ne olacaktı bilmeden bunları söylüyor.
Tabi hal bu türlü olunca birinci ihaleden sonra bahse mevzu Hezarfen isimli firma daha çok ilgi çekiyor. Soruşturmacı gazetecilik gereği araştırmaya başladım. Firma ile ilgili bilgileri ihalenin birinci tipi sonlandığında toplumsal medya hesabımdan ve katıldığım TV programında paylaşmıştım.
Bunları tekrar hatırlatmak ve bir adım daha ileri götürerek farklı ilişkileri sizlere aktarmak istiyorum.
***
Danışmanlık firması, 2017 yılında Hüseyin Avni Başkan tarafından kurulmuş. Kuruluş sermayesi ihale yapıldığı 4 Ekim 2019 tarihinde yalnızca 10 bin TL. Birinci ihale sonuçlanıp pazarlık için 15 gün sonrasına gün verildiğinde, Hezarfen Danışmanlık boş durmamış ve sermaye artırımına gitmiş çabucak firmanın sermayesi 9 Ekim 2019 tarihinde 1 milyon TL'ye çıkartıldı.
Hüseyin Avni Lider, Okçular Vakfı eski Genel Müdürüdür. Kendisi birebir vakitte AKP'nin daima eğitim merkezi olan AKSEM'in İdare Heyeti üyesidir. Hüseyin Avni Lider daha evvel İBB Halkla İlgiler Müdürlüğü'nde de vazife yaptı. Hezarfen firması birebir vakitte PTT'nin Dama Dama isimli Çocuk mecmuasının de imtiyaz sahibi. Hüseyin Avni Önder'in ne üzere iş bitirme dokümanları var bilinmez. Lakin ulaşabildiğim 2018 yılında İBB Kültür AŞ'den adrese teslim ihale modeli olan 3-g yolu ile almış olduğu (2018/220008 ihale kayıt numarası ile) 567 bin TL'lik İstanbul Gençlik Şenliği işini almış.
Artık sıkı durun.
Hezarfen isimli firmanın Ticaret Sicil Gazetesi'nde görünen adresi Küçükayasofya Cad No:66 Kat: 2 Sultanahmet.
Pekala birebir adreste diğer bir firmalar daha var desem?
Evet o firmalardan birinin ismi Guguk Tabiat Sporları.
Sahibi yeniden Hüseyin Avni Lider.
Firmanın internet sitesindeki irtibat bilgilerinde sorumlu olarak kim gözüküyor dersiniz?
Necati Bagatır.
Necati Bagatır kim?
Okçular Vakfı Genel Müdürü Ali İhsan Öz'ün Yardımcısı!
Bitmedi…
Birebir adreste bulunan öteki firma FBN Danışmanlık isimli firma. Sahibi Serkan Küçükberber.
Kendisi Okçular Vakfı İdare Konseyi Danışmanı ve İCYF (İslam İşbirliği Gençlik Forumu) Genel Yöneticisi. Ticaret sicil gazetesinde kuruluşta öbür adres var fakat internet sitesindeki adres Hezarfen'in faaliyette olduğu adres.
Gar etrafında ve Kadıköy'de esnaf ile sohbet ettim. Herkesin başında ortak sorular var aslında mesela bana iletilen soruları Bakan Beyefendiye soralım;
İhale yapılırken yalnızca 10 Bin TL sermayesi olan daha 2 yıllık bir firma nasıl olurda ticari faaliyette bulunmayacağı bir yer için aylık 350 Bin TL ödemeyi taahhüt eder?
Bu firma ihalenin birinci tipinden çabucak sonra 1 milyon TL sermayeyi nereden kimden bulmuştur?
Ve en önemlisi…
Bu firma daha sonrasında ihale konusu yerlerin çabucak yanında bulunan yüzlerce dönüm yere sahip Çırağın Sarayı'ndan daha büyük olan ve şu anda boşaltılmış olan denize sıfır Toprak Mahsulleri Ofisi toprağı ve binalarını da ihale adabı kiralayacak mı?
Sanki bu Hezarfen firması öteki arazi ve binaları da mı kiralamayı düşünüyor?
O denli ya bu yerde de üst geçit çalışmaları bitti, küçük binalar da yeni restore edildi. İki bina artık yıkılacak. Öteki binaların yüzlerce odası da var ve otel için uygun.
Sakın "yok, olmaz" demeyin Sayıştay raporları bahsettiğim örnekler ile dolu.
Sonuç olarak tekrar belirli ki ortada iktidarın kapmak istediği büyük bir rant var. Bu da tüm gayret ve oyunlarla verilmek isteniyor. Lakin benim bildiğim İstanbul halkı oyuna müsaade vermez.
Kaynak Yeniçağ