Son Konu

Hicri Yılbaşı Nedir - Hicri Yılbaşı Hakkında Bilgi

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
26
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Hicri Yılbaşı Nedir Hicri Yılbaşı Hakkında Bilgi

Hicri Yılbaşı Hicri Yılbaşının Tanımı Hicri Yılbaşı Hakkında



Muslumanların sosyal ve siyasi ilişkilerini duzenleyen, Hz Peygamber (sas)’in hicretini tarih ve takvim başlangıcı olarak esas alan, İslami takvimdir Hicri takvim Hz Omer zamanında Kameri (ay) yılı esas alınarak duzenlenmiştir Hicretin gercekleştiği yıl, hicri takvimin birinci yılı olmuş ve senenin ilk ayı olan Muharrem ayının ilk gunu de yeni yılın başı sayılmıştır
Muslumanlar icin Muharrem ayının birinci gecesi “Yılbaşıgecesidir

İslamda yeni yıl, Muharremin birinci gunu başlar Muslumanlar ayları, ibadet gunlerini, bayramları, Ramazan ve Kurbanı, Haccı, yılbaşını, zekatı… vb hep İslami takvime gore tanzim etmek zorundadırlar Zira Allah, ayların sayısını on iki olarak bildirmiştir Rabbimiz şoyle buyurmaktadır: Allah katında (yani Allah’ın hukmunde gecerli olan şey), ayların adedi muhakkak ki, oniki ay olmasıdır Ki şunun bunun uydurması, faraziye ve nazariyesi veya kabulu ve benimsemesi değil, Allah’ın şu gokleri ve yeri yarattığı gunku kitabındaki kaydı, o gun yazılan yazının hukmu ve o gun yazdığı yazının ve takdirin gereği ve hak takviminin hukmu olarak, Allah tarafından kararlaştırılıp yazılan yazısında bu boyledir (etTevbe, 936) Mufessirlere gore bu aylardan kasıt, Kameri aylardır
Muslumanlar ibadetlerini ihtimal ile duzenlenen Miladi aylara değil; muşahhas ‘ilahi bir gercek’ olan Kameri aylara gore duzenler Cunku bu hesap gercekten doğru olan hesaptır (etTevbe, 936) Buradan hareketle muslumanların İslam dışı diğer bayramları kutlaması, bunlara iştirak etmesi ve Allah’ın bildirdiği gercekleri yalanlayan veya onlara uymayan duşuncelerin urunu olan fiillerin kutlama gunlerini muslumanların da bayram olarak kabul etmesi, kufre destek olmaktan başka bir mana ifade etmez İslam dışı tek ve cok ilahlı dinlerin torenlerine iştirak etmenin, dini merasimlerinden bir şeye uygunluk gostermenin imanı bozan boyuttan sayıldığı haber verilir (elFetava elHindiye, IV s 342; XIV, s 407) Binaenaleyh, Noel gununde, Hristiyanların diğer bayram gunlerinde onlara uymak gayesi ile, onların yaptıklarını yapmak, o gunlerde bayram niyetiyle cocuklara elbise almak ve pişirdikleri yemekleri yemek caiz değildir Bu hareketler kufru gerektirir Ondan sakınmak gerekir… Bundan da anlaşılıyor ki, Nevruz ile Mihrican gibi musluman olmayan kimselerin kutsal gunlerini ta’zim etmek de caiz değildir (İbn Abidin, Reddul Muhtar, XVII s 310 İslami kaynakların ortak goruşu, Allah’ın bildirmiş olduğu İslam kanunları dışında tesis edilmiş butun gun ve bayramları kutlamanın kufur olduğu yolundadır Bir muslumanın Noel veya miladi yeni yıl ya da, yılbaşı veya buna benzer bazı ozel insan ve kurumların koyduğu gunleri kutlaması mumkun değildir İnanc yonunden insanı kufre goturen hususlardandır
Cumhuriyet Turkiyesi batılılaşma donemi inkılaplarıyla birlikte Hristiyan Batı yaşantısını benimseyerek gercekleştirdiği koklu değişiklikler arasında takvim meselesini de unutmamış, bu amacla 26 Aralık 1925 tarihinde İslami olan Hicri takvim yerine Hristiyan miladi takvim benimsenme yoluna gidilmiştir Yılbaşı gunu de Muharrem’den, gercekte Hz İsa’nın doğum gunu olmayan, ancak oyle kabul goren 1 Ocak tarihine alındı İnkılapların amacladığı Batı değer yargılarının ise bu arada “Noel Baba Kulturunun halk arasına zorlamalarla sokularak zamanla meşrulaşması sağlandı
Bizans imparatoru Konstantin’in Noel’i bayram olarak kabul ettiği M 325 tarihinden beri Hristiyan alemi de bu gunu gelenekselleştirerek bayram olarak yaşatagelmiştir Gercekte noel (yılbaşı) kutlamalarının Hz İsa’nın doğumuyla herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır Noel Baba efsanesi sonradan Saint Nicola adlı papazın uydurmasından ibarettir Hristiyanların geleneksel bayramı olan Noel, şu anda halkı musluman ulkeler arasında da rağbet duyulmaya ve ozel teşvik gormeye başlamıştır İşin korkunc yanı da, bu tur tebriklere muslumanların rağbet etmesi ve İslam’dan uzaklaşma yoluna girmeleridir Muslumanlar once Allaha verdikleri sozu hatırlamalı, Kur’an ve Sunnet doğrultusunda kendisine bahşedilen “musluman ismine yaraşır vakar ve bilincin şuurunda olabilmelidirler Cunku biz “Rabb olarak Allah’dan, din olarak İslam’dan, peygamber olarak da Muhammed (sas)’den razıyız (Buhari, İlim, 29, İ’tisam, 3; Muslim, İman, 56, Fedail, 134136; Tirmizi, İlim, 10)
Cumhuriyet devrimlerinden sadece birisi olan miladi takvimin kabuluyle Turkiye muslumanlarının bin yıllık islami gecmişleriyle aralarına engeller konulmuş ve bundan boyle hristiyan Noel baba kulturu halk arasında yaygınlık kazanarak batılılaşma resmi devlet politikası halini almıştır Hafta tatilleri pazar gunune alınmış, 1935 yılında ise Yahudilerin hafta tatilleri olan cumartesi gunleri yarım gun tatil edilmiş, 1974 yılında cumartesi tatili tam gune cıkarılmıştır Ancak Muslumanların tatili olan cuma gunleri icin aynı durum soz konusu olmamıştır
Muslumanın herşeyi İslam’a gore, İslamca olmalıdır Bunun yanında muslumanın Takvimi de Hicri Takvim olmalıdır Zira musluman orucunu Hicri takvime gore tutacak, haccını bu takvime gore yapacak, bayramını bu takvime gore yapacak, kurbanını bu takvime gore kesecektir
Ayrıca „İslam ustundur Hicbir şey ona ustun olamaz,“ hadisi şerif fehvasınca İslam takvimi Hicri Takvimdir Hic bir takvim ondan ustun olamaz Keza musluman uydu olamaz, başkalarına uyamaz, başkalrının arkasından gidemez; onun şahsiyeti vardır, kendisinden olmayanlara tabi olamaz Musluman onderdir, onde olmalıdır Tabi olmak gerekirse başkaları ona tabi olmalıdır Bir musluman gayrı muslimleri taklit ve takip etmesi onun ne manasına yakışır ne de şahsıyetine Muslumanın dini mukemmeldir, kemal bulmuştur ve tamam olmuştur; eksiği yoktur Dort başı mamur bir dine sahiptir
Hepinizin Hicri yeni yılını kutlar hayırlara vesile olmasını Yuce Rabbimden niyaz ederim



 
Üst Alt