Son Konu

Hıncal Uluç'un Defne Joy Hakkındaki Yazısına Tepkiler

nicebayan

Yeni Üye
Katılım
24 Ara 2016
Mesajlar
378,708
Tepkime
2
Puanları
38
Yaş
35
Web
nicebayan.com
Credits
-1
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Hıncal Uluçun Defne Joy Hakkındaki Yazısına Tepkiler yağıyor



Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç, önceki gün köşesinde Defne Joy Foster ’in ölümünü yazdı ve köşe yazarları aralarında polemik başladı

Hıncal Uluç, Defne Joy Foster'ın ölümüyle ilgili kaleme aldığı yazıda su testisi su yolunda kırılır başlığını kullanmış ve 'böyle bir insana öldü diye saygı duymamı beklemesin kimse benden' diyerek yazısını noktalamıştı Bu yazıya öteki yazarlardan çoğu tepki geldi
Hıncal Uluç'un yazısının peşinde, aynı gazetenin başyazarı Mehmet Barlas, köşesinde şunları yazdı:

Geride kalanlar için acı olay
Bir yandan Hepimizi dinliyorlariçerikli ve endişeli siyasal yakınmaları seslendirirken benzer anda özel yaşamların hiçe sayıldığı medyatik röntgenciliğin ürünlerini birlikte izlemekten tutku alıyoruz
Ama her salataya maydanoz olmanın veya her işe burun sokmanın keza kınandığı ayrıca de alaya alındığı bir gelenek var bu topraklarda

Açıklık ile densizliğin, cesur olmakla terbiyesiz olmanın karıştırıldığı bir ortamda yaşadığımız inkâr edilemez
Ölüm bilhassa geride kalan yakınlar için acı bir olaydır
Ölümü akbabaya dönüşmüş yaratıklarla birlikte yerine getirmek insanlara üzüntü verir

HABERTÜRK GAZETESİ Genel Yayınlama Yönetmeni Fatih Altaylı da, bugün köşesine bu konuyu taşıdı:

Kızın olsa yazan mıydın Hıncal Abi?
Hıncal Uluç uzun zamandan beri varlığını hissettiren bir yazı yazmıyordu Dün bunu başardı Fakat keşke başarmasaydı Defne Joy Foster ’ın arkasında “abuk bir yazı yazarak “Su testisi su yolunda kırıldı diyerek “18 aylık bebeği olan bir kadın, daha o gece tanıştığı adamın evine koşmaz diye “ders vererek gündeme geldi

Yapma Hıncal Abi
Bize ne bundan, sana ne bundan
Sen Defne Joy Foster ’ın yaptığını savunan bir yazı gördün, yapılanı doğrulayan bir satır okudun mu? Savunmadık ama karışmadık da
O bambaşka mesele Aile meselesi Onun acısını yaşayana bırak Sen acıya acı katma
Bak ne diyorsun: “Yarın o bebek aklını başına toplayacak yaşa geldiğinde ‘Baba bana annemi anlat ’ dediğinde ne anlatacak İlker Yasin
Madem bu kadar duyarlısın, o zaman bu yazı ne?
İlker Yasin bir şey anlatır Ne anlattığı, ne anlatacağı seni ilgilendirmez Fakat ya İlker Yasin ’in çocuğu okuyacak yaşa gelip, senin yazdığın bu yazıyı okuyup da “Annem su yolunda kırılmış testi desin mi istiyorsun!
Ayıp Hıncal Abi!
Seni yakından tanıyan biri olarak soruyorum, daha açıkçası sormuyorum Kesinlikle söylüyorum
Defne Joy Foster, senin “kanatlarının aşağı dolananlardan biri olsaydı ve diğer birisi, dün yazdığını senin “koruman altındakine yazsaydı en büyük tepkiyi sen gösterir, ortalığı ayağa kaldırır, savunmalar yapardın
Yapmaz mıydın, içten söyle Bana söylemiyorsan, kendine söyle en azından Aleyhte yazanları “ucuz ahlak bekçiliğiyle suçlamaz mıydın?
Sakın hatalı anlayış
Defne Joy Foster ’ın yaptığını savunuyor, “Aman ne iyi yapmış falan demiyorum
Dediğim şu: “Bize ne? Biz herkesin bekçisi miyiz, sorumlusu muyuz?
Kim veriyor bize bu “özel yetkiyi? Var mı böyle bir yetkin?
Benim değil bizzat
Kocasının ruh halini soruyorsun İster ölümüne üzülür, ister ölüm biçimine çıldırır Onun üzüntüsüdür bu Senin derdin, sorunun değil Benim de değil Hiçbirimizin değil Onun, sadece onun
Onun acısına acı katmak da bizim işimiz değil
Bak fotoğraflara Sarılmış tabutuna uğurluyor onu Görmedin mi?
O halde sana ne Hıncal Abi! Bize ne!
Ve bir takım yazarlara sormuşsun yazında, “Defne senin karın olsaydı tekrar bu yazıyı yazan mıydın? diye Bak ben de sana bir soru soruyorum Hıncal Abi
“Defne senin kızın olsaydı bu yazıyı yazar mıydın? diye
Yazmazdın değil mi?
Peki kendi kızlarımıza yazmayacağımız yazıları, başkalarının kızlarına yazma hakkını bize kim veriyor Hıncal Abi?
Dobralık mı Hıncal Abi?
Hadi canım bırak sen de!

HABERTÜRK yazarı Balçiçek İlter konuya şöyle yaklaştı:

Haddiniz yok efendiler!

Dün Hıncal Uluç ’un ve Serdar Arseven ’in Defne Joy Foster için yazdıklarını içim acıyarak okudum Kim niye ve ne hakla o genç kadının namus bekçiliğine soyunuyor anlamış değilim Haddiniz değil efendiler!
Senin de dediğin gibi Hıncal Abi, o minik erkek çocuk büyüdüğünde ve annesinin adını “Googleladığında senin yazın çıkacak maalesef, acaba sen bunu düşündün mü?
Gelelim “âşık olmakla aşk yapma karşılaştırmalarına Gençlerin birbirlerine “Seni seviyorum çağırmak için yalnızca “143 yazdıkları bir çağda yaşıyoruz Aşk da, ilişkiler de, gecelik takılmalar da biçim değiştiriyor, yaşamlar ayrı bundan böyle, senin gençliğin gibi değil Hangisi doğru, hangisi insanı daha mutlu ediyor, hangisi insanı yalnızlığa itiyor, gel tartışalım istersen, fakat bunu gencecik yaşında bu dünyadan göçüp gitmiş bir kadının peşinde yapmayalım, eğer azıcık vicdanımız kaldıysa

Vicdan demişken Ahmet Altan ’ın Defne Joy Foster ’ın gerisinde kaleme aldıkları hakkında yapılan okuyucu yorumlarını okuyordum, pes edip bıraktım, midem bulandı Bir adam, bir baba acı çektiğini anlatıyor Biz tek kaşımızı kaldırıp, müstehzi bir şekilde gülümseyip soruyoruz: “Defne ’nin oğlunla ne işi vardı? Yuh yani! Ne acı, ne sevgi, ne de karşıdakini kavrama çabası kalmış İnsanlıktan çıkmışız İşte bu yüzden kimsenin namusunu, anneliğini, eşliğini, kadınlığını denetlemek hiç birimizin haddi yok Ama medyayı sorgulayabiliriz O genç kadının hayatını böylesine delik deşik ettiği için veya durup düşünebiliriz: “Limon satın bu mesleği yapmayın diye son günlerin en iyi medya eleştirisine imza atan Yılmaz Özdil niye istifa etmez ve limon satmaz mesela?


Savaş Ay, müthiş gazeteci, inanılmaz bir izlenim yazısı kaleme almıştı Defne Joy Foster ’ın kocasını anlattığı satırları mükemmel etkiledi beni
“Ve nihayet dünkü çile üzüntü meydanının en koca yürekli adamı Defne ’nin eşi, Can bebeğin babası İlker Yasin Solmaz Onu hayatımda başta gördüm Mezarının başında, yıkık, kırık, sönük hallerde ve o kalabalığa karşın tarifsiz bir yalnızlık içinde yakaladım genç adamı Niye miydi o yalnızlık? Dürüstlük oyunu oynayalım bulalım cevabı En dürüst, en ağlamaklı, en yangın görünenin bile kafasının kıyısında o imha edici soru pusu kurmuştu yalan mı? ‘Defne Bir başkasının evinde Yeni tanışmış ayrıca de ’ İşte bu berhava edici sorunun şimdilik sessiz sorgucularına inat, sahip çıkmıştı çocuğunun anasına da anısına da Koşulsuzca sevmek en büyük sevmektir O adam sevdası dıştan hiçbir şeyi sorgulamadan, Defne ’yi fazla fakat çok seviyordu O adam o mezar başında, 2 adım ötemde titrek eller, dişlenen dudaklarla taa içten, içinden bir yerlerden yağmur yüklü ağlıyordu
İşte bu yüzden baylar!
Doğrusu de haddiniz yok!
Anekdot: Bayan dernekleri, Defne Joy Foster ’ın hayatına yapılan bu tacize nasıl tepki gösterecek gerçekten çok merak ediyorum



HABERTURKCOM yazarı Bedia Ceylan Efendice de konuyla ilgili bir yazı yazdı:

Hatırlar mısınız, geçtiğimiz sene, Ankara ’da yılbaşı gecesi yedi üniversiteli genç evde yaptıkları kutlamadan daha sonra uyumuş ve doğalgaz zehirlenmesi sebebiyle hayatlarını kaybetmişlerdi Dönemin Başkent Doğalgaz AŞ Müdürü Veysel Karani Demir, evde cansız bedenleri yer alan gençlerin benzeri çıplak bir halde olduklarını söylemiş, “Beni fazla konuşturmayın demişti Beynimizden vurulmuştuk

Halk Müziği karşı çıktı, konuşun Veysel Karani, daha fazla konuşun diye…

Veysel Karani Demir, durum uygun çözümleme yerine getirmek için o eve gitmiş, yedi cansız bedene şöyle bir bakmış ve göre kadar onların sözde çıplaklığını görmüştü Netice, halkın tepkisi ve baskısı sonucu Veysel Karani Demir istifasını vermek zorunda kaldı İyi de oldu, öyle uzun boylu yok!

Dün de beni o kadar mutlu eden bir yazı vardı Sabahtan gazetesinde “Duayen köşeyazarı gündem maddelerinden birini sütununda işlemişti Yazıyı okur okumaz Veysel Karani Demir geldi aklıma İşte Hınç Al Uluç da, 4 Şubat 2019 tarihli, “Bu nasıl bir mahalle baskısıdır başlıklı yazısında, Perşembe sabahı hayatını kaybeden Defne Joy Foster ’ın ölü bedenine bakıp, biricik keratası, kuzenciği Kerem Altan ’la neler yaşayan olabileceğini düşünmüş, bunun nedenlerini ve işin ahlaki boyutuna eğilmişti Yani göre kadar işin bu tarafını görmüştü (Ahh canım Freud, bugünleri nasıl da bilmişsin, büyük insansın Yanlış anlamayın Hınç Al Bey size Freudyen bir görünüm açınız var demiyorum, hayır bu iltifatı etmiyorum)) Bu yazının beni sevindiren tarafı, yıllarca insanlara yüksek kültürden, medeniyetten, açık algıdan bahseden bir “duayen köşeyazarının işine geldiğinde ne dek seksist ve cepheli olduğunu göstermesiydi

NE AZİZESİ, NE İLANI, HAYIRDIR BİZİM BİLMEDİĞİMİZ BİR ŞEY Mİ VAR?
Ayrıca ölüm haberini Fatoş Bayan ’dan (evdeki yardımcısı imiş) aldığı için, hem de kendisi hiç televizyon izlemeyen biri olduğu için, ben birazcık bilgilendireyim, kimse hayatını kaybeden bu genç insanı “Azize filan ilan etmedi Azizlik ve Azizelik sizin algınız çerçevesinde varlığını sürdüren kavramlar olabilir ama gençler birbirlerini bu türden mertebelerle ölçeklendirmiyor Dolayısıyla burada eksiksiniz, hatalısınız Hoş bu yazınız söz konusuyken nerede tam, nerede hatasızsınız ki…

bir zamanlar Türk halkının öyle sevdiği, o kadar önemsediği bir yazardınız O günler geride kaldı Yaşınız ilerledi, kaç kitabınız daimi oldu, kaç “eser bıraktınız siz daha iyi bilirsiniz Siz bu yazıyı yazana değin aklımda “iyi müzik yazılarınızla kalacaktınız Onlarla ilgili de bende daima şu şehvetli uyandırıyordunuz, örneğin aynı konsere gitmişiz fakat ben gerçekten ne menem bir şey izlemişim de haberim yokmuş sizin kaleminizden okuyordum Bazen bir şeyler öğrenip bazen de meseleyi nasıl işinize geldiği şekilde biçimlendirdiğinizi hayretle izleyerek Kazanmak istediğiniz insanları öve öve bitiremezken, size tarafından “ölü yatırımları nasıl yerdiğinizi izledik yıllarca (Bu yazıda da gözden çıkardığınız acılı ailenin yanında araya illa fakat ilgisiz üç beş övgü sıkıştırdığınız Acun Ilıcalı ’da gözlemliyoruz bunu) Ama ne yalan söyleyeyim, bu kadarını beklemiyordum Ben ve benimle birlikte binlerce hatta ola ki daha pozitif insanın aklında bu seksist ve acımasız manzara açınızla kalacaksınız Bir magazin figüründen öteye gitmeyeceksiniz zihinlerde Fakat bunu siz seçtiniz Tam bir düş kırıklığısınız, sizi çok eskiden sevmiş millet için bile *
 
Üst Alt