Hipertansiyon Belirtileri nelerdir
Hipertansiyon hakkında bilgi
Hipertansiyon Belirtileri:
Hipertansiyonun belirtileri, yüksek tansiyonun bozmuş olduğu damar ve organlardan kaynaklanmaktadır. Hipertansiyon özellikle kalbi, beyni, gözün retina tabakasındaki damarları ve böbrekleri etkilemektedir. Yüksek tansiyonun değişik belirtileri, bu organların bozulan işlevleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak bu belirtilerin çıkmasıyla hipertansiyonun teşhis edilmesi belli bir gecikmeyi de yansıtmaktadır. Beynin e İkilenme siyle ortaya çıkan belirti ve özellikleri şöyle verebiliriz; Hastalar sabah uyandıklarında özellikle kafanın arka (oksipital) tarafında bir baş ağrısı duyarlar. Bu baş ağrısı günün ortalarına doğru hafifleyerek kaybolur. Ancak oksipital bölgedeki “sabah baş ağrısı” kural değildir. Baş ağrısı günün herhangi bir saatinde ve başın herhangi bir bölgesinde de ortaya çıkabilir. Hastalar baş dönmesinden de yakınırlar. Bu belirti oldukça sık görülür. Bir diğer belirti ise kulak çınlamasıdır. Beyin kanamaları, felçler, hafıza bozuklukları, kişilik değişiklikleri de yüksek tansiyonun beyin yoluyla kendini ortaya koyduğu belirtilerdendir. Yüksek tansiyon nedeni ile gözün retina tabakasındaki atardamarlarda daralmalar ve kanamalar görülebilir. Ağır vakalarda “Papilla” ödemi gelişir. Gözdeki bu değişiklikler görme bozuklukları ve hatta körlüğe bile neden olabilir. Tansiyonun yüksek oluşu kalbin iş yükünü çoğaltır. Kalp kası artan bu iş yükünü karşılayabilmek amacıyla önceleri büyür (hipertrofi] ancak büyümüş olan kalp, bir süre sonra kendisini bırakır ve genişler (dilatasyon). Kalp artık eskisi kadar güçlü kasılamaz, böylece kalp yetmezliği belirtileri ortaya çıkmaya başlar. Kalp kasının büyümesi, kalbin oksijen gereksinimini artırır. Buna karşılık, kalbin koroner damarları artmış olan bu gereksinime yanıt verebilecek duruma gelemezler. Hele yüksek tansiyon nedeni ile koroner damarlarında athe-rosklerotik değişikliklerde gelişmişse, bunun sonucu olarak koroner kan dolaşımı ileri derecede bozulur ve kalpte iskemik belirtiler ortaya çıkar. Nefes darlığı, angina pektoris, çarpıntı, öksürük gibi belirtiler kalp yetmezliği ve iskeminin yerleşmiş olduğunu gösteren belirtilerdir.
Yüksek tansiyon nedeni ile böbrek damarlarında arteriolosklerotik değişiklikler geliştiğinde, böbrekler yeterince kanlanamazlar. Bunun sonucu olarak da bu organların işlevi olan kanın süzülmesi işlemi aksar. Bu durum tansiyon yükselmesine yol açar. Hastaların idrarlarında bir miktar protein ve alyuvarlara rastlanır. İlerlemiş vakalarda böbrek yetmezliğine ait belirtiler ortaya çıkar. Burun kanaması, fazla terleme, çok su içme, çok idrara çıkma, halsizlik gibi belirtiler yüksek tansiyonu yaratan nedene bağlı olarak ortaya çıkan diğer belirtilerdir.
Hipertansiyon hakkında bilgi
Hipertansiyon Belirtileri:
Hipertansiyonun belirtileri, yüksek tansiyonun bozmuş olduğu damar ve organlardan kaynaklanmaktadır. Hipertansiyon özellikle kalbi, beyni, gözün retina tabakasındaki damarları ve böbrekleri etkilemektedir. Yüksek tansiyonun değişik belirtileri, bu organların bozulan işlevleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak bu belirtilerin çıkmasıyla hipertansiyonun teşhis edilmesi belli bir gecikmeyi de yansıtmaktadır. Beynin e İkilenme siyle ortaya çıkan belirti ve özellikleri şöyle verebiliriz; Hastalar sabah uyandıklarında özellikle kafanın arka (oksipital) tarafında bir baş ağrısı duyarlar. Bu baş ağrısı günün ortalarına doğru hafifleyerek kaybolur. Ancak oksipital bölgedeki “sabah baş ağrısı” kural değildir. Baş ağrısı günün herhangi bir saatinde ve başın herhangi bir bölgesinde de ortaya çıkabilir. Hastalar baş dönmesinden de yakınırlar. Bu belirti oldukça sık görülür. Bir diğer belirti ise kulak çınlamasıdır. Beyin kanamaları, felçler, hafıza bozuklukları, kişilik değişiklikleri de yüksek tansiyonun beyin yoluyla kendini ortaya koyduğu belirtilerdendir. Yüksek tansiyon nedeni ile gözün retina tabakasındaki atardamarlarda daralmalar ve kanamalar görülebilir. Ağır vakalarda “Papilla” ödemi gelişir. Gözdeki bu değişiklikler görme bozuklukları ve hatta körlüğe bile neden olabilir. Tansiyonun yüksek oluşu kalbin iş yükünü çoğaltır. Kalp kası artan bu iş yükünü karşılayabilmek amacıyla önceleri büyür (hipertrofi] ancak büyümüş olan kalp, bir süre sonra kendisini bırakır ve genişler (dilatasyon). Kalp artık eskisi kadar güçlü kasılamaz, böylece kalp yetmezliği belirtileri ortaya çıkmaya başlar. Kalp kasının büyümesi, kalbin oksijen gereksinimini artırır. Buna karşılık, kalbin koroner damarları artmış olan bu gereksinime yanıt verebilecek duruma gelemezler. Hele yüksek tansiyon nedeni ile koroner damarlarında athe-rosklerotik değişikliklerde gelişmişse, bunun sonucu olarak koroner kan dolaşımı ileri derecede bozulur ve kalpte iskemik belirtiler ortaya çıkar. Nefes darlığı, angina pektoris, çarpıntı, öksürük gibi belirtiler kalp yetmezliği ve iskeminin yerleşmiş olduğunu gösteren belirtilerdir.
Yüksek tansiyon nedeni ile böbrek damarlarında arteriolosklerotik değişiklikler geliştiğinde, böbrekler yeterince kanlanamazlar. Bunun sonucu olarak da bu organların işlevi olan kanın süzülmesi işlemi aksar. Bu durum tansiyon yükselmesine yol açar. Hastaların idrarlarında bir miktar protein ve alyuvarlara rastlanır. İlerlemiş vakalarda böbrek yetmezliğine ait belirtiler ortaya çıkar. Burun kanaması, fazla terleme, çok su içme, çok idrara çıkma, halsizlik gibi belirtiler yüksek tansiyonu yaratan nedene bağlı olarak ortaya çıkan diğer belirtilerdir.