Topkapı Sarayındaki Harem dairesi dışardan o kadar iyi saklanmıştır ki Tarihcilerden M Cağatay Ulucay (19101970) meslek hayatının onemli bir bolumunu, bu zor işe, yani Harem'in ve Osmanlı hanedanının araştırılmasına ayırmıştır
M Cağatay Ulucay'ın 1950 yılında yayımlanan ‘‘Osmanlı Sultanlarına Aşk Mektupları’’ adlı kitabından derlemeler
Kitapta Hurrem Sultan'ın Kanuni'ye yazdığı 7 mektup bulunuyor Kanuni'nin sevgili eşine yazdığı mektuplar elimizde yok; ama Hurrem'in, ‘‘Canım paresi sultanım, bicare, aşkınız ile mubtela, Ferhad ile Mecnun'dan beter şeyda cakeriniz’’ dediğine bakılırsa, ikisi arasındaki aşk bir halk efsanesinden ibaret değil Nitekim savaştaki Sultan Suleyman'ın da ona para, mucevher, kolonya ve bazen sakalından bir tel gonderdiğini oğreniyoruz
PADİŞAHI YALVARTAN CARİYE
1 Abdulhamid, idari hayatta olduğu gibi aşk hayatında da yenilgisini kabul etmiş, ıstırap ceke ceke, felcli oldu Padişah, geziye gitmediği gunlerinde Harem'de okuyor, kadınlarıyla konuşuyor ya da uc cucesi ve yedi dilsiziyle vakit geciriyordu 49 yaşında padişah olmuştu Yakışıklı değildi Dindar, saf ve kadınlara duşkundu Yuzlerce cariyesi vardı 12 yılda 17 cocuk babası oldu Yazılı kaynaklarda başkadınları Nuket Seza ve Humaşah'ın adları geciyor Ancak 1 Abdulhamid, aşk mektuplarını başka bir kadına, Ruhşah'a yazıyor
Bir kusur ile beni unutma
Abdulhamid, Ruhşah'ına kul kurban olsun Bir kusur ile beni unutma Benim vucudum toprak oluncaya kadar senden vazgecersem, Allah bana layık olduğumu versin Efendim; gideyim, belki beni gotur diye buyurursun diyorum, ama sen bana gotur demiyorsun İnşallahu Teala omrumuz oldukca birbirimizin oluruz Canım efendim ben ayağına yuzumu surerek senden rica ediyorum (4 Mektuptan)
Hamid'in sana kurban olsun
Efendim sana bağlanmış bir koleyim İster dov, istersen oldur Bu gece gelmen arzumdur Aksi halde vallahi hastalanmama ve belki de olumume sebep olursun Ayağın altına yuzumu, gozumu surerek rica ederim Allah icin kendimi durduramıyorum
(2 Mektuptan)
HUKUMDARI KOLE EDEN KADIN
O, başkadındı, Suleyman'ın herşeyiydi Yabancı kaynaklarda Roxelana, Osmanlı kaynaklarında Hurrem (Hurrem) adıyla biliniyor Cerkez, Fransız, Rus, Leh asıllı olabilir ‘‘B’’leri ‘‘p’’ şeklinde telaffuz ediyor Hurrem Sultan kendisinden soz ederken ‘‘zayıf, fakir cariye, cirkin yuzlu, ben fakiri yerden kaldırdınız’’ diyor Bize kalan yedi mektupta Hurrem Sultan padişaha olan aşkını suslu cumlelerle anlatıyor, savaştaki Suleyman'ın kalbini teshir, asabını teskin, gonlunu feth ediyor İki oğlunu, sevgili sadrazamını oldurturken, savaşırken gozunu kırpmayan Muhteşem Suleyman, bu mektuplarla mest oluyor Oyle ya, her zaman hukumdarlar kolelere hakim olmazlar Bazen de koleler hukumdarlara hakim olurlar
Canum Paresi Sultanum
Oyle nam sahibi ki sabah ruzgarı gibi merhamet artırıp sacar, oyle selam ki gonul kapan şeker dudaklıların kavuşması gibi, oyle dualar ki aşıkların avazı gibi yanık, oyle ovguler ki deruni arzuların ve kalbin meyillerinin sozleri gibi ateşi şulelendirir () Benim Yusuf yuzlum, şeker sozlum, latif, nazenin sultanım, Allah dergahına yuzum supurge kılıp bir derecede niyaz ederim ki; sizi benden omren ayırmak sozu haram olsun, mubarek yuzunuzu yine tez zamanda bana gostere Eğer denizler murekkep, ağaclar kalem olsa dahi bu ayrılığın acıklamasını yazabilirler mi? () Benim sultanım, 'Eğer yazımı okumuş olsaydın daha cok hasretler yazardın' demişsiniz Şimdi benim sultanım, bu kadar yeter, canıma tesir ziyade oldu (1 Mektuptan)
Hazreti Sultanum
Yuzumu yere koyup mutluluk sığınağı ayağınızın toprağını optukten sonra, benim devletimin guneşi ve saadetimin sermayesi sultanım, eğer bu ayrılık ateşine yanmış, ciğeri kebap, sinesi harap, gozleri yaş dolu, gecesi gunduzu belirsiz olan, hasret deryasına gar bicare, aşkınız ile muptela, Ferhat ile Mecnun'dan beter şeyda kolenizi sorarsanız; ne zamandır ki sultanımdan ayrıyım, bulbul gibi ah u feryadım dinmeyip ayrılığınızdan dolayı oyle bir halim var ki Allah kafir olan kullarına dahi vermesin (3 Mektuptan)