İdrar yolu enfeksiyonu (İYE); idrar yollarının herhangi bir bölgesinde mikropların çoğalmasına denir. Alt ve üst İYE olarak 2’ ye ayrılır. Alt İYE idrar torbası ve üretra da (idrar torbasından dış idrar kanalına kadar uzanan bölüm) oluşur sistit veya üretrit diye adlandırılırken, üst İYE de böbreklerde enfeksiyon vardır ve pyelonefrit denir. İYE her yaş ve cinste görülebilir. Yaşamın ilk bir ayında erkek çocuklarda, bu dönem dışında ise kız çocuklarda daha sık görülür.
Çocuklarda İYE zamanında belirlenip uygun tedavi, tetkik ve izlem yapılmaz ise; büyüme gelişme geriliği, yüksek tansiyon ve kronik böbrek yetmezliğine neden olabilir.
İYE nasıl oluşur?
Mikroorganizmalar dış idrar kanalı ağzına yapışıp burada çoğaldıktan sonra idrar torbası ve böbreklere doğru ilerleyip enfeksiyona neden olur. Daha az oranda kan yoluyla mikroorganizmalar böbreklere ulaşıp enfeksiyona neden olabililr. Kan yoluyla yayılım yenidoğan döneminde daha sık görülmektedir.
İYE gelişmesini kolaylaştıran faktörler nelerdir?
Bazı çocuklar sık İYE geçirirken bazı çocuklarda ise yaşamları boyunca hiç İYE görülmez. İdrarın idrar torbasından böbreğe doğru anormal geri kaçışı, üriner sistem tıkanıklıkları, çeşitli anatomik ve fonksiyonel bozukluklar ile enfeksiyona yatkınlık görülebilir. Yabancı cisimler, idrar torbasına yerleştirilen kateterler, kabızlık, banyo köpükleri ve sünnetsiz erkek çocuklarda fimozis (sünnet derisinin geriye kıvrılmaması) idrar torbasının bakteri ile temasına neden olur. Okul çocuklarında sık görülen işeme bozuklukları (gece ve/veya gündüz idrar kaçırma, idrar tutma manevraları, sık veya az işeme gibi) idrar yolu enfeksiyonu gelişmesini kolaylaştırır.
İdrar yolu enfeksiyonu belirti ve bulguları nelerdir?
İdrar yolu enfeksiyonun belirti ve bulguları enfeksiyonun yerine ve çocuğun yaşına göre değişkenlik gösterir. Alt İYE de ağrılı idrar yapma, sık idrar yapma gibi belirtiler vardır ateş ve karın ağrısı olabilir veya olmayabilir. Üst İYE ateş mutlaka vardır. Böbrek lokalizasyonuna uyun sırt ve yan ağrısı da üst İYE yi düşündürür.
Yenidoğan bebeklerde İYE sırasında aktivitede azalma, huzursuzluk, ateş veya düşük vücut ısısı, daha büyük çocuklarda uzayan sarılık, beslenme bozukluğu ve tartı alamama sorunu gibi bulgular olabilir.
2 ay- 2 yaş arasındaki çocuklarda alt İYE huzursuzluk, solukluk, iştahsızlık, kusma, ishal, kabızlık gibi yakınmalara eşlik edebilir bazen de hiç bir belirti vermez. Ancak idrar rengi ve kokusunda değişiklikler, sık, az miktarda, ağrılı idrar yapma gibi daha özgül bulgularda görülebilir. Üst İYE’de ateş, iştahsızlık, kusma, hafif ishal ve genel durum bozukluğu görülebilir.
İki yaşından büyük çocuklarda alt İYE’de karın ağrısı ve hassasiyet, sık, ağrılı idrar yapma, idrar renginde değişiklik gibi belirtiler, gündüz ya da gece altını ıslatma görülebilir. Üst İYE’de ateş, bel ve böğür ağrısı, kusma, halsizlik gibi sistemik yakınmalar görülür.
İYE tanısı nasıl konur?
İye tanısı fizik muayene ve laboratuar sonuçları ile konulur. Fizik muayenede büyüme geriliği bulguları araştırılmalı ve tansiyon ölçülmelidir. Genital sistem ve sırt ve kalça bölgesi de ayrıntılı olarak değerlendirilmelidir.
İdrar yolu enfeksiyonunda kesin tanı koymak için idrarın mikroskopla değerlendirilmesi ve kültür yapılması gereklidir. İdrar çubukları ile yapılan hızlı testler ise İYE den kuşku duyulmasını sağlar, ancak bu yöntemler kesin tanı koydurmaz. Ayrıca testin negatif olduğu durumlarda da İYE olasılığı vardır. İYE’ de kesin tanı idrar kültürü ile konur. Ancak doğru teknik ile ve steril koşullarda alınmamış bir idrar kültürü yanıltıcı olabilir. Küçük çocuklarda uygun idrar örneği alabilmek oldukça zordur. Genellikle plastik torba kullanılır. Torba ile alınan idrar kültürlerinde yanlış üreme olasılığı yüksektir. Bu yüzden kuşkulu durumlarda sonda ile ya da suprapubik aspirasyon ile idrar alma gibi diğer yöntemlerin kullanılması gerekebilir.
İYE de hangi radyolojik görüntülemeler yapılır?
İYE geçiren hastalarda ultrasonografi ile böbrek, böbrek yolları ve idrar torbası değerlendirilir. DMSA sintigrafisi ile İYE’ nin böbreğe hasar verip vermediği tespit edilir. VCUG ile idrar torbası, reflü ( idrarın idrar torbasından böbreğe geriye kaçması) ve üretra (idrar torbasından dış idrar kanalına kadar uzanan bölüm) değerlendirilir.
İYE tedavisi nasıl yapılır?
Tedavinin amacı İYE’nunu yok etmek, İYE riski olabilecek anatomik ya da işlevsel bozuklukları belirleyip düzeltmek, tekrarlamaları önlemek ve böbrek işlevini korumaktır. İYE olan çocuklara antibiyotik tedavisi hemen başlanmalıdır. Etkin tedavi böbreğin hasarlanma riskini en aza indirir. İdrar kültürü sonucu bir kaç gün sürebileceğinden İYE düşünülen hastalarda kültür kesinleşene kadar tedavi başlanması önerilir. Üç ayın altındaki hastalara hastanede yatırılarak damardan antibiyotik tedavisi verilmelidir. Ayrıca hastanın eğer genel durumu bozuk, kusmaları fazla ve ateşi yüksek ise de yaşına bakılmaksızın hastaneye yatırılması gerekir. Tedavinin süresini hekim belirler (7-14 gün). Tedavi başlanan hastada genelikle 48 saat içinde iyileşme gözlenir. Şayet bu durum olma ise dirençli mikropların neden olduğu veya idrar yollarında tıkanma zemininde gelişen bir enfeksiyon düşünülmelidir. Antibiyotik tedavine ek olarak tüm İYE geçiren çocuklara işeme bozukluğu yönünden sorgulanıp olanlar uygun tedavi başlanmalı, bol sıvı almaları teşvik edilmeli, kabızlık problemi olanların diyeti düzenlenip uygun tedavi başlanmalı, parazitoz açısından kontrol edilmelidir. Fimozisi olan erkek çocuklarar sünnet önerilebilir. Allta yatan bir anatomik bozukluk varsa İYE tedavis sonrası cerrahi açıdan da değerlendirilmelidir.
İYE sonrası izlem nasıl olmalıdır?
İdrar yolu enfeksiyonu tanısı konduktan sonra karar verilmesi gereken en önemli nokta; bu enfeksiyonun zeminde başka faktörlere mi bağlı olduğu ve tekrarlama açısından risklerin belirlenmesidir. Geçirilen İYE sayısı ile böbrek hasarı arasında doğru orantılı bir ilişki vardır. Bu nedenle bütün çocukları ilk İYE atağının ardından sonra değerlendirmek en uygun yaklaşımdır.
İdrar yolu enfeksiyonu iyileştikten sonra, idrar torbası, idrar yolları ve böbreklerin normal olup olmadığını, böbrekte kalıcı hasar gelişip gelişmediğini belirlemek amacıyla bazı radyolojik tetkiklerin yapılması gereklidir. Bir yaşından küçük çocuklarda, kızlarda, işeme bozukluğu ve vezikoüreteral reflü varlığında İYE tekrarlama riski yüksektir. Tekrarlama riski taşıyan ya da tekrarlayan İYE geçiren çocuklarda belirli aralıklarla idrar kültür ve tetkikleri yapılmalıdır.
İYE tedavisinden sonra uzun süreli korunma için antibiyotik verilir mi?
İYEda uzun süreli düşük doz antibiyotik kullanımı konusunda farklı görüşler mevcuttur. Üst üriner sistem dilatasyonuna neden olan ileri derecede reflüsü olan hastalar ile sık tekrarlayan ateşli enfeksiyon geçiren hastalarda koruyucu antibiyotik kullanılabilir. Koruyucu antibiyotik normal dozun ¼ kadar hesaplanır gece yatarken bir defa alması önerilir.
İYE böbrekte hasar oluşturur mu?
Çocuklarda iyeden sonra % 15 oranında kalıcı hasar olabilmektedir. Bu hasarın önlenmesi için İYE tanısının gecikmeden konulup uygun antibiyotik tedavisinin başlanması ve tekrarlamasının önlenmesi önemlidir.
Çocuklarda İYE den korunmak için neler yapılmalıdır?
-
Çocuklara idrarın açık renk olmasını sağlayacak şekilde yeterli miktarda sıvı verilmelidir. -
Çocuğun düzenli olarak idrar torbasını boşaltmak için tuvalete gitmesi teşvik edilmeli. -
Çocuğun ayaklarını yere basacağı şekilde uygun tuvalet sağlanmalı( gerekirse ayağının altına tabura konulabilir) -
Çocuk tuvalette yeterli süre kalmalıdır. Aceleyle yapıp kalkmamalıdır. -
Genital bölge sabun veya şampuanla değil, saf suyla yıkanmalıdır. -
Kızlarda genital bölge temizliği önden arkaya doğru olmalı ve sentetik ve dar olmayan külot ve giysiler tercih edilmeli. -
Kabızlığa karşı önlemler alınmalıdır. -
Özellikle kız çocuklarda banyo süresi çok uzatılmamalı ve tahriş edici özelliğe sahip köpüklü sabun ve şampuan kullanılmamalıdır. -
Tekrarlayan İYE geçiren erkek çocuklarda erken sünnet yapılması da İYE riskini azaltır.