Son Konu

İngilizcede kullanılan selamlaşmalar ve Türkçeleri

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
İngilizcede selamlaşma,
İngilizce selamlaşma sözleri,
Selamlaşmada kullanılan sözler ingilizce

HELLO

Hello! (Merhaba)
Hi! (Selamlama)
Hey! (Hey!)
Hi there! (Merhaba)
Hello there! (Merhaba)
Good morning! (Günaydın)
Good afternoon! (Tünaydın)
Good evening! (İyi akşamlar)
Good night! (İyi geceler)

HOW ARE YOU?

How are you? (Nasılsın?)
How are you doing? (Nasılsın?)
How is it going? (Nasıl gidiyor?)
How are things? (Durumlar nasıl?)
What's new? (Ne haber?)
What's up? (Ne var ne yok?)
What's going on? (Neler yapıyorsun?)
Where have you been? (Nerelerdesin?)
Where have you been hiding yourself? (Nerelerde gizleniyordun?)
Are you doing OK? (İyi misin?)
How are you feeling? (Kendini nasıl hissediyorsun?)
How's the world treating you? (Hayatla aran nasıl?)
How's business? (İşler nasıl?)
What's happening? (Hayatında ne olup bitiyor?)
How's everything (Vaziyet nasıl?)

I'M FINE

Thanks, I am fine (Sağol, iyiyim)
Fine (İyiyim)
Great! (Fantastik)
All right (Kötü değil)
I am OK (İyiyim)
Cool! (Bomba gibiyim)
I am cool! (Harikayım)
Could be better (Daha iyi olabilirdi)
Anekdot bad (Kötü yok)
So so (Eh, az çok)
Anekdot so great (o kadar da iyi yok)
Not so hot (Pek iyi sayılmaz)
I've been better (Daha iyiydim)
I've running around (Koşturup duruyoruz)
Keeping busy (Uğraşıp duruyoruz)
No complaints (Bir şikayetim değil Allaha şükür)
Same as usual (Her zamanki gibi)
I've seen better days (Daha iyi günlerimiz de oldu)
I'm snowed under (Çok yoğunum)
Not a moment to spare (Boşa harcayacak bir dakikam değil)
No time to breathe (Nefes almaya vaktim yok)
There aren't enough hours in a day (Yirmidört saat yetmiyor)

GOODBYE

Goodbye (Allahaısmarladık)
Good day (İyi günler)
Good evening (İyi akşamlar)
Good night (İyi geceler)
Goodbye until later (Bir dahaki sefere kadar hoşçakal)
See you (Görüşürüz)
See you soon (Yakında görüşürüz)
See you later (Daha Sonra görüşürüz)
I'll see you real soon (Çok yakında görüşürüz)
I'll catch you later (Seninle daha sonra görüşürüz)
See you tomorrow (Yakın görüşürüz)
See you next time (Bir dahaki sefere görüşürüz)
Let's get in touch (Görüşelim)
It was good to see you (Seni görmek güzeldi)
Don't forget to call (Aramayı unutma)
Let's write (Yazışalım)
I'll be in tocuh (Bağlantı halinde olacağım) *
 
Üst Alt