bilgiliadam
Yeni Üye
İSLAMİYET ETKİSİNDEKİ TURK EDEBİYATI
İslam orduları, ilk olarak Emeviler Doneminde (705–715) Turklerin yoğun olarak yaşadıkları Orta Asya topraklarına gelmiştir Bu sırada zaman zaman Turk boylarıyla da savaşmışlardır
7 yuzyılın sonlarında Horasan'da Muslumanlığı yeni kabul eden Turklerle, Şamanist, Budist ve Maniheist Turkler bir arada yaşamıştır Turklerin Muslumanlarla asıl tanışması 751 yılında Musluman Arap ordularıyla Cinliler arasında yapılan Talas Savaşıyla olmuştur Bu savaşta Turkler, Arap ordularının saflarında yer alarak Cinlileri buyuk bir yenilgiye uğratmışlardır Turklerle Araplar arasındaki bu dayanışmadan sonra İslam dini Turkler arasında yayılmaya başlamıştır
İlk Musluman Turk devletini 935 yılında Karahanlılar kurmuştur Karahanlılar, Musluman olduktan sonra Budist ve Maniheist Uygurlara savaş acmış, onların Musluman olması icin uğraşmıştır
Turkler Musluman olduktan sonra da atlıgocebe kulturun ozelliklerini korumuşlardır İslam dini, o gune kadar dağınık yaşayan, birbiriyle mucadele eden Turkleri birleştirmiştir 11 yuzyılda Turk dunyası, neredeyse tumuyle İslam dini ve kulturu dairesine girmiştir Boylece Turk milleti icin yeni bir kultur, dil ve edebiyat donemi başlamıştır
İslamın Turk Kulturune Etkisi
Musluman olmadan once coğunlukla gocebe yaşayan Turkler, İslamiyet ’le birlikte şehirlerde toplanmış, kultur ve medeniyet merkezleri kurmuşlardır Bu kultur ve medeniyet merkezleri; camileri, medreseleri ve kutuphaneleriyle bir butunluk oluşturmuştur Turkler, İslamiyet ile birlikte cadır medeniyetinden yerleşik medeniyete gecmiştir
İlk Musluman Turk devleti olan Karahanlılarda hem resmi dil hem de halkın konuştuğu dil Turkce, bilim dili Arapcadır Sonraları Arapca ve Farsca bilim ve edebiyat dili olarak daha cok yaygınlaşmıştır Bu diller Turkler arasında, ozellikle Selcuklular doneminde yazışma ve edebiyat dili olarak yaygınlaşmıştır Turkce ise halk arasında konuşulan bir dil olarak kalmıştır Bu durum Anadolu Selcuklularından sonra kurulan beyliklerin Turkcecilik hareketine kadar surmuştur Karamanoğlu Mehmet Bey 13 Mayıs 1277 tarihinde Turkceyi devlet dili olarak ilan etmiştir
Osmanlı Devletinin kurulmasından sonra Turkce bir imparatorluk dili olmuştur Bu donem Turkcesine “Osmanlı Turkcesi denir İslamiyet ’in kabulunden sonra Turkler iki lehceyle eserler vermiştir:
aDoğu Lehcesi (Hakaniye Lehcesi) b Batı Lehcesi (Oğuzca)
İşte bu değişimlerin dil ve edebiyata etki ettiği duşunulen 11 yuzyıldan 19 yuzyılın ilk yarısında Tanzimat fermanının ilanına kadar devam eden bu surece “İslamiyet Etkisiyle Gelişen Turk Edebiyatı diyoruz
İslamiyet etkisiyle gelişen Turk edebiyatını, gelişme seyrini dikkate alarak uc ana devreye ayırabiliriz:
aGeciş Donemi bHalk edebiyatı cDivan edebiyatı
Geciş Donemi Ve İlk İslami Eserler
Bu doneme 11 ve 12 yuzyıl edebiyatı da diyebiliriz Bu donem, İslamiyet ’in Turkler uzerindeki etkisini gosterdiği donemdir Bu donemde Turkler; İslam kulturunun etkisiyle bulundukları yerleri kultur ve uygarlık merkezi haline getirmişler; tarih, uygarlık, edebiyat ve sanat alanlarında ciddi başarılar elde etmiştir Medreselerde eğitim gormuş Arap ve İran kulturu ve edebiyatlarının etkisinde kalan aydınlar, 11yuzyılda Divan edebiyatının temellerini atmışlardır Nazım ve nesirde ilk sayılabilecek onemli eserler vermişlerdir
10 veya 11 yuzyılın sonlarında yazıldığı varsayılan Kuran Tercumesi, Turk nesrinin ilk urunleri olarak kabul edilir Bu tercume şu an Leningart Kutuphanesi ’ndedir ve yazarı belli değildir
Donemin genel ozellikleri:
İslamiyet oncesi kultur ile İslami kultur ic icedir İslamlaşma cereyanının tam anlamıyla kemale erdiği soylenemez
Eserlerde toplum hayatını şekillendirme ve yonlendirme amacı gudulmuş, dini oğretme amacı esas alınmıştır
Hece olcusu devam ederken, aruz olcusu de yavaş yavaş kullanılmaya başlanmıştır Nazım birimi olarak beyitler ve dortlukler kullanılmıştır
Arapca ve Farsca kelimeler dilimizi bu donemde etki altına almaya başlamıştırArap ve Fars edebiyatında kullanılan nazım şekilleriyle eserler verilmeye başlanmıştır
İlk İslami Eserler
a Kutadgu Bilig
Yusuf Has Hacip tarafından 1070 yılında Karahanlı hukumdarı Tabgac Buğra Han ’a sunulmuştur
Yazar, eserin başında kitabı insanlara mutlu olmanın yollarını oğretmek icin yazdığını belirtmiştir
Kutadgu Bilig dort oğeyi simgeleyen dort kişinin karşılıklı konuşmalarından oluşan alegorik bir mesnevidir Bunlardan Gundoğdu adaleti ve kanunu temsil eden bir hukumdar, Ay toldu mutluluğu ve devleti temsil eden vezir, Ogdulmuş aklı temsil eden vezirin oğlu, Ogdurmuş kanaatle yaşamayı ve zuht hayatını temsil eden bir derviştir
Eserde ideal bir devlet yonetiminin nasıl olması gerektiği sembollerle anlatılır
Eserde başkaları tarafından eklendiği duşunulen biri manzum biri mensur iki onsoz vardır
Eser mesnevi biciminde yazılmış ve 6645 beyitten oluşmuştur Eserin sonu kaside bicimindedir Ayrıca 173 dortluk daha vardır
Aruz olcusunun “Şehname kalıbı adını verdiğimiz “FeulunFeulun Feulun Feul kalıbıyla yazılmıştır
Eser İranlılar tarafından Şehnamei Turki olarak nitelendirilmiştir
Eser, Hakaniye Lehcesiyle kaleme alınmıştır
Eser; Gokturkce Karahanlı Turkcesi Turkiye Turkcesinin gelişim cizgisini acıklamak ve Karahanlı Turkcesinin butun guzelliklerini gostermesi bakımından cok onemli bir yere sahiptir
Turk edebiyatının bilinen ilk mesnevisi ve Divan edebiyatının ilk eseri olarak da kabul edilebilir
Eserin uc yazma nushasından Uygur harfleri ile yazılmış olanı Viyana ’da, Arap harfleriyle yazılmış olanlardan biri Fergana ’da biri de Kahire ’ dedir
UYARI: Kutad gu Bilig ’in İslamiyet etkisiyle gelişen edebiyatımızın ilk eseri olduğu, edebiyatımızdaki ilk mesnevi ve ilk siyasetname olduğu unutulmamalıdır
bDivan u Lugati ’t Turk
Turk dilleri sozluğu anlamına gelir Kaşgarlı Mahmut tarafından 1072–1074 yılları arasında yazılmıştır
Sozluk olmasının yanı sıra Turk folkloru ve edebiyatı acısından da onemli bir eserdir
Eserde Turkce gramer kuralları, ağız ve şive ozellikleri, Halk edebiyatı ornekleri ile ilgili bilgiler verilir
TurkceArapca sozluk şeklinde yazılmıştır Eserde derlenmiş 7500 sozcuk vardır Yazar, eserine yaşayan sozcukleri almış, unutulanları almamıştır
Ayrıca yazar, Turklerin yaşadığı bolgeleri dolaşarak onların yaşayışlarını, ceşitli halk urunlerini inceleyerek eserine bunlardan atasozu ve şiir ornekleri koymuştur
Eserde ilk Turk şairi olarak Cucu adlı bir şairden bahsedilir Ancak hangi şiirin ona ait olduğu belirtilmemiştir
İslamlıktan Onceki doneme ait olan sagu, sav ve koşuklar bu eser sayesinde gunumuze ulaşmıştır
Araplara Turkceyi oğretmek amacıyla yazılmıştır
Başka bir ozelliği de Turklerin yaşadığı bolgeleri gosteren bir haritanın eklenmiş olmasıdır Haritada her boyun, koyun surulerini ayırmak icin kullandığı damgaları da belirtmiştir
Eserde Turk şiveleri oluş bakımından Hakaniye ve Oğuz şivesi olmak uzere iki kol olarak verilmiştir Hakaniye şivesi; Karahanlıların buyuk şehirlerinde kullanılan Uygur, Yağma, Argu, Ciğil ve Karluk dilidir Oğuz Turkcesi ise Oğuz, Kıpcak, Pecenek ve Bulgar Turklerinin dilidir
Eser manzum mensur karışık olup, eserde 7500 kelime, karşılıklarıyla kullanıldıkları ornek cumleler ve şiirler vardır Sozcukler alfabetik sıraya gore dizilmiştir
Divan u Lugatit Turk ’un en onemli ozelliği edebiyatımızın ilk ansiklopedik sozluğu olmasıdır Bunun yanı sıra Turk lehceleriyle ve Turklerin yaşam bicimleriyle ilgili bilgiler vermesi; ayrıca sagu, sav ve koşuk orneklerini vermesi eserin dil ve edebiyat acısından onemli yonleridir
CAtabetu ’l Hakayık
Kelime anlamı hakikatlerin eşiğidir Eser 12 yuzyılın ilk yarısında Edip Ahmet Yukneki tarafından yazılmış, Sipehsalar Mehmet Bey ’e sunulmuştur
Kitabın giriş bolumu kaside niteliğindedir Diğer bolumler dortluk şeklinde ve 484 mısradan oluşmuş ve Hakaniye Lehcesi ile oluşturulmuştur
Arapca ve Farsca sozcuk sayısı oldukca fazla olan eser dini, ahlaki ve didaktik bir eserdir
Alcakgonullu olma, bilginin onemi, dilin korunması, zamanın bozulması, ahlaklı olma gibi konular işlenmiştir
Kitapta hem hece hem aruz olcusu kullanılmıştır Eserin aruz vezniyle yazılan kısmı Şehname kalıbıyla yazılmıştır
dDivanı Hikmet
Tasavvuf edebiyatının Anadolu dışındaki onculerinden biri olan Ahmet Yesevi tarafından 12 yuzyılda kaleme alınmıştır
İlahi aşkın, cennetin, ibadetin konu edildiği didaktik bir eserdir
Eser, 7 ’li ve 12 ’li hece olcusuyle “Hikmet adı verilen dortluklerle yazılmıştır
Bu dortluklerle Yesevi tarikatının temel ilkeleri de ortaya konmuştur
Şiirler, şekil bakımından geleneksel halk şiirinin ozelliklerini taşır
Sade bir dille yazılan tasavvufi bir eserdir Tasavvufi terimlerin olduğu kısımlarda dil biraz ağırlaşmıştır
Eser, Orta Asya Turk edebiyatının ilk eserlerinden biridir
e Dede Korkut Hikayeleri
Asıl adı Kitabı Dede Korkut Ala Lisanı Taifei Oğuzan ’dır
Destandan halk hikayesine gecişin bir urunu olduğu icin son derece onemli bir yere sahiptir
On iki hikaye ve bir onsozden oluşmuştur Hikayelerin her birine boy adı verilmiştir
Dede Korkut Hikayeleri, 12 ve 14yuzyıllar arasında Doğu Anadolu ve Azerbaycan bolgesinde Oğuz boyları arasında soylenmiş sozlu urunlerdir 15 yuzyılın başlarında yazıya gecirilmiştir
Hikayelerde Oğuz boyları arasındaki catışmalar ve Oğuzların komşu Hıristiyan topluluklarla yaptıkları mucadeleler anlatılmaktadır
Dede Korkut Hikayeleri, elimizde bulunan şekilleriyle daha cok hikayemasal ozelliği gostermekle birlikte destan nitelikleri de taşımaktadır
Hikayeler, adını, hikayeleri ilk kez soylediğine inanılan kutsal ozan Dede Korkut'tan almaktadır
Hikayelerdeki Turkce; fiilleri, ceşitli cumle incelikleri, mecazları, cinasları ve ahengiyle cağının en ustun seviyesine ulaşmış bir dildir
Anlatımdaki guzellik, bazen tek kelimeye kadar inen, kısa, atasozu karakteri taşıyan cumlelerle sağlanmıştır
Oğuz boylarının gunluk yaşayışları, kahramanlıkları, inancları, misafirperverlikleri, değer yargıları bu hikayelerde anlatılır
İslamiyet ’in kabulunden sonra hikayelere Ak alınla beş kelime dua kılmak, adı gorklu Muhammed'e salavat getirmekorneklerinde olduğu gibi İslami soyleyiş ozellikleri katılmıştır
Dede Korkut Hikayeleri Turk hikaye dilinin guzelliğini, Turk toplum hayatını, adetlerini, yaşayışlarını anlatan zengin bir kaynaktır
Geciş Donemi Yazarları
Yusuf Has Hacip
Yusuf Has Hacib, 1017 yılında Balasagun şehrinde dunyaya geldiği ve 1077 yılında Kaşgar'da vefat ettiği bilinmektedir Gunumuzde turbesi, Cin kontrolu altındaki Doğu Turkistan ’da bulunan Kaşgar ’ dadır Karahanlılar zamanında yaşamış, temel eğitimini Balasagun'da almıştır Kendisine onceden Balasagunlu Yusuf deniliyordu, sonra Has Hacib unvanı verildi Yusuf Has Hacib, Turk dili ve edebiyatının ilk eseri olan Kutadgu Bilig (Mutlu kılan bilgi) kitabının yazarıdır18 ay suren bir calışma sonunda yazdığı eseri, Karahanlı hukumdarı Ulu Kara Buğra Han'a sunmuş ve ondan haciplik unvanını almıştır
Edip Ahmet Yukneki
Hayatı hakkında bilgi azdır Bu konuda bilinenler, kitabında kendisinin dediklerinden, ayrıca kitabın sonuna, sonradan başkaları tarafından eklendiği anlaşılan uc şiirden anlaşılmaktadır Edip Ahmet, Yuknek ’te doğmuştur Babasının adı Mahmut Yukneki ’dir Edip, anadan doğma kordur Ali Şir Nevai ’nin Edip hakkında soylediklerine gore Edip cok akıllı, dini butun bir adamdır
Kaşgarı Mahmut ( 1008 – 1105 )
Kaşgarlı Mahmut; Divanu Lugati ’tTurk isimli, dunyaca bilinen eserin yazarıdır Tam adı: Mahmut bin Huseyin bin Muhammed ’dir
Kaşgarlı Mahmut, 1008 yılında Kaşgar ’da dunyaya gelmiştir Hamidiye ve Sac Medreseseleri ’nde eğitim gormuş, donemin butun klasik ilimlerini tahsil etmiş, Arapca ve Farsca oğrenmiştir 1057 ’ de Kaşgar ’dan ayrılarak Bağdat ’a yerleşmiştir
15 yıl boyunca inceleme amacıyla Turklerin yaşadığı butun illeri, şehirleri, obaları, dağları ve colleri dolaşarak, Turklerin orf ve adetlerini yerinde araştırmıştır Gezileri sırasında, ana dili Turkcenin Hakaniye, Oğuz, Kıpcak, Argu, Ciğil şivelerini de oğrenmiştir
Unlu eserini 1072 yılında Bağdat ’ta yazmaya başladı1074 tarihinde tamamladı Kaşgarlı Mahmut, yalnızca bir dil uzmanı (filolog) değildir Aynı zamanda bir halk kulturu araştırmacısı ve harita uzmanıdır Sayısı 24 olan Turk Boyları ’nı en sağlıklı bicimde tasnif eden, damgalarını belirleyen ve gunumuzde de bu konuda yararlandığımız bilgileri ilk defa derleyen de O ’dur
Yazarın, Kitabu Cevahiru ’n – Nahv fi Lugati ’tTurki (Turk Dili ’nin Nahiv Cevherleri) adlı bir eser daha kaleme aldığı bilinmekle birlikte eserin neredenasıl kaybolduğu bilinmemektedir Kaşgarlı Mahmut, 1105 yılında, 97 yaşında vefat etmiştir
Ahmet Yesevi (?1166)
Ahmet Yesevi, Turkistan'da Sayram şehrinde doğmuştur Babasının olumunden sonra, Yesi şehrine gelmiştir Burada, Aslan Baba adlı bir mutasavvıftan ders almıştır Yesi'de buyuk bir tekke kurarak Yesevilik tarikatının temelini atmıştır
Ahmet Yesevi'nin şiirleri dinididaktik şiirlerdir Şiirlerinde Yesevilik tarikatının temel ilkele¬riyle ilgili bilgiler, dervişlik uzerine ovguler, kıyamet gununun yaklaştığını hatırlatarak dunya ha¬yatından şikayet, Allah ’a ulaşma yolları gibi konular işlenmiştir
Hikmet adı verilen dortluklerinde sade bir soyleyişi vardır Hikmetler, hece olcusuyle yazılmıştır Tasavvufi terimleri sıkca kullanmıştır Şiirler, şekil bakımından, geleneksel halk şiirinin ozelliklerini gosterir Şiirlerini Divanı Hikmet ’te toplamıştır
İslamiyet Etkisindeki Turk Destanları
1Satuk Buğra Han Destanı
İslamiyet etkisiyle gelişen ilk destandır Hukumdarın İslamiyet ’i kabulu ve bu doğrultuda ortaya koyduğu mucadelenin efsaneleştirilerek anlatıldığı bir destandır
2Manas Destanı
Kırgızlara ait milli bir destandır Kırgızların Karluklarla yaptığı savaşlar anlatılır Dunyanın en uzun destanlarından biridir Destan, Seyakbay Karalay tarafından derlenmiştir “Manas, Kırgız kahramanlarındandır
Destanın 11 ile 12 yuzyıllarda meydana geldiği duşunulmektedir Destanın kahramanı Manas, Oğuz Kağan Destanının İslami versiyonundaki gibi ve Satuk Buğra Han gibi İslamiyet ’i yaymak icin mucadele eden bir kahramandır Boyle olmakla beraber Manas destanında İslamiyet oncesi Turklerin kultur, inanc ve kabullerinin izleri gorulebilir Bazı varyantları 400000 mısrayı bulan Manas destanı, TurkBozkır medeniyetinin Kazak Kırgız dairesi icinde yaygın olarak anlatılan onemli bir kultur mirasıdır
3Cengizname
Orta Asya'da yaşayan Turk boyları arasında 13 yuzyılda doğup gelişmiştir Cengizname, Moğol hukumdarı Cengiz'in hayatı, kişiliği ve fetihleri ile ilgili olarak Cengiz'in oğulları tarafından idare edilen Turkler tarafından meydana getirilmiştir Orta Asya'da yaşayan Turkler ozellikle de Başkurt, Kazak ve Kırgız Turkleri, Cengiz destanını cok severek gunumuze kadar yaşatmışlardır Cengizname ’de, Cengiz bir Turk kahramanı olarak kabul edilmekte ve hikaye Turk tarihi gibi anlatılmaktadır Cengiz, Uygur Tureyiş destanının kahramanları gibi gunışığı ile KurtTanrı'nın cocuğu olarak doğar
Cengizname, Moğol Hanlarının destani tarihi olarak kabul edildiğinden tarih araştırmacılarının da dikkatini cekmiştir 17 yuzyıl yazarlarından Ebu'l Gazi Bahadır Han, Şecerei Turk adlı eserinde CengizName ’nin Orta Asya ’ daki versiyonlarından bahsetmektedir
4Edige
Bu destanda 13 yuzyılda Hazar denizi kıyısında kurulan Altınordu Hanlığının 15 yuzyılda Timurlular tarafından yıkılışı anlatılmaktadır Destanın adı, Altınordu Hanı ve bu destanın kahramanı Edige Mirza Bahadır'a atfen verilmiştir
5Battalname
Bu destanın kahramanı Turkler arasında Battalgazi adıyla benimsenmiş bir Arap savaşcısıdır Asıl destan, 8 yuzyılda, Emevi ’lerin Hıristiyanlarla yaptıkları savaşlarda buyuk kahramanlıklar gostermiş Abdullah isimli bir kişiyle ilgili olarak doğmuştur Battal, Arapca kahraman demektir, Battalgazi, Arap kahramanına verilen unvandır Turklerin Musluman olmalarından sonra Battal Gazi destan tipi Turkleştirilmiş onceki destan ornekleriyle zenginleştirilmiştir 12 ve 13 Yuzyıllarda Battalname adı ile mensur olarak yazıya gecirilmiştir
6Danişmendname
Anadolu ’nun fethini ve bu mucadelenin kahramanlarını anlatan, 12 yuzyılda sozlu olarak şekillenen, 13 yuzyılda yazıya gecirilen İslami Turk destanlarındandır
Danişmendname'de hikaye edilen olayların tarihi gerceklere uygunluğundan, kahramanlarının yaşamış Turk beyleri olmalarından, Anadolu coğrafyasının gercek isimleriyle anılmasından dolayı uzun sure tarih kitabı olarak nitelendirilmiştir
7Koroğlu Destanı
Koroğlu metni destan olarak anılmakla birlikte 20 yuzyılda Anadolu'dan derlenen orneklerine bakıldığında daha cok halk hikayesini andırır Anadolu'da hikayeci aşıklar tarafından 24 kol halinde anlatırlar
İslam orduları, ilk olarak Emeviler Doneminde (705–715) Turklerin yoğun olarak yaşadıkları Orta Asya topraklarına gelmiştir Bu sırada zaman zaman Turk boylarıyla da savaşmışlardır
7 yuzyılın sonlarında Horasan'da Muslumanlığı yeni kabul eden Turklerle, Şamanist, Budist ve Maniheist Turkler bir arada yaşamıştır Turklerin Muslumanlarla asıl tanışması 751 yılında Musluman Arap ordularıyla Cinliler arasında yapılan Talas Savaşıyla olmuştur Bu savaşta Turkler, Arap ordularının saflarında yer alarak Cinlileri buyuk bir yenilgiye uğratmışlardır Turklerle Araplar arasındaki bu dayanışmadan sonra İslam dini Turkler arasında yayılmaya başlamıştır
İlk Musluman Turk devletini 935 yılında Karahanlılar kurmuştur Karahanlılar, Musluman olduktan sonra Budist ve Maniheist Uygurlara savaş acmış, onların Musluman olması icin uğraşmıştır
Turkler Musluman olduktan sonra da atlıgocebe kulturun ozelliklerini korumuşlardır İslam dini, o gune kadar dağınık yaşayan, birbiriyle mucadele eden Turkleri birleştirmiştir 11 yuzyılda Turk dunyası, neredeyse tumuyle İslam dini ve kulturu dairesine girmiştir Boylece Turk milleti icin yeni bir kultur, dil ve edebiyat donemi başlamıştır
İslamın Turk Kulturune Etkisi
Musluman olmadan once coğunlukla gocebe yaşayan Turkler, İslamiyet ’le birlikte şehirlerde toplanmış, kultur ve medeniyet merkezleri kurmuşlardır Bu kultur ve medeniyet merkezleri; camileri, medreseleri ve kutuphaneleriyle bir butunluk oluşturmuştur Turkler, İslamiyet ile birlikte cadır medeniyetinden yerleşik medeniyete gecmiştir
İlk Musluman Turk devleti olan Karahanlılarda hem resmi dil hem de halkın konuştuğu dil Turkce, bilim dili Arapcadır Sonraları Arapca ve Farsca bilim ve edebiyat dili olarak daha cok yaygınlaşmıştır Bu diller Turkler arasında, ozellikle Selcuklular doneminde yazışma ve edebiyat dili olarak yaygınlaşmıştır Turkce ise halk arasında konuşulan bir dil olarak kalmıştır Bu durum Anadolu Selcuklularından sonra kurulan beyliklerin Turkcecilik hareketine kadar surmuştur Karamanoğlu Mehmet Bey 13 Mayıs 1277 tarihinde Turkceyi devlet dili olarak ilan etmiştir
Osmanlı Devletinin kurulmasından sonra Turkce bir imparatorluk dili olmuştur Bu donem Turkcesine “Osmanlı Turkcesi denir İslamiyet ’in kabulunden sonra Turkler iki lehceyle eserler vermiştir:
aDoğu Lehcesi (Hakaniye Lehcesi) b Batı Lehcesi (Oğuzca)
İşte bu değişimlerin dil ve edebiyata etki ettiği duşunulen 11 yuzyıldan 19 yuzyılın ilk yarısında Tanzimat fermanının ilanına kadar devam eden bu surece “İslamiyet Etkisiyle Gelişen Turk Edebiyatı diyoruz
İslamiyet etkisiyle gelişen Turk edebiyatını, gelişme seyrini dikkate alarak uc ana devreye ayırabiliriz:
aGeciş Donemi bHalk edebiyatı cDivan edebiyatı
Geciş Donemi Ve İlk İslami Eserler
Bu doneme 11 ve 12 yuzyıl edebiyatı da diyebiliriz Bu donem, İslamiyet ’in Turkler uzerindeki etkisini gosterdiği donemdir Bu donemde Turkler; İslam kulturunun etkisiyle bulundukları yerleri kultur ve uygarlık merkezi haline getirmişler; tarih, uygarlık, edebiyat ve sanat alanlarında ciddi başarılar elde etmiştir Medreselerde eğitim gormuş Arap ve İran kulturu ve edebiyatlarının etkisinde kalan aydınlar, 11yuzyılda Divan edebiyatının temellerini atmışlardır Nazım ve nesirde ilk sayılabilecek onemli eserler vermişlerdir
10 veya 11 yuzyılın sonlarında yazıldığı varsayılan Kuran Tercumesi, Turk nesrinin ilk urunleri olarak kabul edilir Bu tercume şu an Leningart Kutuphanesi ’ndedir ve yazarı belli değildir
Donemin genel ozellikleri:
İslamiyet oncesi kultur ile İslami kultur ic icedir İslamlaşma cereyanının tam anlamıyla kemale erdiği soylenemez
Eserlerde toplum hayatını şekillendirme ve yonlendirme amacı gudulmuş, dini oğretme amacı esas alınmıştır
Hece olcusu devam ederken, aruz olcusu de yavaş yavaş kullanılmaya başlanmıştır Nazım birimi olarak beyitler ve dortlukler kullanılmıştır
Arapca ve Farsca kelimeler dilimizi bu donemde etki altına almaya başlamıştırArap ve Fars edebiyatında kullanılan nazım şekilleriyle eserler verilmeye başlanmıştır
İlk İslami Eserler
a Kutadgu Bilig
Yusuf Has Hacip tarafından 1070 yılında Karahanlı hukumdarı Tabgac Buğra Han ’a sunulmuştur
Yazar, eserin başında kitabı insanlara mutlu olmanın yollarını oğretmek icin yazdığını belirtmiştir
Kutadgu Bilig dort oğeyi simgeleyen dort kişinin karşılıklı konuşmalarından oluşan alegorik bir mesnevidir Bunlardan Gundoğdu adaleti ve kanunu temsil eden bir hukumdar, Ay toldu mutluluğu ve devleti temsil eden vezir, Ogdulmuş aklı temsil eden vezirin oğlu, Ogdurmuş kanaatle yaşamayı ve zuht hayatını temsil eden bir derviştir
Eserde ideal bir devlet yonetiminin nasıl olması gerektiği sembollerle anlatılır
Eserde başkaları tarafından eklendiği duşunulen biri manzum biri mensur iki onsoz vardır
Eser mesnevi biciminde yazılmış ve 6645 beyitten oluşmuştur Eserin sonu kaside bicimindedir Ayrıca 173 dortluk daha vardır
Aruz olcusunun “Şehname kalıbı adını verdiğimiz “FeulunFeulun Feulun Feul kalıbıyla yazılmıştır
Eser İranlılar tarafından Şehnamei Turki olarak nitelendirilmiştir
Eser, Hakaniye Lehcesiyle kaleme alınmıştır
Eser; Gokturkce Karahanlı Turkcesi Turkiye Turkcesinin gelişim cizgisini acıklamak ve Karahanlı Turkcesinin butun guzelliklerini gostermesi bakımından cok onemli bir yere sahiptir
Turk edebiyatının bilinen ilk mesnevisi ve Divan edebiyatının ilk eseri olarak da kabul edilebilir
Eserin uc yazma nushasından Uygur harfleri ile yazılmış olanı Viyana ’da, Arap harfleriyle yazılmış olanlardan biri Fergana ’da biri de Kahire ’ dedir
UYARI: Kutad gu Bilig ’in İslamiyet etkisiyle gelişen edebiyatımızın ilk eseri olduğu, edebiyatımızdaki ilk mesnevi ve ilk siyasetname olduğu unutulmamalıdır
bDivan u Lugati ’t Turk
Turk dilleri sozluğu anlamına gelir Kaşgarlı Mahmut tarafından 1072–1074 yılları arasında yazılmıştır
Sozluk olmasının yanı sıra Turk folkloru ve edebiyatı acısından da onemli bir eserdir
Eserde Turkce gramer kuralları, ağız ve şive ozellikleri, Halk edebiyatı ornekleri ile ilgili bilgiler verilir
TurkceArapca sozluk şeklinde yazılmıştır Eserde derlenmiş 7500 sozcuk vardır Yazar, eserine yaşayan sozcukleri almış, unutulanları almamıştır
Ayrıca yazar, Turklerin yaşadığı bolgeleri dolaşarak onların yaşayışlarını, ceşitli halk urunlerini inceleyerek eserine bunlardan atasozu ve şiir ornekleri koymuştur
Eserde ilk Turk şairi olarak Cucu adlı bir şairden bahsedilir Ancak hangi şiirin ona ait olduğu belirtilmemiştir
İslamlıktan Onceki doneme ait olan sagu, sav ve koşuklar bu eser sayesinde gunumuze ulaşmıştır
Araplara Turkceyi oğretmek amacıyla yazılmıştır
Başka bir ozelliği de Turklerin yaşadığı bolgeleri gosteren bir haritanın eklenmiş olmasıdır Haritada her boyun, koyun surulerini ayırmak icin kullandığı damgaları da belirtmiştir
Eserde Turk şiveleri oluş bakımından Hakaniye ve Oğuz şivesi olmak uzere iki kol olarak verilmiştir Hakaniye şivesi; Karahanlıların buyuk şehirlerinde kullanılan Uygur, Yağma, Argu, Ciğil ve Karluk dilidir Oğuz Turkcesi ise Oğuz, Kıpcak, Pecenek ve Bulgar Turklerinin dilidir
Eser manzum mensur karışık olup, eserde 7500 kelime, karşılıklarıyla kullanıldıkları ornek cumleler ve şiirler vardır Sozcukler alfabetik sıraya gore dizilmiştir
Divan u Lugatit Turk ’un en onemli ozelliği edebiyatımızın ilk ansiklopedik sozluğu olmasıdır Bunun yanı sıra Turk lehceleriyle ve Turklerin yaşam bicimleriyle ilgili bilgiler vermesi; ayrıca sagu, sav ve koşuk orneklerini vermesi eserin dil ve edebiyat acısından onemli yonleridir
CAtabetu ’l Hakayık
Kelime anlamı hakikatlerin eşiğidir Eser 12 yuzyılın ilk yarısında Edip Ahmet Yukneki tarafından yazılmış, Sipehsalar Mehmet Bey ’e sunulmuştur
Kitabın giriş bolumu kaside niteliğindedir Diğer bolumler dortluk şeklinde ve 484 mısradan oluşmuş ve Hakaniye Lehcesi ile oluşturulmuştur
Arapca ve Farsca sozcuk sayısı oldukca fazla olan eser dini, ahlaki ve didaktik bir eserdir
Alcakgonullu olma, bilginin onemi, dilin korunması, zamanın bozulması, ahlaklı olma gibi konular işlenmiştir
Kitapta hem hece hem aruz olcusu kullanılmıştır Eserin aruz vezniyle yazılan kısmı Şehname kalıbıyla yazılmıştır
dDivanı Hikmet
Tasavvuf edebiyatının Anadolu dışındaki onculerinden biri olan Ahmet Yesevi tarafından 12 yuzyılda kaleme alınmıştır
İlahi aşkın, cennetin, ibadetin konu edildiği didaktik bir eserdir
Eser, 7 ’li ve 12 ’li hece olcusuyle “Hikmet adı verilen dortluklerle yazılmıştır
Bu dortluklerle Yesevi tarikatının temel ilkeleri de ortaya konmuştur
Şiirler, şekil bakımından geleneksel halk şiirinin ozelliklerini taşır
Sade bir dille yazılan tasavvufi bir eserdir Tasavvufi terimlerin olduğu kısımlarda dil biraz ağırlaşmıştır
Eser, Orta Asya Turk edebiyatının ilk eserlerinden biridir
e Dede Korkut Hikayeleri
Asıl adı Kitabı Dede Korkut Ala Lisanı Taifei Oğuzan ’dır
Destandan halk hikayesine gecişin bir urunu olduğu icin son derece onemli bir yere sahiptir
On iki hikaye ve bir onsozden oluşmuştur Hikayelerin her birine boy adı verilmiştir
Dede Korkut Hikayeleri, 12 ve 14yuzyıllar arasında Doğu Anadolu ve Azerbaycan bolgesinde Oğuz boyları arasında soylenmiş sozlu urunlerdir 15 yuzyılın başlarında yazıya gecirilmiştir
Hikayelerde Oğuz boyları arasındaki catışmalar ve Oğuzların komşu Hıristiyan topluluklarla yaptıkları mucadeleler anlatılmaktadır
Dede Korkut Hikayeleri, elimizde bulunan şekilleriyle daha cok hikayemasal ozelliği gostermekle birlikte destan nitelikleri de taşımaktadır
Hikayeler, adını, hikayeleri ilk kez soylediğine inanılan kutsal ozan Dede Korkut'tan almaktadır
Hikayelerdeki Turkce; fiilleri, ceşitli cumle incelikleri, mecazları, cinasları ve ahengiyle cağının en ustun seviyesine ulaşmış bir dildir
Anlatımdaki guzellik, bazen tek kelimeye kadar inen, kısa, atasozu karakteri taşıyan cumlelerle sağlanmıştır
Oğuz boylarının gunluk yaşayışları, kahramanlıkları, inancları, misafirperverlikleri, değer yargıları bu hikayelerde anlatılır
İslamiyet ’in kabulunden sonra hikayelere Ak alınla beş kelime dua kılmak, adı gorklu Muhammed'e salavat getirmekorneklerinde olduğu gibi İslami soyleyiş ozellikleri katılmıştır
Dede Korkut Hikayeleri Turk hikaye dilinin guzelliğini, Turk toplum hayatını, adetlerini, yaşayışlarını anlatan zengin bir kaynaktır
Geciş Donemi Yazarları
Yusuf Has Hacip
Yusuf Has Hacib, 1017 yılında Balasagun şehrinde dunyaya geldiği ve 1077 yılında Kaşgar'da vefat ettiği bilinmektedir Gunumuzde turbesi, Cin kontrolu altındaki Doğu Turkistan ’da bulunan Kaşgar ’ dadır Karahanlılar zamanında yaşamış, temel eğitimini Balasagun'da almıştır Kendisine onceden Balasagunlu Yusuf deniliyordu, sonra Has Hacib unvanı verildi Yusuf Has Hacib, Turk dili ve edebiyatının ilk eseri olan Kutadgu Bilig (Mutlu kılan bilgi) kitabının yazarıdır18 ay suren bir calışma sonunda yazdığı eseri, Karahanlı hukumdarı Ulu Kara Buğra Han'a sunmuş ve ondan haciplik unvanını almıştır
Edip Ahmet Yukneki
Hayatı hakkında bilgi azdır Bu konuda bilinenler, kitabında kendisinin dediklerinden, ayrıca kitabın sonuna, sonradan başkaları tarafından eklendiği anlaşılan uc şiirden anlaşılmaktadır Edip Ahmet, Yuknek ’te doğmuştur Babasının adı Mahmut Yukneki ’dir Edip, anadan doğma kordur Ali Şir Nevai ’nin Edip hakkında soylediklerine gore Edip cok akıllı, dini butun bir adamdır
Kaşgarı Mahmut ( 1008 – 1105 )
Kaşgarlı Mahmut; Divanu Lugati ’tTurk isimli, dunyaca bilinen eserin yazarıdır Tam adı: Mahmut bin Huseyin bin Muhammed ’dir
Kaşgarlı Mahmut, 1008 yılında Kaşgar ’da dunyaya gelmiştir Hamidiye ve Sac Medreseseleri ’nde eğitim gormuş, donemin butun klasik ilimlerini tahsil etmiş, Arapca ve Farsca oğrenmiştir 1057 ’ de Kaşgar ’dan ayrılarak Bağdat ’a yerleşmiştir
15 yıl boyunca inceleme amacıyla Turklerin yaşadığı butun illeri, şehirleri, obaları, dağları ve colleri dolaşarak, Turklerin orf ve adetlerini yerinde araştırmıştır Gezileri sırasında, ana dili Turkcenin Hakaniye, Oğuz, Kıpcak, Argu, Ciğil şivelerini de oğrenmiştir
Unlu eserini 1072 yılında Bağdat ’ta yazmaya başladı1074 tarihinde tamamladı Kaşgarlı Mahmut, yalnızca bir dil uzmanı (filolog) değildir Aynı zamanda bir halk kulturu araştırmacısı ve harita uzmanıdır Sayısı 24 olan Turk Boyları ’nı en sağlıklı bicimde tasnif eden, damgalarını belirleyen ve gunumuzde de bu konuda yararlandığımız bilgileri ilk defa derleyen de O ’dur
Yazarın, Kitabu Cevahiru ’n – Nahv fi Lugati ’tTurki (Turk Dili ’nin Nahiv Cevherleri) adlı bir eser daha kaleme aldığı bilinmekle birlikte eserin neredenasıl kaybolduğu bilinmemektedir Kaşgarlı Mahmut, 1105 yılında, 97 yaşında vefat etmiştir
Ahmet Yesevi (?1166)
Ahmet Yesevi, Turkistan'da Sayram şehrinde doğmuştur Babasının olumunden sonra, Yesi şehrine gelmiştir Burada, Aslan Baba adlı bir mutasavvıftan ders almıştır Yesi'de buyuk bir tekke kurarak Yesevilik tarikatının temelini atmıştır
Ahmet Yesevi'nin şiirleri dinididaktik şiirlerdir Şiirlerinde Yesevilik tarikatının temel ilkele¬riyle ilgili bilgiler, dervişlik uzerine ovguler, kıyamet gununun yaklaştığını hatırlatarak dunya ha¬yatından şikayet, Allah ’a ulaşma yolları gibi konular işlenmiştir
Hikmet adı verilen dortluklerinde sade bir soyleyişi vardır Hikmetler, hece olcusuyle yazılmıştır Tasavvufi terimleri sıkca kullanmıştır Şiirler, şekil bakımından, geleneksel halk şiirinin ozelliklerini gosterir Şiirlerini Divanı Hikmet ’te toplamıştır
İslamiyet Etkisindeki Turk Destanları
1Satuk Buğra Han Destanı
İslamiyet etkisiyle gelişen ilk destandır Hukumdarın İslamiyet ’i kabulu ve bu doğrultuda ortaya koyduğu mucadelenin efsaneleştirilerek anlatıldığı bir destandır
2Manas Destanı
Kırgızlara ait milli bir destandır Kırgızların Karluklarla yaptığı savaşlar anlatılır Dunyanın en uzun destanlarından biridir Destan, Seyakbay Karalay tarafından derlenmiştir “Manas, Kırgız kahramanlarındandır
Destanın 11 ile 12 yuzyıllarda meydana geldiği duşunulmektedir Destanın kahramanı Manas, Oğuz Kağan Destanının İslami versiyonundaki gibi ve Satuk Buğra Han gibi İslamiyet ’i yaymak icin mucadele eden bir kahramandır Boyle olmakla beraber Manas destanında İslamiyet oncesi Turklerin kultur, inanc ve kabullerinin izleri gorulebilir Bazı varyantları 400000 mısrayı bulan Manas destanı, TurkBozkır medeniyetinin Kazak Kırgız dairesi icinde yaygın olarak anlatılan onemli bir kultur mirasıdır
3Cengizname
Orta Asya'da yaşayan Turk boyları arasında 13 yuzyılda doğup gelişmiştir Cengizname, Moğol hukumdarı Cengiz'in hayatı, kişiliği ve fetihleri ile ilgili olarak Cengiz'in oğulları tarafından idare edilen Turkler tarafından meydana getirilmiştir Orta Asya'da yaşayan Turkler ozellikle de Başkurt, Kazak ve Kırgız Turkleri, Cengiz destanını cok severek gunumuze kadar yaşatmışlardır Cengizname ’de, Cengiz bir Turk kahramanı olarak kabul edilmekte ve hikaye Turk tarihi gibi anlatılmaktadır Cengiz, Uygur Tureyiş destanının kahramanları gibi gunışığı ile KurtTanrı'nın cocuğu olarak doğar
Cengizname, Moğol Hanlarının destani tarihi olarak kabul edildiğinden tarih araştırmacılarının da dikkatini cekmiştir 17 yuzyıl yazarlarından Ebu'l Gazi Bahadır Han, Şecerei Turk adlı eserinde CengizName ’nin Orta Asya ’ daki versiyonlarından bahsetmektedir
4Edige
Bu destanda 13 yuzyılda Hazar denizi kıyısında kurulan Altınordu Hanlığının 15 yuzyılda Timurlular tarafından yıkılışı anlatılmaktadır Destanın adı, Altınordu Hanı ve bu destanın kahramanı Edige Mirza Bahadır'a atfen verilmiştir
5Battalname
Bu destanın kahramanı Turkler arasında Battalgazi adıyla benimsenmiş bir Arap savaşcısıdır Asıl destan, 8 yuzyılda, Emevi ’lerin Hıristiyanlarla yaptıkları savaşlarda buyuk kahramanlıklar gostermiş Abdullah isimli bir kişiyle ilgili olarak doğmuştur Battal, Arapca kahraman demektir, Battalgazi, Arap kahramanına verilen unvandır Turklerin Musluman olmalarından sonra Battal Gazi destan tipi Turkleştirilmiş onceki destan ornekleriyle zenginleştirilmiştir 12 ve 13 Yuzyıllarda Battalname adı ile mensur olarak yazıya gecirilmiştir
6Danişmendname
Anadolu ’nun fethini ve bu mucadelenin kahramanlarını anlatan, 12 yuzyılda sozlu olarak şekillenen, 13 yuzyılda yazıya gecirilen İslami Turk destanlarındandır
Danişmendname'de hikaye edilen olayların tarihi gerceklere uygunluğundan, kahramanlarının yaşamış Turk beyleri olmalarından, Anadolu coğrafyasının gercek isimleriyle anılmasından dolayı uzun sure tarih kitabı olarak nitelendirilmiştir
7Koroğlu Destanı
Koroğlu metni destan olarak anılmakla birlikte 20 yuzyılda Anadolu'dan derlenen orneklerine bakıldığında daha cok halk hikayesini andırır Anadolu'da hikayeci aşıklar tarafından 24 kol halinde anlatırlar