habercibotu
Yeni Üye
İSTEMSİZ İDRAR KAÇIRMA (ÜRİNER İNKONTİNANS)
Uluslararası kontinans derneği üriner inkontinansı her türlü idrar tutamama şikayeti olarak tanımlamaktadır.Kadınlarda erkeklere oranla 3-4 kat daha fazla görülmektedir ve yaşla birlikte her iki cinste de bu oran artmaktadır.Her dört kadından biri idrar kesesi veya pelvik taban dediğimiz karın alt bölgesindeki (kasık bölgesi) kas ve organlardaki problemlerden yakınır.'İdrarımı tutamıyorum', 'sokağa çıkmaktan korkuyorum','tuvalete yetişemiyorum', 'ne zaman öksürsem, ağır bir şey kaldırsam çamaşırım ıslanıyor' diyorsanız bunun bir kader olmadığını ve tedavisinin mümkün olduğunu bilmelisiniz. Ayrıca kişinin yaşam kalitesinin olumsuz etkilenmesi ve özgüveninde azalmaya neden olduğu için mutlaka tedavi edilmesi gereken bir durumdur.
Üriner İnkonitansın Tipleri:
Stress Üriner İnkontinans : Doğum sayısı fazla olan hanımlarda, zor doğum yapanlarda, kronik kabızlık gibi karın içi basıncının yüksek olduğu durumlarda meydana gelmektedir. Öksürürken, gülerken idrar kaçıran hanımlar bu gruptadırlar.
Urge İnkontinans - Sıkışma Tipi İdrar Kaçırma : Aniden idrar yapma hissi, ani sıkışma hissi, aniden idrar ihtiyacı hissedildiğinde yetişememe şikayetleri olan hanımlar da görülür.
Mixt üriner inkontinans: Hem sıkışma-yetişememe durumu, hem de öksürük-aksırık-gülme gibi karın içi basıncı arttığında idrar kaçırma meydana gelmektedir.
Üriner İnkontinans Risk Faktörleri Nelerdir ?
-
Yaş :Yaş ilerledikçe pelvik taban desteği ve dokular zayıfladığı için daha sık idrar kaçırma gözlenebilir. -
Doğum:Doğum sayısının fazla olması , iri bebek doğumları, zor doğumlar, evde doğum yapma idrar kaçırma olasılığını artırmaktadır. -
Menopoz:Östrojen eksikliğine bağlı olarak destek dokusu zayıflamaktadır. -
Obezite
-
Pelvik taban (leğen kemiği içerisinde bulunan kasık bölgesi ) kasların zayıflığına neden olan hastalıklar -
İdrar yolu enfeksiyonları -
Genetik yatkınlık -
Obezite -
Sigara -
Alkol -
Geçirilmiş ameliyatlar: Rahim alınma ameliyatı (histerektomi) öyküsü -
Çeşitli hastalıklar: İnme, diyabet( şeker hastalığı) , nörolojik hastalıklar,İlaçlar
1)Detaylı olarak anamnez sorgulanmalı:
-
Sigara ,alkol kullanıyor musunuz?
-
Günde ne kadar sıvı tüketmektesiniz? -
Kullandığınız ilaçlar var mı? ( bazı ilaçlar öksürüğe sebep olarak; bazıları kasları fazla kasarak idrar yapmada zorluğa sebep olurken; bazıları da çeşitli mekanizmalarla dolaylı yoldan idrar kaçırmaya sebep olabilir.) -
Hiç gebe kaldınız mı? Doğum şekliniz nedir? -
Menopoza girdiniz mi? -
Geçirilmiş ameliyatınız var mı? -
Gülerken öksürürken idrar kaçırdığınız oluyor mu? -
Tuvalete yetişemediğiniz oluyor mu? -
Tuvaletinizi yaptıktan sonra idrar torbanızın boşalmadığını hissediyor musunuz?
Hastaların muayeneye mesane dolu olarak gelmeleri istenir. Hastanın öksürme ve ıkınma ile idrar kaçırıp kaçırmadığı test edilir. Daha sonra mesane boşaltılarak geride kalan idrar miktarı ölçülür ve hastaya jinekolojik muayene yapılarak mesane, vajina ve komşu organlarda sarkma olup olmadığı kontrol edilir.
Muayene sonrasında hastalarımızdan bir sonraki muayeneye kadar ne zaman ve ne sıklıkta tuvalete gittiğini, günde ne kadar sıvı tükettiklerini, tuvalette ne kadar idrar yaptığını kaydetmeleri için işeme günlüğü tutmalarını istiyoruz.
3)İdrar tahlili ve kültürü
Üriner İnkontinans Tedavi:
Tedavideki amaç idrar kaçınmanın tamamen engellenmesidir. İlaç kullanımına başlamadan ya da ameliyat kararı vermeden önce hastaların yaşam tarzlarında değişiklik yapmaları gerekmektedir. Fazla kiloları vermek, gece sıvı alımını özellikle çay ve kahve tüketimin kısıtlamak ve kabız olmalarına sebep olacak yiyeceklerden uzak durmalarını istiyoruz. Kilo verip düzenli bir bağırsak alışkanlığına sahip olan hastalarımız şikayetlerinde düzelme gözlemleyebilirler. Düzenli olarak spor yapılmalı ve idrar torbası ile pelvik taban kaslarını güçlendirecek Kegel egzersizleri yapmalıdır.
Cerrahi ve cerrahi dışı tedavi yöntemler mevcuttur.
Cerrahi Dışı Tedaviler:
1)Pelvik Taban Eğitimi:Pelvik taban kaslarının eksersizleri (Kegel eksersizleri);tedavideki ilk basamaktır. Pelvik taban kaslarını bulmak için, tuvalete oturur pozisyonda idrar yaparken göbek deliğinin altındaki kasları sıkın ve tutmaya çalışın. İdrarınızı durdurduğunuzda hissettiğiniz kas pelvik taban kasıdır.
Kegel egzersizlerini günün herhangi bir saatinde ve herhangi bir pozisyonda ( yemek yaparken, tv izlerken)yapmaya başlayabilirsiniz. Pelvik taban kaslarınızı sıkınız, kasılmayı beş saniye tutunuz ve ardından beş saniye rahatlayınız. Üst üste dört veya beş defa deneyiniz. Günde en az 3 kez tekrarlayınız. En iyi sonuçlar için, sadece pelvik taban kaslarınızı sıkmaya dikkatinizi veriniz. Karnınızdaki, bacaklarınızdaki veya kalçadaki kasları esnetmemeye dikkat ediniz. Nefesinizi tutmaktan kaçınınız. Bunun yerine, egzersizler sırasında özgürce nefes alınız.Sadece dikkat etmeniz gereken idrarı boşaltırken kasları kasmak için Kegel yapmamalısınız.
Uygun vakalarda %50 -75 oranında düzelme bildirilmiştir.
2)Biofeedback Terapi :Vajen içine uygulanan elektirksel stimülasyon ile vajen kaslarının ve dokusunun sıkılaşmasını sağlayabilir.
3)Hormonal Terapi :Östrojen içeren ilaçlar ile özellikle menopoz dönemindeki hanımlarda eksik lokal östrojeni sağlayarak faydalı olunabilir.
4)Ağızdan Kullanılan İdrar Kaçırma İlaçları :Sıkışma tipi idrar kaçırması olan hastalar kaçırmanın şiddeti ve sebebine bağlı olarak Antikolinerjik grubu ve Beta-3 Agonistleri bazı ilaç gruplarından fayda görebilirler.
5)Lazer cihazları kullanarak vajen dokusunun, kasların ve mesane boynunun desteklenmesi
Cerrahi tedavi:
-Kolposüspansiyon (retropubik üretropeksi) (BURCH, paravajinal onarım)
-Pubovajinal sling (üretropeksi)
-Minimal invaziv sling: (TOT, TVT)
-Periüretral ve transüretral enjeksiyonlar
-Laparoskopik (kapalı yolla) yapılan askı yöntemleri
Transvajinal tape (TVT) ve transobturator tape (TOT) gibi, idrar kesesinin taban kısmının bir sentetik bandla desteklenmesi idrar kaçırma tedavisinde en etkili operasyon tekniklerindendir. Vajinal(hazneden) yoldan, fazla bir kanama olmadan, çok küçük kesilerle bu operasyonlar gerçekleştirilebilir. Bu ameliyatlar sonrasında hastalar kısa sürede normal yaşamlarına kavuşur.
Laparoskopik (kapalı yolla) yapılan askı yöntemleriile idrar kesesi boynu çeşitli yöntemlerle yukarıya asılır. Ameliyat sonrası daha az ağrı olması, hastanede kalış süresinin kısalığı, daha küçük kesiler yapılması ve günlük hayata dönüşün daha kısa sürede olması gibi önemli avantajları vardır.
İdrar kaçırmak yaşam kalitenizi ve sosyal hayatınızı son derece olumsuz etkileyebilen, depresyona, özgüven kaybına sebep olabilen, cinsel hayattınızı ve partnerinizle olan ilişkinizde problemler oluşturabilen bir durum olabilir. Unutmayın ki tedavisi olan bir rahatsızlığınız var. Önemli olan kendinizi iyi ve özel hissetmeniz.