Son Konu

İstiklal Marşının Mısralarının Anlamı

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
İstiklal Marşının Mısra Mısra Anlamı


Korkma, sonmez bu şafaklarda yuzen al sancak;
Sonmeden yurdumun ustunde tuten en son ocak
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak

Şair ulkemizde tek bir insan kalana kadar bu vatanı savunacağımızı belirtiyor O halde en son Turk bireyi son nefesini vermeden turk istiklal ve bağımsızlığını yok etmek, Turk bayrağını sondurmek mumkun değildir Zira bayrağımız milletimizin yıldızıdır Bayrağın kaderi ile milletimizin kaderi birbirine bağlıdır Bayrak bizimdir, biz yaşadıkca onu elimizden kimse alamaz


Catma, kurban olayım cehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gul! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dokulen kanlarımız sonra helal
Hakkıdır, Hakka tapan milletimin istiklal!

Şair ikinci kıtada bayrağımızın o zaman ki kırgın, kuskun, ofkeli halini dile getiriyor Turk vatanının bazı parcaları, işgal edilmiştir Turk bayrağının gulmesi goklerde dalgalanmasıdır Bir aşığın sevgilisinden guler yuz beklemesi gibi bağımsızlığa aşık Turk milletide ozgurluğun sembolu olan bayraktan gulmesini beklemektedir Bu milletimizin en doğal hakkıdır

Ben ezelden beridir hur yaşadım, hur yaşarım
Hangi cılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kukremiş sel gibiyim, bendimi ciğner, aşarım
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım

Şair “ben diyor(Ancak kast ettiği mana aslında bizdir turk milleti adına konuşmaktadır) Turk milleti ezelden beri hur yaşamıştır,hur yaşayacaktır Onun ozgurluğunu elinden almak isteyen ancak cıldırmış olmalı,zira boyle bir harekete kalkışanlar ağır bir şekilde cezalandırılır

Garbın afakını sarmışsa celik zırhlı duvar,
Benim iman dolu goğsum gibi serhaddim var
Ulusun, korkma! Nasıl boyle bir imanı boğar,
“Medeniyet! dediğin tek dişi kalmış canavar?

Bu kıtada şair vatanımızı istilaya kalkışan avrupalılara meydan okuyor 20 asrın başında avrupa medeniyeti 19yy deki gorkeminden oldukca uzaktır O sebeple şair bayıyı tek dişi kalmış canavara benzetiyor Ancak avrupa mevcut teknik imkanlarını seferber ederek topuyla, tufeğiyle, tankıyla bizi yok etmeye calışmaktadır

Arkadaş! Yurdumu alcakları uğratma, sakın
Siper et govdeni, dursun bu hayasızca akın
Doğacaktır sana vadettiği gunler Hakkın
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın

Şair kahraman Turk askerine hitap ediyor Turk yurdunu alcakları uğratmaması icin gerekirse canını feda etmesini oneriyor Şehit govdelerinin meydana getireceği siperler duşmana mani olacaktır Mehmet Akif duşmanın cok kısa bir sure icinde bu hayasızca akına son vereceği Allahın Turk milletine KuranKerimde vaad ettiği zafer gununun yarından bile daha yakın bir zamanda doğacağına inanmaktadır

Bastığın yerleri “toprak! diyerek gecme, tanı:
Duşun altındaki binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dunyaları alsan da, bu cennet vatanı

Şair Turk ordusuna vatanın kutsallığını hatırlatıyor Toprak ile vatan arasında buyuk bir fark vardır Toprağı vatan haline getiren onu elde etmek ve korumak icin savaşan fertlerin varlığıdır Kısacası sıradan bir toprak buyuk bir değer taşımaz; ama vatan toprağı uğrunda şehit olan atalarımızın o topraktaki mezarlarıdır Bu kutsal vatanı dunyalara değişmeyiz Toprak dunyanın dunyanın her yerinde bulunur Ancak atalarımızın kanlarıyla sulanan topraklar vatanımız uzerindedir

Kim bu cennet vatanının uğruna olmaz ki feda?
Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!
Canı, cananı, butun varımı alsında Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dunyada cuda

Bu vatan cennet kadar kıymetlidir Şehit olanların ruhu dini inanışımıza gore doğrudan doğruya cennete gider Şehitlerimiz bu vatan toprağında yattığı icin cennetten farksızdır Bir avuc toprağı sıksak şehitler fışkıracak sanırız Canımızdan cok sevdiğimiz insanları varımızı yoğumuzu Allah alsında yalnız yaşadığımız surece bizi vatanımızdan ayrı duşurmesin

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin goğsune namahrem eli
Bu ezanlarki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun ustunde benim inlemeli

Allaha şair hitap ediyor Mehmet Akifin Allahtan tek dileği ibadet yerlerinin goğsune duşman elinin değmemesidir Camilerimizden okunan ezanlar sonsuza kadar turk yurdunun ustunde inlemelidir Cunku bu ezanlar dinimizin temelidir

O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruhı mucerred gibi yerden naşım;
O zaman yukselerek arşa değer belki başım

Ezan sesleri yurdumuzun ustunde inledikce şehitlerimizinde ruhları şaad olacaktır Ezan sesi sadece yaşayanlara değil, olulere hatta onların mezar taşlarına bile tesir eden yuce bir anlam taşır Şehit atalarımızın her şeyden arınmış ruhları yerden fışkıracak, ezan sesiyle ayağa kalkacak ve dışa yukselecektir

Dalgalan sen de şafakalar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dokulen kanlarımın hepsi helal
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hur yaşamış, bayrağımın hurriyet;
Hakkıdır, Hakka tapan, milletimin istiklal!

Şair zafer gununun heyecanını yaşıyor Şanlı bayrağımız dalgalandıkca gokyuzunu şafakla yarış edercesine gokyuzunu kızıl renge boyamaktadır Turk milleti yeniden bağımsızlığına kavuşmuştur Atrık onun icin yok olma korkusu kalmamıştır Bayrağımız şehitleri mizin kanlarını hak etmiştir Bağımsızlık Allaha tapan ve doğruluktan ayırmayan Turk milletinin en doğal hakkıdır
 
Üst Alt