bilgiliadam
Yeni Üye
Kacındasın Ummu Gelin Kacında turkusu ve hikayesi
Kacındasın Ummu Gelin Kacında turku sozleri
I
Suya duştu tutamadım kolunu,
Uzakta gitti bilemedim yolunu,
Guzel de mevlam kısmet etmiş olumu
Kanlı da caylar nerelere kodun ummu'mu,
Suna boylumu
Hey gidi caylar hey! Kanlı caylar! Kuruyası caylar Katil caylar hey! Hey ki hey! Gun olur şırıl şırıl akarsınız Kurtkuş, yazıyaban; cumle yaratık su icer yatağınızdan Tarlayı takımı sularsınız yer yer Kimi yerde de barajları doldurur, ışık verirsiniz cevreye Koca koca aletler sizden can alır Sonra Balık verirsiniz insanlara Kuzu gibi yayınlar, pullular, alabalıklar Sonra, sonra? Buharlaşır yağmur olursunuz, cifte cubuğa bereket salarsınız
İyi Hoş; peki neden azarsınız bazen? Ceyhan olur gencecik kızları, oğlanları yutarsınız? Kadir'in memet yeni yetmeydi daha Suc mu etti serinlemek icin suya girmekle Ya musto'nun oğlu? Ya danacı'nın kızı? Birer birer yem olmadılar mı ceyhan'a? Hepsini saymakla bitmez Daha niceleri var Ya fırat'ın yuttukları? Ya dicle'yi kış kıyamette taşlara basa basa gecmek isteyip de sulara yuvarlananlar! Ya, zap suyu! Ya kızılırmak! Gelinle birlikte, beşyuz atlı dokulmedi mi kızılırmağa? Şu Bu Neyse ne! Sonunda gelir gelir de, o guzelim cayların adını kanlı caylareerir Olen de olduğuyle kalır ehh kaderi boyleymiş Kadir mevlam boyle istemişder, kapatır ağzını insan Ama turkuler var ya turkuler Kimse kurtulamaz turkulerin dilinden Rezil eder insanı turkuler Anlayana cok şey der turkuler Anlayan anlar! suya duştu tutamadım kolunuderken, bir kopru olsaydı cayın ustunde, ne ummu gelin suya duşerdi, ne de ben kolunu tutmaya calışırdımder soyleyen Ama devir eskiymiş, kopru yapma olanağı yokmuş, vız gelir turkulere O; olması gerekeni bilir; olması gerekeni soyler O kadar!
Kimi ummu'yu denizli'nin cal ilcesinin bekilli koyunde yaşatır; kimi, gedizdiyenler var Menderes diyenler var Bir de, dalaman cayına duştu ummu diyenler var Neyse ne! Bunlar kayıp! Bilinen şu ki, ummu, guzel bir koy kızı Guzel ama oyle tanıma gelmeyen cinsinden ummu'nun guzelliği Ay parcası gibi Guzelliği herkesin dilinde Koyun sınırlarını aşıp, komşu koylere de ulaşmış namı filan koyden, filanda bir kız var ki, mevlam ovmuş de yaratmış Daha yaşı onuc, ondort; ama boyu sulun gibi Bir endam, bir calım var ki, iyi kapılara nasip etsin yaradan Bilen bilmeyen, duyan duymayan ovguluyor ummu'yu Ve gelip yamac koylu ali'nin kulağına kar suyu oluyor ummu'nun guzelliği Aziz'in koyuyle ummu'nun koyu yakın İki koyun sabah horozlarının sesi karışır birbirine Bağırsa duyulur birinden otekine Aralarından bir cay akıyor koylerin Yazın kuruyup, suyu azaldı mı gecit veriyor Ama kışın karı eriyip de kopuk kopuk kabarınca, gec gecebilirsen Ancak ustulembec taşını atlamak gerek cayı gecmek icin
Aziz'in gonlune, ummu'nun guzelliği gelip oturuyor ya, ummu'nun haberi yok bundan Derken aziz'in koyunden ummu'nun koyune bir kız veriliyor Kıza nişan takmaya gelenler arasında ummu de var Nişan evi de aziz'in yabancısı değil Ortalık işlerine o da yardım ediyor Konukları ağırlıyor Gelenlere yer gosteriyor Yiyecek, icecekleri dağıtıyor Ha, aziz'in yakışığı da yerinde Gosterişi iyi Herkes de sevgi gosteriyor aziz'e Ortalıkta fırıl fırıl donuyor Goz ucuyla da konukları suzuyor Birden carpılmış gibi sallanıyor yerinde aziz Elindeki şerbet testisi duşup kırılıyor Gozgoze geliyorlar ummu'yle Ummu de carpılıyor birden Aziz'in yakışığı onu da carpıyor Uzun sozun kısası, gozlerinden gonullerine ılıklık akıyor ikisinin de O kadar!
Sonra, araya zaman giriyor Arada karşı koye gittiği oluyor aziz'in Uzaktan uzağa gozgoze geliyor ummu'yle İc geciriyorlar, işmarlar, sonra da ayrılık Bir aracı kadın buluyor aziz sonunda Haber salıyor ummu'ye boyleyken boyle Babana dunur gonderip istetecem seni Ne dersin?Diye Ummu hazır zaten Havalara ucmuş haberi duyunca Gelgelelim babası inat Guveni yok babasına ummu'nun Ya yok derse Ya kızımı başkasına verecemderse, diye bir korku sarmış ummu'yu
Ucbeş emmi, dayı bir araya getirip, karşı koye gondermiş aziz Kendisi de, gidenlerin yolunu sabırsızlıkla beklemeye başlamış cay kenarında Derken gidenler gorunmuş uzaktan Aziz koşa koşa ulaşmış yanlarına Suratları asık hepsinin de adam kesti attı Hatır gonul de kalmamış kimsede Herşeyin bir yolu yordamı var İnsan kestirip atmaz ki boyle işlerde Baldırı cıplağın biri aziz Davul dengince dover Benim ona verecek kızım yok Buraya da gelmemiş olundiyor Aziz'in beti benzi atmış Neye uğradığını bilememiş dengi dengine ha! Gorur o!Demiş O kadar!
Cok gecmeden de ummu'nun nişan haberi gelmiş Babası tez elden bir tanıdığının oğluna vermiş ummu'yu Hem de ummu'ye hic sormadan Gizlice de ummu'den haber geliyor aziz'e: ben gonlumce varmıyorum Ne yapıp yapsın, gotursun beni azizdiyor
Aziz de haber salıyor ummu'ye, sabret hele Sabret ki herşeyin vakti saati var Sen hazır ol yeter ki Haydi deyince bohcan hazır olsun Gerisine karışma
Cok gecmeden de duğun davulları vurmaya başlıyor Ummu derseniz ateş ustunde Durmadan haber salıyor aziz'e: daha ne bekliyor Yoksa uc cocuk anası olunca mı kacıracak beni Yazık olsun erkekliğinediyor Sonunda aziz de diyeceğini iletiyor ummu'ye koy ki, uc gun, uc gece davullar calsın, zurnalar otsun Koy ki ağa baban, bey oğlu damadıyla yağlı ballı olsun Koy ki duğun alayı seni almaya gelsin Okuyucular unlesin, pehlivanlar yağlansın Şenlik şamata olsun Alburgunu cemirle, bin atına Sonra da dehle atı caya doğru Gerisine karışma
Ummu'dur haberi bir iyice yarleştirmiş kafasına Planını kurup, sonra da vakti saatini kollamaya başlamış Ne zaman ki davulzurna gelin alma havasını vurunca, ummu'nun yureği de bir inip, bir kalkmaya başlamış Al atı cekmişler evin sekisine Al duvağını cemirleyip, bir sıcrayışta binmiş ummu ata At şaha kalkmış ilkin Sonra da ummu'nun usta ellerine teslim etmiş kendini Tozu dumana katarak gozden ıramış ummu Herkeste bir şaşkınlık Kimi at huylandı gelini kacırdı, kimi de ummu gonulsuzdu zaten Babası aziz'e vermedi diye aldı başını dağlara kactıdiyor Kimileri de ummu babasına garez duğun gununde aziz'e kactıDiyor Tevatur ceşit ceşit
Ote yandan ummu, sozleştiği yerde aziz'i bekler bulmuş Vakit kaybetmeden, ata terkileşip cay boyunca kovmuşlar Ta ki, cayın dar boğazına gelene dek Dar boğazdaki ustlembec taşına gelince, inmişler attan İnmişler ya cay azgın Dalgalar kudurmuş Arkadan babasının adamları yetişti yetişecek Gerci atlamak zor Ama, cay boyu at surup, yakalanmaktansa taştan atlamak daha kolay En iyisi hızlanıp atlamak karşıya İlkin aziz atlar taşa Ummu'yu tutmak icin de elini uzatır Ummu de geri cekilip, hız alır Atlar Al duvağı ayaklarına dolaşır, suyu boylar Aziz vakit gecirmeden atlar suya Ama batar ummu Bir tek al duvağı yuzer suyun ustunde Al duvağa sarılır aziz Bakar ki boş Atar elinden, dalar suyun dibine Ama cay azgın Dalgalar kuduruk Sonra bir daha cıkar ummu su yuzune Aziz o tarafa kulac atar Ama yetişmesine kalmadan, yine batar ummu Sonunda kolu kanadı kırık, cıkar su kenarına aziz Cıkar da, ummu'nun duvağı elinde ağlar ağlar
Geriden yetişenler aziz'i boyle gorunce durumu anlarlar Ummu'nun babasına haber ulaşınca, kızımı caya attı İsteyerek attı caya Kendine vermedim diye, boğdu kızımı azizdeyip, doğruca karakola gider Bir yandan davulcusu, okucusu ummu'yu arar cayda; biryandan elleri kelepceli aziz şehire goturulur kızımı istedi vermedim Sanra da duğun gunu o'nu kacırıp aya attı İşte tanıklarım var Bu adamlar gormuş ummu'yu aziz'in caya attığınıdiye yalancı tanıklarla mahkemeye başvurmuş ummu'nun babası Yargıc ilkin aziz'e sormuş: ayağı duvağına dolaştı, caya duştudemiş aziz Kapamış ağzını Başka bir şey dememiş
Kacındasın Ummu Gelin Kacında turku sozleri
I
Suya duştu tutamadım kolunu,
Uzakta gitti bilemedim yolunu,
Guzel de mevlam kısmet etmiş olumu
Kanlı da caylar nerelere kodun ummu'mu,
Suna boylumu
Hey gidi caylar hey! Kanlı caylar! Kuruyası caylar Katil caylar hey! Hey ki hey! Gun olur şırıl şırıl akarsınız Kurtkuş, yazıyaban; cumle yaratık su icer yatağınızdan Tarlayı takımı sularsınız yer yer Kimi yerde de barajları doldurur, ışık verirsiniz cevreye Koca koca aletler sizden can alır Sonra Balık verirsiniz insanlara Kuzu gibi yayınlar, pullular, alabalıklar Sonra, sonra? Buharlaşır yağmur olursunuz, cifte cubuğa bereket salarsınız
İyi Hoş; peki neden azarsınız bazen? Ceyhan olur gencecik kızları, oğlanları yutarsınız? Kadir'in memet yeni yetmeydi daha Suc mu etti serinlemek icin suya girmekle Ya musto'nun oğlu? Ya danacı'nın kızı? Birer birer yem olmadılar mı ceyhan'a? Hepsini saymakla bitmez Daha niceleri var Ya fırat'ın yuttukları? Ya dicle'yi kış kıyamette taşlara basa basa gecmek isteyip de sulara yuvarlananlar! Ya, zap suyu! Ya kızılırmak! Gelinle birlikte, beşyuz atlı dokulmedi mi kızılırmağa? Şu Bu Neyse ne! Sonunda gelir gelir de, o guzelim cayların adını kanlı caylareerir Olen de olduğuyle kalır ehh kaderi boyleymiş Kadir mevlam boyle istemişder, kapatır ağzını insan Ama turkuler var ya turkuler Kimse kurtulamaz turkulerin dilinden Rezil eder insanı turkuler Anlayana cok şey der turkuler Anlayan anlar! suya duştu tutamadım kolunuderken, bir kopru olsaydı cayın ustunde, ne ummu gelin suya duşerdi, ne de ben kolunu tutmaya calışırdımder soyleyen Ama devir eskiymiş, kopru yapma olanağı yokmuş, vız gelir turkulere O; olması gerekeni bilir; olması gerekeni soyler O kadar!
Kimi ummu'yu denizli'nin cal ilcesinin bekilli koyunde yaşatır; kimi, gedizdiyenler var Menderes diyenler var Bir de, dalaman cayına duştu ummu diyenler var Neyse ne! Bunlar kayıp! Bilinen şu ki, ummu, guzel bir koy kızı Guzel ama oyle tanıma gelmeyen cinsinden ummu'nun guzelliği Ay parcası gibi Guzelliği herkesin dilinde Koyun sınırlarını aşıp, komşu koylere de ulaşmış namı filan koyden, filanda bir kız var ki, mevlam ovmuş de yaratmış Daha yaşı onuc, ondort; ama boyu sulun gibi Bir endam, bir calım var ki, iyi kapılara nasip etsin yaradan Bilen bilmeyen, duyan duymayan ovguluyor ummu'yu Ve gelip yamac koylu ali'nin kulağına kar suyu oluyor ummu'nun guzelliği Aziz'in koyuyle ummu'nun koyu yakın İki koyun sabah horozlarının sesi karışır birbirine Bağırsa duyulur birinden otekine Aralarından bir cay akıyor koylerin Yazın kuruyup, suyu azaldı mı gecit veriyor Ama kışın karı eriyip de kopuk kopuk kabarınca, gec gecebilirsen Ancak ustulembec taşını atlamak gerek cayı gecmek icin
Aziz'in gonlune, ummu'nun guzelliği gelip oturuyor ya, ummu'nun haberi yok bundan Derken aziz'in koyunden ummu'nun koyune bir kız veriliyor Kıza nişan takmaya gelenler arasında ummu de var Nişan evi de aziz'in yabancısı değil Ortalık işlerine o da yardım ediyor Konukları ağırlıyor Gelenlere yer gosteriyor Yiyecek, icecekleri dağıtıyor Ha, aziz'in yakışığı da yerinde Gosterişi iyi Herkes de sevgi gosteriyor aziz'e Ortalıkta fırıl fırıl donuyor Goz ucuyla da konukları suzuyor Birden carpılmış gibi sallanıyor yerinde aziz Elindeki şerbet testisi duşup kırılıyor Gozgoze geliyorlar ummu'yle Ummu de carpılıyor birden Aziz'in yakışığı onu da carpıyor Uzun sozun kısası, gozlerinden gonullerine ılıklık akıyor ikisinin de O kadar!
Sonra, araya zaman giriyor Arada karşı koye gittiği oluyor aziz'in Uzaktan uzağa gozgoze geliyor ummu'yle İc geciriyorlar, işmarlar, sonra da ayrılık Bir aracı kadın buluyor aziz sonunda Haber salıyor ummu'ye boyleyken boyle Babana dunur gonderip istetecem seni Ne dersin?Diye Ummu hazır zaten Havalara ucmuş haberi duyunca Gelgelelim babası inat Guveni yok babasına ummu'nun Ya yok derse Ya kızımı başkasına verecemderse, diye bir korku sarmış ummu'yu
Ucbeş emmi, dayı bir araya getirip, karşı koye gondermiş aziz Kendisi de, gidenlerin yolunu sabırsızlıkla beklemeye başlamış cay kenarında Derken gidenler gorunmuş uzaktan Aziz koşa koşa ulaşmış yanlarına Suratları asık hepsinin de adam kesti attı Hatır gonul de kalmamış kimsede Herşeyin bir yolu yordamı var İnsan kestirip atmaz ki boyle işlerde Baldırı cıplağın biri aziz Davul dengince dover Benim ona verecek kızım yok Buraya da gelmemiş olundiyor Aziz'in beti benzi atmış Neye uğradığını bilememiş dengi dengine ha! Gorur o!Demiş O kadar!
Cok gecmeden de ummu'nun nişan haberi gelmiş Babası tez elden bir tanıdığının oğluna vermiş ummu'yu Hem de ummu'ye hic sormadan Gizlice de ummu'den haber geliyor aziz'e: ben gonlumce varmıyorum Ne yapıp yapsın, gotursun beni azizdiyor
Aziz de haber salıyor ummu'ye, sabret hele Sabret ki herşeyin vakti saati var Sen hazır ol yeter ki Haydi deyince bohcan hazır olsun Gerisine karışma
Cok gecmeden de duğun davulları vurmaya başlıyor Ummu derseniz ateş ustunde Durmadan haber salıyor aziz'e: daha ne bekliyor Yoksa uc cocuk anası olunca mı kacıracak beni Yazık olsun erkekliğinediyor Sonunda aziz de diyeceğini iletiyor ummu'ye koy ki, uc gun, uc gece davullar calsın, zurnalar otsun Koy ki ağa baban, bey oğlu damadıyla yağlı ballı olsun Koy ki duğun alayı seni almaya gelsin Okuyucular unlesin, pehlivanlar yağlansın Şenlik şamata olsun Alburgunu cemirle, bin atına Sonra da dehle atı caya doğru Gerisine karışma
Ummu'dur haberi bir iyice yarleştirmiş kafasına Planını kurup, sonra da vakti saatini kollamaya başlamış Ne zaman ki davulzurna gelin alma havasını vurunca, ummu'nun yureği de bir inip, bir kalkmaya başlamış Al atı cekmişler evin sekisine Al duvağını cemirleyip, bir sıcrayışta binmiş ummu ata At şaha kalkmış ilkin Sonra da ummu'nun usta ellerine teslim etmiş kendini Tozu dumana katarak gozden ıramış ummu Herkeste bir şaşkınlık Kimi at huylandı gelini kacırdı, kimi de ummu gonulsuzdu zaten Babası aziz'e vermedi diye aldı başını dağlara kactıdiyor Kimileri de ummu babasına garez duğun gununde aziz'e kactıDiyor Tevatur ceşit ceşit
Ote yandan ummu, sozleştiği yerde aziz'i bekler bulmuş Vakit kaybetmeden, ata terkileşip cay boyunca kovmuşlar Ta ki, cayın dar boğazına gelene dek Dar boğazdaki ustlembec taşına gelince, inmişler attan İnmişler ya cay azgın Dalgalar kudurmuş Arkadan babasının adamları yetişti yetişecek Gerci atlamak zor Ama, cay boyu at surup, yakalanmaktansa taştan atlamak daha kolay En iyisi hızlanıp atlamak karşıya İlkin aziz atlar taşa Ummu'yu tutmak icin de elini uzatır Ummu de geri cekilip, hız alır Atlar Al duvağı ayaklarına dolaşır, suyu boylar Aziz vakit gecirmeden atlar suya Ama batar ummu Bir tek al duvağı yuzer suyun ustunde Al duvağa sarılır aziz Bakar ki boş Atar elinden, dalar suyun dibine Ama cay azgın Dalgalar kuduruk Sonra bir daha cıkar ummu su yuzune Aziz o tarafa kulac atar Ama yetişmesine kalmadan, yine batar ummu Sonunda kolu kanadı kırık, cıkar su kenarına aziz Cıkar da, ummu'nun duvağı elinde ağlar ağlar
Geriden yetişenler aziz'i boyle gorunce durumu anlarlar Ummu'nun babasına haber ulaşınca, kızımı caya attı İsteyerek attı caya Kendine vermedim diye, boğdu kızımı azizdeyip, doğruca karakola gider Bir yandan davulcusu, okucusu ummu'yu arar cayda; biryandan elleri kelepceli aziz şehire goturulur kızımı istedi vermedim Sanra da duğun gunu o'nu kacırıp aya attı İşte tanıklarım var Bu adamlar gormuş ummu'yu aziz'in caya attığınıdiye yalancı tanıklarla mahkemeye başvurmuş ummu'nun babası Yargıc ilkin aziz'e sormuş: ayağı duvağına dolaştı, caya duştudemiş aziz Kapamış ağzını Başka bir şey dememiş