Son Konu

KANSERLE MÜCADELEDE İLK ADIM: PSİKOLOJİK DESTEK

makaleci

Yeni Üye
Katılım
14 Ocak 2020
Mesajlar
351,088
Tepkime
0
Puanları
36
Yaş
36
Credits
0
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0


1-7 Nisan Kanser Haftası… Kanser hastalığının yaygınlaşması nedeniyle günümüzde birçok kişi kanser ile mücadele ediyor. Hastalığın teşhisi ile birlikte hem ruhen hem de bedenen yaşanacak sorunlar da beraberinde geliyor. Kuşkusuz kanser hastalığında en önemli etkenlerden biri kişinin moralinin yüksek olması… Bu nedenle kanser hastalığının teşhisinin konulduğu andan itibaren tedavi bitimine kadar psikolojik güçlenme ve sosyal destek büyük önem taşıyor. Uzman Psikolog Seliyha Dolaşır, kanser hastalarında psikolojinin önemi ile ilgili bilgi verdi.

Hasta İlk Evrede İnkar ve Öfke Duygularını Yaşıyor

Kanser hastalığının psikolojik sağlık üzerine etkisi daha tanı aşamasında başlamaktadır. Kanser teşhisi konmuş her hasta, psikolojik bir travma yaşamaktadır. Ancak bu travmanın yoğunluğu; kişinin tehdit oluşturan durumlarla başa çıkma becerisi ve kanser riskini nasıl algıladığı ile doğru orantılıdır. Başlangıçta yaşanan belirsizlik hem hastada hem de ailesinde ciddi endişeler yaratmaktadır. Kanser teşhisi konulan kişiler genellikle “yaşam tehdidi içeren hastalıklara” uyum sürecinde görülen bir dizi psikolojik evreden geçmektedir. Bu evreler inkar, şok ve öfke aşamalarıdır. Bu evrelerin sağlıklı ve hızlı bir şekilde atlatılarak yerini; hastalıkla savaşma, tedaviye uyum gösterme ve umudun alması çok önemlidir. 

Kanser Hastalığıyla Mücadele İçin Psikolojik Yıkımın Oluşması Engellenmeli

Hastalığın varlığı kişinin kendisinde ve yakınlarının hayatında ciddi aksamalara yol açmaktadır. Bedensel bütünlüğün bozulması, sağlığın kaybolması, zorlu ve ağrılı bir tedavi süreci gerektirmesi, ölüm korkusu içermesi gibi etkenlerden dolayı maddi ve manevi birçok kayıplara neden olmaktadır. Tüm bunlar psikolojik bütünlüğü örseleyen durumlardır. Bu nedenle psikolojik yıkımın oluşması engellenerek, hastalığın kabullenilmesi, tedaviye uyumun sağlanması ve her zamankinden çok daha fazla psikolojik iyiliğin sağlanılması, kanser hastalığıyla mücadelede çok önemlidir. 

Hasta ve Yakınlarında Kanser İle İlgili Yanlış İnanışlar En Aza İndirilmeli

Medikal tedavi gerekliliklerinin yanı sıra; hasta ve yakınlarında kanser ile ilgili var olan yanlış inanışları en aza indirmek, tedavi başarısını engelleyecek olumsuz yargıları azaltmak, hastaların yaşam kalitesini artırmak, psikolojik iyiliğe katkıda bulunmak, ailelerini ve yakınlarını desteklemek çok önemlidir. 

Yetersiz Psikolojik Destek Hastada Depresif Belirtilere Yol Açıyor

Kanser hastalarında tanının konmasıyla birlikte görülen en sık psikolojik tepkiler; düşmanlık, kızgınlık ve öfke gibi duygular da artıştır. Ancak yeterli psikolojik destek alınmadığı koşulda bu belirtiler bir süre sonra kendini depresif belirtilere bırakmaktadır. Depresyon, kanser hastalarında en sık görülen tepki biçimidir. Uykusuzluk, yemeden içmeden kesilme ve ciddi düzeyde içe çekilme ile kendini göstermeye başlar. Bu durum zaten fazla olan hastalığın yükünü daha da arttırmakta ve tedavi sürecine uyumu zorlaştırmaktadır. Ayrıca tedavinin her aşamasında ayrı ayrı ortaya çıkan psikolojik sıkıntıların üzerine eklenmesiyle kişi çok daha yoğun bir travma yoğunluğunun içine girebilmektedir. Bu nedenle hastaların ve yakınlarının kanserin her evresinde (tanı- tedavi- tedavi sonrası- nüks- ilerleme gibi) ruh sağlığı profesyonellerinden yardım alması önemlidir. 
 

KANSERLE MÜCADELEDE İLK ADIM: PSİKOLOJİK DESTEK

1-7 Nisan Kanser Haftası… Kanser hastalığının yaygınlaşması nedeniyle günümüzde birçok kişi kanser ile mücadele ediyor. Hastalığın teşhisi ile birlikte hem ruhen hem de bedenen yaşanacak sorunlar da beraberinde geliyor. Kuşkusuz kanser hastalığında en önemli etkenlerden biri kişinin moralinin yüksek olması… Bu nedenle kanser hastalığının teşhisinin konulduğu andan itibaren tedavi bitimine kadar psikolojik güçlenme ve sosyal destek büyük önem taşıyor. Uzman Psikolog Seliyha Dolaşır, kanser hastalarında psikolojinin önemi ile ilgili bilgi verdi.

Hasta İlk Evrede İnkar ve Öfke Duygularını Yaşıyor

Kanser hastalığının psikolojik sağlık üzerine etkisi daha tanı aşamasında başlamaktadır. Kanser teşhisi konmuş her hasta, psikolojik bir travma yaşamaktadır. Ancak bu travmanın yoğunluğu; kişinin tehdit oluşturan durumlarla başa çıkma becerisi ve kanser riskini nasıl algıladığı ile doğru orantılıdır. Başlangıçta yaşanan belirsizlik hem hastada hem de ailesinde ciddi endişeler yaratmaktadır. Kanser teşhisi konulan kişiler genellikle “yaşam tehdidi içeren hastalıklara” uyum sürecinde görülen bir dizi psikolojik evreden geçmektedir. Bu evreler inkar, şok ve öfke aşamalarıdır. Bu evrelerin sağlıklı ve hızlı bir şekilde atlatılarak yerini; hastalıkla savaşma, tedaviye uyum gösterme ve umudun alması çok önemlidir. 

Kanser Hastalığıyla Mücadele İçin Psikolojik Yıkımın Oluşması Engellenmeli

Hastalığın varlığı kişinin kendisinde ve yakınlarının hayatında ciddi aksamalara yol açmaktadır. Bedensel bütünlüğün bozulması, sağlığın kaybolması, zorlu ve ağrılı bir tedavi süreci gerektirmesi, ölüm korkusu içermesi gibi etkenlerden dolayı maddi ve manevi birçok kayıplara neden olmaktadır. Tüm bunlar psikolojik bütünlüğü örseleyen durumlardır. Bu nedenle psikolojik yıkımın oluşması engellenerek, hastalığın kabullenilmesi, tedaviye uyumun sağlanması ve her zamankinden çok daha fazla psikolojik iyiliğin sağlanılması, kanser hastalığıyla mücadelede çok önemlidir. 

Hasta ve Yakınlarında Kanser İle İlgili Yanlış İnanışlar En Aza İndirilmeli

Medikal tedavi gerekliliklerinin yanı sıra; hasta ve yakınlarında kanser ile ilgili var olan yanlış inanışları en aza indirmek, tedavi başarısını engelleyecek olumsuz yargıları azaltmak, hastaların yaşam kalitesini artırmak, psikolojik iyiliğe katkıda bulunmak, ailelerini ve yakınlarını desteklemek çok önemlidir. 

Yetersiz Psikolojik Destek Hastada Depresif Belirtilere Yol Açıyor

Kanser hastalarında tanının konmasıyla birlikte görülen en sık psikolojik tepkiler; düşmanlık, kızgınlık ve öfke gibi duygular da artıştır. Ancak yeterli psikolojik destek alınmadığı koşulda bu belirtiler bir süre sonra kendini depresif belirtilere bırakmaktadır. Depresyon, kanser hastalarında en sık görülen tepki biçimidir. Uykusuzluk, yemeden içmeden kesilme ve ciddi düzeyde içe çekilme ile kendini göstermeye başlar. Bu durum zaten fazla olan hastalığın yükünü daha da arttırmakta ve tedavi sürecine uyumu zorlaştırmaktadır. Ayrıca tedavinin her aşamasında ayrı ayrı ortaya çıkan psikolojik sıkıntıların üzerine eklenmesiyle kişi çok daha yoğun bir travma yoğunluğunun içine girebilmektedir. Bu nedenle hastaların ve yakınlarının kanserin her evresinde (tanı- tedavi- tedavi sonrası- nüks- ilerleme gibi) ruh sağlığı profesyonellerinden yardım alması önemlidir. 


 
Üst Alt