bilgiliadam
Yeni Üye
Kara Koyun turkusu ve hikayesi
Kara Koyun turku sozleri
Suruden ayrılma karakoyunum,
Sulağa sarılma karakoyunum,
Gordunse darılma karakoyunum,
Kanlım olma karakoyun don geri!
Karakoyun da karakoyun Kanlı canlı Atik Ama kindar Cobana kin tutmuş bir kez Derler ki, karakoyun gozunu cobanın kucağında acmış Kuzuluğu cobanın kollarında gecmiş Onun sevgisiyle şımarmış, onun azarlarıyla uzulmuş Gunlerden bir gun de, cobanı ağasının kızı Gulhanım ile opuşurken gormuş Kinlenmiş Kin, o kin Surup gelmiş Gelmiş de cobanın olum kalım gunune, dayanmış
Olay cok eski Yozgat'lılar Bizde gectiCukurovalılar Bizde gectider Nevşehir'in Akpınar'lıları da kendi yorelerinde gectiğini soyler olayın Onemli mi? Onemli olan olayın halkın diline dolanıp ilden ile, dilden dile dolaşıp gunumuze dek gelmiş olması Bir de şu var ki; bu turku otekilerden farklı olarak yalnızca kavalla calınıp soyleniyor Ağzı dili kaval oluyor bu turkunun Biz diyelim Ahmet, siz deyin Mehmet Adı onemli değil Coban kendisi Gunlerden bir gun, bir Turkmen obasına gelip iş istemiş Oba Beyi durumuna bakmış, temiz yuzlu, durust bir insan: Yanına alıp suruyu teslim etmiş Coban da yakışıklı Genc Boypos yerinde İşi gucu koyunlar Sabahın erinde dağ yolunu tutuyor, akşamın gec vaktine kadar şu yamac senin, bu yamac benim dolaşıp duruyor Koyunlarının sağlığıyla seviniyor, onların hastalığıyla uzuluyor Bir koyunun tırnağına taş batsa, uykusu haram oluyor Sabaha dek, kırk kere kalkıp bakıyor, kırk turlu ilac suruyor yaraya, iyi olana dek omuzunda getirip goturuyor koyunu Avucunda ot yedirip, kulahında su iciriyor Ha! Bir de şu var, cok iyi kaval calıyor coban Zaman zaman diğer cobanlarla duzenlenen yarışmalarda hep birinci oluyor Kavalıyla yurutuyor koyunları, kavalıyla durduruyor
Coban bu! Kavalı da ortada Bir de Oba Beyi'nin kızı var Adına Gulhanım derler Diğer cobanlar bir ovguluyor, bir ovguluyor ki Gulhanım'ı; cobanın icini bir ateş yakıyor Daha tanımıyor oysa Gormuşluğu de yok Şundan ki, kendisi cok erken alıyor koyunları ağıldan, cok gec donuyor El ayak cekilmiş oluyor o zamana dek Ama, gun gun de buyuyor icinde Gulhanım Gunlerden bir gun, akşam karanlığı basmadan donuyor obaya Yanında diğer cobanlar da var Ağır ağır suruyu indiriyorlar ağıla Tam ceşmenin yanından gecerken bir fısıltı tutuyor cobanları İşaretle Gulhanım'ı gosteriyorlar Coban başını cevirip bir bakıyor ki ne gorsun Ay parcası gibi bir kız Kırmızı basma fistan Uzuna yakın boy Sacları da dizinde Parlak ela gozler Başında bir sıra altın dizili Coban ufaktan kavala sarılıyor Gulhanım'ı gorunce Bir başlıyor uflemeye ki, Gulhanım sesin geldiği yana başını cevirmeden gecemiyor Gun o gun; saat o saat! İcinden bir şeyler kaynayıp akıyor ikisinin de Diyeceksiniz biri ağanın kızı, biri coban Ama gonul ferman dinler mi? Goz gorup gonul sevmeye gorsun bir kez
Gunler gunleri, aylar ayları eskitiyor Oba koşullarında goruşup gonullerini hoşediyorlar En guzeli de cobanın akşam suruyu ağıla getirmesi Kavalıyla her demek istediğini iletiyor Gulhanım'a coban Artık oylesine tanıyor cobanın kavalını Gulhanım, cok uzaklardan bile kavalla dediklerini bir bir anlıyor Diyelim, coban suruyu tepeden bayıra indiriyor, kavalına da ufluyor bir yandan Elin diliyle dediklerini, o kavalıyla soyluyor Aslında soyleyenden cok dinleyende keramet Dinleyen de oylesine alışmış ki kavalın sesine şıp diye anlıyor kavalın dilini
Gunler boyle gecip gidiyor Hani cıkıp Oba Beyi'ne, Boyleyken boyle Gulhanım'ı Allah'ın emriyle bana verdese guler adam Ben ki koskoca Karakecili Aşireti'nin beyiyim, kızımı cobana verecem Guler elin adamı be!demez mi? Der elbette Devir eski devir Değer olculeri boyle Zenginin kızı zengine, cobanın kızı cobana Yani ki, Bu iki genc birbirine yakışıyor Parası, malı mulku de onemlideğil denmez Coban da bunlan bildiği icin gidemez kızın babasına Bir gun, beş gun derken gunler gecip gider Gizli gizli bakışırlar O kadar!
Bir akşam ustu, coban koyunları sağılımdan alıp gece yayılımına cıkarır Yayılım yeri de cok uzak değildir koye Bir yandan koyunları yayar, bir yandan veryansın eder kavala Gulhanım da yatağının icinde bir o yana doner, bir bu yana Cobanın kavalıyla anlattıklarını dinler Derken ses kesiliverir birden Gulhanım daha bir kulak kabartır Daha dikkatli dinler Iıh Ses yok Herhalde uykuya daldı der, keser umudunu yatar yatağa Ama kulağı yine kaval sesindedir Coban derseniz, suruyu otlağa yayıp yan gelmiştir bir kayanın dibine Keyfince Gulhanım'a calıp soyluyordur kavalıyla Birden karabaş kopeğin havlaması hızlanır Derken canhıraş sesi duyulur kopeğin Sonra da hepten susar Coban fırlar yerinden Kavalını bırakıp silaha sarılır Ama firsat kalmaz Dokuz kişi birden sarar cevresini Elini kolunu bağlayıp koyarlar bir kenara Suruyu dehleyip goturmek isterler Ama bir tek koyun yerinden kıpırdamaz Meleyip bağırmaya başlarlar Coban dayanamaz Benim koyunlar alışıktır Kavalımla onlara yol vermezsem şurdan şuraya gitmezler Kollarımı cozerseniz, kavalımla yola duşururum suruyuder Elini cozerler Kavalını verirler Coban başlar uflemeye Başlar uflemeye ya, bir yandan koyunları kımıl kımıl kımıldatır; ote yandan durumu Gulhanım'a bildirir Şoyle der kavalıyla coban:
Dokuz atlı geldi suruyu bastı,
Kıl bağı cok sıktı kolumu kesti,
Kara kopeciğim kanları kustu,
Surunuz gidiyor ulaşın beyler
Gulhanım fırlar yatağından birden Kulak kabartır Cobanın soylediklerini anlayıp babasına koşar Baba baba suruyu uğrular bastı Kopeği oldurup cobanı bağladılar Suruyu onlerine katıp goturuyorlar Acele onlerini cevirirseniz kurtarırsınız Yoksa elinizi yuyun surudender Babası, oğullarını atlarına bindirip vurur ozengiyi Şura senin bura benim derken kavalın sesini duyarlar Yolun kuytu yerini secip pusu kurarlar Tam uğrular onlerinden gecerken ustlerine atlayıp ver ederler dayağı Kimi sağa kimi sola kacıp kaybolur uğruların Suruyu onlerine katıp obaya donerler İyi, hoş Ama bu işin icinde bir bit yeniği varder babası Nasıl oldu da uğruların suruyu bastığını, kopeği oldurduğunu bildinGulhanım ilkin hık mık eder Sonunda boynunu bukup, Coban, kavalıyla anlattı banader Kaval konuşur mu?diye karşı cıkar babası Gulhanım, Bizim cobanın kavalını ben anlarımder Babası işin icinde iş olduğunu sezinler Cağırır cobanı yanına Tez zamanda obayı terket Sen kim oluyorsun ki benim kızıma goz koyuyorsundiye kuplere biner Cobanın boynu eğik Ne desin Suspus olur Cevreden olaya tanık olanlar, durumu obanın yaşlılarına iletir Yaşlılar bir araya gelip duruma el koyarlar Durderler Oba Beyi'ne Boyle kaldırıp atamızsın bu adamı Bir fırsat verelim ona Oba torelerine uygun olarak sorgulayalım Uc kişilik bir oba meclisi kurarlar Bu meclis ne derse o olacak Cağırırlar Oba Beyi'ni de, cobanı da İlk, coban anlatır Goz gordu gonul sevdider Gonul ferman dinlemiyor kider Şunu der, bunu der Sonunda Gulhanım'ı gordum vuruldum O da bana vuruldu Ben onu sevdim, o da beni sevdi Bugune dek yureklenip, Tanrı buyruğuyla isteyemediysem, suc benim değil, kotu torelerin Kusur ettiysem bağışlayın Meclisiniz ne karar verirse boynum kıldan inceder, saygılar meclisi cekilir Soz Oba Beyi'ne gelince; Ben ki bu obanın beyiyim Ağasıyım unum şanım yerinde Gozum nuru kızımı, dengimde birine vermek isterimder Daha başka şeyler de der ya, sonunda Benim aklımın almadığı bir kaval meselesi var Bu işin icindeki bit yeniği kafamı bozuyor Nasıl oluyor da kavalıyla konuşabiliyor Nasıl oluyor da kızım bunları anlıyor Aklım almıyor Bu danışıklı doğuş gibi geliyor bana Beni rezil etmek icin uydurdular bunu Aslında hırsız da, surunun calınması da bir oyundu gibi geliyor bana Ama yuce meclisiniz ne karar verirse razıyımdeyip noktalar sozlerini Meclistekiler verir kafa kafaya Doluya koyarlar almaz; boşa koyarlar dolmaz Sonunda şoyle bir karar verirler Coban, koyunlarına uc gun, uc gece tuz yalatacak Sonra da suyu gecirecek Suyu gececek koyunlar ama, bir tek damla su icmeden Eğer uc gun, uc gece yaladığı tuza rağmen koyunlar su icmeden cayı gecerse, kızla evlenecek coban Yok koyunlardan bir tanesi bile su icerse, coban davayı kaybedecek Obayı terkedecek Coban da Oba Beyi de karara evetdemiş Ve uc gun, uc gece koyunlara tuz yalatmışlar Uc gun sonunda, ihtiyar meclisi, Oba Beyi ve coban gelmişler cayın kenarına Bir yandan da koyun surusu koyverilmiş ağılından Koyverilmiş ki aman aman Yazın sıcağında guneş tepeden vurur Uc gun uc gece de tuz yalamış ki koyunlar; yurekleri yanıyor Bir damla suya hasret Bir koşu yonelmişler caya Koyunlar cayırı bir yakasından gelir; coban cayın obur yakasında Ve elinde kavalı cobanın Elinde kavalı ki, tum umudu kavalında
Kara Koyun turku sozleri
Suruden ayrılma karakoyunum,
Sulağa sarılma karakoyunum,
Gordunse darılma karakoyunum,
Kanlım olma karakoyun don geri!
Karakoyun da karakoyun Kanlı canlı Atik Ama kindar Cobana kin tutmuş bir kez Derler ki, karakoyun gozunu cobanın kucağında acmış Kuzuluğu cobanın kollarında gecmiş Onun sevgisiyle şımarmış, onun azarlarıyla uzulmuş Gunlerden bir gun de, cobanı ağasının kızı Gulhanım ile opuşurken gormuş Kinlenmiş Kin, o kin Surup gelmiş Gelmiş de cobanın olum kalım gunune, dayanmış
Olay cok eski Yozgat'lılar Bizde gectiCukurovalılar Bizde gectider Nevşehir'in Akpınar'lıları da kendi yorelerinde gectiğini soyler olayın Onemli mi? Onemli olan olayın halkın diline dolanıp ilden ile, dilden dile dolaşıp gunumuze dek gelmiş olması Bir de şu var ki; bu turku otekilerden farklı olarak yalnızca kavalla calınıp soyleniyor Ağzı dili kaval oluyor bu turkunun Biz diyelim Ahmet, siz deyin Mehmet Adı onemli değil Coban kendisi Gunlerden bir gun, bir Turkmen obasına gelip iş istemiş Oba Beyi durumuna bakmış, temiz yuzlu, durust bir insan: Yanına alıp suruyu teslim etmiş Coban da yakışıklı Genc Boypos yerinde İşi gucu koyunlar Sabahın erinde dağ yolunu tutuyor, akşamın gec vaktine kadar şu yamac senin, bu yamac benim dolaşıp duruyor Koyunlarının sağlığıyla seviniyor, onların hastalığıyla uzuluyor Bir koyunun tırnağına taş batsa, uykusu haram oluyor Sabaha dek, kırk kere kalkıp bakıyor, kırk turlu ilac suruyor yaraya, iyi olana dek omuzunda getirip goturuyor koyunu Avucunda ot yedirip, kulahında su iciriyor Ha! Bir de şu var, cok iyi kaval calıyor coban Zaman zaman diğer cobanlarla duzenlenen yarışmalarda hep birinci oluyor Kavalıyla yurutuyor koyunları, kavalıyla durduruyor
Coban bu! Kavalı da ortada Bir de Oba Beyi'nin kızı var Adına Gulhanım derler Diğer cobanlar bir ovguluyor, bir ovguluyor ki Gulhanım'ı; cobanın icini bir ateş yakıyor Daha tanımıyor oysa Gormuşluğu de yok Şundan ki, kendisi cok erken alıyor koyunları ağıldan, cok gec donuyor El ayak cekilmiş oluyor o zamana dek Ama, gun gun de buyuyor icinde Gulhanım Gunlerden bir gun, akşam karanlığı basmadan donuyor obaya Yanında diğer cobanlar da var Ağır ağır suruyu indiriyorlar ağıla Tam ceşmenin yanından gecerken bir fısıltı tutuyor cobanları İşaretle Gulhanım'ı gosteriyorlar Coban başını cevirip bir bakıyor ki ne gorsun Ay parcası gibi bir kız Kırmızı basma fistan Uzuna yakın boy Sacları da dizinde Parlak ela gozler Başında bir sıra altın dizili Coban ufaktan kavala sarılıyor Gulhanım'ı gorunce Bir başlıyor uflemeye ki, Gulhanım sesin geldiği yana başını cevirmeden gecemiyor Gun o gun; saat o saat! İcinden bir şeyler kaynayıp akıyor ikisinin de Diyeceksiniz biri ağanın kızı, biri coban Ama gonul ferman dinler mi? Goz gorup gonul sevmeye gorsun bir kez
Gunler gunleri, aylar ayları eskitiyor Oba koşullarında goruşup gonullerini hoşediyorlar En guzeli de cobanın akşam suruyu ağıla getirmesi Kavalıyla her demek istediğini iletiyor Gulhanım'a coban Artık oylesine tanıyor cobanın kavalını Gulhanım, cok uzaklardan bile kavalla dediklerini bir bir anlıyor Diyelim, coban suruyu tepeden bayıra indiriyor, kavalına da ufluyor bir yandan Elin diliyle dediklerini, o kavalıyla soyluyor Aslında soyleyenden cok dinleyende keramet Dinleyen de oylesine alışmış ki kavalın sesine şıp diye anlıyor kavalın dilini
Gunler boyle gecip gidiyor Hani cıkıp Oba Beyi'ne, Boyleyken boyle Gulhanım'ı Allah'ın emriyle bana verdese guler adam Ben ki koskoca Karakecili Aşireti'nin beyiyim, kızımı cobana verecem Guler elin adamı be!demez mi? Der elbette Devir eski devir Değer olculeri boyle Zenginin kızı zengine, cobanın kızı cobana Yani ki, Bu iki genc birbirine yakışıyor Parası, malı mulku de onemlideğil denmez Coban da bunlan bildiği icin gidemez kızın babasına Bir gun, beş gun derken gunler gecip gider Gizli gizli bakışırlar O kadar!
Bir akşam ustu, coban koyunları sağılımdan alıp gece yayılımına cıkarır Yayılım yeri de cok uzak değildir koye Bir yandan koyunları yayar, bir yandan veryansın eder kavala Gulhanım da yatağının icinde bir o yana doner, bir bu yana Cobanın kavalıyla anlattıklarını dinler Derken ses kesiliverir birden Gulhanım daha bir kulak kabartır Daha dikkatli dinler Iıh Ses yok Herhalde uykuya daldı der, keser umudunu yatar yatağa Ama kulağı yine kaval sesindedir Coban derseniz, suruyu otlağa yayıp yan gelmiştir bir kayanın dibine Keyfince Gulhanım'a calıp soyluyordur kavalıyla Birden karabaş kopeğin havlaması hızlanır Derken canhıraş sesi duyulur kopeğin Sonra da hepten susar Coban fırlar yerinden Kavalını bırakıp silaha sarılır Ama firsat kalmaz Dokuz kişi birden sarar cevresini Elini kolunu bağlayıp koyarlar bir kenara Suruyu dehleyip goturmek isterler Ama bir tek koyun yerinden kıpırdamaz Meleyip bağırmaya başlarlar Coban dayanamaz Benim koyunlar alışıktır Kavalımla onlara yol vermezsem şurdan şuraya gitmezler Kollarımı cozerseniz, kavalımla yola duşururum suruyuder Elini cozerler Kavalını verirler Coban başlar uflemeye Başlar uflemeye ya, bir yandan koyunları kımıl kımıl kımıldatır; ote yandan durumu Gulhanım'a bildirir Şoyle der kavalıyla coban:
Dokuz atlı geldi suruyu bastı,
Kıl bağı cok sıktı kolumu kesti,
Kara kopeciğim kanları kustu,
Surunuz gidiyor ulaşın beyler
Gulhanım fırlar yatağından birden Kulak kabartır Cobanın soylediklerini anlayıp babasına koşar Baba baba suruyu uğrular bastı Kopeği oldurup cobanı bağladılar Suruyu onlerine katıp goturuyorlar Acele onlerini cevirirseniz kurtarırsınız Yoksa elinizi yuyun surudender Babası, oğullarını atlarına bindirip vurur ozengiyi Şura senin bura benim derken kavalın sesini duyarlar Yolun kuytu yerini secip pusu kurarlar Tam uğrular onlerinden gecerken ustlerine atlayıp ver ederler dayağı Kimi sağa kimi sola kacıp kaybolur uğruların Suruyu onlerine katıp obaya donerler İyi, hoş Ama bu işin icinde bir bit yeniği varder babası Nasıl oldu da uğruların suruyu bastığını, kopeği oldurduğunu bildinGulhanım ilkin hık mık eder Sonunda boynunu bukup, Coban, kavalıyla anlattı banader Kaval konuşur mu?diye karşı cıkar babası Gulhanım, Bizim cobanın kavalını ben anlarımder Babası işin icinde iş olduğunu sezinler Cağırır cobanı yanına Tez zamanda obayı terket Sen kim oluyorsun ki benim kızıma goz koyuyorsundiye kuplere biner Cobanın boynu eğik Ne desin Suspus olur Cevreden olaya tanık olanlar, durumu obanın yaşlılarına iletir Yaşlılar bir araya gelip duruma el koyarlar Durderler Oba Beyi'ne Boyle kaldırıp atamızsın bu adamı Bir fırsat verelim ona Oba torelerine uygun olarak sorgulayalım Uc kişilik bir oba meclisi kurarlar Bu meclis ne derse o olacak Cağırırlar Oba Beyi'ni de, cobanı da İlk, coban anlatır Goz gordu gonul sevdider Gonul ferman dinlemiyor kider Şunu der, bunu der Sonunda Gulhanım'ı gordum vuruldum O da bana vuruldu Ben onu sevdim, o da beni sevdi Bugune dek yureklenip, Tanrı buyruğuyla isteyemediysem, suc benim değil, kotu torelerin Kusur ettiysem bağışlayın Meclisiniz ne karar verirse boynum kıldan inceder, saygılar meclisi cekilir Soz Oba Beyi'ne gelince; Ben ki bu obanın beyiyim Ağasıyım unum şanım yerinde Gozum nuru kızımı, dengimde birine vermek isterimder Daha başka şeyler de der ya, sonunda Benim aklımın almadığı bir kaval meselesi var Bu işin icindeki bit yeniği kafamı bozuyor Nasıl oluyor da kavalıyla konuşabiliyor Nasıl oluyor da kızım bunları anlıyor Aklım almıyor Bu danışıklı doğuş gibi geliyor bana Beni rezil etmek icin uydurdular bunu Aslında hırsız da, surunun calınması da bir oyundu gibi geliyor bana Ama yuce meclisiniz ne karar verirse razıyımdeyip noktalar sozlerini Meclistekiler verir kafa kafaya Doluya koyarlar almaz; boşa koyarlar dolmaz Sonunda şoyle bir karar verirler Coban, koyunlarına uc gun, uc gece tuz yalatacak Sonra da suyu gecirecek Suyu gececek koyunlar ama, bir tek damla su icmeden Eğer uc gun, uc gece yaladığı tuza rağmen koyunlar su icmeden cayı gecerse, kızla evlenecek coban Yok koyunlardan bir tanesi bile su icerse, coban davayı kaybedecek Obayı terkedecek Coban da Oba Beyi de karara evetdemiş Ve uc gun, uc gece koyunlara tuz yalatmışlar Uc gun sonunda, ihtiyar meclisi, Oba Beyi ve coban gelmişler cayın kenarına Bir yandan da koyun surusu koyverilmiş ağılından Koyverilmiş ki aman aman Yazın sıcağında guneş tepeden vurur Uc gun uc gece de tuz yalamış ki koyunlar; yurekleri yanıyor Bir damla suya hasret Bir koşu yonelmişler caya Koyunlar cayırı bir yakasından gelir; coban cayın obur yakasında Ve elinde kavalı cobanın Elinde kavalı ki, tum umudu kavalında