Halk arasında kemik erimesi olarak da bilinen osteoporoz ileri yaşlarda ve özellikle menopoz sonrası dönemde kadınlarda sıkça karşılaşılan sorunlardan birisidir. Değerli hastalarım sizlere bu yazımda osteoporoz nedir?, osteoporoz tanısı nasıl konulur? osteoporoz kimlerde görülür? gibi tarafıma çokça sorulan soruların yanıtlarını vereceğim. Erken yaşlarda alınan önlemler ve ilerleyen dönemlerde yapılacak egzersizlerle birlikte osteoporozdan korunabileceğinizi ve etkilerini azaltabileceğinizi unutmayın.
Osteoporoz Nedir?
Osteoporoz yani yaygın kullanımıyla kemik erimesi, kemik yoğunluğunun azalması ile karakterize bir hastalıktır. Osteoporoz aslında gözenekli kemik anlamına gelir. Yani kemiklerin zamanla aşınması ve erimesi olarak osteoporozu tanımlamak mümkündür. Bu hastalık uzun yıllar boyunca belirti göstermeden ilerleyebilir. Kemiklerde ilk kırık oluşana kadar da fark edilmeyebilir. Bu nedenle osteoporoz hastalığında erken tanı çok önemlidir.
Dikkat Edin: Değerli hastalarım eğer siz de osteoporoz risk grubunda yer alıyorsanız mutlaka kemik ölçümü yaptırmalı ve uzun vadede yaşanabilecek sorunlar için erken önlem alınmasını sağlamalısınız.
Osteoporoz ilerleyen durumlarda oldukça ciddi sorunlara neden olabilir. Her 2 kadından 1’i ve 50 yaş üzeri her 4 erkekten 1’i ilerleyen yaşlarda kemik kırığı sorunu yaşanması beklenir. Osteoporoza bağlı kırıklar genellikle kalça, bilek, kol ve bacak kemiklerinde görülür. Ancak ilerleyen osteoporoz durumunda oldukça basit bir ev işi yaparken bile kemik kırılması yaşanabilir.
Osteoporoz Neden Olur? Kimler Risk Altındadır?
Osteoporoz yoğun olarak kadınlarda görülen bir hastalık olsa da erkeklerde de görülme oranı göz ardı edilmeyecek düzeydedir. Bu nedenle herkesin kemik erimesi ile ilgili dikkatli olması gerekir. İnsan vücudunda kemik yapımı 30 yaşına kadar devam eder. Ancak 30 yaş sonrasında kemik yıkımı, yapımın önüne geçer ve kemik erimesi başlar.
Kemik yıkımının hızlandığı dönemin yanı sıra osteoporoza neden olabilecek pek çok farklı faktör olduğu unutulmamalıdır.
-
Hormon bozuklukları, -
Sigara ve alkol kullanımı, -
Yetersiz ve düzensiz beslenme, -
Spor yapmamak, -
Genetik faktörler, -
Menopoz öncesinde yumurtalıkların alınmış olması gibi faktörlere bağlı olarak osteoporoz ortaya çıkabilir, risk artabilir.
Değerli hastalarım osteoporoz yaşam kalitesini azaltacak pek çok sorun ortaya çıkmadan önce önlenebilir ya da hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir. Osteoporoz ile ilgili en yanlış bilinenler arasında 30 yaşından sonra ne yapılırsa yapılsın kemik erimesine engel olunamayacağıdır. Ancak doğru bir beslenme planı, sağlıklı alışkanlıklar ve düzenli egzersiz ile osteoporoz önlenebilir, ilerlemesi yavaşlatılabilir.
Kalsiyum
Osteoporozu önlemek, ilerlemesini engellemek ve kemik yapısını koruyabilmek için öncelikli olarak beslenme programında değişiklikler yapılması gerekir. İyi bir kemik kütlesi oluşumu için kalsiyum her zaman çok önemlidir. Ancak unutulmamalıdır ki sadece çocukların değil her bireyin kalsiyum ihtiyacı vardır. Büyüme çağı ile kıyaslandığı zaman bir miktar daha az olsa da günlük kalsiyum tüketimi her birey için önemli, 50 yaş üzerindeki kadın ya da erkek fark etmeksizin herkes için de büyüme çağındaki ihtiyaç ile neredeyse aynıdır. Değerli hastalarım eğer beslenmeniz içerisinde yeterince kalsiyum yer almıyorsa lütfen yediklerinize daha çok dikkat etmeye özen gösterin. Süt ve süt ürünlerini yeteri kadar tüketirseniz günlük kalsiyum ihtiyacınızı rahatlıkla karşılarsınız. Eğer süt ve süt ürünleri tüketmeyi tercih etmiyorsanız da yeşil yapraklı sebzelerden ve ek gıdalardan kalsiyum alabilirsiniz.
D Vitamini
D vitamini kalsiyum emilimi açısından çok önemlidir bu nedenle osteoporoz önlemlerinde D vitaminin de yeterli miktarda alınması gerekir. Günlük olarak alınması gereken D vitamininin beslenme programında yer alıp almadığı kontrol edilmelidir. Eğer eksiklikler varsa takviye kullanılması gerekebilir. Ancak fazla D vitamini insan vücudu için toksik yani zehirleyici bir etkiye sahip olabileceğinden mutlaka bir uzman kontrolünde alınmalıdır. Ayrıca vücuda alınan D vitamininin sentezlenebilmesi için güneş ışığına ihtiyaç olduğunu da unutmamak gerekir.
Düzenli Egzersiz
Kemiklerin güçlü olabilmesi için egzersiz yapmak önemlidir. Ancak osteoporoz riski olan ya da tanısı konmuş kişiler için egzersiz planlamasının çok dikkatli bir şekilde yapılması gerekir. Bu süreçte çok yoğun ve ağır olmamak şartıyla egzersiz programı hazırlanması önemlidir. Ayrıca denge korumaya yönelik egzersizlere ağırlık verilebilir. Çünkü osteoporoz hastalığı olan kişilerde düşmeye bağlı olarak yaşanan kırıkların yoğunluğu göz önünde bulundurulduğu zaman denge sporlarının etkisini görebiliriz.
Dikkat Edin: Düzenli beslenme ve spor ile birlikte sınırlandırılmış alkol tüketimi ve sigarayı bırakmak osteoporozun ilerlemesini yavaşlatabilir, ortaya çıkmasını erteleyebilir. Değerli hastalarım yüksek oranda kafein, protein, tuz ve şeker kullanımı bırakılmalı ve sağlıklı beslenme önerileri ile alışkanlıklar yeniden gözden geçirilmelidir.
Kemik Erimesi (Osteoporoz) Teşhisi
Kemik erimesi tanısında öncelikle hastanın tıbbi geçmişi dinlenir ve yukarıda bahsetmiş olduğum riskleri taşıyıp taşımadığına bakılır. Bu sürecin sonunda fiziksel muayene yapılır ve kemik yoğunluğu testi başta olmak üzere bazı laboratuvar testleri yamulur. Eğer düşük kemik kütlesi teşhisi konursa da buna neden olabilecek durumların ele alınması gerekebilir ve ek ayırıcı tanı için ek testler yapılabilir.
Kemik Dansitometresi (Kemik Yoğunlu Testi): Bu test kemik yoğunluğunun uygulanan hasta ile aynı cinsiyette, etnik kökende ve 25’li yaşlarında olan bir bireyin sahip olması gereken en yüksek kemik yoğunluğu ile hastanın mevcut kemik yoğunluğunu karşılaştıran, güvenilir bir uygulamadır. Bu test genellikle menopoz dönemine giren kadınlara uygulanır. Bu uygulama ile osteoporoz teşhisinin konulması mümkündür.
Osteoporoz Tedavisi
Osteoporoz tedavisinde öncelikle durumun ne seviyede olduğuna, kişinin yaşamını hangi düzeyde etkilediğine bakılır. Sonrasında ise tedavi için planlama yapılır.
Osteoporoz tedavisinde hastanın bilinçlendirilmesi çok önemlidir. Egzersiz, yaşam şeklinin değişmesi gibi pek çok konuda detaylı bilgilendirme yapılması gerekir.
-
Osteoporoza bağlı ağrılar meydana geliyorsa ağrı kesici ile kişinin yaşam kalitesi arttırılabilir. -
Kemik yıkımının durumuna göre yıkımı azaltacak ve kemik yapımını destekleyecek ilaçlar kullanılabilir. Yukarıda da bahsettiğim gibi D vitamini ve kalsiyum takviyeleri çok sık tercih edilmektedir. -
Fizik tedavi hem eğitim hem de ağrı kontrolü açısından tercih edilebilir. -
Eğer osteoporoza bağlı kamburluk riski varsa korse kullanımı önerilebilir