SEShttp:wwwdiyanetgovtrturkishsessuremp3kevsermp3SES
Anlamı:Biz verdik sana (Yâ Muhammed) hakikatte Kevser Sen de Rabbın için namaz kıl ve kurban da kesiver Doğrusu, başlıca ebter sana buğz eden (hınç besleyen, diş bileyen) in kendisidir
Tefsir Kur'ân'da lâfız bakımından en kısa, mânâ cihetinden fazla geniş sûre budur Mekke'de nazil olmuştur Müslümanlar ilk devirlerinde keza azlık, hem de yoksul idiler Peygamber Efendimizin erkek çocukları da o sıralarda ölmüştü Arap putperestleri bunları Müslümanlık için birer hata sayarak onlarla alay ederlerdi Eğer Muhammed hak Peygamber ve getirdiği din de İlâhî bir din olsaydı herkes bu dîne giriverirdi Ve Muhammed'in arkasına adını andıracak bir erkek evlâdı kalırdı Adını sanını yaşatacak bir evlâdı bile yok!diyerek halkı Müslümanlıktan soğutmaya çalışıyorlardı (Arkasına erkek evlâdı kalmamış olanlara Araplar ebter derler ama, güdük kaldı, peşinde adını anacak kalmadı, demektir) İşte bütün bunların birer dedikodudan ibaret olduğunu anlatmak için Allâhu Teâlâ bu sûreyi inzal buyurdu ve bununla Peygamber'e ve müslümanlara büyük bir müjde verdi
Allâhu Teâlâ buyuruyor oysa: Yâ Muhammed! Belirli fakat biz sana Kevser verdik Sen bundan dolayı Allâh'a şükret, ibadet etAcaba Kevser ne demektir? Bunun öyle fazla mânâları vardır Birkaçını burada gösterelim: Kevser, sona ermek tükenmek bilmiyen saâdet ve hayır kaynağıdır
Kevser, geçtiği her yere, kupkuru bir çöl zeka olsa, taze bir yaşam karşılayan, oranın kısırlığını, yoksulluğunu feyiz ve berekete çeviren Cennet ırmağıdır
Kevser, bütün dünyaya feyiz ve bolluk getirecek, dünyayı baştanbaşa yenileyecek bir ilim, hikmet, fazilet deryasıdır
Kevser, bütün beşeriyet için bir saâdet ve selâmet kaynağı olan Peygamberlik rütbesidir İşte Kevser'in böyle birçok mânâları vardır Tüm bu mânâları gözönünde tutarak bu sûrenin mânâsını şöyle izah edebiliriz:
Habîbim! Ben sana o kadar bir rütbe, pek bir din verdim oysa: O, çölün ortasından fışkıran ve rastgeldiği herşeye yeni, taze, ebedî bir yaşam veren suyu bol bir dere gibidir Bu mânevi ve İlâhî kaynaktan fışkıran feyiz ve bolluk, hayır ve fazilet hiç kesilmeden akacak ve sınırlarını genişleterek beşeriyetin vicdanını çöl kısırlığından kurtaracak, onu yepyeni bir hayata kavuşturacak ve kıyamete değin hiçbir engel onun akışını durduramayacaktır Bu Nedenle senin adın, sanın da tekrar tekrar ve tekrar söylenecek, kalplerde yaşıyacak, dînin dünyaya yayılacaktır Dünyada olduğu gibi âhirette de Kevser nîmeti, Kevser ırmağı sana verilecektir O'nun sahibi sen olacaksın ve ondan kana kana içenler mes'ut ve bahtiyar olacaklardır
Şunu kesinkes bil oysa: Güdük kalacak, sonu gelmeyecek, adı halisünasyon unutulacak olan sen ve senin dînin yok, ana sana ve senin dînine düşman olanların kendileridir Onların soyu sopu kalmayacaktır Öyle ise bu büyük nîmeti sana veren Rabb'ın için, evet yalnız O'nun için namaz kıl, ihlâs ve tam bir sadakât ile ibadet et, kurban da kes; kulluğunu göster
İşte bu İlâhî hitap, daha apaçık birşey değil iken Müslümanlığın dünyaya nasıl yayılacağını, Onun nasıl bir saâdet ve fazilet kaynağı olduğunu, bu dîne düşman olanların daima ve baştan ebter ve güdük kalacaklarını, dünyada nam ve nişanları kalmıyacağını haber veriyor ve Peygamber'in de kıyâmete değin adının anılacağını, dünyada olduğu gibi âhirette de Kevser nîmetinin kendisine verildiğini müjdeliyordu Nasıl fakat o kadar olmuştur ve böylece olacaktır
Bu tükenmek bilmiyen nîmete aleyhinde Cenâbı Hakk'ın namaz ve kurban îbadetleri ile dikte buyurması, bu ibâdetlerin Allah yandaki yüksek mevkilerini ve önemini gösterir
*
Anlamı:Biz verdik sana (Yâ Muhammed) hakikatte Kevser Sen de Rabbın için namaz kıl ve kurban da kesiver Doğrusu, başlıca ebter sana buğz eden (hınç besleyen, diş bileyen) in kendisidir
Tefsir Kur'ân'da lâfız bakımından en kısa, mânâ cihetinden fazla geniş sûre budur Mekke'de nazil olmuştur Müslümanlar ilk devirlerinde keza azlık, hem de yoksul idiler Peygamber Efendimizin erkek çocukları da o sıralarda ölmüştü Arap putperestleri bunları Müslümanlık için birer hata sayarak onlarla alay ederlerdi Eğer Muhammed hak Peygamber ve getirdiği din de İlâhî bir din olsaydı herkes bu dîne giriverirdi Ve Muhammed'in arkasına adını andıracak bir erkek evlâdı kalırdı Adını sanını yaşatacak bir evlâdı bile yok!diyerek halkı Müslümanlıktan soğutmaya çalışıyorlardı (Arkasına erkek evlâdı kalmamış olanlara Araplar ebter derler ama, güdük kaldı, peşinde adını anacak kalmadı, demektir) İşte bütün bunların birer dedikodudan ibaret olduğunu anlatmak için Allâhu Teâlâ bu sûreyi inzal buyurdu ve bununla Peygamber'e ve müslümanlara büyük bir müjde verdi
Allâhu Teâlâ buyuruyor oysa: Yâ Muhammed! Belirli fakat biz sana Kevser verdik Sen bundan dolayı Allâh'a şükret, ibadet etAcaba Kevser ne demektir? Bunun öyle fazla mânâları vardır Birkaçını burada gösterelim: Kevser, sona ermek tükenmek bilmiyen saâdet ve hayır kaynağıdır
Kevser, geçtiği her yere, kupkuru bir çöl zeka olsa, taze bir yaşam karşılayan, oranın kısırlığını, yoksulluğunu feyiz ve berekete çeviren Cennet ırmağıdır
Kevser, bütün dünyaya feyiz ve bolluk getirecek, dünyayı baştanbaşa yenileyecek bir ilim, hikmet, fazilet deryasıdır
Kevser, bütün beşeriyet için bir saâdet ve selâmet kaynağı olan Peygamberlik rütbesidir İşte Kevser'in böyle birçok mânâları vardır Tüm bu mânâları gözönünde tutarak bu sûrenin mânâsını şöyle izah edebiliriz:
Habîbim! Ben sana o kadar bir rütbe, pek bir din verdim oysa: O, çölün ortasından fışkıran ve rastgeldiği herşeye yeni, taze, ebedî bir yaşam veren suyu bol bir dere gibidir Bu mânevi ve İlâhî kaynaktan fışkıran feyiz ve bolluk, hayır ve fazilet hiç kesilmeden akacak ve sınırlarını genişleterek beşeriyetin vicdanını çöl kısırlığından kurtaracak, onu yepyeni bir hayata kavuşturacak ve kıyamete değin hiçbir engel onun akışını durduramayacaktır Bu Nedenle senin adın, sanın da tekrar tekrar ve tekrar söylenecek, kalplerde yaşıyacak, dînin dünyaya yayılacaktır Dünyada olduğu gibi âhirette de Kevser nîmeti, Kevser ırmağı sana verilecektir O'nun sahibi sen olacaksın ve ondan kana kana içenler mes'ut ve bahtiyar olacaklardır
Şunu kesinkes bil oysa: Güdük kalacak, sonu gelmeyecek, adı halisünasyon unutulacak olan sen ve senin dînin yok, ana sana ve senin dînine düşman olanların kendileridir Onların soyu sopu kalmayacaktır Öyle ise bu büyük nîmeti sana veren Rabb'ın için, evet yalnız O'nun için namaz kıl, ihlâs ve tam bir sadakât ile ibadet et, kurban da kes; kulluğunu göster
İşte bu İlâhî hitap, daha apaçık birşey değil iken Müslümanlığın dünyaya nasıl yayılacağını, Onun nasıl bir saâdet ve fazilet kaynağı olduğunu, bu dîne düşman olanların daima ve baştan ebter ve güdük kalacaklarını, dünyada nam ve nişanları kalmıyacağını haber veriyor ve Peygamber'in de kıyâmete değin adının anılacağını, dünyada olduğu gibi âhirette de Kevser nîmetinin kendisine verildiğini müjdeliyordu Nasıl fakat o kadar olmuştur ve böylece olacaktır
Bu tükenmek bilmiyen nîmete aleyhinde Cenâbı Hakk'ın namaz ve kurban îbadetleri ile dikte buyurması, bu ibâdetlerin Allah yandaki yüksek mevkilerini ve önemini gösterir
*
