Son Konu

Kibritci Kız

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Bir yılbaşı gecesiydi Dondurucu, kavurucu bir soğuk vardı Yoldan gecenler paltolarının yakasını kaldırmışlar, atkılarına burunmuşler, hızlı hızlı yuruyorlardı Kimi evine gec kalmış, acele ediyor, kimi bir eğlence yerine gidiyordu
Cocuklar koşuyorlar, birbirlerine kartopu atıyorlardı Gecenin zevkini en cok onlar cıkarıyorlardı Kahkahalarla guluyorlar, sevincle haykırıyorlardı
Yalnız bir cocuk vardı ki gelip gecenler onun farkında değillerdi Ufak bir kız cocuğu Başı acık, elbisesi yama icinde, yoksul bir kızcağız Bir kapının onune buzulmuş, cıplak ayaklarını altına almıştı Soğuktan morarmış tir tir titriyordu Uzerinde oturduğu taş basamakta buz gibiydi

Yavrucağız da sanki donmuş, bir buz parcası kesilmişti
Geniş bir mukavva kutunun icine sıralanmış kibrit kutularına bakarken gozleri yaşarıyordu
Evet, bu bir kibritci kızdı O gun bir tek kutu kibrit bile satamamıştı Satsa, bir kac kuruş para kazansa, kalkıp evine gider, annesiyle birlikte hic olmazsa bir kase sıcak corba icerdi Gidemiyordu, cunku o gun hic kibrit satamadığını annesine soylemekten cekiniyordu Soğuktan, uzuntusunden titreyen kısık,incecik sesiyle “Kibrit var, kibritdiye bağırıyordu Sokaktan gecenlerin hicbiri başını cevirip bakmıyordu…
Ah hic olmazsa ayaklarında terlikleri olsaydı! Biraz once, sokak sokak dolaşırken, hızla gecen bir arabanın onunden kacmış, kacarken terlikleri ayağından fırlamıştı
Karşı kaldırıma gectikten sonra, donup bakmış hınzır bir cocuğun terlikleri kapıp kactığını gormuştu Arkasından seslenmişti ama, cocuk alaylı alaylı seslenerek koşa koşa uzaklaşmıştı

Kibritci kız bunun uzerine bir kapının girintisine sığınmış, oracığa kıvrılıp oturmuştu
Parmakları donmuş, sızlamaya başlamıştı Kızcağız bu acıya dayanamadı, kutulardan birini acıp bir kibrit cıkardı Parmakları uyuşmuştu, kibrit copunu elinde guclukle tutuyordu Eli titreye titreye copu duvara surttu Kibrit birden alev aldı; tatlı, yumuşacık, turuncu bir alev

Zavallı kız, kibriti bir elinden obur eline gecirerek, parmaklarını ısıttı İci de ısınmıştı Sanki gurul gurul yanan bir ocağın karşısındaydı Gozleri aleve dikilmiş, duşlere dalmıştı: Guzel bir odada, buyuk bir ocağın karşısında oturuyordu Arkasında kalın bir yunlu hırka, ayaklarında kurklu terlikler vardı

Isınmış, terlemeye bile başlamıştı… Derken kibrit sonuverdi Kibritin sonmesiyle, o tatlı duşlerde sona ermişti Kızcağızın parmakları yeniden donmaya, sızlamaya başlamıştı
Bir kibrit daha yaktı Bu sırada soğuk bir ruzgar esti Kız kibrit sonmesin diye, duvardan yana dondu Obur elini aleve siper etti Aleve bakarken, karşısındaki duvar sanki eridi, birden acıldı, icerisi gorundu İceride geniş bir oda vardı Kar gibi bembeyaz ortu yayılmış bir masanın uzerine tabak tabak yiyecekler dizilmişti Sofrada gumuş şamdanlar yanıyor, odayı gunduz gibi aydınlatıyordu Kızcağız ’ın gozleri sofranın ortasında, buyuk bir tabağa konulmuş, nar gibi kıpkırmızı kaz kızartmasına dikilmişti Ağzı sulandı Elini oraya doğru uzattı Kibrit yana yana sonuna gelmişti, parmağını yakıyordu Kızcağız copu yere atıverdi Atmasıyla birlikte, yılbaşı sofrası siliniverdi, gozlerinin onune taş duvar yeniden dikildi

Ucuncu kibrit daha fazla duşler yarattı:Bir yaz gecesi…Kibritci Kız kırda bir ağacın altına oturmuş, yıldızlara bakıyor Gece olduğu halde hava sıcak Altındaki toprak, gunduz guneşten ısınmış, fırın gibi yanıyor… Kucuk kız gozlerini yıldızlardan ayıramıyordu Uzaktan uzağa gece kuşları otuyor, kurbağalar bağrışıyordu

Derken bir yıldız kaydı, gokyuzune geniş bir yay cizerek uzaklaştı, sondu Kızcağız: ‘işte, biri daha oldu ’ diye mırıldandı Bir gun, ninesi soylemişti: Her yıldız duştukce yeryuzunden biri olurmuş… Ninesini bir daha gorebilmek icin bir kibrit daha caktı Soğuktan kaskatı kesilmiş, beyni durmuştu O şimdi sokak ortasında olduğunu unutmuş, duşler dunyasına dalmıştı Kibritin alevinde yine ninesini goruyor, onun sesini işitir gibi oluyordu İşte ninesi geliyordu Lapa lapa yağan karların arasından bir melek gibi iniyordu… Geldi, geldi…Kollarını actı, torununu kucakladı, aldı goklere doğru goturdu…
Ertesi sabah, yoldan gecenler, bir evin basamağında donmuş kalmış kızcağızın olusunu buldular Yanı başında bir suru boş kibrit kutusu vardı

Zavallı kız ısınmak icin butun kibritlerini yakmış dediler… Bu kibritlerin alevinde onun ne duşler gorduğunu bilemezlerdi ki
 
Üst Alt