Stillwater
Yeni Üye
9. Cümle var olan varlıklar kulluğa imrenirler.
Bundan gafil kullar ise kulluktan iğrenirler.
Biz burada kulun geçtiği sürecin, bakışını dahi nasıl etkilediğini ve aslında nasıl bakması gerektiğini anlamaya çalışacağız. Bunun yanı sıra doğru bir bakış ile kulluğun ne kadar değerli olduğunu ve bütün varlıklar için ne kadarda imrenilecek bir şey olduğunu anlayacağız.
İçinde bulunduğumuz bu varlık âlemi, yüce Mevla’mızın bir ol emri sonucu var olmuştur ki bunu şu ayeti kerime ile anlıyor ve iman ediyoruz.
Bizler şöyle diye biliriz: Rabbim çok büyüktür ve ben Rab’bimin bir ol emri kadar kısa bir sözü sonucu var oldum. Bu nedenle benim değerim çok küçüktür ve Rab’bimin değeri ise çok büyüktür. Tabi ki bu düşünce bir manada doğrudur, fakat bu düşünce bazı yönlerden eksiktir. Önemle bilmemiz gerekir ki her hangi bir konuda, yani kendimizle ilgili veya bizi bir ol emri sonucu yoktan var eden Mevla’mız ile ilgili kafamızda beliren ve içinden çıkamadığımız bütün problemler, hem bizim doğru yerde olmayışımızdan, hem de doğru bir bakış ile bakamayışımızdan kaynaklanmaktadır.
İşte bizim bu noktada yapmamız gereken aklımıza gelen ve gelmeyen her şeye kulluk makamından bakmak olacaktır. Böyle bir bakışa sahip olan aklıselim bir kul ise diyecektir ki Rabbimin beni yaratabilmesi için sadece beni yaratmak istemesi yeterliyken, eğer ki Rab’bim beni önemsiyor ve ol diyor ise şüphesiz bu söz çok yüce bir sözdür. Rabbimin bu yüce sözü bana ne kadar değer verdiğini açık bir şekilde göstermektedir. Bu nedenle ben Rabbimi her şeyin üzerinde görmeliyim ve Rabbimin bana değer verdiği kadar kendime değer vermeliyim. Sonra ise bana bahşedilen bu yüce değerle kulluğumda ilerleyerek Rabbimin bana vaat etmiş olduğu nimetlere kavuşmalıyım ki bu nimetlerin en güzeli şüphesiz kulluğumdur.
Bu misal gibi kulluk makamının bilincinde olan her kul aklıselimiyle bakışına yön verir. Zaten bu yazılarımızdaki derdimiz bir kul için kulluk makamında yer almanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktır.
(44) Yasin suresi 36/82.
Bundan gafil kullar ise kulluktan iğrenirler.
Biz burada kulun geçtiği sürecin, bakışını dahi nasıl etkilediğini ve aslında nasıl bakması gerektiğini anlamaya çalışacağız. Bunun yanı sıra doğru bir bakış ile kulluğun ne kadar değerli olduğunu ve bütün varlıklar için ne kadarda imrenilecek bir şey olduğunu anlayacağız.
İçinde bulunduğumuz bu varlık âlemi, yüce Mevla’mızın bir ol emri sonucu var olmuştur ki bunu şu ayeti kerime ile anlıyor ve iman ediyoruz.
Ayeti kerimede geçen mübarek ol emri küçümsenecek bir söz değildir ve hatta bunun tam aksine o mübarek söz, Mevla’mızın büyük sözlerinden biridir.“O (Allah), bir şeyi irade ettiği (dilediği) zaman O’nun emri, ona sadece: “Ol!” demektir. O, hemen olur”(44).
Bizler şöyle diye biliriz: Rabbim çok büyüktür ve ben Rab’bimin bir ol emri kadar kısa bir sözü sonucu var oldum. Bu nedenle benim değerim çok küçüktür ve Rab’bimin değeri ise çok büyüktür. Tabi ki bu düşünce bir manada doğrudur, fakat bu düşünce bazı yönlerden eksiktir. Önemle bilmemiz gerekir ki her hangi bir konuda, yani kendimizle ilgili veya bizi bir ol emri sonucu yoktan var eden Mevla’mız ile ilgili kafamızda beliren ve içinden çıkamadığımız bütün problemler, hem bizim doğru yerde olmayışımızdan, hem de doğru bir bakış ile bakamayışımızdan kaynaklanmaktadır.
İşte bizim bu noktada yapmamız gereken aklımıza gelen ve gelmeyen her şeye kulluk makamından bakmak olacaktır. Böyle bir bakışa sahip olan aklıselim bir kul ise diyecektir ki Rabbimin beni yaratabilmesi için sadece beni yaratmak istemesi yeterliyken, eğer ki Rab’bim beni önemsiyor ve ol diyor ise şüphesiz bu söz çok yüce bir sözdür. Rabbimin bu yüce sözü bana ne kadar değer verdiğini açık bir şekilde göstermektedir. Bu nedenle ben Rabbimi her şeyin üzerinde görmeliyim ve Rabbimin bana değer verdiği kadar kendime değer vermeliyim. Sonra ise bana bahşedilen bu yüce değerle kulluğumda ilerleyerek Rabbimin bana vaat etmiş olduğu nimetlere kavuşmalıyım ki bu nimetlerin en güzeli şüphesiz kulluğumdur.
Bu misal gibi kulluk makamının bilincinde olan her kul aklıselimiyle bakışına yön verir. Zaten bu yazılarımızdaki derdimiz bir kul için kulluk makamında yer almanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktır.
(44) Yasin suresi 36/82.