iltasyazilim
Yeni Üye
kuranı kerime gore insan ile cihan arasında nasıl bir ilişki vardır
İslam dini insanı yer yüzünde yaşamış tüm canlıların üstünde, sorumluluk sahibi ve bir varlık olarak değerlendirir İnsanı üstün şekilde yaratan Allah, verdiği nimetleri ve olanakları dürüst yerlerde kullanması durumunda insanı daha üstteki derecelere eriştireceğini taahhüt etmiştir
İnsan Allah ’ın eseridir Allah ’ın eseri olduğunu bilen tek canlı da insandır Çünkü o, eğitim görür, bilgisini kültürünü geliştirir Kendisini yetiştirebilme özelliği olmakla birlikte insanlığa ve bütün doğaya yararlı olma kaygısı taşır Var olan bilgisini yaptığı egzersiz, analiz ve araştırmalarla artırabilir Bütün bu eylemler de insanın dünyadaki yaşamı iyi yönde etkileme düşüncesinden kaynaklanır Bu konuda ilahi bir takviye gördüğü şu ayet ile belirtilmiştir;
“Biz hakikaten insanoğlunu şan ve haysiyet sahibi kıldık Onları (çeşitli nakil vasıtaları ile) karada ve denizde taşıdık; Kendilerine güzel rızıklar verdik (İsra 70)
İnsan ilk doğduğu anda yürümesini bilmezken, sonra uzayı ve evrenin sırlarını keşfetmeye başlamış, asıl rahminde bir istikrarsız zerresi durumunda iken büyük okyanusları keşfedebilmiştir Tüm bu doğa üzerine bağımsızlık kurma işi, Allah ’ın insana verdiği cevher olan aklı sayesindedir İnsan, onun bir uçtan bir uca düşünüp taşınır, gördüğü ve işittiği şeylerden hisse kapar Her şeyi araştırmaya gayret eder Bilimsel keşiflerde bulunur Dünyanın ve evrenin hakikatını anlamaya çalışır
Böylece fazla yardımcı bilimsel gelişme, sorulan sorularla başlamış ve pek çok bilim dalı da bu arayışların bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır Kur ’hatıra Kerim de bizleri farklı alanlara yönlendirilmiş sorular sormaya teşvik eder Kur ’lahza, bu sorularla bizleri insan ve cihan üzerinde düşümeye çağırır Gerek üzerinde yaşadığımız dünya gerekse onu kuşatan âlem, bizleri bir fazla soru üstünde dikkatle düşünmeye yöneltir
Kur ’an, farklı alanlara yönlendirilmiş ayetlerde insanlara bazı işaretler verildiğini belirtmiştir Yeryüzünün dağlarında, denizlerinde, ağaçlarında, bitkilerinde, madenlerinde ve canlılarında Allah ’ın kudret ve birliğine delil olan belirtiler vardır;
“kesinkes inananlar için yeryüzünde işaretler vardır (Zariyat 20), “Ufuklarda (yer ve göklerde) ve kendi nefislerinde insanlara ayetlerimizi göstereceğiz ancak Kur ’lahza ’ın gerçek olduğu onlara tamamen belli olsun (Fussilet 53)
Keza Allah Kur ’anı Kerim ’de ay ve güneşin hareketlerinden, yer ve göklerin yaratılışından, kâinatın yaratılışı ve uyumlu bir şekilde işleyişinden, gezegen ve yıldızların yörüngelerinde seyretmelerinden, dağların ve ovaların dizilişinden, gün, ay, sene ve mevsimlerin oluşmasından, yeraltındaki madenlerden, yağmurun yağması ile birlikte ağaç ve meyvelerin yeşermesinden sözetmekle hem insanın dikkatini bu mükemmel düzene sürüklemek ve ibret almalarını temin etmek, keza de insanların tüm bu nimetleri değerlendirmeye yönelmelerini istemiştir *
İslam dini insanı yer yüzünde yaşamış tüm canlıların üstünde, sorumluluk sahibi ve bir varlık olarak değerlendirir İnsanı üstün şekilde yaratan Allah, verdiği nimetleri ve olanakları dürüst yerlerde kullanması durumunda insanı daha üstteki derecelere eriştireceğini taahhüt etmiştir
İnsan Allah ’ın eseridir Allah ’ın eseri olduğunu bilen tek canlı da insandır Çünkü o, eğitim görür, bilgisini kültürünü geliştirir Kendisini yetiştirebilme özelliği olmakla birlikte insanlığa ve bütün doğaya yararlı olma kaygısı taşır Var olan bilgisini yaptığı egzersiz, analiz ve araştırmalarla artırabilir Bütün bu eylemler de insanın dünyadaki yaşamı iyi yönde etkileme düşüncesinden kaynaklanır Bu konuda ilahi bir takviye gördüğü şu ayet ile belirtilmiştir;
“Biz hakikaten insanoğlunu şan ve haysiyet sahibi kıldık Onları (çeşitli nakil vasıtaları ile) karada ve denizde taşıdık; Kendilerine güzel rızıklar verdik (İsra 70)
İnsan ilk doğduğu anda yürümesini bilmezken, sonra uzayı ve evrenin sırlarını keşfetmeye başlamış, asıl rahminde bir istikrarsız zerresi durumunda iken büyük okyanusları keşfedebilmiştir Tüm bu doğa üzerine bağımsızlık kurma işi, Allah ’ın insana verdiği cevher olan aklı sayesindedir İnsan, onun bir uçtan bir uca düşünüp taşınır, gördüğü ve işittiği şeylerden hisse kapar Her şeyi araştırmaya gayret eder Bilimsel keşiflerde bulunur Dünyanın ve evrenin hakikatını anlamaya çalışır
Böylece fazla yardımcı bilimsel gelişme, sorulan sorularla başlamış ve pek çok bilim dalı da bu arayışların bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır Kur ’hatıra Kerim de bizleri farklı alanlara yönlendirilmiş sorular sormaya teşvik eder Kur ’lahza, bu sorularla bizleri insan ve cihan üzerinde düşümeye çağırır Gerek üzerinde yaşadığımız dünya gerekse onu kuşatan âlem, bizleri bir fazla soru üstünde dikkatle düşünmeye yöneltir
Kur ’an, farklı alanlara yönlendirilmiş ayetlerde insanlara bazı işaretler verildiğini belirtmiştir Yeryüzünün dağlarında, denizlerinde, ağaçlarında, bitkilerinde, madenlerinde ve canlılarında Allah ’ın kudret ve birliğine delil olan belirtiler vardır;
“kesinkes inananlar için yeryüzünde işaretler vardır (Zariyat 20), “Ufuklarda (yer ve göklerde) ve kendi nefislerinde insanlara ayetlerimizi göstereceğiz ancak Kur ’lahza ’ın gerçek olduğu onlara tamamen belli olsun (Fussilet 53)
Keza Allah Kur ’anı Kerim ’de ay ve güneşin hareketlerinden, yer ve göklerin yaratılışından, kâinatın yaratılışı ve uyumlu bir şekilde işleyişinden, gezegen ve yıldızların yörüngelerinde seyretmelerinden, dağların ve ovaların dizilişinden, gün, ay, sene ve mevsimlerin oluşmasından, yeraltındaki madenlerden, yağmurun yağması ile birlikte ağaç ve meyvelerin yeşermesinden sözetmekle hem insanın dikkatini bu mükemmel düzene sürüklemek ve ibret almalarını temin etmek, keza de insanların tüm bu nimetleri değerlendirmeye yönelmelerini istemiştir *