Toplumun ilgisini son 20 yıl icinde cekmeye başlayan artan sera etkisi ve kuresel ısınma , yaklaşık 100 yıldır bilinmekte ve incelenmektedir Atmosferdeki CO2 birikiminin değişmesine bağlı olarak, iklimin değişebilirliği ilk kez 1896 yılında Nobel odulu sahibi İsvecli S Arrhenius tarafından ongorulmuştur
Kuresel ısınma, dunya atmosferi ve okyanuslarının ortalama sıcaklıklarında belirlenen artış icin kullanılan bir terimdir Bu olay son 50 yıldır iyice saptanabilir duruma gelmiş ve onem kazanmıştır
Dunya'nın atmosfere yakın yuzeyinin ortalama sıcaklığı 20 yuzyılda 06 (± 02)°C artmıştır İklim değişimi uzerindeki yaygın bilimsel goruş, son 50 yılda sıcaklık artışının insan hayatı uzerinde farkedilebilir etkiler oluşturduğuyonundedir
Kuresel ısınmaya, atmosferde artan sera gazlarının neden olduğu duşunulmektedir Karbondioksit, su buharı, metan gibi bazı gazların, guneşten gelen radyasyonun bir yandan dış uzaya yansımasını onleyerek ve diğer yandan da bu radyasyondaki ısıyı soğurarak yerkurenin fazlaca ısınmasına yol actığı ileri surulmektedir
Su buharı, diğer sera gazlarından farklı olarak guneşten gelen radyasyonun şiddetine ve gezegenin ortalama ısısına gore sabit olan bağlı bir değişkendir Dolayısıyla kuresel ısınma konusunda pasif etkiye sahiptir Ancak diğer sera gazları, yer yer bağımsız değişken olarak kuresel ısınma uzerinde aktif bir etki yaratabilirler Orneğin karbondioksit, yoğun volkanik etkinlik sonucu ya da insanlar tarafından fosil yakıtların yakılmasıyla yoğun olarak atmosfere salınabilir Bu durum, gezegenin ortalama ısısından bağımsız olarak ortaya cıkabilen ve ortalama ısının artması sonucunu doğuran bir etken olarak işlev gorur