Son Konu

Mağara Nasıl Oluşur - Mağara Oluşumu Hakkında Bilgi

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Mağara Nasıl Oluşur Mağara Oluşumu Hakkında Veri
Mağara Nasıl Oluşur Mağara Oluşumu Hakkında Bilgi

Yeraltında bulunan, asgari bir insanın girebileceği dek genişliğe sahip olan boşluklara mağara denir Bunlar bir kaç metreden, kilometrelerce uzunluk ve yüzlerce metre derinlik veya yüksekliğe ulaşabilirler Mağaralar oluşum şekline tarafından: doğal ve yapay mağaralar olarak iki gruba ayılır İnsanların kazdığı (kaya mezarları ile volkanik tüf veya marnlarda açılan yeraltı şehirleri, kaya evleri ve tapınaklar, meyvesebze depoları vb ) veya hayvanların oyduğu boşluklar suni mağaraları oluştururlar



Buna karşılık başlıca kaya oluşurken ya da oluştuktan sonraki fizikkimyasal olaylarla oluşan mağaralara da doğal mağara adı verilir Bu grup mağaralar oluştuğu kayaya yan olarak, gelişim zamanına tarafından ilk mağaralar veya ikincil mağaralar olmak üzere iki alt gruba ayrılırlar Ana kaya ile birlikte oluşan mağaralara ilk mağara adı verilir Lav mağaraları, buzul mağaraları, travertenler boşlukları gibi Başlıca kaya oluştuktan daha sonra çoğalan mağaralara da ikincil mağaralar adı verilir Karbonatlı (kireçtaşı, dolomilik kireçtaşı, dolomit, karbonat çimentolu konglomera ve kumtaşı), sülfat (jips) ve klorürlü (tuz) kayaların yeraltı suları tarafından aşındırılması sonucu oluşan mağaralar bu grupta yer alırlar Mağaraların oluşumuna etraf hazırlayan en önemli kaya, kireçtaşıdır

Derinlikleri yüzlerce metreyi bulabilen bu mağaraların araştırması son derece zorlama ve tehlikelidir Buna karşılık ova, göl veya nehir seviyesine yakın bölgelerde veya hemencecik altlarında geçirimsiz birimlerin bulunduğu kireçtaşlarında son derece uzun ve yatay mağaralar gelişmiştir Bu mağaralara dıştan su girse de (düden veya subatan), başlıca içinden su meydana çıkan kaynak durumundadır Birbirine tabi bir kaç kattan oluşan bu mağaraların içleri yer yer göller, damlataş havuzları ve her türden damlataşlar ile kaplı olabilir Mağaralar karanlık boş galeri ve salonlardan oluşmamışlardır İçleri, yerüstü ve yeraltı suları göre dışarıdan getirilmiş kil, eksen, çakıl, blok ve moloz yığınları ile yerinde oluşmuş damlataşlar ile kaplıdır Mağara çökellerinin biçim, ebat ve değişik renkli olmalarında mağaranın geliştiği esas kayanın kimyasal bileşimi, tabakaların duruşları, çatlak veya kırık yapıları ile yeraltı sularının maddesel ve kimyasal özellikleri belirleyicidir

Yeraltı sularının genel özellikleri, mağaraya antre şekilleri, mağaradaki hareketleri ve mağarayı oluşturan kayacın fizikikimyasal yapısına göre damlataşları 5 gruba ayrılır:

1 Damlama ve sızma ile oluşan damlataşlar (sarkıt, dikit, sütun, duvar damlataşları, göğüslük, sayvan, soğan sarkıt, fil ayağı sarkıt, mantar dikit)
2 Aykırı (erratik) şekiller (heliktik ya da eksantrik, mağara kalkanı, mağara çiçeği, mağara iğnesi, mağara karnı baharı, patlamış mısır şekillileri )
3 Suyun yüzeyde özgür akımı ile oluşanlar (örtü damlataşı, damlataş köprüsü, şelale damlataşları)
4 Su aşağı ve düzeyinde oluşanlar (damlataş havuzu, mağara incisi, mağara sütü)
5 Buz oluşumları

Mağaraya ulaşan suların ilk oluşturduğu şekil sarkıtlardır Tavandaki çatlaklar ya da tabaka aralarından damlayan bu sularda bir kısım CO2'in bağımsızlık hale geçmesiyle damlanın çevresinde ince, yarım küre biçiminde CO3 çökelir Yuvarlak çekirdeğin ortası boş olduğundan, su buradan damlar Damlayan her su, bu çekirdeği silindirik olarak büyütür Böylece, zamanla içi anlamsız, genişliği her yerde eşit çubuk makarna veya tüp şeklinde şeffaf şekiller oluşur Sarkıt oluşumunun başlangıç dönemini karakterize eden bu şekillere makarna sarkıt adı verilir ve damlamanın seyrinde herhangi bir değiştirme olmadığı sürece çapları 5–10 mm, boyları 1–3 metreye ulaşabilir



(SarkıtDikit Gelişimi)

Dikey yönde artan makarna sarkıtlarının içindeki kanalın tıkanması ya da su akımında ufak bir değişikliğin olması durumunda, sular makarnanın içinden değil, dış yüzünden akarlar Böylece düşey yönde uzama ile yanal yönde kalınlaşma birlikte olur Dış görünümleri genel olarak havuca benzeşen sarkıtların geometrileri, damlanın devamlılığına, çatlak yapısına, tabakaların duruşuna, mağara tavanının yüksekliğine ve mağaradaki yeraltı suyunun oynama düzeyine göre: huni, küre, yumru veya silindir biçiminde olabilir Dış yüzeylerinde, genellikle yüzeye paralel olarak gelişen çoğalma tabakalarının enine kesitleri, iç içe halkalar şeklindedir

Mağara tavanından damlarken sarkıtları oluşturan veya oluşturmayan kalsiyum bikarbonatlı sular tabanda düştükleri noktada, uçup gitme ve C02 kaybı sebebiyle, bir çekirdek civarda çökelirler Damlama sonucu sıçrayarak yayılan suların, damlama noktasındaki çekirdeğin çevresindeki karbonat çökelimi tekrar tekrar devam ederek dikitleri oluşturur Şekli ve büyüklükleri tavandan düşen suyun sızıntı şekli ve miktarı ile içerdikleri CO3 oranına emrindeki olarak değişen dikitler, başlangıçta kubbe biçimindedir ve üstteki kesimleri damlamaya alt olarak çukurdur genel olarak sürekli damlayarak akan sular, taban ve üstteki kesimlerinin kalınlıkları az daha birbirine eşit dikitleri oluşturur Buna karşılık kalınlığı eksik, boyu büyük dikitler ise akışı az olan sızıntıların aşağı oluşurlar Dikitlerin şekillerinde görülen değişim ya da bozulmalar, büyümeleri esnasında iklim koşullarındaki farklılıklar ile mağaradaki depresyon ve oturmalardan ileri kazanç

Dikitler, sarkıtlara oranla daha büyük olmalarına rağmen, merkezi tüplerden yoksundurlar Bunların merkezleri yatay tabakalardan meydana gelirken, kenarlarında dikey ve ince yapraklar görülür Keza sarkıtlar gibi ışınsal büyümezler

Sarkıt ve dikitler gelişimlerini sürdürdüklerinde belirtilen bir vakit sonra birleşerek sütun ya da kolonları oluştururlar Mağaranın tabanından tavanına dayanan sütunların merkezlerinin üstteki bölümleri sarkıt, daha aşağı bölümleri ise dikit yapısındadır aynı zamanda, birleşmeden sonradan, tüm yüzey tavandan sızan ya da damlayan suların etkisinde kalır ve sarkıt gelişimine döner Gelişmelerinde damlayan suların kesintisiz yer değiştirmelerinin etkin oldukları sütunlar, zamanla büyüyerek ve birleşerek, mağara boşluklarını salon ya da odalar biçiminde bölerler

Mağaralarda en çok görülen şekillerden biri de duvar damlataşlarıdır Mağara duvarı ve duvara yakın tavandan sızan suların oluşturduğu bu şekiller perde damlataşı, sancak damlataşı, org ve flama gibi adlar alırlar Mağara tavan, duvar veya tabanında, yer çekimine tutarsız olarak değişik yönlerde ve şekillerde gelişmiş, karbonatlı ve sülfatlı çökellere tutarsız şekiller adı verilir Bu şekillerden en yaygın olanı ekzantrik (heliktittir) Mağaraların rüzgar hareketi olan hain tavanlı, gizli girinti veya galerilerinde oluşan ekzantrikler, öbür yönlerde (altında, yukarı, yanal) gelişmiş, tüpsü ya da makarna sarkıtlardan meydana gelmişlerdir

Eğimi eksik mağaralardaki çalkantılı gölcükler ile keskin bir akışı olan yeraltı derelerinin tabanında; tabi duvarlarda ve su düzeyinin hemencecik üstünde damlataş havuzları oluşur İçinde su yer alan birçok mağarada gelişebilirlerse de genellikle sızıntı hızı eksik yeraltı dereleri ile arkası kesilmeyen sızıntılı su giriş önlerinde meydana gelen damlataş havuzları, mağaraların müşterek iki duvarını set şeklinde birleştirdikleri gibi, iç içe halkalar şeklinde de gelişebilirler çoğunlukla 0,2–5 m derinliğinde olan havuzlar, suyun geldiği yöne doğru yükselerek (iç bükey) gelişirler ve üstleri kubbe şeklinde kapanabilir











*
 
Üst Alt