Ya olduğun gibi gorun ya gorunduğun gibi ol (Sy 35)
Her gun bir yerden gocmek ne iyi
Her gun bir yere konmak ne guzel
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş
Dunle beraber gitti cancağızım,
Ne kadar soz varsa dune ait,
Şimdi yeni şeyler soylemek lazım (Sy 36)
Gel, gel, gel, ne olursan ol yine gel!
İster kafir, ister putperest, ister mecusi ol, gel
Bizim dergahımız
Umitsizlik dergahı değildir
Yuzbin kere tovbeni bozmuş olsan da
Yine gel…(Sy 36)
Mumkun mu bu, olsun ruhumuz ilgisiz?
Sen bende ve ben sende doğar, gizleniriz
Sen ben deyişim anlatabilmek icin,
Sen ben aramızda yok ki gercekte biriz
Her ne istiyorsan kendinde ara!
Senin canının icinde bir can var, o canı ara!
Senin dağının icinde bir hazine var, o hazineyi ara!
Eğer yuruyen dervişi arıyorsan;
ONU SENDEN DIŞARIDA DEĞİL,
KENDİ NEFSİNDE ARA! (Sy 38)
‘Ayran kasem onumde oldukca, vallahi kimsenin balını duşunmem bile Azıksızlık, olumle kulağımı bursa bile,
HURRİYETİ KULLUĞA SATMAM BEN!’ (Sy 40)
‘Denizi goren goz başka, kopuğu goren goz başka…Kopuğu bırak da denizin gozuyle bak sen! Kopukler, gece gunduz denizden meydana gelir, onları deniz harekete gecirir Fakat ne şaşılacak şey ki
SEN KOPUĞU GORUYORSUN DA DENİZİ GORMUYORSUN’(Sy 46)