Mide Polipleri endoskopi yapılan hastaların yaklaşık % 5 inde tesadüf olarak bulunabilirler. Bu poliplerin % 2’i erken mide kanseri içermektedir.
Mide polipleri daha çok erişkinlerde görülen tek veya birden fazla iyi huylu kitlelerdir. Midenin çıkış bölümüne (pylor) yakın yerleşenler tıkanıklığa neden olup belirti verebilmektedir.
Mide polipleri histolojik olarak hiperplastik, adenomatöz veya inflamatuar olarak sınıflandırılmaktadır.
Hiperplastik Polipler (%80)
Vakaların %80′ini oluşturan hiperplastik polipler mide iç yüzeyini örten dokulardan kaynaklanır ve gerçek neoplazm değillerdir Mide kanseri ile aralarında hiç bir bağlantı yoktur.
Adenomatöz poliplerin (%19)
Bu poliplerin yaklaşık %30′u adenokarsinom denilen kötü huylu kanser odağı içermektedir. Ayrıca benign adenomatöz polipli hastaların midesinin başka bir yerinde %20 oranında kötü huylu bir kanser bulunabilmektedir. Adenomatöz poliplerde kanser görülme sıklığı polipin boyutunun büyümesi ile artar. Saplı ve çapı 2 cm den küçük olan lezyonlar çoğunlukla kötü huylu değildirler. İyi huylu adenomatöz poliplerin yaklaşık %10′u gelişimleri sırasında kötü yönde değişim gösterebilmektedir.
İnflamatuar (fibroid) Polipler (%1)
Tüm gastrik poliplerin %1’inden daha azını teşkil ederler. İnflamatuar fibroid poliplerin birçoğu tesadüfen bulunurlar ve alındıklarında tekrarlamazlar. Bu nedenle takip önerilmez.
Bütün hastalardan endoskopik olarak yapılacak biyopsi ile sitolojik inceleme yapılmalıdır. Endoskopik olarak bazı saplı polipler kolaylıkla alınabilirken, radyolog veya sitologun kanser olmasından kuşkulandığı ya da çapı 1 cm’ den büyük poliplerde ise cerrahi girişim (Endoskopik Polipektomi) uygulanabilmektedir.
Mide Polipleri Belirtileri Nelerdir ?
İlk aşamalarda herhangi bir belirtirti göstermeyen mide polipleri genişledikçe, büyüdükçe kanama veya ülser ile belirti göstermeye başlar.
Mide’de ağrı ve hassasiyet
Kanama
Anemi
bulantı
Polip yüzeyinden oluşacak kanamalar sonucunda kronik kan kaybı ya da eksik demir emilimi nedeni ile kansızlık gelişebilmektedir. Hastaların %90′ ından fazlasında mide uyarılmasına rağmen yeterli asit salgısının oluşmadığı saptanmıştır. Pek azında megaloblastik anemi olmasına karşın %25′inde B vitaminin emiliminde eksiklik bulunmuştur.
Mide polipleri daha çok erişkinlerde görülen tek veya birden fazla iyi huylu kitlelerdir. Midenin çıkış bölümüne (pylor) yakın yerleşenler tıkanıklığa neden olup belirti verebilmektedir.
Mide polipleri histolojik olarak hiperplastik, adenomatöz veya inflamatuar olarak sınıflandırılmaktadır.
Hiperplastik Polipler (%80)
Vakaların %80′ini oluşturan hiperplastik polipler mide iç yüzeyini örten dokulardan kaynaklanır ve gerçek neoplazm değillerdir Mide kanseri ile aralarında hiç bir bağlantı yoktur.
Adenomatöz poliplerin (%19)
Bu poliplerin yaklaşık %30′u adenokarsinom denilen kötü huylu kanser odağı içermektedir. Ayrıca benign adenomatöz polipli hastaların midesinin başka bir yerinde %20 oranında kötü huylu bir kanser bulunabilmektedir. Adenomatöz poliplerde kanser görülme sıklığı polipin boyutunun büyümesi ile artar. Saplı ve çapı 2 cm den küçük olan lezyonlar çoğunlukla kötü huylu değildirler. İyi huylu adenomatöz poliplerin yaklaşık %10′u gelişimleri sırasında kötü yönde değişim gösterebilmektedir.
İnflamatuar (fibroid) Polipler (%1)
Tüm gastrik poliplerin %1’inden daha azını teşkil ederler. İnflamatuar fibroid poliplerin birçoğu tesadüfen bulunurlar ve alındıklarında tekrarlamazlar. Bu nedenle takip önerilmez.
Bütün hastalardan endoskopik olarak yapılacak biyopsi ile sitolojik inceleme yapılmalıdır. Endoskopik olarak bazı saplı polipler kolaylıkla alınabilirken, radyolog veya sitologun kanser olmasından kuşkulandığı ya da çapı 1 cm’ den büyük poliplerde ise cerrahi girişim (Endoskopik Polipektomi) uygulanabilmektedir.
Mide Polipleri Belirtileri Nelerdir ?
İlk aşamalarda herhangi bir belirtirti göstermeyen mide polipleri genişledikçe, büyüdükçe kanama veya ülser ile belirti göstermeye başlar.
Mide’de ağrı ve hassasiyet
Kanama
Anemi
bulantı
Polip yüzeyinden oluşacak kanamalar sonucunda kronik kan kaybı ya da eksik demir emilimi nedeni ile kansızlık gelişebilmektedir. Hastaların %90′ ından fazlasında mide uyarılmasına rağmen yeterli asit salgısının oluşmadığı saptanmıştır. Pek azında megaloblastik anemi olmasına karşın %25′inde B vitaminin emiliminde eksiklik bulunmuştur.